SON DAKİKA
Hava Durumu

İklim Yasası Değil, Doğa Katliamının Hukuki Kılıfı!

CHP Eskişehir Milletvekili Jale Nur Süllü, Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde görüşmeleri süren İklim Kanunu Teklifi’ne ve önümüzdeki hafta Genel Kurul’a gelmesi beklenen doğa talanını kolaylaştıran yasal düzenlemelere ilişkin sert eleştirilerde bulundu.

Haber Giriş Tarihi: 29.06.2025 18:27
Haber Güncellenme Tarihi: 29.06.2025 18:30
Kaynak: Haber Merkezi
www.porsukhaberajansi.com
İklim Yasası Değil, Doğa Katliamının Hukuki Kılıfı!

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Eskişehir Milletvekili Jale Nur Süllü, Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde (TBMM) görüşmeleri süren İklim Kanunu Teklifi’ne ve önümüzdeki hafta Genel Kurul’a gelmesi beklenen doğa talanını kolaylaştıran yasal düzenlemelere ilişkin sert eleştirilerde bulundu.

Milletvekili Süllü, iklim krizinin etkilerini derinleştiren ve doğayı şirketlerin hizmetine sunan yasal düzenlemelere karşı kamuoyunu uyardı: “İklim krizi ile mücadelede iklim krizinin tetikleyicisi fosil yakıtlardan çıkış, termik santrallerin kapatılması, ormansızlaşma ile mücadele yerine tam tersine maden ve enerji şirketlerinin uygulamalarını kolaylaştıracak bir teklif var önümüzde.”

“Kanunları kanunla aldatmaya çalışıyorlar”

Türkiye’nin derin bir ekonomik krizden geçtiğini hatırlatan Süllü, “Vatandaşlarımızın bırakın eti, meyveye dahi ulaşamadığı bir süreçte, milyonlarca yurttaşımızın çözüm bekleyen temel sorunları varken, TBMM’de ardı ardına ülkemizi felakete sürükleyecek iki yasa teklifiyle karşı karşıyayız” dedi. Yasama sürecini “iktidara hizmet eden büyük bir ikiyüzlülük” olarak niteleyen Süllü, “Tarihe, doğayı koruyor gibi yaparken doğayı yok eden bir Meclis olarak geçilecek. Bu tablo karşısında bir milletvekili olarak derin bir üzüntü duyuyorum” ifadelerini kullandı.

“İklim krizi değil, kârın sürdürülebilirliği düşünülüyor”

TBMM’ye sunulan İklim Kanunu Teklifi’nin, iklim kriziyle mücadele etmek yerine sera gazı salımını alınıp satılabilir bir piyasa unsuruna dönüştürdüğünü belirten Süllü, “İklim krizi, bedel ödeyerek daha fazla kirletmenin yolunu açan bir düzenlemeyle ticarileştiriliyor. Yasanın tek sürdürülebilirliği, şirketlerin kârının sürdürülebilirliği!” dedi. Süllü, artan sıcaklıklar, kuraklık, su kıtlığı, tarımda verim düşüşü, gıda fiyatlarındaki artış ve sağlık sorunlarının doğrudan iklim krizinin sonuçları olduğunu hatırlatarak, “Yasa teklifinde kadınlar, çocuklar, yaşlılar ve engelliler gibi kırılgan kesimlerin hiçbir şekilde gözetilmediği açıkça görülüyor” diye konuştu.

“Toplumsal muhalefetin uyarılarına kulak tıkadılar”

4 Nisan’da teklifin Meclis gündeminde ilk kez görüşüldüğü sırada yaptığı uyarıları hatırlatan Süllü, “Bu yasa tam anlamıyla bir ‘yeşil aklama’ ve göz boyama yasasıdır, geri çekilmeli demiştik. Komisyona çekildiği sanılırken hiçbir değişiklik yapılmadan Meclis’e getirildi. Toplumsal muhalefetin ve uzmanların uyarılarına kulak tıkadılar” dedi.

“İklim krizinin tetikleyicileri destekleniyor”

İklim yasasına itiraz ederken, şimdi çok daha vahim bir düzenlemeyle karşı karşıya olduklarını ifade eden Süllü, “Doğa ve yaşam savunucularının, bilim insanlarının ve köylülerin tüm itirazlarına rağmen, halk arasında ‘süper izin’ ve ‘talan yasası’ olarak bilinen düzenlemeleri torba yasaya doldurup Meclis gündemine taşıdılar. ‘Üstün kamu yararı’ adı altında kamulaştırmalar kolaylaştırılarak, vatandaşın tapulu arazisine el atmanın önü açılıyor” dedi. Söz konusu düzenlemelerin; ormanlar, sulak alanlar, milli parklar, su kaynakları ve zeytinliklerin madenciliğe açılmasının önünü açtığını belirten Süllü, “2053 net sıfır emisyon hedefinden bahsederken kömür madenciliğini teşvik ediyor, karbon yutak alanları olan ormanları Maden ve Petrol İşleri Genel Müdürlüğü’ne devrederek doğayı sermayeye teslim ediyorsunuz” diyerek tepki gösterdi.

“Yasalar şirketlerin taleplerine göre şekillendiriliyor”

Yasa teklifinin Orman, Mera, Çevre gibi koruma yasalarını etkisiz hale getirdiğine dikkat çeken Süllü, “Yatağan, Akbelen gibi bölgelerde maden şirketlerinin taleplerine göre koordinatlar belirlenerek yasal düzenlemeler yapılıyor. Şirketlere özel yasa üretiliyor” ifadelerini kullandı. İktidarın bir yandan sözde iklim yasası çıkarıp sınırda karbon düzenlemesi getirdiğini söyleyen Süllü, “Diğer yandan iklim krizini büyüten fosil yakıtlarla enerji üretimi için her türlü kolaylığı sağlıyorsunuz. Bu nasıl bir çelişkidir?” diyerek iktidarın ikiyüzlü yaklaşımını eleştirdi.

“Talan yasasını tümden geri çekin”

Süllü, İklim Yasası teklifinin doğayı korumak yerine talana açtığını vurgulayarak, “İklim yasasında önceliklenmesi gereken doğa, bu düzenlemeyle talana açılıyor. Ülkemizin ve gelecek nesillerin geleceği hiçe sayılıyor,” dedi. Teklife karşı bir kez daha çağrıda bulunan Süllü, “İklim Yasası Teklifi geri çekilmeli, doğayı ve toplumu önceleyen gerçek bir iklim yasası hazırlanmalıdır. Talan yasasını tümden geri çekin; şirketlerin çıkarı uğruna geleceğimizi yok etmeyin,” ifadelerini kullandı.

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar (0)
logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.