Atatürkçü Düşünce Derneği Eskişehir Şubesi tarafından eski milletvekili Ahmet Hamdi Çamlı'nın açıklamaları ile ülke gündemine ilişkin bir basın toplantısı düzenlendi.
Haber Giriş Tarihi: 10.07.2025 14:45
Haber Güncellenme Tarihi: 10.07.2025 14:52
Kaynak:
Haber Merkezi
www.porsukhaberajansi.com
Atatürkçü Düşünce Derneği Eskişehir Şubesi tarafından eski milletvekili Ahmet Hamdi Çamlı'nın açıklamaları ile ülke gündemine ilişkin bir basın toplantısı düzenlendi.
Dernek binasında gerçekleştirilen basın toplantısına ADD Eskişehir Şube Başkanı Mehmet Avci, Yönetim Kurulu üyeleri ve dernek üyeleri katılım sağladı.
ADD Eskişehir Şube Başkanı Mehmet Avci yaptığı açıklamada şu ifadelere yer verdi;
"Yüce Türk Milleti ve Basınımızın kıymetli mensupları,
Türkiye Cumhuriyeti’ne, Gazi Mustafa Kemal Atatürk’e, halkın haber alma hakkına ve devletin bütünlüğüne karşı son günlerde ardı ardına gelen saldırılar, artık tahammül sınırını aşmıştır.
Bu açıklama, dostu da düşmanı da netleştirme açıklamasıdır.
Artık hiçbir bahaneye, hiçbir “yanlış anlaşıldım” kurnazlığına yer yoktur. Biz bıçağın kemiğe dayandığı yerdeyiz. Ve biz bu ülkenin kurucu iradesinin temsilcisiyiz.
1923’e “kanlı darbe” diyen vekil, Cumhuriyet düşmanıdır. Nokta.
AKP Milletvekili Ahmet Hamdi Çamlı'nın "1923 kanlı darbesi" şeklindeki skandal açıklaması; Atatürk’e, Cumhuriyet’e, milli egemenliğe ve bu toprakların şehitlerine hakarettir.
Bu şahıs, açıkça Cumhuriyet rejimini gayrimeşru ilan etmiş, Hilafet özlemini dile getirmiş, Kurtuluş Savaşı’yla hesaplaşma cüretini göstermiştir.
Buradan açık söylüyoruz:
Bu kişi milletvekili değildir, bu kişi Cumhuriyet düşmanlarının meclisteki temsilcisi “bıyıklı yelizdir.”
Bu açıklama anayasal düzene karşı kalkışma çağrısıdır.
Türk Ceza Kanunu'na göre bu söz suçtur, cezası hapis cezasıdır.
Yetkililer susuyorsa, ortaktır. Sessiz kalan her kurum, bu ihanete ortaktır.
Atatürkçü Düşünce Derneği olarak bu şahıs hakkında suç duyurusunda bulunduk. Her yurttaşı da aynı şeyi yapmaya çağırıyoruz.
Teröristbaşı’nın videosunun yayılması, bir devlet zaafı değil; bir skandaldır.
Daha yeni 12 vatan evladı şehit oluşu bile şaibeli iken, basında bu kadar yer almamışken,
Bebek katili, eli kanlı terörist abdullah öcalan’a ait olan video görüntülerinin sosyal medyada rahatça dolaşıma sokulması, Türkiye Cumhuriyeti Devleti'ne karşı açık bir psikolojik operasyondur.
Bu videonun çıkmasına izin veren, önlem almayan, müdahale etmeyen kim varsa sorumludur.
Bu bir ihmal değil, ihanettir.
Soruyoruz:
Ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası alan bir terörist nasıl video çekebiliyor?
Bu videonun yayılmasına kim göz yumuyor?
Bu görüntüler hangi güçlerin çıkarına hizmet ediyor?
Devletin görevi terörist başlarını korumak değil, milletin onurunu korumaktır.
Bu görüntü, sadece bir teröristin değil, onu “yeni bir rol için” yeniden parlatmak isteyen odakların ürünüdür.
Sessiz kalmak, bu kirli senaryoya destek vermektir.
Sözcü TV’ye verilen ceza, açıkça siyasi sansürdür. Kabul etmiyoruz.
RTÜK’ün Sözcü TV’ye verdiği 10 günlük karartma cezası, özgür basını susturma operasyonudur.
Bunun adı "yayın ilkeleri" değil, iktidarın hoşlanmadığı gerçeğe tahammülsüzlüğüdür.
Bugün bu ceza, yarın ekran karartma, öbür gün kitap yasaklama… Bu gidiş, tek adam rejiminin medya üzerindeki faşizan baskısının açık göstergesidir.
Sözcü TV susmaz, halk susmaz, biz susmayız.
Bugün Sözcü'ye yapılan yarın bize yapılacaktır. Biz bu tehdidi tanıyoruz ve karşısındayız.
YÜCE TÜRK MİLLETİNİN VE TARİHİN ÖNÜNDE UYARIYORUZ:
Bu ülkenin kurucu ilkelerine savaş açanlara,
Atatürk’ü karalamaya çalışanlara,
Terör propagandasına göz yumanlara,
Basını susturmak isteyenlere
karşı mücadelemiz, vatan borcumuzdur.
Sakın kimse bu milletin hafızasını, sabrını ve vatan sevgisini küçümsemesin.
Cumhuriyet’i yıkmak isteyenlerle, sokakta da, hukukta da, fikriyatta da her cephede hesaplaşacağız.
Biz görevimizi Ebedi Liderimiz ve Başkomutanımız Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK’ün Gençliğe Hitabesinden ve Bursa Nutkundan aldık.
SON SÖZÜMÜZ NETTİR:
Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün açtığı yolda, gösterdiği hedefe durmadan yürüyeceğiz.
Cumhuriyet’i yıkmaya çalışanlarla her alanda hesaplaşacağız.
Halkı susturmaya çalışanlara karşı, örgütlü, dirençli ve kararlı olacağız.
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Bıçağın Kemiğe Dayandığı Yerdeyiz!
Atatürkçü Düşünce Derneği Eskişehir Şubesi tarafından eski milletvekili Ahmet Hamdi Çamlı'nın açıklamaları ile ülke gündemine ilişkin bir basın toplantısı düzenlendi.
Atatürkçü Düşünce Derneği Eskişehir Şubesi tarafından eski milletvekili Ahmet Hamdi Çamlı'nın açıklamaları ile ülke gündemine ilişkin bir basın toplantısı düzenlendi.
Dernek binasında gerçekleştirilen basın toplantısına ADD Eskişehir Şube Başkanı Mehmet Avci, Yönetim Kurulu üyeleri ve dernek üyeleri katılım sağladı.
ADD Eskişehir Şube Başkanı Mehmet Avci yaptığı açıklamada şu ifadelere yer verdi;
"Yüce Türk Milleti ve Basınımızın kıymetli mensupları,
Türkiye Cumhuriyeti’ne, Gazi Mustafa Kemal Atatürk’e, halkın haber alma hakkına ve devletin bütünlüğüne karşı son günlerde ardı ardına gelen saldırılar, artık tahammül sınırını aşmıştır.
Bu açıklama, dostu da düşmanı da netleştirme açıklamasıdır.
Artık hiçbir bahaneye, hiçbir “yanlış anlaşıldım” kurnazlığına yer yoktur. Biz bıçağın kemiğe dayandığı yerdeyiz. Ve biz bu ülkenin kurucu iradesinin temsilcisiyiz.
1923’e “kanlı darbe” diyen vekil, Cumhuriyet düşmanıdır. Nokta.
AKP Milletvekili Ahmet Hamdi Çamlı'nın "1923 kanlı darbesi" şeklindeki skandal açıklaması; Atatürk’e, Cumhuriyet’e, milli egemenliğe ve bu toprakların şehitlerine hakarettir.
Bu şahıs, açıkça Cumhuriyet rejimini gayrimeşru ilan etmiş, Hilafet özlemini dile getirmiş, Kurtuluş Savaşı’yla hesaplaşma cüretini göstermiştir.
Buradan açık söylüyoruz:
Bu kişi milletvekili değildir, bu kişi Cumhuriyet düşmanlarının meclisteki temsilcisi “bıyıklı yelizdir.”
Bu açıklama anayasal düzene karşı kalkışma çağrısıdır.
Türk Ceza Kanunu'na göre bu söz suçtur, cezası hapis cezasıdır.
Yetkililer susuyorsa, ortaktır. Sessiz kalan her kurum, bu ihanete ortaktır.
Atatürkçü Düşünce Derneği olarak bu şahıs hakkında suç duyurusunda bulunduk. Her yurttaşı da aynı şeyi yapmaya çağırıyoruz.
Teröristbaşı’nın videosunun yayılması, bir devlet zaafı değil; bir skandaldır.
Daha yeni 12 vatan evladı şehit oluşu bile şaibeli iken, basında bu kadar yer almamışken,
Bebek katili, eli kanlı terörist abdullah öcalan’a ait olan video görüntülerinin sosyal medyada rahatça dolaşıma sokulması, Türkiye Cumhuriyeti Devleti'ne karşı açık bir psikolojik operasyondur.
Bu videonun çıkmasına izin veren, önlem almayan, müdahale etmeyen kim varsa sorumludur.
Bu bir ihmal değil, ihanettir.
Soruyoruz:
Ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası alan bir terörist nasıl video çekebiliyor?
Bu videonun yayılmasına kim göz yumuyor?
Bu görüntüler hangi güçlerin çıkarına hizmet ediyor?
Devletin görevi terörist başlarını korumak değil, milletin onurunu korumaktır.
Bu görüntü, sadece bir teröristin değil, onu “yeni bir rol için” yeniden parlatmak isteyen odakların ürünüdür.
Sessiz kalmak, bu kirli senaryoya destek vermektir.
Sözcü TV’ye verilen ceza, açıkça siyasi sansürdür. Kabul etmiyoruz.
RTÜK’ün Sözcü TV’ye verdiği 10 günlük karartma cezası, özgür basını susturma operasyonudur.
Bunun adı "yayın ilkeleri" değil, iktidarın hoşlanmadığı gerçeğe tahammülsüzlüğüdür.
Bugün bu ceza, yarın ekran karartma, öbür gün kitap yasaklama… Bu gidiş, tek adam rejiminin medya üzerindeki faşizan baskısının açık göstergesidir.
Sözcü TV susmaz, halk susmaz, biz susmayız.
Bugün Sözcü'ye yapılan yarın bize yapılacaktır. Biz bu tehdidi tanıyoruz ve karşısındayız.
YÜCE TÜRK MİLLETİNİN VE TARİHİN ÖNÜNDE UYARIYORUZ:
Bu ülkenin kurucu ilkelerine savaş açanlara,
Atatürk’ü karalamaya çalışanlara,
Terör propagandasına göz yumanlara,
Basını susturmak isteyenlere
karşı mücadelemiz, vatan borcumuzdur.
Sakın kimse bu milletin hafızasını, sabrını ve vatan sevgisini küçümsemesin.
Cumhuriyet’i yıkmak isteyenlerle, sokakta da, hukukta da, fikriyatta da her cephede hesaplaşacağız.
Biz görevimizi Ebedi Liderimiz ve Başkomutanımız Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK’ün Gençliğe Hitabesinden ve Bursa Nutkundan aldık.
SON SÖZÜMÜZ NETTİR:
Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün açtığı yolda, gösterdiği hedefe durmadan yürüyeceğiz.
Cumhuriyet’i yıkmaya çalışanlarla her alanda hesaplaşacağız.
Halkı susturmaya çalışanlara karşı, örgütlü, dirençli ve kararlı olacağız.
Ya Atatürk’ün aydınlığı, ya Orta Çağ karanlığı!
Ya Cumhuriyet, ya çöküş!
Biz tarafımızı seçtik.
YA İSTİKLAL, YA ÖLÜM…
Yüce Türk Milletine saygılarımızla duyuruyoruz."
En Çok Okunan Haberler