CHP İl Başkanlığı Ahmet Hamdi Çamlı Hakkında Suç Duyurusunda Bulundu
CHP İl Başkanlığı Ahmet Hamdi Çamlı Hakkında Suç Duyurusunda Bulundu
Cumhuriyet Halk Partisi Eskişehir İl Başkanı Talat Yalaz, attığı tweetlerle kamuoyunda büyük tepkilere neden olan eski milletvekili Ahmet Hamdi Çamlı hakkında 81 İlde eş zamanlı olarak Eskişehir Adliyesine giderek suç duyurusunda bulundu.
Haber Giriş Tarihi: 10.07.2025 11:05
Haber Güncellenme Tarihi: 10.07.2025 11:22
Kaynak:
Haber Merkezi
www.porsukhaberajansi.com
Cumhuriyet Halk Partisi Eskişehir İl Başkanı Talat Yalaz, attığı tweetlerle kamuoyunda büyük tepkilere neden olan eski milletvekili Ahmet Hamdi Çamlı hakkında 81 İlde eş zamanlı olarak Eskişehir Adliyesine giderek suç duyurusunda bulundu.
Eskişehir Adliye Sarayı önünde yapılan suç duyurusu ile ilgili olarak bir açıklama yapan İl Başkanı Talat Yalaz şu ifadeleri kullandı;
"Bugün Eskişehir Adliyesine gelerek ismini bizim Yeliz, bıyıklı Yeliz diye bildiğimiz ismi Ahmet Hamdi Çamlı olan, geçmişte sayın Cumhurbaşkanının şoförlüğünü yapan, 26 ve 27'nci dönem İstanbul Milletvekili olarak geçmişte görev almış olan bıyıklı Yeliz'in kullandığı "Kanlı 1923 darbesiyle hesaplaşmadan ve helalleşmeden yeni Terörsüz ve büyük devlet yolunda ilerleyemez, bir düdük çalıp yeni onurlu ve beyaz bir sayfa açılmalıdır " ve öncesi, sonrası attığı tweetler nedeniyle 81 ilde İl Başkanları tarafından şikayette bulunduk.
Burada Cumhuriyete 1923 kanlı darbesi diye hitap eden bir ifade söz konusu. Şüpheli Türkiye Cumhuriyeti’nin resmen kurulduğu, Türkiye Büyük Millet Meclis kararı ile saltanatın kaldırıldığı ve halk egemenliğine dayalı modern bir devletin inşa edildiği 1923 tarihini, bu şanlı tarihi kanlı darbe olarak nitelendirmektedir. Bu paylaşımda geçen 1923 Kanlı darbesiyle hesaplaşmak ve yeni sayfa açmak ifadesi mevcut anayasal düzeni tanımayan, kurucu değerleri yok sayan ve Cumhuriyet karşıtı bir zihniyetin aleni olarak dışa vurumudur. Şüpheli suça konulu beyanlarında Türkiye Cumhuriyeti Devletini alenen aşağılamaktadır. Yine bu kapsamda 5816 sayılı Atatürk Aleyhine İşlenen Suçlar Hakkında Kanun kapsamında Atatürk’ün hatırasına alenen hakaret suçu da işlemiştir. Bu suç isnatlarıyla yani Türk Milletini, Türkiye Cumhuriyeti Devletini ve devletin kurum ve organlarını aşağılama ve halkı kin ve düşmanlığa tahrik ve 5816 sayılı Atatürk Aleyhine İşlenen Suçlar Hakkında Kanun kapsamında Atatürk’ün hatırasına alenen hakaret suçları işlemiştir. Bu kapsamda az önce suç duyurusunda bulunduk.
Biz bu anlamda, bugüne kadar iktidardan bu hususta hem yerelden hem merkezi anlamda tepki gelmemesini zımni olarak bu ifadelere destek olarak yorumlamaktayız. Bunu yapmayan iktidar yapay zekaya bile soruşturma açmak suretiyle bir şaşkınlık içinde bulunmaktadır. İşte bakın Türkiye Grok'a soruşturma açan ilk ülke olmuştur. Türkiye’nin hem ulusal hemde uluslararası kapsamda anıldığı konu işte budur. Yine Sözcü Gazetesi halkı aydınlattığı gerçek bilgiyi haberleştirdiği için Sözcü TV kapatılmıştır. Sözcü TV'ye yapılan bu utanç iktidarın sayfasına yazılmış en büyük ayıplardan birisi olarak tarihe geçmiştir. Sözcü gazetesi bu kapsamda güce boyun eğmedi, gerçeği aktardı, ceza bitince yine aktaracaktır. Tam olarak Sözcü gazetesinin ifade ettiği gibi özgür basının susturulmasına yönelik müdahaleler, halk iradesini yok sayıp belediye başkanlarının gözaltına alınması, haksız iddialarla tutuklanması, bürokratlara yönelik baskılar belediyelere yönelik ekonomik tahakkümler, bunların sonucunda gelinen aşamada bizimde irademiz aynı doğrultuda ve aynı yöndedir. Bütün bu baskılara, bütün bu saldırılara karşı Cumhuriyet Halk Partisi olarak dimdik ayaktayız, bir adım geri atmıyoruz, tam bir irade, kesin bir kararlılıkla mücadeleye devam ediyoruz.
Buradan açıkça haykırmak ve ifade etmek istiyoruz. Türkiye Cumhuriyeti’ni savunmak, korumak bir suç değil görevdir. Mustafa Kemal Atatürk’ün manevi hatırasına sahip çıkmak bir onurdur, bir şereftir. İradesi gasp edilen milyonların sesini susturmaya bugün Türkiye’de ve dünyada engel olacak bir güç, kuvvet ve kudret mevcut değildir.
Şehrimizin reflekssiz siyasetçilerine seslenmek istiyoruz. Özellikle sayın mevkidaşım Gürhan Albayrak ve Nebi Hatipoğlu'na buradan seslenmek istiyorum. Cumhuriyetimize, Cumhuriyetimizin kurulduğu şanlı tarihe kanlı darbe diyen eski milletvekilinize, Recep Tayyip Erdoğan’ın şoförüne diyecek bir kelamınız yokmudur? Aynı refleksi bu konuda da bekliyoruz. Neden susuyorsunuz? Recep Tayyip Erdoğan’ın geçmişte şoförü olduğu içinmi korkuyorsunuz yoksa önceki dönemlerde milletvekiliniz olduğu için mi? Bu kadar toplumda hayal kırıklığı yaratan, bu kadar toplumda tepki olan bir hususta şehrin milletvekili ve iktidar temsilcisi olarak bir çift lafınız yokmu?"
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
CHP İl Başkanlığı Ahmet Hamdi Çamlı Hakkında Suç Duyurusunda Bulundu
Cumhuriyet Halk Partisi Eskişehir İl Başkanı Talat Yalaz, attığı tweetlerle kamuoyunda büyük tepkilere neden olan eski milletvekili Ahmet Hamdi Çamlı hakkında 81 İlde eş zamanlı olarak Eskişehir Adliyesine giderek suç duyurusunda bulundu.
Cumhuriyet Halk Partisi Eskişehir İl Başkanı Talat Yalaz, attığı tweetlerle kamuoyunda büyük tepkilere neden olan eski milletvekili Ahmet Hamdi Çamlı hakkında 81 İlde eş zamanlı olarak Eskişehir Adliyesine giderek suç duyurusunda bulundu.
Eskişehir Adliye Sarayı önünde yapılan suç duyurusu ile ilgili olarak bir açıklama yapan İl Başkanı Talat Yalaz şu ifadeleri kullandı;
"Bugün Eskişehir Adliyesine gelerek ismini bizim Yeliz, bıyıklı Yeliz diye bildiğimiz ismi Ahmet Hamdi Çamlı olan, geçmişte sayın Cumhurbaşkanının şoförlüğünü yapan, 26 ve 27'nci dönem İstanbul Milletvekili olarak geçmişte görev almış olan bıyıklı Yeliz'in kullandığı "Kanlı 1923 darbesiyle hesaplaşmadan ve helalleşmeden yeni Terörsüz ve büyük devlet yolunda ilerleyemez, bir düdük çalıp yeni onurlu ve beyaz bir sayfa açılmalıdır " ve öncesi, sonrası attığı tweetler nedeniyle 81 ilde İl Başkanları tarafından şikayette bulunduk.
Burada Cumhuriyete 1923 kanlı darbesi diye hitap eden bir ifade söz konusu. Şüpheli Türkiye Cumhuriyeti’nin resmen kurulduğu, Türkiye Büyük Millet Meclis kararı ile saltanatın kaldırıldığı ve halk egemenliğine dayalı modern bir devletin inşa edildiği 1923 tarihini, bu şanlı tarihi kanlı darbe olarak nitelendirmektedir. Bu paylaşımda geçen 1923 Kanlı darbesiyle hesaplaşmak ve yeni sayfa açmak ifadesi mevcut anayasal düzeni tanımayan, kurucu değerleri yok sayan ve Cumhuriyet karşıtı bir zihniyetin aleni olarak dışa vurumudur. Şüpheli suça konulu beyanlarında Türkiye Cumhuriyeti Devletini alenen aşağılamaktadır. Yine bu kapsamda 5816 sayılı Atatürk Aleyhine İşlenen Suçlar Hakkında Kanun kapsamında Atatürk’ün hatırasına alenen hakaret suçu da işlemiştir. Bu suç isnatlarıyla yani Türk Milletini, Türkiye Cumhuriyeti Devletini ve devletin kurum ve organlarını aşağılama ve halkı kin ve düşmanlığa tahrik ve 5816 sayılı Atatürk Aleyhine İşlenen Suçlar Hakkında Kanun kapsamında Atatürk’ün hatırasına alenen hakaret suçları işlemiştir. Bu kapsamda az önce suç duyurusunda bulunduk.
Biz bu anlamda, bugüne kadar iktidardan bu hususta hem yerelden hem merkezi anlamda tepki gelmemesini zımni olarak bu ifadelere destek olarak yorumlamaktayız. Bunu yapmayan iktidar yapay zekaya bile soruşturma açmak suretiyle bir şaşkınlık içinde bulunmaktadır. İşte bakın Türkiye Grok'a soruşturma açan ilk ülke olmuştur. Türkiye’nin hem ulusal hemde uluslararası kapsamda anıldığı konu işte budur. Yine Sözcü Gazetesi halkı aydınlattığı gerçek bilgiyi haberleştirdiği için Sözcü TV kapatılmıştır. Sözcü TV'ye yapılan bu utanç iktidarın sayfasına yazılmış en büyük ayıplardan birisi olarak tarihe geçmiştir. Sözcü gazetesi bu kapsamda güce boyun eğmedi, gerçeği aktardı, ceza bitince yine aktaracaktır. Tam olarak Sözcü gazetesinin ifade ettiği gibi özgür basının susturulmasına yönelik müdahaleler, halk iradesini yok sayıp belediye başkanlarının gözaltına alınması, haksız iddialarla tutuklanması, bürokratlara yönelik baskılar belediyelere yönelik ekonomik tahakkümler, bunların sonucunda gelinen aşamada bizimde irademiz aynı doğrultuda ve aynı yöndedir. Bütün bu baskılara, bütün bu saldırılara karşı Cumhuriyet Halk Partisi olarak dimdik ayaktayız, bir adım geri atmıyoruz, tam bir irade, kesin bir kararlılıkla mücadeleye devam ediyoruz.
Buradan açıkça haykırmak ve ifade etmek istiyoruz. Türkiye Cumhuriyeti’ni savunmak, korumak bir suç değil görevdir. Mustafa Kemal Atatürk’ün manevi hatırasına sahip çıkmak bir onurdur, bir şereftir. İradesi gasp edilen milyonların sesini susturmaya bugün Türkiye’de ve dünyada engel olacak bir güç, kuvvet ve kudret mevcut değildir.
Şehrimizin reflekssiz siyasetçilerine seslenmek istiyoruz. Özellikle sayın mevkidaşım Gürhan Albayrak ve Nebi Hatipoğlu'na buradan seslenmek istiyorum. Cumhuriyetimize, Cumhuriyetimizin kurulduğu şanlı tarihe kanlı darbe diyen eski milletvekilinize, Recep Tayyip Erdoğan’ın şoförüne diyecek bir kelamınız yokmudur? Aynı refleksi bu konuda da bekliyoruz. Neden susuyorsunuz? Recep Tayyip Erdoğan’ın geçmişte şoförü olduğu içinmi korkuyorsunuz yoksa önceki dönemlerde milletvekiliniz olduğu için mi? Bu kadar toplumda hayal kırıklığı yaratan, bu kadar toplumda tepki olan bir hususta şehrin milletvekili ve iktidar temsilcisi olarak bir çift lafınız yokmu?"
En Çok Okunan Haberler