Eskişehir Hacı Bektaşi Veli Kültür ve Sosyal Yardımlaşma Derneği, Eskişehir Hacı Bektaş Veli Anadolu Kültür Vakfı, Eskişehir Emek ve Demokrasi Platformu ve Eskişehir Alevi Dernekleri Platformu Madımak katliamının yıldönümünde bir anma programı düzenledi.
Haber Giriş Tarihi: 02.07.2025 20:13
Haber Güncellenme Tarihi: 02.07.2025 20:23
Kaynak:
Haber Merkezi
www.porsukhaberajansi.com
Eskişehir Hacı Bektaşi Veli Kültür ve Sosyal Yardımlaşma Derneği, Eskişehir Hacı Bektaş Veli Anadolu Kültür Vakfı, Eskişehir Emek ve Demokrasi Platformu ve Eskişehir Alevi Dernekleri Platformu Madımak katliamının yıldönümünde bir anma programı düzenledi.
Hamamyolu Yediler Parkı'nda resim sergisi açılışı ile başlayan anma programında Hamamyolu Yediler Parkı'ndan Ulus Meydanı'na bir yürüyüş düzenlendi. Siyasi parti temsilcileri, sendika ve sivil toplum kuruluşlarının temsilcilerinin katılımı ile yapılan yürüyüşün ardından Ulus Meydanı'nda bir basın açıklaması yapıldı.
Eskişehir Hacı Bektaşi Veli Kültür ve Sosyal Yardımlaşma Derneği, Eskişehir Hacı Bektaş Veli Anadolu Kültür Vakfı, Eskişehir Emek ve Demokrasi Platformu ve Eskişehir Alevi Dernekleri Platformu adına konuşmayı yapan Eskişehir Hacı Bektaşi Veli Kültür ve Sosyal Yardımlaşma Derneği Başkanı Battal Sülük şu ifadelere yer verdi;
''Değerli basın mensupları sevgili canlar.
Bu açıklama, Eskişehir Hacı Bektaşi Veli Kültür ve Sosyal Yardımlaşma Derneği,Eskişehir Hacı Bektaş Veli Anadolu Kültür Vakfı,Eskişehir Emek ve Demokrasi Platformu ve Eskişehir Alevi Dernekleri Platformunun ortak açıklamasıdır.
33 Can, 2 Temmuz 1993 günü Sivas..
Zamanın kültür bakanının daveti üzerine Pir Sultan Abdal anma etkinliğini yapmak üzere Sivas’a gelen onlarca aydın,şair,gazeteci, sanatçı,semah ekibinde bulunan gençler ve programa katılan yüzlerce insan nereden bilebilirlerdi bu günün yıllar boyu zihinlerden hiç çıkmayacak bir katliama dönüşeceğini.
Bağnaz,gerici katiller salyalarını akıtarak "Cumhuriyet Sivas’ta kuruldu,Sivas’ta yıkılacak. Kahrolsun laiklik,yaşasın şeriat,şeriat istiyoruz “ diyerek, günler önce katliam için hazırlıklarını yapmışlardı.
Nereden bileceklerdi kaldırım taşlarını,benzin bidonlarını hazırladıklarını.
Hükümetin, polisin,askerin,bürokratın, olaylar karşısında suskun kalacağını nereden bileceklerdi.
Aziz Nesin bir bahaneydi. Asıl amaçları Laik Türkiye Cumhuriyeti ve onun yetiştirdiği aydınlığı karartmak, şeriat düzenini getirmek,kadınları kızları yok saymak,eğitimden,bilimden,teknolojiden uzak tutarak rahatlıkla Atatürk'ün ve silah arkadaşlarının kurduğu Cumhuriyeti yıkıp,şehitlerimizin kanıyla sulanmış bu topraklarda at oynatmaktı.
Plan hazırdı. Bir gün önce yerel gazetelerde Aziz Nesin hakkında bildiriler yazılacak, dönemin valisi eleştirilecek, böylece devleti suçluluk piskolojisi altına alarak,olaylara sessiz kalmasını sağlayacaklardı.
Yeni dikilen halk ozanları heykelini yıkıp,kültür merkezine doğru “Allahu Ekber” sloğanları ile yürüyecekler, cuma namazından çıkanlarla birlikte katliama yön vereceklerdi. Bununla da kalmayıp valiliğin camlarını dahi kırma cüretini gösterecekler, fakat devletin sadece susmasını sağlayacaklardı.
Dönemin Hükümeti herşeyden haberdardı!
Binlerce caninin oteli önünde olduğunu, birazdan yangının çıkacağını bildiği halde takviye ekiplerini göndermesi 8 saat sürecek ve tek cümle edecekti “ Hallediyoruz”
Katillerin gözleri dönmüş, otelden yükselen alevleri göstererek “Allah’ım o senin ateşin,cehennem ateşi” diyebiliyorlardı.
Bunların Hz.İbrahim’i ateşe atan Nemrut’tan ne farkları vardı.
Ülkeyi yönetenler ve katliamı izleyenleri tarihte affetmeyecek, biz de affetmeyeceğiz
Bir de dönemin başbakanı “Çok şükür otelin dışındaki halkımız bir zarar görmemiştir” Cumhurbaşkanı ise “Olay münferit olaydır, Alevi Sünni çatışmasına dönüşmemiştir” diyerek katliamın normalleştirmek için beyanat vermişlerdir.
Aziz Nesin ismi üzerinden hareketle olaylar ört bas ediliyordu . Ana muhalefet ise “ Ne yapayım yetkim yoktu” diyebilecekti.
Yaklaşık 15 bin kişinin katıldığı bir otelin sloganlarla yakılarak içindekilerin yakılarak öldürülmelerinin alkışlarla izlendiği 2 Temmuz 1993 ten bu güne tam 32 yıl geçti.
Binlerce kişiden sadece 124 kişi yargılandı, tabi buna yargılama denirse…
Bu da yetmezmiş gibi dava zaman aşımına uğradı ve 2023 yılında dava kapandı.
İnsanlık suçunun zaman aşımı olmaz.
Katillerin savunmasını üstlenenler daha sonraları AKP milletvekili, bakan, belediye başkanı, belediye meclisi üyesi oldular. AKP kontenjanından Anayasa Mahkemesi üyeliğine atamadılar.
İşte bu yüzden biz bu sokaklardan 23 yıldır haykırıyoruz. Sivas'ı yakanlar AKP yi kuranlardır diyoruz.
Bu katliam çok ta yabancı değildi Madımakta yanan canlara…
Maraş’ta,Çorum’ da,Gazi mahallesinde, Malatya’da,Erdebil’de Çaldıranda ve Kerbela’da
Defalarca yanmış,yakılmış, asılmış,sürgün edilmiş,zindanlara atılmış,derisi yüzülmüş Nesimi’nin,Şah İsmail’in, Fuzulinin, Yemininin,Virani’nin Kul Himmetin,Pir Sultanın torunları,Kerbela’ da şehit düşen Hz Hüseyin ve 72 canın yolundan giden yoldaşlarıydılar.
Yanıbaşımızda müslümanların katledilişini görmeyen,üç maymunu oynayan sözde müslüman,gerici yobazlar 2 Temmuz günü güçlerini ve salyalarını 33 canımıza akıttılar.
Ruhlar şad mekanları cennet olsun…
Ancak hesaba katmadıkları şey, bu aziz milletin evlatlarını, aydınlarını, şairlerini, ozanlarını bitirmeye onların güçleri yetmeyecek.''
Bizler bu vatan toprağında, Alevi’siyle, Sünnisiyle, Çerkez’iyle, tatlarıyla,kürdüyle,türküyle hep bir arada Laik Türkiye Cumhuriyetine sahip çıkacak onun Yılmaz bekçileri olarak sonsuza kadar yaşayacak ve yaşatacağız.
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Sivas'ı Yakanlar AKP'yi Kuranlardır!
Eskişehir Hacı Bektaşi Veli Kültür ve Sosyal Yardımlaşma Derneği, Eskişehir Hacı Bektaş Veli Anadolu Kültür Vakfı, Eskişehir Emek ve Demokrasi Platformu ve Eskişehir Alevi Dernekleri Platformu Madımak katliamının yıldönümünde bir anma programı düzenledi.
Eskişehir Hacı Bektaşi Veli Kültür ve Sosyal Yardımlaşma Derneği, Eskişehir Hacı Bektaş Veli Anadolu Kültür Vakfı, Eskişehir Emek ve Demokrasi Platformu ve Eskişehir Alevi Dernekleri Platformu Madımak katliamının yıldönümünde bir anma programı düzenledi.
Hamamyolu Yediler Parkı'nda resim sergisi açılışı ile başlayan anma programında Hamamyolu Yediler Parkı'ndan Ulus Meydanı'na bir yürüyüş düzenlendi. Siyasi parti temsilcileri, sendika ve sivil toplum kuruluşlarının temsilcilerinin katılımı ile yapılan yürüyüşün ardından Ulus Meydanı'nda bir basın açıklaması yapıldı.
Eskişehir Hacı Bektaşi Veli Kültür ve Sosyal Yardımlaşma Derneği, Eskişehir Hacı Bektaş Veli Anadolu Kültür Vakfı, Eskişehir Emek ve Demokrasi Platformu ve Eskişehir Alevi Dernekleri Platformu adına konuşmayı yapan Eskişehir Hacı Bektaşi Veli Kültür ve Sosyal Yardımlaşma Derneği Başkanı Battal Sülük şu ifadelere yer verdi;
''Değerli basın mensupları sevgili canlar.
Bu açıklama, Eskişehir Hacı Bektaşi Veli Kültür ve Sosyal Yardımlaşma Derneği,Eskişehir Hacı Bektaş Veli Anadolu Kültür Vakfı,Eskişehir Emek ve Demokrasi Platformu ve Eskişehir Alevi Dernekleri Platformunun ortak açıklamasıdır.
33 Can, 2 Temmuz 1993 günü Sivas..
Zamanın kültür bakanının daveti üzerine Pir Sultan Abdal anma etkinliğini yapmak üzere Sivas’a gelen onlarca aydın,şair,gazeteci, sanatçı,semah ekibinde bulunan gençler ve programa katılan yüzlerce insan nereden bilebilirlerdi bu günün yıllar boyu zihinlerden hiç çıkmayacak bir katliama dönüşeceğini.
Bağnaz,gerici katiller salyalarını akıtarak "Cumhuriyet Sivas’ta kuruldu,Sivas’ta yıkılacak. Kahrolsun laiklik,yaşasın şeriat,şeriat istiyoruz “ diyerek, günler önce katliam için hazırlıklarını yapmışlardı.
Nereden bileceklerdi kaldırım taşlarını,benzin bidonlarını hazırladıklarını.
Hükümetin, polisin,askerin,bürokratın, olaylar karşısında suskun kalacağını nereden bileceklerdi.
Aziz Nesin bir bahaneydi. Asıl amaçları Laik Türkiye Cumhuriyeti ve onun yetiştirdiği aydınlığı karartmak, şeriat düzenini getirmek,kadınları kızları yok saymak,eğitimden,bilimden,teknolojiden uzak tutarak rahatlıkla Atatürk'ün ve silah arkadaşlarının kurduğu Cumhuriyeti yıkıp,şehitlerimizin kanıyla sulanmış bu topraklarda at oynatmaktı.
Plan hazırdı. Bir gün önce yerel gazetelerde Aziz Nesin hakkında bildiriler yazılacak, dönemin valisi eleştirilecek, böylece devleti suçluluk piskolojisi altına alarak,olaylara sessiz kalmasını sağlayacaklardı.
Yeni dikilen halk ozanları heykelini yıkıp,kültür merkezine doğru “Allahu Ekber” sloğanları ile yürüyecekler, cuma namazından çıkanlarla birlikte katliama yön vereceklerdi. Bununla da kalmayıp valiliğin camlarını dahi kırma cüretini gösterecekler, fakat devletin sadece susmasını sağlayacaklardı.
Dönemin Hükümeti herşeyden haberdardı!
Binlerce caninin oteli önünde olduğunu, birazdan yangının çıkacağını bildiği halde takviye ekiplerini göndermesi 8 saat sürecek ve tek cümle edecekti “ Hallediyoruz”
Katillerin gözleri dönmüş, otelden yükselen alevleri göstererek “Allah’ım o senin ateşin,cehennem ateşi” diyebiliyorlardı.
Bunların Hz.İbrahim’i ateşe atan Nemrut’tan ne farkları vardı.
Ülkeyi yönetenler ve katliamı izleyenleri tarihte affetmeyecek, biz de affetmeyeceğiz
Bir de dönemin başbakanı “Çok şükür otelin dışındaki halkımız bir zarar görmemiştir” Cumhurbaşkanı ise “Olay münferit olaydır, Alevi Sünni çatışmasına dönüşmemiştir” diyerek katliamın normalleştirmek için beyanat vermişlerdir.
Aziz Nesin ismi üzerinden hareketle olaylar ört bas ediliyordu . Ana muhalefet ise “ Ne yapayım yetkim yoktu” diyebilecekti.
Yaklaşık 15 bin kişinin katıldığı bir otelin sloganlarla yakılarak içindekilerin yakılarak öldürülmelerinin alkışlarla izlendiği 2 Temmuz 1993 ten bu güne tam 32 yıl geçti.
Binlerce kişiden sadece 124 kişi yargılandı, tabi buna yargılama denirse…
Bu da yetmezmiş gibi dava zaman aşımına uğradı ve 2023 yılında dava kapandı.
İnsanlık suçunun zaman aşımı olmaz.
Katillerin savunmasını üstlenenler daha sonraları AKP milletvekili, bakan, belediye başkanı, belediye meclisi üyesi oldular. AKP kontenjanından Anayasa Mahkemesi üyeliğine atamadılar.
İşte bu yüzden biz bu sokaklardan 23 yıldır haykırıyoruz. Sivas'ı yakanlar AKP yi kuranlardır diyoruz.
Bu katliam çok ta yabancı değildi Madımakta yanan canlara…
Maraş’ta,Çorum’ da,Gazi mahallesinde, Malatya’da,Erdebil’de Çaldıranda ve Kerbela’da
Defalarca yanmış,yakılmış, asılmış,sürgün edilmiş,zindanlara atılmış,derisi yüzülmüş Nesimi’nin,Şah İsmail’in, Fuzulinin, Yemininin,Virani’nin Kul Himmetin,Pir Sultanın torunları,Kerbela’ da şehit düşen Hz Hüseyin ve 72 canın yolundan giden yoldaşlarıydılar.
Yanıbaşımızda müslümanların katledilişini görmeyen,üç maymunu oynayan sözde müslüman,gerici yobazlar 2 Temmuz günü güçlerini ve salyalarını 33 canımıza akıttılar.
Ruhlar şad mekanları cennet olsun…
Ancak hesaba katmadıkları şey, bu aziz milletin evlatlarını, aydınlarını, şairlerini, ozanlarını bitirmeye onların güçleri yetmeyecek.''
Bizler bu vatan toprağında, Alevi’siyle, Sünnisiyle, Çerkez’iyle, tatlarıyla,kürdüyle,türküyle hep bir arada Laik Türkiye Cumhuriyetine sahip çıkacak onun Yılmaz bekçileri olarak sonsuza kadar yaşayacak ve yaşatacağız.
En Çok Okunan Haberler