Saadet Partisi 2025-2026 Eğitim-Öğretim Yılını Değerlendirdi
Saadet Partisi 2025-2026 Eğitim-Öğretim Yılını Değerlendirdi
Saadet Partisi Eskişehir İl Başkanlığı tarafından düzenlenen haftalık olağan basın toplantısında 2025-2026 eğitim-öğretim yılı ile ilgili değerlendirmelerde bulunuldu.
Haber Giriş Tarihi: 15.09.2025 07:55
Haber Güncellenme Tarihi: 15.09.2025 08:02
Kaynak:
Haber Merkezi
www.porsukhaberajansi.com
Saadet Partisi Eskişehir İl Başkanlığı tarafından düzenlenen haftalık olağan basın toplantısında 2025-2026 eğitim-öğretim yılı ile ilgili değerlendirmelerde bulunuldu.
Saadet Partisi Odunpazarı İlçe Sekreteri İsrafil Enes Çalışkan tarafından düzenlenen basın toplantısında şu ifadelere yer verildi;
"Sevgili Eskişehir'liler, Değerli Basın Mensupları, Kıymetli Misafirler;
8 Eylül Pazartesi günü başlamış olan yeni eğitim öğretim yılının tüm öğrencilere, öğretmenlere, idarecilere, velilere hayırlı olması temennisinde bulunuyoruz,
Erzincan Valisi Hamza Aydoğdu ile öğretmen Kübra Aydın arasında, üniversiteyi kazanan bir öğrencinin burs ihtiyacı konusunda yaşanan diyaloğu hatırlayalım, ekonomik kriz nedeniyle eğitim hakkı ihlal edilmişti. Yaklaşık 1 Hafta önce içimizi ısıtan bir olay yaşadık. Erzincan’da Kübra öğretmen, caddede yürüdüğü sırada yanına yaklaştığı Vali Hamza Aydoğdu’dan, hukuk fakültesini kazanan bir öğrencisi için burs talebinde bulundu. Vali Aydoğdu’da öğrenciyi arayarak, eğitim masraflarının karşılanacağını ve burs desteği verileceğini söyledi. Öncelikle, öğrencisinin maddi sıkıntısını kendi derdi gibi gören fedakar Kübra öğretmeni ve bu hassasiyetinden dolayı Vali Hamza Aydoğdu’yu tebrik ediyoruz. Ancak asıl soru şu: Bu öğrencimiz kadar şanslı olmayan yüz binlerce genç ne yapacak? Hayat pahalılığı ve giderek derinleşen yoksulluk, geleceğimizin teminatı olan gençlerimizin eğitim hayatını ‘doğrudan’, ‘olumsuz’ etkiliyor”
Her 4 çocuktan 1’i, günü sadece bir öğünle geçiriyor. Hayat pahalılığı ve giderek derinleşen yoksulluk, sadece öğrencileri değil, okulları da ‘doğrudan’, ‘olumsuz’ etkiliyor. Size iki tane örnek vereceğim. Milli Eğitim Bakanlığı’nın, okullara kırtasiye ödeneği, öğrenci başına yıllık sadece 44,20 kuruş. Bununla ne alabiliyorsunuz, biliyor musunuz? Bir A4 kağıdı diyeceğim ama onu da diyemiyorum. Bunun da yarısını alabiliyorsunuz. Bu ödenek de öyle her okula verilmiyor! Dünya lideri olduğunu söyleyen bir ülke, öğrencisine nasıl bir A4 kağıdının ‘yarısını’ reva görür Allah aşkına? Bir de temizlik ödeneği var, O da öğrenci başı yıllık -sadece- 119,47 kuruş. Bu da ne demek biliyor musunuz? Bir öğrenciye, bir haftalık bir damla sabun demek arkadaşlar! Kağıdın, sabunun; en temel ihtiyaçların lüks olduğu bir okulda, bu evlatlarımız nasıl eğitim görecek? Daha bu işin temizlik görevlisi, güvenlik görevlisi meselesi var! Her sene çözüldü dense de taşeronun sadece adı değişiyor. Soruyorum şimdi: Sokakların bu kadar güvensiz olduğu, her an silahların patladığı bir dönemde bu okulların güvenliğini biz nasıl sağlayacağız? Nasıl şiddetten, uyuşturucudan muhafaza edeceğiz? İktidarı ve bakanları, siyasi polemiklerden çok bu konuların çözümüne kafa yormaya davet ediyoruz.
Adil olmayan bu düzen, verirken damla damla veriyor, alırken oluk oluk alıyor! İşte emlak vergisi! Öğrenciye bir damla sabunu çok görenler, emlak vergisini, rayiç bedeli yüzde 2 bin artırmaktan çekinmiyor. Bu uygulama, zaten zor geçinen insanımızın alın terine, emeğine, evine ve geleceğine yönelmiş açık bir tehdittir. İnsanımız kira öder gibi, emlak vergisi ödemeye mecbur bırakılmamalıdır. Zaten Türkiye’de bir barınma ve kira sorunu var. Bu uygulama, zaten yüksek olan kira fiyatlarını astronomik hale getirecektir. Asgari ücretliye, emekliye, memura vermeye gelince enflasyon azar deyip damla damla verenler; bu yüzde 2 bin artışınız enflasyonu azdırmıyor mu? Bu yanlıştan da bir an önce dönülmelidir!”
Basın Açıklamamıza gösterdiğiniz ilgiye teşekkür eder, hepinize hayırlı günler dilerim."
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Saadet Partisi 2025-2026 Eğitim-Öğretim Yılını Değerlendirdi
Saadet Partisi Eskişehir İl Başkanlığı tarafından düzenlenen haftalık olağan basın toplantısında 2025-2026 eğitim-öğretim yılı ile ilgili değerlendirmelerde bulunuldu.
Saadet Partisi Eskişehir İl Başkanlığı tarafından düzenlenen haftalık olağan basın toplantısında 2025-2026 eğitim-öğretim yılı ile ilgili değerlendirmelerde bulunuldu.
Saadet Partisi Odunpazarı İlçe Sekreteri İsrafil Enes Çalışkan tarafından düzenlenen basın toplantısında şu ifadelere yer verildi;
"Sevgili Eskişehir'liler, Değerli Basın Mensupları, Kıymetli Misafirler;
8 Eylül Pazartesi günü başlamış olan yeni eğitim öğretim yılının tüm öğrencilere, öğretmenlere, idarecilere, velilere hayırlı olması temennisinde bulunuyoruz,
Erzincan Valisi Hamza Aydoğdu ile öğretmen Kübra Aydın arasında, üniversiteyi kazanan bir öğrencinin burs ihtiyacı konusunda yaşanan diyaloğu hatırlayalım, ekonomik kriz nedeniyle eğitim hakkı ihlal edilmişti. Yaklaşık 1 Hafta önce içimizi ısıtan bir olay yaşadık. Erzincan’da Kübra öğretmen, caddede yürüdüğü sırada yanına yaklaştığı Vali Hamza Aydoğdu’dan, hukuk fakültesini kazanan bir öğrencisi için burs talebinde bulundu. Vali Aydoğdu’da öğrenciyi arayarak, eğitim masraflarının karşılanacağını ve burs desteği verileceğini söyledi. Öncelikle, öğrencisinin maddi sıkıntısını kendi derdi gibi gören fedakar Kübra öğretmeni ve bu hassasiyetinden dolayı Vali Hamza Aydoğdu’yu tebrik ediyoruz. Ancak asıl soru şu: Bu öğrencimiz kadar şanslı olmayan yüz binlerce genç ne yapacak? Hayat pahalılığı ve giderek derinleşen yoksulluk, geleceğimizin teminatı olan gençlerimizin eğitim hayatını ‘doğrudan’, ‘olumsuz’ etkiliyor”
Her 4 çocuktan 1’i, günü sadece bir öğünle geçiriyor. Hayat pahalılığı ve giderek derinleşen yoksulluk, sadece öğrencileri değil, okulları da ‘doğrudan’, ‘olumsuz’ etkiliyor. Size iki tane örnek vereceğim. Milli Eğitim Bakanlığı’nın, okullara kırtasiye ödeneği, öğrenci başına yıllık sadece 44,20 kuruş. Bununla ne alabiliyorsunuz, biliyor musunuz? Bir A4 kağıdı diyeceğim ama onu da diyemiyorum. Bunun da yarısını alabiliyorsunuz. Bu ödenek de öyle her okula verilmiyor! Dünya lideri olduğunu söyleyen bir ülke, öğrencisine nasıl bir A4 kağıdının ‘yarısını’ reva görür Allah aşkına? Bir de temizlik ödeneği var, O da öğrenci başı yıllık -sadece- 119,47 kuruş. Bu da ne demek biliyor musunuz? Bir öğrenciye, bir haftalık bir damla sabun demek arkadaşlar! Kağıdın, sabunun; en temel ihtiyaçların lüks olduğu bir okulda, bu evlatlarımız nasıl eğitim görecek? Daha bu işin temizlik görevlisi, güvenlik görevlisi meselesi var! Her sene çözüldü dense de taşeronun sadece adı değişiyor. Soruyorum şimdi: Sokakların bu kadar güvensiz olduğu, her an silahların patladığı bir dönemde bu okulların güvenliğini biz nasıl sağlayacağız? Nasıl şiddetten, uyuşturucudan muhafaza edeceğiz? İktidarı ve bakanları, siyasi polemiklerden çok bu konuların çözümüne kafa yormaya davet ediyoruz.
Adil olmayan bu düzen, verirken damla damla veriyor, alırken oluk oluk alıyor! İşte emlak vergisi! Öğrenciye bir damla sabunu çok görenler, emlak vergisini, rayiç bedeli yüzde 2 bin artırmaktan çekinmiyor. Bu uygulama, zaten zor geçinen insanımızın alın terine, emeğine, evine ve geleceğine yönelmiş açık bir tehdittir. İnsanımız kira öder gibi, emlak vergisi ödemeye mecbur bırakılmamalıdır. Zaten Türkiye’de bir barınma ve kira sorunu var. Bu uygulama, zaten yüksek olan kira fiyatlarını astronomik hale getirecektir. Asgari ücretliye, emekliye, memura vermeye gelince enflasyon azar deyip damla damla verenler; bu yüzde 2 bin artışınız enflasyonu azdırmıyor mu? Bu yanlıştan da bir an önce dönülmelidir!”
Basın Açıklamamıza gösterdiğiniz ilgiye teşekkür eder, hepinize hayırlı günler dilerim."
En Çok Okunan Haberler