SON DAKİKA
Hava Durumu

#Anadolu Üniversitesi

Porsuk Haber Ajansı - Anadolu Üniversitesi haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Anadolu Üniversitesi haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

Yunus Emre Kampüsü Doğayla Yeniden Buluştu Haber

Yunus Emre Kampüsü Doğayla Yeniden Buluştu

Anadolu Üniversitesi, öğrencilerine ve Eskişehir halkına doğayla iç içe bir kampüs yaşamı sunmak amacıyla kapsamlı bir çevre düzenlemesi gerçekleştirdi. Rektör Prof. Dr. Yusuf Adıgüzel’in göreve gelmesiyle birlikte sadece mevcut yeşil alanlar korunmakla kalmadı, aynı zamanda daha önce yeşil olmayan bölgeler de titizlikle peyzajlandırıldı. Çalışmalar kapsamında çimlendirme, ağaçlandırma ve çiçeklendirme yapılarak kampüsün her köşesi daha estetik ve yaşanabilir bir görünüme kavuşturuldu. Yeni dinlenme bölgeleri, yürüyüş yolları ve gölgelik alanlarla öğrenciler ve ziyaretçiler için doğa dostu, ferah ve sağlıklı bir yaşam ortamı oluşturuldu. Yeşil alanların artırılmasının yanı sıra, çocuklara yönelik özel bir proje de hayata geçirildi. Üniversite bünyesinde kurulan serada, yerli ata tohumlarıyla sebze ve meyveler yetiştirilmeye başlandı. Çocukların doğayla tanışmasını sağlayan bu uygulama aynı zamanda sürdürülebilir tarım ve sağlıklı beslenme konusunda farkındalık kazandırmayı da hedefliyor. Yeni eğitim ve öğretim yılında öğrenciler, doğa ile iç içe bir kampüs deneyimi yaşayacak; ders aralarında yenilenen yeşil alanlarda dinlenebilecek, yürüyüş yapabilecek ve açık havada sosyalleşme imkânı bulabilecek. Anadolu Üniversitesi, yalnızca akademik başarılarıyla değil, çevresel sürdürülebilirlik ve toplumsal fayda konularında da örnek bir yükseköğretim kurumu olarak öne çıkıyor.

Anadolu Üniversitesi Öğrencisi Uluslararası Başarılara İmza Attı Haber

Anadolu Üniversitesi Öğrencisi Uluslararası Başarılara İmza Attı

Anadolu Üniversitesi Lisansüstü Eğitim Enstitüsü (LEE) Baskı Sanatları Anasanat Dalı, Baskı Sanatları Programı Sanatta Yeterlik öğrencisi Emre İnan, uluslararası sanat platformlarında elde ettiği ödüllerle Anadolu Üniversitesi ve ülkeyi gururlandırdı. 2025 yılında üç farklı uluslararası yarışmada ödül kazanan İnan; Romanya Baskıresim Bienali’nde “Özgün Sanatçı Ödülü”, 6. Uluslararası Exlibris Yarışması Sergisi’nde “Genç Sanatçı Ödülü” ve Rusya’da düzenlenen Kartina Mira Uluslararası Sanatçı Yarışması’nda “Grafik Dalında Genç Sanatçı Ödülü” ile onurlandırıldı. Bu üç yarışmada da ödül alan tek Türk sanatçı olan Emre İnan, başarısıyla Baskı Sanatları disiplininin evrensel düzeydeki gücünü ve özgün ifade kapasitesini ortaya koydu. “Bireysel değil, kolektif bir kazanım” Başarılarını değerlendiren Anadolu Üniversitesi LEE öğrencisi Emre İnan, şunları ifade etti: “Baskı Sanatları alanında yürüttüğüm çalışmaların uluslararası platformlarda görünürlük kazanması hem kişisel olarak hem de temsil ettiğim disiplin açısından büyük bir gurur kaynağıdır. Bu başarıların, yalnızca bireysel bir kazanım olmanın ötesinde, Baskı Sanatları disiplininin çağdaş sanat içerisindeki önemini ve dinamizmini görünür kıldığına inanıyorum. Ülkemizde bu alana verilen akademik emeğin ve sanatsal üretimin, uluslararası alanda karşılık bulması geleceğe dair en büyük motivasyon kaynağımdır.” “Distopik yaşam pratiklerini görünür kılarak farkındalık zemini oluşturma çabasındayım” Sanatsal perspektifinin merkezinde; bireyin varoluşu, toplumsal yapılar ve sorgulama pratikleri yer aldığını belirten Emre İnan çalışmalarını şu şekilde tanımladı: “Sanatsal üretimlerimin perspektifini; düşünce çeşitliliğini reddeden, sıradanlaştıran sistematik yapının içinde öznenin varoluş durumu oluşturuyor. Temalarımın kökenini; bireyin kendine sunulan sınırları ne ölçüde sorguladığı, bu sınırları ne zaman doğal kabul etmeye başladığı ve bireyin varoluş durumu şekillendiriyor. Distopik yaşam pratiklerinin birey üzerindeki etkilerini görünür kılarak farkındalık zemini oluşturma çabasındayım.” “Baskıresim felsefi düşünme pratiğinin somut aracı olarak değerlendirilebilir” Baskıresim tekniğini bilinçli bir seçim olarak kullanan İnan, “Tarihsel süreçte ‘baskıresim’ doğası gereği, kolektif bilinci besleyen, mücadele ve dayanışma hafızası üreten bir eylemin estetik aracı olmuştur. Bu yönüyle, görsel bir ifade alanı olmanın dışında felsefi düşünme pratiğinin somut aracı olarak da değerlendirilebilir. Çalışmalarımda siyah ve beyaz kontrastlığı; bireyin çıkış/çıkışsızlığına, daraltılmış algı dünyasına ve düşünsel, duygusal düzlemdeki algı sınırlılığına vurgu yapma niteliğinde kullanıyorum.” ifadelerini kullandı. Eserleri aracılığıyla izleyicide “Sıradanlık içinde farklı yelpazelerde hissedilen huzursuzluk duygusunu ve sorgulama eşiğini fark ettirmeyi” hedefleyen Emre İnan çalışmalarına destek veren DeCollage Art Space’e, Anadolu Üniversitesi’ne ve Lisansüstü Eğitim Enstitüsü’ne teşekkür ederek, geçtiğimiz günlerde vefat eden Enstitü Sekreteri Fatih Gülşen’i rahmetle andığını belirtti.

İnsanların Aklıyla Alay Etmeyin! Haber

İnsanların Aklıyla Alay Etmeyin!

Anahtar Parti Eskişehir İl Başkanlığı tarafından geçtiğimiz günlerde yapılan Anadolu Üniversitesi personel maaş promosyon anlaşması ile ilgili olarak bir basın açıklaması yapıldı. Anadolu Üniversitesi Yunusemre Kampüsü önünde yapılan basın açıklamasında konuşan Anahtar Parti Eskişehir İl Başkanı Çağlar Ölce şu ifadelere yer verildi; "Anadolu Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Yusuf Adıgüzel’in geçtiğimiz günlerde sosyal medya hesabından yaptığı “rekor promosyon” açıklaması, üniversite çalışanları arasında büyük bir hayal kırıklığı yaratmıştır. Bizlere ulaşan çok sayıda personel kendilerinin ciddi bir kayba uğradığını dile getirmiştir. Bugün kamuoyuna “rekor” diye sunulan ihale rakamlarını hep birlikte masaya yatıralım. 2022 yılında yapılan promosyon ihalesinde personele 41 bin 500 TL ödeme yapılmıştı. O gün, bir çalışan bu parayı altına yatırmak istese 41,5 gram altın alabiliyordu. 2025 yılında açıklanan yeni ihale sonucunda personele ödenecek tutar 111 bin 500 TL oldu. Ancak bu para ile bugün yalnızca 23,7 gram altın alınabiliyor. Yani üniversite çalışanlarının cebindeki değer, altın karşısında 17,8 gram erimiş, yok olmuştur. Bu, çalışanlar için çok ciddi bir kayıptır. Buna rağmen rektörlük makamının kamuoyuna “rekor kırdık” diye açıklama yapması, üniversite camiasının aklıyla alay etmektir. Aslında bu durum sadece Anadolu Üniversitesi çalışanlarının değil, bütün Türkiye’nin gerçeğidir. Kağıt üzerinde rakamlar büyüyor, TL bazında artışlar yaşanıyor; ama vatandaşın cebindeki alım gücü her geçen gün azalıyor. Emekliye zam yapılıyor, ama aynı gün ekmeğe de zam geliyor. Emeklinin aldığı maaşla alabildiği ekmek sayısı azalıyor. Taksiciye zam geliyor, ama akaryakıt fiyatları katlanarak artıyor. Taksicinin kazancı eriyor. Çiftçinin ürününe zam yapılıyor, ama gübreye, mazota, ilaçlara gelen zam katbekat fazla oluyor. Çiftçinin karı azalıyor. Anadolu Üniversitesi’nin promosyon ihalesi de aynı tabloyu yansıtıyor. 2022’de promosyonunu altına yatıran bir personel, bugün parasını bozdursa 193 bin TL alacaktı. Bugünkü ihale sonucuyla aynı personelin eline 111 bin 500 TL geçiyor. Aradaki fark, yani 81 bin 500 TL, çalışanların cebinden alınmış durumda. Sayın Rektör, siz bu tabloya rağmen “rekor” kelimesini nasıl kullanabiliyorsunuz? İnsanların yaşadığı kaybı başarı gibi sunmak, üniversite çalışanlarını rencide etmekten başka bir şey değildir. Akademik camianın, idari personelin emeğini görmezden gelerek yapılan bu açıklama, kuruma da, Eskişehir’e de zarar vermektedir. Biz Anahtar Parti olarak diyoruz ki. Türkiye’nin en büyük sorunu artık rakamlarla algı yönetilmesidir. Gerçekler tabloya değil, vatandaşın mutfağına, cebine, sofrasına yansır. Promosyon ihalesinde yaşanan bu durum, ekonominin geldiği noktanın acı bir özeti olmuştur. Buradan bir kez daha sesleniyoruz. İnsanların aklıyla alay etmeyin. Çalışanların alın terini görmezden gelmeyin. Rekor değil, gerçeklerle yüzleşin. Üniversite yönetimini samimiyete, şeffaflığa ve ciddiyete davet ediyoruz.”

Yükseköğretimde V. İnsan Kaynakları Yönetimi Çalıştayı Haber

Yükseköğretimde V. İnsan Kaynakları Yönetimi Çalıştayı

Anadolu Üniversitesi Personel Daire Başkanlığı tarafından düzenlenen “Yükseköğretimde V. İnsan Kaynakları Yönetimi Çalıştayı” Öğrenci Merkezi Nasrettin Hoca Salonunda başladı. 29 farklı şehirden 65 insan kaynakları yöneticilerinin yer aldığı çalıştayın açılışına Anadolu Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Yusuf Adıgüzel, Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Erkan Erdemir, Genel Sekreter Ecevit Öksüz, Personel Daire Başkanı Dilara Özgür, Hukuk Müşaviri Av. Berrin Kıncal ve Genel Sekreter Yardımcısı Abdurrahman Şafak başta olmak üzere çok sayıda kişi katıldı. Rektör Adıgüzel: “İstişare ile ortaya çıkan fikirlerden daha iyisi yoktur” Anadolu Üniversitesinin öğrenci memnuniyeti açısından anketlere göre Türkiye’de kampüs anlamında en memnun olunan üniversiteler arasında yer aldığına dikkat çekerek konuşmasına başlayan Anadolu Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Yusuf Adıgüzel çalıştayın açılışında yaptığı konuşmasına şöyle devam etti: “Öğrencinin memnuniyeti, çalışanın memnuniyeti; eğitim öğretime en güzel şekilde dönüş sağlıyor. Personel Daire Başkanlığımız böyle anlamlı bir çalıştay yapmak istediğinde, bunu yapmaktan memnuniyet duyacağımızı dile getirdim. Çalıştayın adı ‘İnsan Kaynakları’ fakat belki de olması gereken ‘İnsan Kıymetleri’. Yasal düzenleme yapmanın ne kadar zor olduğunu, bugünkü düzenlenen çalıştay bizlere gösteriyor. Bu tür çalıştayların en büyük katkısı, farklı sorunlara karşı geliştirilen çözüm yollarında zihinsel birlikteliğe katkı sağlaması. Kimi arkadaşlarımız, aynı yönetmeliğe sahip olmamıza rağmen, çözümsüz görünen durumlara pratik zekâları ile tereyağından kıl çeker gibi çözebiliyor. Kimi arkadaşlarımız ise mevzuat gereği diyerek, yolu çıkmaz hale getirebiliyorlar. Hepimiz aynı mevzuata bakıp farklı algılayabiliyoruz. Bu tür çalıştaylar ile farklı bakış açıları kazanabiliyoruz. Çözüm geliştirici fırsatlar nasıl yakalanır, bunları inceleme fırsatı yakalıyoruz. İstişare ile ortaya çıkan fikirlerden daha iyisi yoktur. Dolayısıyla her fikrimizi konuşarak, paylaşarak, istişare ederek, birlikte düşünerek yapmamız gerektiğine inanıyorum. Bizim üniversite olarak çözüm metodumuz; istişare yaparak, konuşarak, yasalara uygun olacak şekilde orta yolu bularak gerçekleşiyor.” “AÖF bürolarına dair süreci iyi yöneterek başarıya ulaştık” Rektör Adıgüzel çalıştayda AÖF bürolarının kapatılması ve bu bürolarda çalışan personelin istihdamına yönelik şunları söyledi: “Göreve başladığımda, AÖF büroları ile ilgili bir karar aldık. Türkiye'deki 81 ildeki 94 büronun kapatılmasına karar verildi. Yaklaşık 500 çalışanımız vardı. Bu 500’e yakın çalışanı Eskişehir’e davet ettik. En zor gözüken durum buydu ve biz bu zor durumu çözebilmek için yasal düzenleme yapma yoluna başvurduk. Bir torba yasa önerisinde bulunduk. Bu torba yasa içeriğinde, üniversite personelimizin merkeze çekilmeden bütün illerde nasıl değerlendirileceği noktasında bir çalışma yapılması yer alıyordu. Bu bizim için kolay bir yolculuk değildi. 9 ay süresince adım adım işlenen bir süreçti ve sonunda başarıya ulaşıldı. Süreci iyi yöneterek, beklediğimiz kadar tepki almadan, önceden daha memnun olacakları bir durum yaratıldı. Sürecin sonunda, herkesin kendi bulunduğu ilde, kendi istediği kurumda ve ikametgâhına en uygun konumda istihdam edilmelerini sağladık. Bu süreçte, Akademik Personel Prensipler Genel Müdürlüğü başta olmak üzere, akademik ve idari personelimize, bürolarımızda görev yapan arkadaşlarımız ve onların aileleri adına teşekkür ediyorum.” “En başarılının yanı sıra en mutlu Üniversitesi olmayı hedefliyoruz” Anadolu Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Yusuf Adıgüzel konuşmasına şöyle devam etti: “Burası bir üniversite ve bizim işimiz gücümüz insan, burada bulunma sebebimiz insan. Bu yalnızca idari personel için değil, akademik personel için de yöneticiler için de değişmez bir gerçek. Bu yüzden aldığımız kararlarda en merkeze koymamız gereken hususun insan olması gerekiyor. İnsanın çalıştığı yerde memnun, huzurlu, mutmain bir şekilde çalıştığında nasıl olduğunu ve nasıl olması gerektiğini araştırmak ve bunu yapmanın bizim görevimiz olduğunu aklımızdan çıkarmamamız gerekiyor. Bir işi görürken mevzuat tabii ki önemlidir ama yaptığımız değişikliğin sonunda insana maddi manevi nasıl zarar vereceğini de göz önünde bulundurarak aksiyon almamız gerekiyor. Bu yüzden sözlerime başlarken, Türkiye’nin en iyi, en başarılı üniversitesi olarak değil, en mutlu ve memnuniyeti yüksek üniversite olarak başladım.” “Yöneticiler doğruluktan ve adaletten ayrılmamalıdır” Rektör Adıgüzel konuşmasını şöyle sonlandırdı: “Sendikalarla da görüşmelerimiz oluyor. Oradaki arkadaşlarımızla olan müzakerelerimizde de işçinin, memurun hakkını karşımdakilerden daha az savunmam beklenemez. Fakat yasalar sendikacılarla beraber çalışmamızı gerektiriyor. Bu şekilde hep birlikte daha iyisini yapmaya çalışıyoruz. Biz yöneticilerin üstüne düşen, öfkeyle yanlış hareket etmemeye çalışmaktır. Doğruluktan ve adaletten ayrılmamak, siyasi olarak bir kişiyi ötekileştirip toptan herkesi yargılamamaktır. Dolayısıyla bizim kaynağımız ve işimiz insan olduğundan, bugünkü bu çalıştayın tüm oturumlarından sonra güzel sonuçlar çıkacağına inanıyorum. Bu güzel sonuçların raporlarını da muhataplarına ve ilgililerine ulaştırmak bizim görevimiz. YÖK’e bağlı kurumlar olarak önceliğimiz, üniversitelerimizin sorunlarını ve çözüm önerilerini sunarken, kanunu hazırlayan başta YÖK olmak üzere, talepte bulunabileceğimiz kurumlara bunları sunmak. Yasal olarak düzenlemelere ihtiyaç varsa, bu oturumlarda bunların da tartışılacağına inanıyorum.” Personel Daire Başkanı Özgür: “Kamu kaynaklarının etkin kullanılması için projeler üretiyoruz” Anadolu Üniversitesi Personel Dairesi Başkanlığı olarak idari personel eliyle ilk defa bir çalıştay düzenlendiğinin altını çizen Personel Daire Başkanı Dilara Özgür: “Anadolu Üniversitesi Personel Daire Başkanlığı ailesi olarak, ekip arkadaşlarımla birlikte belirlediğimiz çalışma mottomuz; günlük yoğun iş akışının dışında, kendi görev alanımızla ilgili konularda üniversitemize fayda sağlayabilecek ‘Bugün ne yaptım, daha iyi ne yapabilirim ve nasıl geliştirebilirim?’ bakış açısıyla hep birlikte çalışmaktır. Bu kapsamda, kamu kaynaklarının etkin ve verimli kullanımı amacıyla farklı fikir ve projeler üretip, Rektörümüz Prof. Dr. Yusuf Adıgüzel’in desteğiyle bunları geliştirmenin mutluluğunu yaşıyor aynı zamanda bu desteğin gücünü de hissediyoruz. İdari ve işçi personel alımlarının çevrimiçi başvuru sistemi, akademik kadrolara çevrimiçi başvuru sistemi, personel ilişik kesme işlemlerinin çevrimiçi olarak gerçekleştirilmesi gibi projeleri hayata geçirdik. Bunların haricinde, personel norm kadro çalışması ile Türkiye’de ilk olan ‘Personel Isı Haritası’ geliştirildi ve en kısa sürede kullanıma sunulacaktır. Hâlihazırda 2 adet BAP, TÜBİTAK projesi ve bir patent başvurusuyla hizmetlerimize devam etmekte; üniversitemiz personeline daha yararlı olma çabası içerisindeyiz.” ifadelerini kullandı. Personel Daire Başkanı Özgür konuşmasının devamında çalıştayın ayrıntılarına dair şu bilgileri paylaştı: “Oturumlarda akademik ve idari insan kaynağına dair konular irdelenecek; son oturumda ise diğer üniversitelerin uygulamaları ve bu uygulamalara ilişkin neler yapıldığı konusunda fikir alışverişinde bulunulacaktır. Daha önceki dört çalıştayımız; Ankara’daki Cumhurbaşkanlığı Genel Sekreterliği, Personel ve Prensipler Genel Müdürlüğü, Aile ve Sosyal Hizmetler Genel Müdürlüğü ve Yükseköğretim Kurulu Başkanlığı’na iletilmiş, bu görüşmeler sonucunda mevzuat değişikliklerine dair sonuçlar alınmıştır. Bu da bizlere daha çok güç vererek, konulara daha fazla eğilmemize vesile olmuştur.” Açılış konuşmalarının ardından Yükseköğretimde V. İnsan Kaynakları Yönetimi Çalıştayı’nın birinci oturumuna Kırıkkale Üniversitesi Personel Daire Başkanı Murat Hanay başkanlık etti. “İdari personel ile ilgili konular” başlıklı ilk oturumda Recep Tayyip Erdoğan Üniversitesi Şube Müdürü Sayime Kılıçarslan, Isparta Uygulamalı Bilimler Üniversitesi Personel Daire Başkanı Hüseyin Özkan, Sakarya Uygulamalı Bilimler Üniversitesi Personel Daire Başkanı Hülya Ayvaz Camcı ve Necmettin Erbakan Üniversitesi Şube Müdürü Rıdvan Işık konuşmacı olarak yer aldı. Anadolu Üniversitesi ev sahipliğinde düzenlenen çalıştay, Anadolu Üniversitesi Personel Daire Başkanı Dilara Özgür başkanlığında “Değerlendirme ve Üniversitelerdeki Uygulama Örnekleri” başlıklı kapanış oturumu ile sona erdi.

Anadolu Üniversitesi’nde “Yunus Emre Eğitim Öğretim Yılı” Başlıyor Haber

Anadolu Üniversitesi’nde “Yunus Emre Eğitim Öğretim Yılı” Başlıyor

Anadolu Üniversitesi, 2025-2026 eğitim öğretim yılına Yunus Emre’nin evrensel değerlerini yaşatma ve gelecek nesillere aktarma hedefiyle başlıyor. Üniversite Senatosu tarafından alınan karar doğrultusunda bu yıl, “Yunus Emre Eğitim Öğretim Yılı” olarak ilan edildi. Rektör Adıgüzel: “Yunus Emre’yi gelecek nesillere aktaracağız” Anadolu Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Yusuf Adıgüzel, alınan kararın önemine dikkat çekerek şunları söyledi: “Yunus Emre, Anadolu’nun ve insanlığın ortak değeri olan bir mutasavvıf ve halk şairi olarak hoşgörüyü, barışı ve sevgiyi en yalın haliyle dile getirmiştir. Biz de Anadolu Üniversitesi olarak bu değerleri yeni nesillere aktarmayı, öğrencilerimizin akademik başarılarının yanı sıra insani ve kültürel yönden de gelişimlerine katkı sunmayı amaçlıyoruz. Yunus Emre Eğitim Öğretim Yılı, bu misyonu daha güçlü bir şekilde hayata geçirmemize vesile olacaktır.” Akademik yıl açılışı “Yunus Emre Oratoryosu” ile gerçekleştirilecek Akademik yıl açılışı 22 Eylül Pazartesi günü Ahmet Adnan Saygun tarafından bestelenen ve Yunus Emre şiirlerine dayanan ilk Türkçe oratoryo olan Yunus Emre Oratoryosu ile gerçekleştirilecek. Eskişehir Büyükşehir Belediyesi Atatürk Kültür Sanat ve Kongre Merkezinde düzenlenecek olan akademik yıl açılış konserinde Anadolu Üniversitesi Senfoni Orkestrası ve Devlet Çok Sesli Korosu sahne alacak. Anadolu Üniversitesinde yıl boyunca konserler, tiyatro gösterileri gibi kültür sanat etkinliklerinin yanı sıra konferanslar, sempozyumlar, paneller ve kongreler başta olmak üzere pek çok etkinlik düzenlenecek. Birçok kurumla ortak çalışmalar yürütülecek Kampüsüne adını veren Yunus Emre’nin fikirleri ve öğretileriyle özdeşleşen Anadolu Üniversitesi, bu özel yıl kapsamında hem şehirle hem de ulusal ölçekte kurumlarla ortak çalışmalar yürütmeyi hedefliyor. Bu kapsamda etkinlikler yalnızca Anadolu Üniversitesi öğrencilerine değil, Eskişehirli vatandaşlara da açık olacak. Yapılması planlanan etkinlikler; bakanlıklar, sivil toplum kuruluşları ve Yunus Emre Enstitüsü gibi kurumların iş birliğiyle hayata geçirilecek. Etkinliklerin ayrıntılı takvimi ise önümüzdeki günlerde kamuoyuyla paylaşılacak.

Rektör Adıgüzel’in 2 Eylül Eskişehir'in Düşman İşgalinden Kurtuluşu Mesajı Haber

Rektör Adıgüzel’in 2 Eylül Eskişehir'in Düşman İşgalinden Kurtuluşu Mesajı

Anadolu Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Yusuf Adıgüzel, 2 Eylül Eskişehir'in Düşman İşgalinden Kurtuluşunun 103’üncü yılı dolayısıyla bir mesaj yayımladı. Rektör Adıgüzel, mesajında şu ifadelere yer verdi: “Yüce milletimizin bağımsızlık uğruna verdiği eşsiz mücadele, 30 Ağustos 1922’de Büyük Taarruz’un zaferiyle taçlanmış; tarihler 2 Eylül 1922’yi gösterdiğinde ise Anadolu’nun kilidi konumundaki Eskişehir’imiz düşman işgalinden kurtarılarak bağımsızlık ateşinin güçlü biçimde yükseldiği şehirlerden biri olmuştur. Eskişehir halkı, tüm yokluklara rağmen varını yoğunu ortaya koymuş; yediden yetmişe tek yürek olup bu toprakların vatan kılınmasında eşsiz bir fedakârlık örneği sergilemiştir. Nitekim Gazi Mustafa Kemal Atatürk de Eskişehir için, “Millî Mücadele yıllarında büyük vatanseverlik ve üstün bir cesaretle mücadelemizin daima yanında olmuş, bu mücadeleye çok geniş yardımlarda bulunmuşlardır” sözleriyle şehrimizin İstiklal Mücadelemizdeki hayati rolünü vurgulamıştır. Bu vesileyle, Eskişehir’imizin kurtuluşunun 103. yıl dönümünü gururla ve sevinçle kutluyor; başta Cumhuriyetimizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere, vatan uğruna canını ortaya koyan tüm şehitlerimizi rahmetle, kahraman gazilerimizi minnet ve şükranla anıyorum.”

logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.