SON DAKİKA
Hava Durumu

#Zirai Don

Porsuk Haber Ajansı - Zirai Don haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Zirai Don haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

CHP'li Çakırözer: "Çiftçi Yorgun, Çaresiz, Bıkkın!" Haber

CHP'li Çakırözer: "Çiftçi Yorgun, Çaresiz, Bıkkın!"

Alpu Ovası’nda soğanı tarlada kalan üreticilerin mağduriyeti devam ederken, CHP Eskişehir Milletvekili Utku Çakırözer Meclis’te çiftçiye destek istedi. Çakırözer, “Eskişehir'de Alpu Ovamızda 40 bin ton soğan depoya, pazar tezgahına gidemeden tarlada kaldı. Çiftçi soğanını hasat yaptı, çuvalladı ama müşteri yok. Çiftçi yorgun, çiftçi çaresiz, çiftçi bıkkın. Artık üreticinin, çiftçinin feryadını duyun. Bu ülke için, üreten, sofralarımız için alın teri döken çiftçimizin yanında olun, hakkını verin” dedi. 40 BİN TON SOĞAN TARLADA KALDI İktidarın tarım politikaları çiftçiyi mağdur etmeye devam ediyor. Geçtiğimiz yıllarda alınan ithalat kararlarıyla soğanı depolarda çürümeye terk edilen üreticilerin bu yılki hasadı da tarlada çuvallarda kaldı. Eskişehir’in Alpu Ovası’nda yaklaşık 40 bin ton soğan tarlada kalırken, CHP Milletvekili Utku Çakırözer soğanı tarlada kalan çiftçilerin mağduriyetini Meclis gündemine taşıdı. Çiftçinin soğanının depoya, Pazar tezgahına gidemeden tarlada kaldığını söyleyen Çakırözer, Meclis’te Tarım Bakanı ve iktidar yöneticilerine seslenerek, “Çiftçi yorgun, çiftçi çaresiz, çiftçi bıkkın. Artık üreticinin, çiftçinin feryadını duyun. Bu ülke için, üreten, sofralarımız için alın teri döken çiftçimizin hakkını verin” çağrısını yaptı. “ÜRETEN ÇİFTÇİNİN FERYADINI DUYUN, HAKKINI VERİN” Eskişehir’in Alpu Ovası’nda yaklaşık 40 bin ton soğanın tarlalarda kaldığını belirten Çakırözer, TBMM’de şunları söyledi: “Eskişehir'de, ülkemizin dört bir yanında eli nasırlı çiftçilerimiz geleceğini görmeden üretmeye devam ediyor. Soğan ekiyor, patates, mısır, pancar ekiyor, hasadını yapıyor ama sonu hep hüsran. Geçen yıl Mısır'dan, Özbekistan'dan ithal soğan yüzünden yerli soğan depoda çürümeye terkedilmişti, bu yıl da durum farksız. Eskişehir'de Alpu Ovamızda 40 bin ton soğan tarlada kaldı; depoya, pazar tezgahına gidemeden tarlada kaldı, hasat yapıldı, çuvalladı ama müşteri yok. Çiftçi yorgun, çiftçi çaresiz, çiftçi bıkkın. Artık üreticinin, çiftçinin feryadını duyun. Bu ülke için, üreten, sofralarımız için alın teri döken çiftçimizin yanında olun, hakkını verin.”

CHP’li Çakırözer: ''AKP Çiftçiyi, Üreteni Gözden Çıkardı!'' Haber

CHP’li Çakırözer: ''AKP Çiftçiyi, Üreteni Gözden Çıkardı!''

Zirai don felaketinden etkilenen çiftçilerin uzun süredir beklediği destek rakamları açıklandı. Ürün türüne göre dekar başına 4200/6500 arasında değişecek rakamlar çiftçiye hayal kırıklığı yaşattı. CHP Eskişehir Milletvekili Utku Çakırözer, açıklanan rakamlara tepki göstererek, “TBMM Zirai Don Olayını Araştırma Komisyonumuz geldi, Mihalıççık’ta hep birlikte kiraz bahçelerinde incelemelerde bulunduk, üreticiyi dinledik. Sadece kiraz bahçelerinde dekar başına zarar 19, 20 bin liraydı! Ama açıklaya açıklaya 6500 lira açıkladılar. O da yüzde yüz zarar gören tarlalar için! Bu para kiraz üreticisinin budama parasını çıkarmaz. Ayıptır, günahtır” dedi. Tarım İl Müdürlüğü’nün Eskişehir’deki don zararı için 96 milyon lira tespitte bulunduğunu söyleyen Çakırözer, “Mihalıççık’taki toplantıda İl Müdürlüğü 96 milyon zarar açıkladı. Bu rakamlara hep birlikte itiraz ettik. 96 milyon az dedik! Komisyon Başkanı ‘bu rakamlar cep harçlığı gibi bir şey, gerçek zarar daha çok’ demişti. Eskişehirli çiftçiye 50-60 milyon anca verecekler! Sadece Mihalıççık kiraz üreticisinin zararı 1,5 milyar lira. Çiftçi bu destekle hangi borcunu ödeyecek? Saray iktidarı çiftçiyi tamamen gözden çıkardı, toprağa küstürdü. Yazıklar olsun!” dedi. “CEP HARÇLIĞI” DEDİĞİ RAKAMI BİLE VERMEDİLER Nisan 2025’te Türkiye genelinde yaşanan zirai don felaketi Eskişehir’in de aralarında olduğu birçok şehirde çiftçi ve üreticileri perişan etti. Kiraz, badem, ceviz, kayısı, şeftali, üzüm, incir, elma gibi birçok ürün dondan etkilendi. Tarlada ürün olmayınca tezgahta kiraz gibi meyvelerin fiyatı fırladı. Meclis’te kurulan Zirai Don Olayını Araştırma Komisyonu ise Eskişehir’in de aralarında olduğu dondan etkilenen şehirlerde incelemelerde bulunarak, ortaya çıkan zararı yerinde tespit etti, üreticilerin taleplerini dinledi. Komisyonun Mihalıçık’ta yaptığı toplantıda Tarım ve İl Müdürlüğü Eskişehir’de 14 İlçede bulunan 263 Mahallede 622 çiftçiye ait 12.745,6 dekarlık üretim alanında maliyet üzerinden 96 Milyon 800 Bin TL zarar hasar oranı tespit edildiğini açıklamıştı. Toplantı heyeti rakamları az bulmuş, TBMM Zirai Don Olayını Araştırma Komisyonu Başkanı AKP Burdur Milletvekili Adem Korkmaz ise açıklanan rakamlar için, “Bu 96 milyon TL şu dekar arazide neredeyse cep harçlığı gibi bir şey. Rakamlar çok daha büyük” ifadesini kullanmıştı. ÇİFTÇİYE HAYAL KIRIKLIĞI Çiftçiler uzun zamandır don felaketi nedeniyle yaşadıkları zararın karşılanmasını beklerken, hafta sonu Resmi Gazete’de açıklanan destek rakamlarında kiraz için 6500, ceviz ve badem için 5000 gibi rakamların açıklanması çiftçileri hayal kırıklığına uğrattı. CHP Eskişehir Milletvekili Utku Çakırözer, dondan etkilenen çiftçiler için açıklanan rakamlara tepki göstererek, TBMM Zirai Don Olayını Araştırma Komisyonu’nun Mihalıççık’ta gerçekleştirdiği ziyarete dikkat çekti. “SADECE KİRAZ İÇİN 1,5 MİLYAR ZARAR VAR” Çakırözer, temmuz ayında Mihalıççık’ta gerçekleştirilen toplantıda kiraz tarlalarında bir dekar için 19, 20 bin, toplamda 1,5 milyar zarar olduğunu söylediklerini dile getirerek, açıklanan rakamların devletin kendi kurumu Tarım İl Müdürlüğü’nün ortaya çıkardığı hasar tespit raporlarının da çok altında kaldığını söyledi. “AKP ÇİFTÇİYİ GÖZDEN ÇIKARDI” Çakırözer şu açıklamayı yaptı: “Zirai Don Olayını Araştırma Komisyonu yaptığımız çağrı sonrası temmuz ayında Mihalıççık’a geldi ve dondan etkilenen kiraz üreticilerimizin yaşadığı mağduriyeti yerinde inceledi. Mihalıççık ilçemizde kiraz bahçelerinde yüzde yüz zarar vardı. Tarım ve İl Müdürü oluşan zararı 46,5 milyon TL olarak açıkladı. Biz o toplantıda rakamlar az, zarar daha büyük dedik. Ama görüyoruz ki devletin kendi kurumunun hesapladığı rakamı bile çiftçiye çok görmüşler. Ne Mihalıççık ne Eskişehir dondan gördüğü zararın karşılığını alamadı. AKP çiftçiyi gözden çıkardı. Çiftçi üretmesin vatandaş da sofrasında sebze, meyve yiyemesin diyorlar. Bu yıl tezgâhta kirazın kilosunun 800 liralara çıktığını gördük. Artık kiraz da göremeyeceğiz!” “KOMİSYONUN ÖNERİLERİ, ÇİFTÇİLERİN TALEPLERİ YOK SAYILDI” Alanda ve komisyonda çiftçilerin yaşadığı sıkıntılar ve ortaya çıkan tespitlere ilişkin de destek paketinde herhangi bir düzenlemenin yer almamasını da eleştiren Çakırözer, “Dondan etkilenen tüm üreticiler, çiftçiler destek alsın. Çiftçilerin tarım kredi ve bankalara olan borçları ertelensin dedik. Mihalıççık'ta 19 bin liranın altında verilecek herhangi bir desteğin çiftçimizin, üreticimizin zararını karşılamayacağını söyledik. Ama görüyoruz ki hepsi göz ardı edilmiş. Çiftçi bu rakamlara değil gelecek yıla hazırlanmak var olan borçlarını ödeyemez! Rakamlar girdi maliyetlerini dahi karşılamayacak. AKP TBMM Zirai Don Olayını Araştırma Komisyonu’nun önerilerini, çiftçilerin taleplerini bir kez daha yok saydı! Çiftçiyi toprağa küstürdü” dedi.

Çakırözer: "Kiraz Üreticilerinin 1,5 Milyar TL Zararı Var!" Haber

Çakırözer: "Kiraz Üreticilerinin 1,5 Milyar TL Zararı Var!"

TBMM’de Zirai Don Araştırma Komisyonu toplantısına katılan CHP Eskişehir Milletvekili Utku Çakırözer, Eskişehir’de dondan etkilenen çiftçilerin yaşadığı mağduriyetleri dile getirerek Komisyonu Eskişehir’e davet etti. Çakırözer, “Türkiye'nin değişik illerine, değişik bölgelerine gittiniz. Eskişehir çiftçimizin, sebze ve meyve üreticilerimizin, kiraz üreticimizin derdi, mağduriyeti büyük. Mihalıççık ilçemizde kiraz meyvelerinde yüzde yüz zarar var! Üreticimizin, çiftçimizin yaşadığı don mağduriyetini yerinde incelemeniz için üreticilerimiz Komisyonumuzu Eskişehir’e davet ediyor! Gelin mağduriyeti yerinde inceleyin” dedi. Komisyon Başkanı, AKP Burdur Milletvekili Adem Korkmaz, Çakırözer’e verdiği yanıtta, “İç Anadolu’da Konya, Afyon, Eskişehir’e komisyonumuz kapanmadan günübirlik bir program düşüncemiz var. Eğer olursa Afyon’dan, Konya’dan dolanır geliriz” dedi. “SADECE KİRAZ ÜRETİCİLERİNİN 1,5 MİLYAR LİRA ZARARI VAR!” CHP Eskişehir Milletvekili Utku Çakırözer Nisan ayında gerçekleşen zirai don olayından etkilenen Eskişehir çiftçilerinin mağduriyetlerini TBMM’de Zirai Don Olayının Sonuçlarının Araştırılması için kurulan komisyonda dile getirdi. Eskişehir’de Ziraat Mühendisleri Odası, Ziraat Odaları ile belediyelerin zirai don olayı sonrası hazırladığı raporları TBMM Komisyonu’na sunan Çakırözer, komisyonu Eskişehir’e davet etti. Eskişehir'de yaşanan don olayının en fazla sebze meyve üreticilerini vurduğunu dile getiren Çakırözer, şunları söyledi: “Don olayı en çok da kirazlarıyla ünlü olan Mihalıççık ilçemizi vurdu. Mihalıççık kirazı Amerika'sına, Kanada'sına, Avustralya'sına kadar ihraç edilen bir kiraz. 650 bin kiraz ağacımız var, 30 yılı aşkın süredir kiraz üretimi yapılmakta. Ortalama rekolte 4 bin ton ile 8 bin ton aralığında değişmekte. Geçen yıl kilosu yaklaşık 90 liraya, 100 liraya satıldı. Bu yılki hesaplama ise 150 ile 200 lira arasındaydı. Üreticiden alınıp ihraç edilmesi planlanıyordu. Hesapladığınızda Mihalıççık ilçemizin, oradaki üreticilerimizin bu yılki zararı yaklaşık 1 milyar lira ila 1,5 milyar lira.” “ÇİÇEK OLUŞMAMIŞ DİYEREK DON AFETİNİ YOK SAYIYORLAR” Kiraz üreticilerinin aktardığı mağduriyetleri komisyonda aktaran Çakırözer, “Don sonrasında bütün çiftçilerimiz, üreticilerimiz tarım ilçe müdürlüklerine dilekçeleriyle başvurdular. Gelen eksperler kiraz çiçeklerinin oluşumunun tamamlanmadığı gerekçesiyle kiraz üreticilerimizin mağduriyetini ya tamamen yok saymış ya da çok eksikli bir şekilde kaydetmiş. Aynı şekilde, sadece yaşı 5 yıl ve üzeri olanların TARSİM desteklemesinden yararlanacağı, altındakilerin ise yararlanamayacağı bildirilmiş. Yani, don afetinden yüzde 100 zarar görülmesine, toplayacak bir tane dahi kiraz kalmamasına rağmen afet yok sayılmıştır” dedi. “19 BİN LİRANIN ALTINDA DESTEK MAĞDURİYETİ KARŞILAMAZ” Bölgede bir dönüm kiraz bahçesinin yıllık bakım maliyetinin 19 bin lira olduğunu aktaran Çakırözer, kiraz üreticilerinde dönüm başına yapılacak desteğin 19 bin liranın altında olmaması gerektiğini söyledi. Çakırözer, “Mihalıççık'ta 19 bin liranın altında verilecek herhangi bir destek çiftçimizin, üreticimizin zararını karşılamayacaktır. Bunu neden söylüyorum? Çünkü çiftçilerimizin bize aktardığı Tarım İlçe Müdürlüğü’nden, TARSİM'den ilk verilen bilgiler dönüm başına 8 bin-9 bin lira yardım gibi bi. Bu, gördüğünüz gibi, onların maliyetinin yarısını bile karşılamamaktadır. Yine, bölgedeki ceviz ve badem ağaçlarında da miktar ve kalite kayıpları yüksektir. Pancar, mısır, soğanda verim kaybı yüzde 30'lardadır” diye konuştu. “İLÇELERİMİZDE MEYVELERDE ZARAR YÜZDE YÜZ!” Çakırözer, Eskişehir’in ilçelerinde don felaketinden etkilenen ürünler ile zarar bilançosunu da şu şekilde açıkladı: “Çifteler'de, Mahmudiye'de elma gibi katı çekirdekliler de yüzde 80, yüzde 100 oranında dondan etkilenmiştir. Günyüzü ilçemizde örtü altında bulunan marul gibi yeşilliklerde bile yine donmalar yaşanmıştır. Mihalgazi, Sarıcakaya'da Akdeniz iklimi var, biliyorsunuz. Sarıcakaya'da salatalık, zeytin, üzüm bağları, nar ağaçları zarar görmüştür. Odunpazarı, Tepebaşı ve diğer ilçelerimizde özellikle buğday, arpa üretimi var; yüzde 30 civarında rekolte kaybı vardır. Aynı şekilde, yine tarla bitkilerinden erken ekilenlerden şeker pancarı da don afetinden etkilendi. Gördüğünüz gibi, ilçelerimizde meyve üretiminde yüzde 100 zarar var.” ÇİFTÇİLERİMİZ KOMİSYONU ESKİŞEHİR’E BEKLİYOR “Bizim çiftçilerimiz aynı Anadolu'nun her yerinde olduğu gibi üretmek istiyor, üretime devam etmek istiyor” diyen Çakırözer, “Çiftçilerimiz yaşadığı bu faciaya rağmen, afete rağmen ama destek lazım. Şu ana kadar ödenmiş bir kuruş destek yok. Nakit ihtiyacı var, hepsinin kamu-özel bankalara, Tarım Krediye borçları birikmiş durumda. Yeniden üretim için, bu çiftçilerin moralinin yerine gelmesi için bir an önce desteklenmesi gerekiyor. Başta başladığım sözle ben de bitireyim: Eskişehir üreticimiz bu saygıdeğer Komisyonu, Sayın Başkanı, diğer üyelerini Eskişehir'imizde ağırlamak istemektedir, derdini kendisi aktarmak istemektedir” dedi.

Büyükşehir'den Kiraz Üreticisine Zirai Don Sonrası Can Suyu Haber

Büyükşehir'den Kiraz Üreticisine Zirai Don Sonrası Can Suyu

Eskişehir Büyükşehir Belediyesi, Nisan ayında yaşanan don afeti sonrası zor durumda kalan Mihalıççıklı kiraz üreticilerine can suyu olmak için sıvı gübre desteği sağladı. Tarımsal Hizmetler Dairesi Başkanlığı eliyle yürütülen destekle 112 üreticiye ulaşılarak, 2 bin 260 dekar alan desteklendi. Nisan ayında Mihalıççık ilçesinde meydana gelen ani don olayları, kiraz üreticilerine büyük zarar verdi. Eskişehir Büyükşehir Belediyesi, üreticilerin bu zorlu sürecinde yanında olmak ve tarımsal üretimin devamlılığını sağlamak amacıyla sıvı gübre desteği sağladı. Büyükşehir Belediyesi Tarımsal Hizmetler Dairesi Başkanlığı tarafından yürütülen destek programı, Mihalıççık Belediyesi iş birliğiyle hayata geçirildi. 4 ile 50 dekar arasında kiraz arazisine sahip, Çiftçi Kayıt Sistemi (ÇKS) belgesi bulunan üreticilerden başvurular alındı. 133 başvuru arasından şartları sağlayan 112 üretici destek almaya hak kazandı. Bu destekle toplam 2 bin 260 dekar kiraz arazisi desteklenmiş oldu. Mihalıççık Belediyesi önünde gerçekleştirilen teslim törenine Eskişehir Büyükşehir Belediyesi Başkan Vekili Hasan Ünal, Mihalıççık Belediye Başkanı Haydar Çorum, meclis üyeleri, bürokratlar ve üreticiler katıldı. Törende konuşan kiraz üreticisi Şirin Yücel, “Don zararı sonrası çok zor günler geçiriyoruz. Bu destek bize adeta can suyu oldu. Büyükşehir Belediye Başkanımız Sayın Ayşe Ünlüce’ye yürekten teşekkür ediyoruz.” dedi. Mihalıççık Belediye Başkanı Haydar Çorum ise üretimin ve üreticinin her koşulda desteklenmesi gerektiğini belirterek, “Büyükşehir Belediye Başkanımız Sayın Ayşe Ünlüce, sosyal belediyecilik anlayışıyla her zaman çiftçimizin yanında. Bu duyarlılığı için kendisine ve emek veren tüm büyükşehir personeline teşekkür ediyorum.” ifadelerini kullandı. Büyükşehir Belediyesi Başkan Vekili Hasan Ünal da yaptığı konuşmada, “Büyükşehir Belediyesi olarak üreticimize nasıl destek olabiliriz diye sürekli çalışıyoruz. Bu gübre desteği ile üreticimize nefes aldırmak, toprağa ve emeğe sahip çıkmak istedik. Hayırlı, bereketli bir hasat sezonu diliyoruz.” dedi. Konuşmaların ardından sıvı gübreler üreticilere teslim edildi. Destek programı, bölge çiftçisi için moral ve motivasyon kaynağı olurken, tarımsal üretimin sürdürülebilirliği açısından da önemli bir adım olarak değerlendirildi.

Gürer: "Don, Meyve İhracatını da Vurdu" Haber

Gürer: "Don, Meyve İhracatını da Vurdu"

CHP Niğde Milletvekili ve Tarım, Orman ve Köyişleri Komisyonu Üyesi Ömer Fethi Gürer, don felaketinin meyve üreticileri üzerindeki olumsuz etkilerini yerinde inceledi. Gürer, “Sert çekirdekli ürünlerde zarar büyük; kayısı, şeftali, nektarin, erik, badem, ceviz gibi ürünler yanında armut, üzüm gibi ürünlerde de rekolte kaybı var. Tarım ve Orman Bakanlığı, don afetinden etkilenen açık alandaki tarımsal üretime konu Antep fıstığı, armut, ayva, badem, ceviz, elma, erik, fındık, kayısı, kiraz-vişne, limon, mandalina, portakal, şeftali, nektarin, üzüm ürünleri için hasar tespit sonrası ÇKS (Çiftçi Kayıt Sistemi) kayıtlı olanlara destek verileceğini açıkladı. Bu desteğin nasıl olacağı belli değil ancak ürün kadar ürünle ortaya çıkan sorunlar da var. Bu konuda bir açıklama yok” dedi. ELMADA YURT DIŞI PAZARI TEHLİKEDE Niğde’nin Türkiye'nin önemli elma üretim merkezlerinden biri olduğunu vurgulayan Ömer Fethi Gürer, “Niğde bölgesinde 600 bin tona kadar elma üretimi gerçekleşiyor. Kayıt dışı ile bu üretim daha da yüksek oluyor. Niğde, elma ağacı sayısında Türkiye’nin lideri olan bir ildir. Misket elmada bir numaradır. Bu yıl don olayı nedeniyle büyük zarar gören entegre tesisler ise bodur elmacılıkta yurt dışı pazarını oluşturan ve ülke genelinde bu pazarı belirleyen potansiyele sahiptir. Elma üretimi yanında soğuk hava deposu ile son ürünleri ihraç eden depoda çalışan ve üretip ihraç eden üreticimizle oluşacak sorunları birinci ağızdan dinledim. İhracatta, ihraç edilen yerdeki pazarda, tarım işçiliğinde, nakliye ve ulaştırmada, kalan bahçelerin bakımı ve gelecek yıla hazırlanmasında ve tedarikçi esnafta oluşacak sorunlar için iktidar politika üretmelidir” dedi. PAZARINI KAYBETME RİSKİYLE KARŞI KARŞIYAYIZ 600 dekarda elma üreticisi Cemil Acer, ihracat yapılan ülkeler ve don olayının etkileri hakkında bilgi vererek durumun ciddiyetini şöyle özetledi: “Bu elmalar kendi üretimimiz. Ermenistan’a, Irak’a ve Hindistan’a gidiyor. Ancak bu yıl Anadolu’da büyük bir felaket yaşadık. Don olayı nedeniyle ürünümüz yok denecek kadar azaldı. Telafi edilebilir bazı kayıplar olsa da asıl endişemiz, pazarlarımızı kaybetmek. Hindistan, Çin ile yaşadığı sorunlar nedeniyle Türkiye için büyük bir pazar olmuştu. Ancak bu yıl elma olmadığı için Hindistan pazarını kaybetme riskiyle karşı karşıyayız” dedi. Elma üreticisi Acer, don olayının istihdama da darbe vurduğunu belirterek, “Bu depoda 50 kişi sürekli çalışanımız vardı. Ayrıca gündelikçi gelen öğrencilerimiz ve yevmiyeli işçilerimiz de çalışıyordu. Ancak bu yıl, ürün olmadığı için bu istihdam sağlanamayacak. Bu son elmalarımızı ihraç ettikten sonra depoda elma kalmayacak. Bu durum, hem iş hem de ekonomik kayıplara yol açacak” dedi. PAZAR KAYBI BÜYÜK SORUN YARATIR CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, don olayının elma ihracatını ve bölge ekonomisini etkilediğini ifade ederek, “Daha önce Niğde, Amasya ya da Misket elması ile ünlüydü. Ancak yurt dışına satış olmadığı için bu ağaçlar söküldü ve yerine ihracata uygun türler dikildi. Şimdi ise don nedeniyle bu ürünlerde büyük üretim kaybı yaşanıyor. Bu durum, önümüzdeki sezon yurt dışı pazar kaybına yol açabilir. Türkiye, bu pazarları yeniden kazanmakta ciddi zorluklar yaşayacaktır” diye konuştu. Bakanlığın konuya müdahale etmesi gerektiğini vurgulayan Ömer Fethi Gürer, “Yurt dışı pazarının ortadan kalkmaması için şimdiden ticari ilişkilerin planlanması ve çiftçilerimizin mağduriyetinin giderilmesi gerekiyor. Elma üretimi ve ihracı sadece ürünle sınırlı değil; ambalajı, nakliyesi ve işçiliğiyle ciddi bir maliyet kalemi. Üreticilerimiz bu yükün altından kalkamıyor” dedi. SABİT GİDERLERİMİZİ KARŞILAMAK ZORUNDAYIZ Elma üreticisi ve entegre tesis sahibi Cemil Acer, mevcut koşulların çiftçileri daha da zor durumda bıraktığını ifade ederek, “2025’in sonunda ve 2026’nın bahar aylarında ihracat yapamayacağız. Ağaçlarımıza bakmak zorunda olduğumuz için sabit giderlerimiz devam edecek. Ancak bu giderleri karşılamak giderek zorlaşıyor” dedi. CHP Milletvekili Ömer Fethi Gürer’in zirai dondan etkilenmemek adına bir cihaz kullanıp kullanmadığını sorması üzerine Acer, soğuk hava depolarının ve diğer sistemlerin de bu tür ekstrem soğuklara dayanmadığını belirterek, “Bu soğukta hiçbir şey fayda etmedi. Çünkü çok soğuk oldu. Zaman zaman bunları değerlendiriyoruz, maliyet muhasebesi yapıyoruz. Böyle soğuklara dayanmayacağını bildiğim için o tip yatırımları yapmıyoruz. Sprint sistem var, buzun içine koyma. Ancak, -6 dereceden sonra hiç çalışmıyor, ağaca da zarar veriyor. Bir sonraki yılın meyve gözünü de etkiliyor. Onun da böyle bir tehlikesi var. Bunun dışında, çok fazla soğuktan koruyacak bir sistem de yok” şeklinde konuştu. CHP Milletvekili Ömer Fethi Gürer, ülkemizde 4.5 milyon ton yıllık elma üretildiğini, TÜİK verilerine göre 1 milyon 363 bin ton ihraç edildiğini, bu yıl don nedeniyle önemli ölçüde ürün kaybının farklı sorunlar üreteceğini ifade etti. Gürer, “Kayısı, üzüm, narenciye, kiraz gibi yurt dışı satımı olan ihraç ürünlerinde çok yönlü sorunlar yanında yurt dışı ve yurt içi pazar durumunda yaratacağı olumsuzluklar var. Bahçe ürünleri rekolte düşmesi fiyatlara da olumsuz yansıyarak tüketici açısından ürün alma ve temininde sıkıntılar yaratacak ve yaz boyu bu sorunlar yaşanacaktır” dedi. Gürer, “Genç fidanların ve mevcut ağaçların bakımları düzenli sağlanmasının ardından, bu bağlamda ortaya çıkacak durumda ürün sürdürülebilirliği için önemli” olduğunu belirtti.

CHP'li Gürer: “Cevizden Şeftaliye, Bahçelerde Büyük Kayıp” Haber

CHP'li Gürer: “Cevizden Şeftaliye, Bahçelerde Büyük Kayıp”

Türkiye’nin 36 ilinde yoğun hissedilen ve 61 ilde de etkileri görülen don olayının, tarımsal üretimde ciddi kayıplara yol açtığını, özellikle bahçe ürünlerinde meydana gelen zararla birlikte üreticilerin zor bir dönemle karşı karşıya kaldığını belirten CHP Niğde Milletvekili ve TBMM Tarım, Orman ve Köyişleri Komisyon Üyesi Ömer Fethi Gürer, bölgede yaşanan ürün  kayıpları değerlendirerek üreticilerin taleplerine dikkat çekti. CEVİZ VE BAHÇE ÜRÜNLERİ BÜYÜK ZARAR GÖRDÜ Gürer, don olayının farklı ürünlere etkisi yanında ceviz üretimine büyük darbe vurduğunu belirterek, "Türkiye'de ceviz üretimimizde yeterlilik %80 düzeyindeydi ve geri kalan %20'lik kısmı ithalatla karşılıyorduk. Ancak bu yıl cevizlerde büyük zarar oluştu. Sadece ceviz değil, badem, erik, şeftali ve diğer sert çekirdekli meyve ağaçları da büyük hasar gördü. Üreticinin bu yıl  bağ ve bahçede ürün alması mümkün görünmüyor” dedi. SİGORTA KAPSAMI SINIRLI, ZARARI KARŞILAMAK ŞART CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, Bor ilçesi gibi bölgelerde bahçelerdeki ağaçların genelde TARSİM sigortası bulunmadığını vurgulayarak şu ifadeleri kullandı: “Bu durum, üreticinin tüm zararını kendi başına karşılamak zorunda bırakıyor. Ağaçlar bile kuruma riskiyle karşı karşıya. Bu nedenle TARSİM sigortası olsun ya da olmasın, tüm üreticilerin zararları mutlaka devlet tarafından karşılanmalı. Aksi takdirde, bu bahçelerin ve tarımsal üretimin geleceği tehlikeye girer.” TOMURCUKLANAN ÜRÜNLER YOK OLDU Don olayının zamanlamasına dikkat çeken Ömer Fethi Gürer, "Nisan ayıyla birlikte tomurcuklanmaya başlayan ve çiçek açan ürünler, bu olumsuz hava koşulundan büyük zarar gördü. Bahçelerde erik ağacı gibi birçok üründe meyve yok. Bu yıl üretici, kendisine yetecek kadar dahi ürün elde edemeyecek durumda" diye konuştu. ÇİFTÇİNİN DURUMU KÖTÜYE GİDİYOR CHP’li Ömer Fethi Gürer, yaşanan kayıpların yalnızca ekonomik boyutuyla değil, aynı zamanda üretimin sürdürülebilirliği açısından da büyük tehdit oluşturduğunu ifade etti. “Ceviz, badem, şeftali, kayısı, elma gibi farklı ürünlerde yaşanan kayıplar, üreticiyi zor durumda bıraktı. Üzüm bağlarında da ciddi hasar var. Çiftçimiz büyük mağduriyet içinde. Bu zararların karşılanması için acil adımlar atılmalı” dedi. ÜRETİM SORUNLU  Ömer Fethi Gürer, don felaketi sonrası üreticilere gerekli desteğin verilmemesi halinde tarımsal üretimin daha da gerileyeceğini belirterek “Üreticinin zararı karşılanmazsa, önümüzdeki yıl üretimi sürdürmek mümkün olmayacak. Bahçeleri kurtarmak ve tarımsal faaliyetleri sürdürebilmek için devlet desteği şarttır” dedi.

Çiftçinin Zor Yılı 2025 Gıdada Yok Yılı Olarak Tarihe Geçecek Haber

Çiftçinin Zor Yılı 2025 Gıdada Yok Yılı Olarak Tarihe Geçecek

Zirai don, kuraklık ve AKP’nin yanlış tarım politikaları nedeniyle 2025’in tarımda kriz yılı olduğunu belirten CHP Bursa Milletvekili Orhan Sarıbal,  “Çiftçinin zor yılı 2025, gıdada ‘yok yılı’ olarak tarihe geçecek” dedi. Türkiye tarımda son yılların en büyük felaketiyle karşı karşıya. 65 ilde tarım arazileri don nedeniyle büyük zarar gördü. Kayısı, ceviz, kiraz, elma ve üzüm gibi ürünlerde zararın boyutu yer yer yüzde 100’lere ulaştı. Don afetiyle sarsılan çiftçi, şimdi de şiddetli kuraklığın pençesinde. Meteoroloji verilerine göre Türkiye, son 35 yılın en kurak mart ayını yaşadı. Mart ayında yağışlar, normale göre yüzde 53, 2024’ün aynı dönemine göre ise yüzde 59 oranında azaldı. En fazla azalma ise yüzde 79 ile Ege Bölgesi'nde kaydedildi. Kuraklıktan en çok etkilenen bölgelerin başında buğday üretiminin yoğun olduğu İç Anadolu, Güneydoğu ve Akdeniz bölgelerinin geldiğini belirten CHP Bursa Milletvekili Orhan Sarıbal, İç Anadolu Bölgesi'nde yağışlar normale göre yüzde 62, geçen yıla göre yüzde 61 oranında azaldı. Güneydoğu Anadolu Bölgesi'nde normale göre yüzde 59, geçen yıla göre yüzde 72 azalma yaşandı. Akdeniz Bölgesi'nde ise normale göre yüzde 69, geçen yıla göre yüzde 65 düşüş kaydedildi. Tüm bu felaketlerin ortasında, 2025’in ilk üç ayında devlete ödenen faiz giderleri 464 milyar TL’yi bulurken, buna karşılık çiftçiye yapılan ödeme sadece 43 milyar TL’de kaldı. Zirai don vurdu. Kuraklık bastırdı. Ama asıl felaket, yıllardır uygulanan AKP’nin tarımı çökerten politikalarıdır. 2025 yılı, çiftçinin tarlada yalnız, tüketicinin pazarda çaresiz kaldığı 'Yok Yılı' olarak tarihe geçecek” dedi. ÇİFTÇİ AKP İKTİDARINDAN 884 MİLYAR TL ALACAKLI Milletvekili Sarıbal; AKP Bursa Milletvekili Mustafa Varank’ın sosyal medya hesabından yaptığı traktör sayısıyla övünen paylaşımına da şu sözlerle tepki gösterdi:  “Traktör sayısıyla övünmüş ama belli ki tarımdan da rakamdan da bihaber. Türkiye’de kayıtlı çiftçi sayısı 2.3 milyon değil, 2.2 milyona düştü. Yani yanlış rakamla bile aslında AKP döneminde çiftçilerin üretimden koptuğunu itiraf etmiş. 2014’te 1 milyon 243 bin olan traktör sayısı, 2024’te 1 milyon 598 bin. Yani 10 yılda 356 bin traktör artmış. 700 bin rakamını yazarken ya ‘Elektrikli traktör geliyor, tarımda devrim yapıyoruz’ diye 246 milyon TL harcadıkları ve hiç üretilmeyen hayali traktörleri ya da  tarımla ilgisi olmayan ATV araçlarını saymış olmalı. Ama esas mesele traktör sayısı değil. Çiftçi 10 yıl öncesiyle bugünü kıyasladığımızda bir litre mazotu yüzde 3,796 kat artışla alıyor. Borcu ise 936 milyar TL’yi geçti. 2025 bütçesinde çiftçiye ayrılan destek, GSYH'nin sadece yüzde 0,22’si. Oysa yasa ne diyor? En az yüzde 1 olmalı. Yani bugün çiftçi AKP iktidarından 884 milyar TL alacaklı. ‘AKP’den evvel bu memlekette çiftçi yoktu’ bile der, şaşırmayın.”

Bakan Yumaklı Giresun ve Ordu'da İncelemelerde Bulundu Haber

Bakan Yumaklı Giresun ve Ordu'da İncelemelerde Bulundu

Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı, Ordu'nun Ulubey ilçesine bağlı Sayacabaşı mevkiinde zirai dondan etkilenen fındık bahçesinde incelemelerde bulundu. Zirai donun etkili olduğu illerde incelemelere devam ettiklerini belirten Yumaklı, Malatya'nın ardından bugün de Giresun ve Ordu'da incelemelerde bulunduklarını söyledi. Fındık üretiminin yüzde 28'inin Ordu'da gerçekleştiğine işaret eden Bakan Yumaklı, üretimin zirai don hadisesinden ne kadar etkilendiğine ilişkin tespit çalışmalarının devam ettiğini aktardı. Geçen salı gününden itibaren Türkiye'de 34 ili ve 16 çeşitli ürünü etkileyen zirai don hadisesinin ön sinyallerinin Meteoroloji Genel Müdürlüğünce verildiğini belirten Yumaklı, bununla ilgili Bakanlık ekiplerinin sahaya çıktığını ve mümkün olduğu kadar alınabilecek önlemleri çiftçi ve üreticilerle birlikte alarak çalışmalara katıldığını vurguladı. Bakan Yumaklı, hasar tespitine ilişkin sonuçları, çalışmalar tamamlandıkça açıklayacaklarını dile getirerek, şu değerlendirmede bulundu: "Ancak hiç daha bunlar olmadan, bizim ülke ekonomimizin tarımsal üretim anlamında çok etkileneceği, yurt dışına bağımlı kalacağımız, çarşı pazarın bu durumdan her türlü etkileneceği gibi akla hayale gelmeyen bir takım yorumlar yapılmaya başlandı. Kimler tarafından? Burada üreticilerimizle ilgili bir şey söylemiyorum, bir de bu şekilde dedikodu çıktı. Sorumluluk sahibi olan kurum temsilcileri, daha bizim çalışmalarımız devam ederken ellerinde hiçbir bilgi olmamasına rağmen, olma ihtimali de yokken, tamamen kendi tahminleri ve yorumlarıyla ülkenin gündeminde yer almaya çalışıyor." Bu tür açıklamaların hiçbirinin doğru olmadığının altını çizen Yumaklı, Bakanlık açıklamalarının takip edilmesini istediklerini kaydetti. "TARSİM'İN POLİÇE BEDELİ YÜZDE 70'E KADAR DEVLETİMİZ TARAFINDAN ÖDENİYOR" TARSİM'in önemine dikkati çeken Yumaklı, şöyle devam etti: "Artık iklim değişikliği bu manada bizim de önümüzde giden bir etkiye sahip yıkıcı bir şekilde geliyor. Artık ifade etmeye gerek yok, bizatihi yaşıyoruz. Dolayısıyla bir yıllık emeğin, gayretin, çabanın garanti altına alınmasının tek yolu tarım sigortasıdır, TARSİM'dir. Bu konuda bizlerin de çabası var. Ancak üreticilerimizin özellikle bu andan itibaren TARSİM konusunda mutlaka gereken ilgi ve alakayı göstermelerini istirham ediyorum. TARSİM'in poliçe bedeli yüzde 70'e kadar devletimiz tarafından ödeniyor." Bakan Yumaklı, Malatya'dan Manisa'ya, Niğde'den Aksaray'a kadar zirai dondan etkilenen bütün illerdeki üreticilere geçmiş olsun dileklerini ileterek, üretim çabaları için teşekkür etti. Zirai dondan etkilenen ağaçlardan gelecek yıl verim alınabilmesi için yapılması gereken çalışmalar olduğunu anlatan Yumaklı, bu işlemlerin kulaktan dolma bilgilerle değil, Tarım ve Orman Bakanlığına bağlı müdürlüklerin belirteceği şekilde yapılması gerektiğini vurguladı. Yumaklı, "Artık bundan bir şey olmaz" diyerek ağaçların gelişigüzel şekilde kesilmesinden uzak durulmasını istediklerini ifade ederek, "Bizim arkadaşlarımızın gezmediği, uğramadığı hiçbir yer olmayacak. Bütün iller için bunu söylüyoruz. Bu konuya özel bir hassasiyet gösterilmesi bizim açımızdan son derece önemli." dedi. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın ilk andan itibaren konuyu yakından takip ettiğini belirten Yumaklı, "En son Kabine Toplantısı sonrasında kendisinin açıkladığı, bizim de detaylarını verdiğimiz bu mağduriyetin giderilmesine yönelik talimatlarını vermiş oldu. Türkiye'deki bütün üreticilerimiz adına, Sayın Cumhurbaşkanımıza teşekkür ediyorum." diye konuştu. Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı, bugün itibarıyla 659 bin yapının ilaçlandığını belirterek, yapılan çalışmaların boşa gitmemesi için bu konuda bütün üreticileri kendilerine destek vermeye davet etti.

CHP'li Gürer: ''Beş İlde Elmada Büyük Kayıp'' Haber

CHP'li Gürer: ''Beş İlde Elmada Büyük Kayıp''

CHP Niğde Milletvekili ve Tarım Orman ve Köyişleri Komisyonu Üyesi Ömer Fethi Gürer, zirai don felaketinden etkilenen Niğde’nin Merkez,Bor ve Altunhisar ilçesinde elma bahçelerini gezdi. Don ile tamamına yakın yok ılan ve Büyük kayıplar yaşayan üreticilerin sorunlarını dinleyen Gürer, çözüm önerilerini paylaştı. ZİRAİ DON ELMALARI YAKTI CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, bölgedeki zararın boyutlarına dikkat çekerek şu ifadelerde bulundu: “Ülkemizde yaşanan don felaketinden Niğde'deki elma bahçeleri büyük oranda etkilendi. Türkiye genelinde 99 milyon elma ağacımız var. Ancak bunlardan 18 milyonu genç olduğu için ürün vermiyor. Ürün veren ağaçlar arasında özellikle Niğde, Karaman, Konya, Antalya ve Isparta öne çıkıyor. Bu illerin tamamı don olayından etkilendi, ancak Niğde’deki kayıp çok daha büyük. Geçtiğimiz yıllarda 614 bin ton elma üretilirken bu yıl 500 bin ton kayıp görülüyor . Çiçekler büyük ölçüde zarar gördü ve ciddi bir üretim kaybı yaşanacak.” Ömer Fethi Gürer Türkiye genelinde elma üretimine ilişkin ise, “Türkiye genelinde üretilen elma miktarı 4 milyon 602 bin ton. Bunun da yaklaşık bir buçuk milyon tonu ihraç ediliyordu. Bu durumda ihracat olanağı da sınırlı olacak ve ciddi anlamda üretim kaybı yaşanacak. Görüldüğü gibi, dondan etkilenen ve artık ürün vermeyecek olan çiçeklerde büyük bir zayiatın varlığı gözler önünde. ÜRETİCİNİN ÇIĞLIĞI: “BU YIL ÜRÜN YOK” Bölgedeki 800 dekarlık elma bahçesiyle büyük çaplı üretim yapan Cemil Acer, don felaketinin etkilerini rakamsal verilerle belirterek, “Burası 800 dekar bodur elma bahçesi. Yaklaşık 4.000 ton üretimimiz oluyor. Bu sene maalesef belki 100 ton olacak. Büyük bir bölümünü de ihraç ediyoruz; %80’ini ihraç ediyoruz ürettiğimiz elmanın. 21 yıldır bodur elma yetiştiriyoruz, bahçe işi yapıyoruz. Böyle felaket görmedik. Bu don felaketi çok büyük bir kayıp oldu. Çiçeklerin içerisi tamamen boş. Birkaç gün içerisinde bu çiçekler dökülecek. Asıl meyveyi oluşturan ürün soğuk almış durumda. Çiçeklerin tamamen içi boş. Birkaç gün dayanır, Mayıs’ın başında tamamen dökülür. Bugüne kadarki tecrübemiz bunun üzerine. NİĞDE ELMA ÜRETİMİNDE BİRİNCİ SIRADA “Geçmişte bölgede Amasya ya da misket elması olarak bilinen ağaçlar ağırlıklıydı” diyen CHP Milletvekili Ömer Fethi Gürer, bu türlerin ihracat şansı olmadığı için önemli bir bölümünün söküldüğünü belirtti. Ancak, Niğde’nin halen misket elma ağacı sayısında birinci sırada olduğuna dikkat çekti. Gürer, “Son yıllarda yeni elma türleri bölgeye geldi ve üretim çeşitliliği arttı” dedi. Elma üreticisi Cemil Acer ise üretimdeki dönüşümü ve yaşanan kayıpları şu sözlerle anlattı: “Red Chief, Super Chief, Granny Smith, Golden, Fuji, Pink Lady gibi yeni endüstriyel elmalar yetiştiriyoruz. Bunların tamamı ihracat için üretiliyor. Bizim gibi büyük entegre işletmeler ihracata yönelik çalışıyor. Ancak, bu yıl don felaketi nedeniyle bölgemizde üretim tamamen kayboldu. Çiçeklerin içi boş ve birkaç gün içinde dökülecek. Bir sonraki yıl için zararın boyutunu şu an öngöremiyoruz.” Acer, İl Tarım Müdürlüğü’nün gerekli tespitleri yaptığını ve İlçe Tarım Müdürlüğü’nün süreci takip ettiğini belirtti.  TARSİM’E TEPKİ: “SİGORTA SİSTEMİ KARMAŞIK VE ÇİFTÇİ ALEYHİNE” Elma üreticisi Cemil Acer, sigorta konusunda yaşanan sıkıntıları belirterek, “TARSİM sigortasını maalesef yaptırmadık. TARSİM ile ilgili çok büyük sorunlarımız var. Onun için TARSİM yaptırmıyoruz. TARSİM Sigorta karmakarışık bir sistem. Bu bahçelerin büyük bir bölümü, süspansiyonlu kredilerden dolayı bankanın mecburiyetinden yapılan sigortalar. Bizde de küçük bir bölümü, 70 dekar gibi, süspansiyonlu kredilerden dolayı mecburiyetten yapıyoruz. TARSİM sigorta sistemini artık çiftçi benimsemiyor. Onun için yaptırmıyor. Burada büyük bahçeler var. Bizim gibi komşularımızın hiçbiri sigorta yaptırmıyor.” diye konuştu. TARSİM SADELEŞMELİ VE ÇİFTÇİ DESTEKLENMELİ Ömer Fethi Gürer, TARSİM sisteminin revize edilmesi gerektiğini belirterek, “TARSİM'de yeniden bir düzenlemeye gidilmeli. Sigorta sistemi hem sadeleştirilmeli hem de çiftçinin lehine olmalı. Bununla ilgili kanun teklifi de verdik. %66 oranında olan donla ilgili prim desteğinin %75’e çıkarılmasını talep ettik. TARSİM’e kayıtlı olsun olmasın, tüm çiftçilerin zararları karşılanmalı. Çünkü şimdi bu ağaçta meydana gelen bu don, sonraki seneye gelecek dönemdeki üretimi engellememesi için ne yapılacak? Gübre atılacak, su verilecek, ilaç verilecek. Buradan gelir elde etmeyen üretici, bu destekleri almazsa nasıl yapacak?” diye sordu. ELMA OLMAYACAK AMA MASRAF DEVAM EDECEK Elmanın olmayacağını ancak masrafların devam edeceğini belirten elma üreticisi Cemil Acer, “İşçiliği hariç, tahminen dekar maliyetimiz 50.000 lira civarındaydı. Şimdi elma yok. 10 bin lirasını tasarruf edebiliriz. Eğer mal olmadığı için bazı ilaçlama ve besleme gruplarını tasarruf ederiz ama yine de 40 bin lira masrafımız olacak. Bunu yapmazsak ağaç ölecek. Bir sonraki yıla ürün vermez. Örneğin, kırmızı örümcek ilacını atmak zorundayız ki bir sonraki dönemin gözlerine zarar vermesin ve bir sonraki sene ürün olsun diye. Bu kadar büyük bir kaybımız var.” şeklinde konuştu. BU BÖLGENİN EKONOMİSİ TARIMLA DÖNÜYOR Cemil Acer, tarımın bölgedeki ekonomik önemine vurgu yaparak, “Bu bölgedeki Anadolu insanının büyük bir çoğunluğu, 5-6 ay tarım işletmelerinde çalışarak bir yıllık geçimini sağlardı. Öğrenciler yaz aylarında buraya çalışmaya gelirdi. Yazın elma hasadı olmayacağı için istihdamda büyük bir kayıp olacak. Kışın depoda elma işliyorduk. Elma olmadığı için depolama yapamayacağız, orada da istihdam kaybı olacak. Köylerin büyük bir bölümünün istihdam kaynağı tarımsal üretimdi. Maalesef şimdi bu iş olmayacak.” dedi.  Hem büyük çiftçinin hem küçük çiftçinin bankaya borçları olduğunu hatta entegre işletmelerin dahi borçlarının olduğunu ve üretimin önemine değinen Acer, “Biz üretirsek vergi öderiz. Biz üretirsek ihracat yaparız. Biz üretirsek ülkeye gelir sağlamış oluruz. Biz üretirsek vatandaşın sofrasına aş gider, yiyecek gider. Bu sene, bu doğal afetten dolayı elma olmayacak. Ceviz olmayacak, kayısı olmayacak, nektarin olmayacak. Bunların maalesef hiçbirisi yok.” diye konuştu.  AFET BÜYÜK, ÇÖZÜM ŞART Gürer, don felaketinin ekonomik ve sosyal etkilerinin büyüklüğüne işaret ederek, “Onun için çiftçinin hem kredi borcu var hem de gelecek yıl üretim yapabilmesi için bu ağaçlara bakımını sürdürmesi gerekiyor. Yani “Ağaçta meyve yok, ben ağaca bakmayayım.” diyemez. Bu ağaca bakılacak. Onun için hasarlar tespit edilmeli, gerekli destekler sağlanmalı ve ayrıca yurtdışı pazarının kaybolmaması için bugünden tedbirler alınmalı. Uğranılan zarar, ziyan çok büyük. Bölgenin önemli bir üretim alanı olan bu bölgede, yaşanan don olayından sonra çiçeklerin içi boşalmış ve bunlardan artık ürün olması mümkün değil. Büyük bir zayiat var.” şeklinde konuştu CHP’li Ömer Fethi Gürer, dedesi tarafından söylenilen bir sözü de ifadelerine ekleyerek, “Dedem derdi ki: ‘Hasan Dağı’nda kalbur kadar kar varsa, Bor Bağı’nın, Altunhisar Bağı’nın hayrını gör.’ Hasan Dağı’nda kar var. Sürecin bundan sonraki evrileceği olumsuzlukta, eğer ağaçlar zarar görmezse o bile büyük bir mutluluk. Onun için yaşanan afet büyük, destek şart.Tarsimde olsun olmasın  tüm üretici zararları karşılanmalıdır “dedi.

logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.