SON DAKİKA
Hava Durumu

#Zeytin

Porsuk Haber Ajansı - Zeytin haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Zeytin haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

TÜİK'e Göre 2025'te Zeytinde Kayıp %34,7! Haber

TÜİK'e Göre 2025'te Zeytinde Kayıp %34,7!

CHP Niğde Milletvekili ve Tarım, Orman ve Köyişleri Komisyonu Üyesi Ömer Fethi Gürer, zeytin üretiminde yaşanan kayıpları, destek yetersizliklerini ve sektörün sorunlarını dikkat çekti. Gürer, zirai don, kuraklık, iklim değişikliği ve yanlış politikaların etkisiyle 2025 yılında %34,7 oranında zeytin kaybı yaşandığını vurgulayarak, “Bu tablo sadece üreticiyi değil, sofralarımızdaki zeytini de etkileyecek.” dedi. “ZİRAİ DON OLDU, KURAKLIK VURDU, ÜRETİCİ YALNIZ BIRAKILDI” CHP’li Ömer Fethi Gürer, Türkiye genelinde yaşanan zirai don ve ardından gelen kuraklığın farklı ürünleri etkilediğini, ÇKS ve TARSİM olmanın dışında üreticinin desteksiz kaldığını belirtti. Niğde’de 8 yaş sınırı ile ceviz üreticisi destek alamazken greyfurt, cennet hurması da destek dışı bırakıldığını söyledi. Gürer, “ÇKS’ye kayıtlı olmayan çiftçilere don zararı ödemesi yapılmadı. Kayıtlı olanlarda bile cevizde ‘8 yaş sınırı’ gibi keyfi uygulamalar nedeniyle destek reddedildi. Oysa Cumhurbaşkanı Kararnamesi’nde böyle bir sınırlama yoktu.” diye konuştu. STRATEJİK ÜRÜN ZEYTİNDE GERİLEME Zeytinin Türkiye için hem ekonomik hem kültürel değer taşıyan stratejik bir ürün olduğunu belirten CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, üretimdeki düşüşe dikkat çekerek, “Türkiye’de yaklaşık 118 milyon zeytin ağacı bulunuyor. Ancak son yıllarda iklimsel etkiler, hastalıklar ve bakım maliyetleri üretimi düşürdü. 2025 yılında TÜİK verilerine göre zeytinde %34,7 oranında kayıp yaşandı. Bu kayıp gelecekte daha ağır sorunları tetikleyecek. Sorunlar görmezden gelindikçe üretici üretimden kopuyor.” ifadelerini kullandı. “İHRACAT YASAĞI PAZARLARIMIZI KAYBETTİRDİ” Zeytinyağı ihracatına 2021’de getirilen yasakların Türkiye’nin dış pazarlardaki konumunu zayıflattığını söyleyen Gürer, zeytinyağı satışında dökme ürün ağırlığının da ülkeye yeterli gelir getirmediğini belirtti. Ömer Fethi Gürer, “Dökme yağ ihraç edeceğimize katma değerli ürün olarak ihracat sağlamalıyız. İhracat yasağı gibi kararlarda da pazarı kaybetmeyecek önlemleri önemsemeliyiz.” dedi. MAKİNELEŞME YOK, MALİYET YÜKSEK, ÜRETİCİ NEFES ALAMIYOR Zeytin üretiminin büyük kısmının hâlâ insan gücüne dayandığını, engebeli arazi nedeniyle makineli hasadın yapılamadığını belirten Ömer Fethi Gürer, maliyet kalemlerini tek tek sıraladı: “Budama, hasat, ilaçlama, gübreleme, nakliye, işçilik maliyetleri, artan girdi fiyatları… İşçilik ve girdi fiyatlarındaki artış üreticinin belini büküyor. Zeytinde gelir üretici için soruna dönüştüğü dönemin yaşanıyor.” diye konuştu. “KAYIT DIŞI ÜRETİM VE HİLELİ ZEYTİNYAĞI TÜKETİCİYİ ÜRKÜTÜYOR” Taklit ve tağşişin zeytinyağı sektörünün en büyük sorunlarından biri olduğunu belirten CHP Milletvekili Ömer Fethi Gürer, Bakanlığı göreve çağırdı. Gürer, “Hileli ürünler hem üreticiyi hem tüketiciyi mağdur ediyor. İşini doğru yapan imalatçıyı da zora sokuyor. Denetim yetersizliği sektörü sorunlu kılıyor. Bu tabloyu düzeltecek olan iktidardır.” diye konuştu. “ZEYTİNLİKLERİN MADEN SAHASI YAPILMASINA İZİN VERİRSENİZ SOFRADA ZEYTİN BULAMAYIZ” CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, zeytin ağaçlarının maden sahası gibi uygulamalarla yok edilmesine tepki göstererek, “Zeytini sadece bir arazi parçası olarak görürseniz gelecekte sofralarımızdaki zeytinin hem fiyatına hem varlığına ağır darbe vurursunuz.” dedi. “ÜRETİCİYİ DİNLEYİN, DESTEKLERİ ARTIRIN, POLİTİKALAR ÖNGÖRÜLEBİLİR OLSUN” Ömer Fethi Gürer çözüm önerilerini de sıraladı: • Üretim maliyetlerini düşürecek destekleme modelleri, • Kooperatifleşmenin güçlendirilmesi, • Zeytin ve zeytinyağına yönelik planlı ve öngörülebilir politika, • İhracat düzenlemelerinde üretici lehine adımlar, • Denetimlerin artırılması, • Sektöre yönelik güncel ve şeffaf veri paylaşımı sağlanmalıdır.” dedi. Gürer, “Kamucu bir anlayışla, öngörülebilir politikalarla zeytin üretiminin geleceği sorunsuz kılınabilir. Bu ürün hem ülke ekonomisi için stratejiktir hem de soframızın temelidir.” dedi. “SAHAYA İNİN, ÜRETİCİYİ DİNLEYİN” TBMM Tarım, Orman ve Köyişleri Komisyonu Üyesi Gürer, Tarım ve Orman Bakanlığı’na seslendi: “Zeytin üreticisinin sorunları büyüyor. Bu sorunları önemseyin. Gelir-gider dengesi üretici aleyhine gelişiyor. Zararlılar, maden alanlarına kurban edilmesi gibi sıkıntılar da üreticiyi zorluyor. Üretici desteklenmezse zeytinlikler geleceksiz, sofralarımız zeytinsiz kalacak.”

Gençler Zeytinin Yolculuğuna Tanıklık Etti Haber

Gençler Zeytinin Yolculuğuna Tanıklık Etti

Eskişehir Büyükşehir Belediyesi Gençlik Merkezleri, gençlerin üretime dokunmasını, toprağın bereketini yerinde görmesini ve kırsal yaşamla güçlü bir bağ kurmasını amaçlayan “Üretimde Genç Var: Dalından Sofraya Zeytinyağı” etkinliği düzenlendi. Gençler, Sarıcakaya ilçesinde hem doğayla buluştu hem de zeytinin dalda başlayan lezzet yolculuğunu tüm aşamalarıyla deneyimledi. Sarıcakaya’nın bereketli topraklarında başlayan programda gençler, zeytin bahçesine girerek hasat heyecanını yaşadı. Dalların arasından özenle topladıkları zeytinler, üretimin emek isteyen yüzünü gençlere gösterdi. Hasadın ardından yolculuk, Eskişehir Osmangazi Üniversitesi ile Eskişehir Büyükşehir Belediyesi iş birliğiyle üretilen Dorlion zeytinyağı üretim tesisine taşındı. Gençler burada, üretilen ve Üretici Marketlerde satışa sunulan Dorlion zeytinyağının nasıl elde edildiğini adım adım görme fırsatı buldu. Zeytinin sıkım aşamaları, modern üretim teknolojileri ve kalite kriterleri gençlere detaylı olarak anlatıldı. Gençler, kendi elleriyle topladıkları zeytinlerden elde edilen taze zeytinyağını denerken hem lezzetin hem emeğin değerini bir kez daha fark etti. Etkinliğe katılan gençler, “Bu tür faaliyetler bir etkinlikten öte, yaşamın kendisine örnek. Hasat ettiğimiz zeytinlerin işlenme sürecine şahit olmak bizleri çok heyecanlandırdı. Bu deneyim için teşekkür ederiz.” ifadelerini kullandılar. Doğayla iç içe, üretimle iç içe geçen bu özel günde gençler; bilgi, deneyim ve keyfi bir arada yaşadı. Etkinlik sonunda gençler, hem üretim sürecini öğrenmenin mutluluğunu hem de Sarıcakaya’nın doğal güzelliklerinin huzurunu taşıdıklarını belirterek Eskişehir Büyükşehir Belediyesi Başkanı Ayşe Ünlüce’ye teşekkür ettiler.

Zeytinlikleri Korumak, Tüm Ülkenin Geleceğini Korumaktır Haber

Zeytinlikleri Korumak, Tüm Ülkenin Geleceğini Korumaktır

Urla Belediyesi ve İzmir Büyükşehir Belediyesi tarafından düzenlenen 2. Uluslararası Urla Zeytin ve Sanat Festivali'nde “Tarım ürünlerinin bölge kalkınmasındaki yeri: Zeytin Yasası” paneli düzenlendi. Panelde konuşan İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Cemil Tugay, “Zeytinliklerin madenciliğe açılması yalnızca bir çevre meselesi değildir; aynı zamanda bir kalkınma, ekonomi ve gıda güvenliği meselesidir. Zeytinlikleri korumak, bir kentin değil; tüm ülkenin geleceğini korumak demektir” dedi. Urla Belediyesi ve İzmir Büyükşehir Belediyesi tarafından düzenlenen 2. Uluslararası Urla Zeytin ve Sanat Festivali programı kapsamında “Tarım ürünlerinin bölge kalkınmasındaki yeri: Zeytin Yasası” paneli düzenlendi. Köstem Zeytinyağı Müzesi Kurucusu Doç. Dr. Levent Köstem moderatörlüğünde yapılan panele İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Cemil Tugay ile Balıkesir Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Akın, Urla Belediye Başkanı Selçuk Balkan, Bozcaada Belediye Başkanı Yahya Göztepe katıldı. Panelde zeytinle ilgili yasanın yanında, zeytinin geleceği ve markalaşması konuşuldu. Başkan Tugay, üreticilere verdikleri destekleri anlattı. Tugay: Üreticinin geleceğe dair güvenini sarsar Zeytin Yasası hakkında konuşan Başkan Tugay, “Kamuoyunda 'Zeytin Yasası' olarak bilinen düzenleme teklifine dair endişelerimizi açıkça paylaşmak isterim. Bu teklif, zeytinliklerin madencilik ve enerji faaliyetlerine açılmasına imkân tanıyan hükümler içeriyor. Oysa Türkiye’de yürürlükte olan 3573 sayılı yasa, zeytinliklerin korunmasını açık bir şekilde güvence altına alıyor. 24 Temmuz 2025 tarihinde yürürlüğe giren 7554 sayılı Kanun ile 3213 sayılı Maden Kanunu’nda Geçici 45. Madde ile yapılan değişiklik kapsamında, zeytinlik alanlara ilişkin hükümler yeniden düzenlendi. Maden Kanunu’ndaki bu değişiklik yıllardır zeytinleri koruyan 3573 sayılı kanun ile çelişmektedir. Bu değişiklik, uzun yıllar sonra ürün veren bir tarımsal yatırımın yok edilmesi, yerel geçimin ve kırsal ekonominin zedelenmesi, ekosistemin geri dönüşsüz biçimde tahrip edilmesi, gıda güvenliğinin, ihracat kapasitesinin ve ülke ekonomisinin riske atılması anlamına gelir. Daha da önemlisi, üreticinin geleceğe dair güvenini sarsar. Tarımda güven duygusu kaybolduğunda, bölgesel kalkınma da zarar görür. Taşıma veya ‘eşdeğer alan’ yaratma gibi öneriler teknik olarak da ekonomik olarak da gerçekçi değildir. Zeytin ağacının verimi, toprağın hafızasıyla birlikte büyür; başka yere taşınarak yeniden kurulamaz. Bu nedenle, zeytinliklerin madenciliğe açılması yalnızca bir çevre meselesi değildir; aynı zamanda bir kalkınma, ekonomi ve gıda güvenliği meselesidir. Zeytinlikleri korumak, bir kentin değil; tüm ülkenin geleceğini korumak demektir” dedi. “İzmir'in tarımını her anlamda destekleme konusunda çok kararlıyız” Ege Bölgesi'nin tarım açısından inanılmaz bir bölge olduğunu kaydeden Tugay, “İzmir'de 350 bin hektarlık alanda tarım yapılıyor. 190 bin hane çiftçilikle uğraşıyor. İzmir'in birbirinden farklı bir sürü havzası var. Ancak politikaların biraz yerelleşmesi lazım. Bu bakış açısıyla çalışıyoruz. Zeytin çok özel bir yere koyduğumuz ürün, bağcılık da öyle” dedi. Yakın bir zamanda gıdanın en hayati konulardan olacağını belirten Tugay, tarımın doğru konumlanması gerektiğini söyledi. Tugay, “Zeytini inanılmaz çeşitlilikte üretiyoruz. Ege de zeytinin en fazla üretiminin olduğu bölge. Daha kaliteli ürün geliştirilmesi, üretim rekoltesinin artırılması, elde edilen zeytinin doğru işlenmesi, marka yaratılması, markalanmış ürünün pazarlanması konularında becerilerimizin artması lazım” dedi. Tugay ayrıca “Yerel tarım konseyleri olması gerekiyor. Biz İzmir Tarım ve Gıda Konseyi oluşturduk aslında. Ama bölgelerin sorunlarının aynı olmadığını anladık. Daha yerelleştirerek gitmeli, belki Urla'nın kendisinin tarım ve gıda konseyi olmalı. Biz İzmir'in tarımını her anlamda destekleme konusunda çok kararlıyız” dedi. Akın: Tehdit olmaz, çünkü biz varız Destekleri için Başkan Tugay'a teşekkür eden Balıkesir Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Akın, Balıkesir'de 13 milyona yakın zeytin ağacı olduğunu söyledi. “Balıkesir'de zeytinliklerimizin talan edilmesine asla izin vermiyoruz. Biz elimizden geleni yapıyoruz. Zeytin bereketin sembolüdür. Zeytine göre hayatımızı yönlendirmek zorundayız. Bu yasa nedeniyle her şeyi bir kenara bırakacak halimiz yok” dedi. Akın, kentte zeytincilikle ilgili yaptıkları çalışmalar hakkında da bilgiler verdi. Balkan: Direnmeye devam edeceğiz Urla Belediye Başkanı Selçuk Balkan, “Zeytincilik Yasası 11 kez meclise sunulmuş. Tam 10 kez değiştirilmek istendi, kamu yararı da öne sürülerek zeytinlik alanların enerji ve maden aramalarına açılması üzerine karar aldılar. Zeytin ve üzüm bu topraklarda bize bırakılan en büyük miras. Biz burada mücadelemize devam edeceğiz. Bizler kendimizi zeytine göre şekillendirmeliyiz. Taşımak, kaybolmasına neden oluyor. Direnmeye devam edeceğiz” dedi. Balkan, kırsal koruma planı için de Başkan Tugay'a teşekkür etti. Göztepe: Birlik olup tehdide karşı savaş açmalıyız Bozcaada Belediye Başkanı Yahya Göztepe ise, “3 bin yıllık bağcılık geçmişimiz var. Bizim de bu yıl 6. kez düzenlediğimiz bir zeytin festivalimiz bulunuyor. Bu yasa zeytinciliğin idam fermanıdır. Hep beraber olmalıyız. Günümüzde çok zor koşullarda belediye başkanlıkları yapıyoruz. Büyükşehir belediye başkanlarımız bambaşka tehdit altında. Herkes yaptığını 10 defa düşünüyor. Böyle zamanlarda tek yapabileceğimiz şey birlik olmak. Bir olmalıyız, bu tehdide karşı savaş açmalıyız” şeklinde konuştu.

Sofralık Zeytin İhracatı Sezona Parlak Bir Giriş Yaptı Haber

Sofralık Zeytin İhracatı Sezona Parlak Bir Giriş Yaptı

Türkiye, 2024/25 sezonunu 255 milyon dolarlık sofralık zeytin ihracatıyla yeni bir rekorla geride bırakırken, 2025/26 sezonuna da parlak bir giriş yaptı. 1 Ekim 2025 tarihinde start alan 2025/26 sofralık zeytin ihracatı ilk ayda yüzde 13’lük artışla 22 milyon dolardan 25 milyon dolara yükseldi. Sofralık zeytin ihracatı 2024/25 sezonunun ilk ayında 8 bin 337 ton olurken, 2025/26 sezonunun ekim ayında 9 bin 484 tona yükseldi. Siyah zeytin ihracatı yüzde 9, yeşil zeytin ihracatı yüzde 28 arttı Ege Zeytin ve Zeytinyağı İhracatçıları Birliği Başkanı Emre Uygun, sofralık zeytin ihracatında siyah zeytin ihracatının yüzde 9’luk artışla 17,8 milyon dolardan 19,5 milyon dolara çıktığını dile getirdi. Yeşil zeytin ihracatının 2025/26 sezonuna daha başarılı bir giriş yaptığını aktaran Uygun, “Geçtiğimiz sezonun ilk ayında 4,2 milyon dolar olan yeşil zeytin ihracatımız bu sezonun birinci ayında yüzde 28’lik artışla 5,5 milyon dolara ulaştı” şeklinde konuştu. Sofralık zeytinde 300 milyon dolar hedefimize ulaşacağız 2025/26 sezonuna 300 milyon dolarlık sofralık zeytin ihracat hedefiyle girdiklerini hatırlatan Uygun şöyle devam etti: “Sofralık zeytin ihracat sezonuna hedefimizle uyumlu bir giriş yaptık. Bu çizgimizi koruyarak sezon sonunda ülkemize 300 milyon dolar dövizi kazandıracağımıza inanıyoruz. İhracatçılarımız ve üreticilerimiz için verimli ve başarılı bir sezon diliyorum.” Sofralık zeytin ihracatında öne çıkan ihraç pazarları hakkında da bilgi veren Başkan Uygun sözlerini şöyle sürdürdü; “Almanya 6,6 milyor dolarlık tutarla ilk sıradaki yerini korudu. Irak’a ihracatımız yüzde 3’lük artışla 4,3 milyon dolara yükseldi. Romanya 2,7 milyon dolarla üçüncü sıraya yerleşti. 2025/26 sezonuna girilen Ekim ayında Türkiye’den ABD, İngiltere ve Rusya’ya sofralık zeytin ihracatında önemli artışlar elde edildi. ABD’ye sofralık zeytin ihracatı yüzde 39’luk artışla 1 milyor 81 bin dolardan 1 milyor 501 bin dolara ilerledi. 2024 yılı ekim ayında 295 bin dolarlık sofralık zeytin ihraç ettiğimiz İngiltere’ye 2025 yılı ekim ayında sofralık zeytin ihracatımız yüzde 194’ük hızlı yükselişle 868 bin dolara fırladı. Rusya Federasyonu’na yapılan sofralık zeytin ihracatı yüzde 47’lik artışla 615 bin dolardan 902 bin dolara yükseldi. Türkiye, ekim ayında 70 ülkeye sofralık zeytin ihracatı gerçekleştirdi.

Zeytinyağı İhracatı Miktar Bazında Kan Kaybetti Haber

Zeytinyağı İhracatı Miktar Bazında Kan Kaybetti

Türkiye, zeytinyağı sektöründe ihracatta zorluklarla dolu bir sezonu geride bıraktı. 2023/24 sezonunda 70 bin 626 ton altın sıvı ihraç eden Türkiye, 2024/25 sezonunda 50 bin 713 ton zeytinyağı ihraç edebildi. Zeytinyağı ihracatı miktar bazında yüzde 28 kan kaybetti. Zeytinyağı ihracatı miktar bazında yüzde 28 gerilerken, dünya genelinde zeytinyağı fiyatlarındaki düşüş nedeniyle ihracattan elde edilen döviz getirisi yüzde 50’lik kayıpla 505 milyon dolardan 252 milyon dolara indi. Zeytincilik sektörü, 2024/25 sezonunda sofralık zeytinde 255 milyon dolarlık döviz getirisiyle rekor kırarken, zeytinyağı ihracatında 252 milyon dolarla beklentilerin uzağında kaldı ve 4 sezon sonra sofralık zeytin ihracatının gerisine düştü. Zeytinyağı ihracatı üretici olmayan ülkelerde tutundu Türk zeytinyağı sektörünün üretici olmayan ülkelerdeki pazar payını koruması, sektörel ticaret heyetleri yaptığı ülkelerde ise önemli ihracat artışları yakalaması kayıplarla geçen 2024/25 sezonunun tesellisi oldu. Zeytinyağı ihracatı üretici olmayan ülkelerde 2023/24 sezonunda 46 bin 670 ton iken, 2024/25 sezonunda 45 bin 501 ton oldu. Bu ülkelerdeki kayıp yüzde 3’le sınırlı kaldı. Ege Zeytin ve Zeytinyağı İhracatçıları Birliği’nin sektörel ticaret heyetleri düzenlediği Avustralya, Kanada ve Amerika Birleşik Devletleri’ne zeytinyağı ihracatımız yüzde 17’lik artışla 21 bin 460 tondan 25 bin 202 tona yükseldi. Prina ihracatı yüzde 9 arttı Türkiye’nin 2024/25 sezonunda prina yağı ihracatı ise yüzde 9’luk artışla 48 milyon dolardan 52,3 milyon dolara yükseldi. Türk zeytincilik sektörü 2023/24 sezonunda zeytinyağı, sofralık zeytin ve prina yağı ihracatından 763,5 milyon dolar ihracat geliri karnesine yazarken, 2024/25 sezonunda yüzde 27’lik kayıpla 559,6 milyon dolar dövizi ülkemize kazandırabildi. Uygun: “Yanlış kararlar yarayı derinleştirdi” İhracat verilerini değerlendiren Ege Zeytin ve Zeytinyağı İhracatçıları Birliği Başkanı Emre Uygun, Türkiye’nin zeytinyağı sektöründe dünyadaki gelişmeleri doğru okuyamadığını, Ticaret Bakanlığınca 22 Mart 2021 tarihinde dökme ve varilli zeytinyağı ihracatına getirilen kısıtlamayla başlayan, 2022, 2023 ve 2024 yıllarında zeytinyağı ihracatına getirilen fon, yasak ve kısıtlamaların dünya fiyatlarındaki gerilemeyle birleşmesi sonucunda zeytinyağı ihracatındaki yararın derinleştiğini dile getirdi. Uygun, “Fon ve yasak kararları Türkiye’yi dünyada spotçu konumuna düşürdü. Bu süreçte Türkiye yüz milyonlarca dolar ihracattan oldu ve prestij kaybı yaşadı. Günümüzde de bu yanlış kararların uzantılarıyla mücadele ediyoruz” şeklinde konuştu. Ticaret heyeti yaptığımız ülkelere ihracatımız arttı Zeytinyağında kan kaybını minimize etmek için Ticaret Bakanlığı’nın Uzak Ülkeler Stratejisi kapsamında zeytinyağı tüketicisi ülkelere yoğunlaştıkları bilgisini veren Uygun şöyle devam etti: “Avustralya, Kanada ve Amerika Birleşik Devletleri’ne sektörel ticaret heyetleri gerçekleştirdik. Zeytinyağı ihracatımız totalde miktar bazında yüzde 28 azalırken bu ülkelere ihracatımız yüzde 17’lik artışla 21 bin 460 tondan 25 bin 202 tona yükseldi.” Zeytinyağının yüzde 46’sı ABD’ye ihraç edildi Türkiye, 2024/25 sezonunda 128 ülke ve gümrüklü bölgeye altın sıvı ihraç ederken zirvede 20 bin 938 tonla Amerika Birleşik Devletleri yer aldı. ABD’ye yapılan altın sıvı ihracatının döviz getirisi 94 milyon 327 bin dolar oldu. Zeytinyağı ihracatında ABD miktar bazında yüzde 46’ya ulaştı. Zeytinyağı ihracatında ikinci sıranın sahibi 22 milyon 511 bin dolarla Japonya olurken, Kanada 14 milyon 257 bin dolarlık taleple ismini üçüncü sıraya yazdırdı. Türk zeytinyağı sektörünün geleneksel ihraç pazarlarından Suudi Arabistan’a 2024/25 sezonunda 10,8 milyon dolarlık altın sıvı gönderildi.

Zeytinime Dokunma Yanarsın! Haber

Zeytinime Dokunma Yanarsın!

TMMOB Ziraat Mühendisleri Odası Eskişehir Şube Başkanı Selma Güder, zeytinliklerin maden faaliyetlerine açılması ile ilgili bir basın açıklaması yaptı. Şube Başkanı Güder yaptığı açıklamada şu ifadelere yer verdi; "Zeytin ağacı; bilinen tüm kutsal kitaplarda kutsallığın, ölümsüzlüğün, yeniden doğuşun, arınmanın, bilgeliğin, aklın, adaletin, refahın ve sağlığın sembolü olmuştur. Zeytinlikler “Kamu Yararı” var düşüncesiyle, madencilik faaliyetlerine açıldı. Gerçekten de; “Kamu yararı mı, şirket yararı mı?” Kamu yararı diye diye toprağımız, suyumuz, göllerimiz, akarsularımız, ormanlarımız, dağlarımız, mera alanlarımız, azalıp, yok oluyor! Ne için? Kamu yararı diye… Kamu yararı, kişiye ilişkin değil, toplumun varlığını sürdürmesine ilişkin bir kavramdır. Toplum düzeninin korunması, kamu düzenini oluşturur. Örneğin; Deniz kıyılarının kiralanmasında kamu yararı yoktur. Ormanların talan edilmesinde kamu yararı yoktur. Fabrikalar durmasın diye atıklarının denizlere boşaltılmasında kamu yararı yoktur. Termik santrallerin baca gazlarına, insan sağlığını katletmek pahasına göz yummakta kamu yararı yoktur. Zeytinlikleri katledecek, madenleri önceleyen yönetmelikte kamu yararı yoktur. Hani; yeni İklim Yasası’nın 1. Maddesinde yeşil büyüme vizyonu ve net sıfır emisyon hedefi doğrultusunda, iklim değişikliğiyle mücadele edilecekti. Çıkarılan yeni torba kanun; bilimden uzak olduğu gibi, Cumhuriyet tarihinden itibaren yürürlükte olan doğamızı, meralarımızı, tarım alanlarımızı, temiz su kaynaklarımızı ve ormanlarımızı korumak için çıkarılan tüm kanunları ve uluslararası sözleşmeleri yok saymaktadır. Korumacı maddelerin tamamı çıkarılmıştır. Kamu Yararı zeytinliklerimizin korunması yönündedir. TMMOB Ziraat Mühendisleri Odası Eskişehir Şubesi olarak; toprağımızın, ağacımızın, suyumuzun ve memleketimizin yanında, halk yararının korunması adına mücadelemize devam edeceğiz! “Yeşili koru, geleceği koru. Kamuoyuna Saygılarımızla."

Nallıhanlı Üreticilere Zeytin Fidanı Desteği Haber

Nallıhanlı Üreticilere Zeytin Fidanı Desteği

Türkiye’nin en kapsamlı kırsal kalkınma desteklerine imza atan Ankara Büyükşehir Belediyesi, yerli üreticilerin yüzünü güldürmeye devam ediyor. Nallıhan ilçesinde zeytin yetiştiriciliğinin desteklenmesi amacıyla yerli üreticilere yüzde 50’si çiftçi katkı paylı zeytin fidanı dağıtımı gerçekleştirildi. ABB ekipleri; katma değeri ve gelir oranı yüksek olan zeytin yetiştiriciliğinin Nallıhan’da geliştirilmesi amacıyla yaklaşık 4 bin adet zeytin fidanını Çamalan Mahallesi’ndeki üreticilere ulaştırdı.  GÜNGÖR: “ZEYTİN FİDANLARIN HAYIRLI, UĞURLU VE BEREKETLİ OLMASINI DİLİYORUM” Dağıtıma katılarak, ABB Başkanı Mansur Yavaş’ın çiftçilere selamını ileten Nallıhan Belediye Başkanı Ertunç Güngör şöyle konuştu: “Mansur Başkanımız bu toprakların insanı ve buraları çok iyi biliyor. Bu topraklardan da hiçbir desteğini esirgemiyor. İnşallah bu destekle köylerimiz daha da canlanacak. Tarımı, hayvancılığı hepsini en iyi şekilde, ilerletmek istiyoruz. Amacımız; kırsalda, taşrada, köylerimizde üretimi artırmak, üretimi geliştirmek ve bu üretimden de buranın kahrını çeken insanımızın gelir elde etmesi. Bu zeytin fidanlarının hayırlı, uğurlu ve bereketli olmasını diliyorum.” Yerli üreticilere destek vermeye devam edeceklerini belirten Kırsal Hizmetler Daire Başkanlığı Bitkisel Üretim Şube Müdürü Niyazi Zobu ise “Nallıhan’da katma değeri ve gelir oranı yüksek olan zeytin yetiştiriciliğini desteklemek amacıyla yaklaşık 4 bin adet zeytin fidanını üreticilerimize dağıtıyoruz. Bunun yanında örnek teşkil etmesi amacıyla çiftçilerimize mihmandarlık yapacak, Nallıhan Belediyesi ile birlikte de kapama zeytin bahçesi kuracağız. Bu şekilde çiftçilerimizin her türlü yanlarında, teknik olarak, bilgi ve birikim olarak sürekli yanlarında olacağız. Bunların yanı sıra eğer yetiştirebilirsek bir soğuk sıkım ünitesini Nallıhan Belediyesi ile birlikte kurulumunu gerçekleştirerek her daim çiftçimizin katma değeri yüksek ürünler elde etmesini sağlamış olacağız” ifadesini kullandı. Zeytin fidanı dağıtımına katılan yerel üreticiler ise duygularını şu sözlerle ifade etti: -Serdar Mazlum: “Bu uygulamadan çok memnunuz, özellikle Mansur Başkan’ımıza ve Ertunç Başkan’a böyle bir konuda bizlere destek olduğu için. Mazot desteğinden, sebze fidesi ve sıvı gübre desteğinden faydalanmıştım, şimdi de zeytin fidanı desteğinden faydalanıyorum. Bu destekler olmasaydı mesela şimdi zeytin dikimini yapamazdık. Sebzeleri ekerken sıvı gübresini kullanıyoruz Büyükşehirin, az kullanırdık ve paramızla almak zorunda kalırdık, onun için de çok cüzi kullanmak zorunda kalırdık, onun için biz çok memnunuz ve Mansur Başkan’ımızı daha iyi yerlerde görmek istiyoruz.” -Mustafa Pamuk: “15 senedir bu mesleği yapıyorum. Uygulamadan çok memnunuz, Allah razı olsun. Mazot ve buğday desteğinden de daha önce faydalanmıştım. Bu desteklerin devamını diliyoruz.”  

5 Litrelik Dorlion Zeytinyağları Satışta Haber

5 Litrelik Dorlion Zeytinyağları Satışta

Eskişehir Büyükşehir Belediye Başkanı Ayşe Ünlüce, Dorlion markasıyla satılan içimlik zeytinyağlarının şimdi de 5 litrelik tenekelerde yemeklerde kullanılmak üzere belediye tarafından satışa sunulduğunu duyurdu. Büyükşehir Belediyesinin Üretici Marketlerinde satışa çıkarılan 5 litrelik zeytinyağları, bin 650 TL’ye tüketicilere sunulacak.  Eskişehir Büyükşehir Belediyesi, Orta Sakarya Vadisinde zeytin yetiştiriciliğini artırmak, erken hasat soğuk sıkım ile natürel zeytinyağı elde etmek ve bu zeytinyağının minör bileşenlerinin yetkili laboratuvarlarda analizlerini yaptırıp bölgenin zeytine ve zeytinyağına kattığı değerleri belirlemek amacıyla hazırladığı projeyi sürdürüyor. Eskişehir’in ilk yerleşim yeri ve tarihteki en eski ismi olan Dorlion markasıyla satışa çıktığı Üretici Marketlerde daha önce 100 ml ve 250 ml’lik şişelerde satılan içimlik zeytinyağından sonra şimdi de 5 litrelik yemeklik zeytinyağının satışı başladı. 5 litrelik zeytinyağı Üretici Marketlerde bin 650 TL’ye tüketici ile buluşacak.   Orta Sakarya Vadisinin bereketli topraklarında yetişen zeytinlerden üretilen zeytinyağlarının 5 litrelik tenekelerle satışa sunulduğunu belirten Eskişehir Büyükşehir Belediye Başkanı Ayşe Ünlüce, “Bildiğiniz gibi, Orta Sakarya Vadisi’nde zeytin yetiştiriciliğini artırmak, erken hasat ve soğuk sıkım yöntemleriyle natürel zeytinyağı elde etmek ve bu ürünlerin kalitesini bilimsel analizlerle tescillemek amacıyla yola çıktığımız bu projede önemli bir yol kat ettik. Bu süreçte yalnızca zeytin üretimini değil, aynı zamanda katma değeri yüksek bir ürün olan zeytinyağını da markalaştırarak üreticimizin emeğini taçlandırdık. Bu doğrultuda, şehrimizin ilk yerleşim yeri olan ve tarih boyunca pek çok medeniyete ev sahipliği yapmış Dorlion ismini markamız olarak belirledik. İlk olarak 100 ml ve 250 ml’lik şişelerde içimlik zeytinyağı olarak Üretici Market raflarında yerini alan Dorlion Zeytinyağı, gördüğü yoğun ilgi sayesinde bugün yepyeni bir boyuta taşındı. Artık sofralarınızda yer vereceğiniz 5 litrelik yemeklik zeytinyağımız da satışta. Bu sadece bir ürün değil, Eskişehir’in tarımsal potansiyelinin, üreticimizin emeğinin ve sürdürülebilir tarım politikalarımızın bir sonucudur. Bu proje, hem şehrimizin iklimine hem de toprağına ne kadar değer katabileceğimizi gösterdi. Önümüzdeki süreçte de zeytin yetiştiriciliğini desteklemeye devam edeceğiz. Ben bu projede emeği geçen tüm mesai arkadaşlarıma, üreticilerimize ve bu süreçte bizlere inanan, destek olan tüm hemşehrilerime yürekten teşekkür ediyorum. Gelin, sofralarımızda yerli üretimi, doğallığı ve kaliteyi birlikte büyütelim.” dedi.

logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.