SON DAKİKA
Hava Durumu

#Türkiye Yüzyılı

Porsuk Haber Ajansı - Türkiye Yüzyılı haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Türkiye Yüzyılı haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

Türkiye Yüzyılı Eskişehir’in Her İlçesinde, Her Sokağında Yazılacak Haber

Türkiye Yüzyılı Eskişehir’in Her İlçesinde, Her Sokağında Yazılacak

AK Parti Eskişehir Milletvekili Fatih Dönmez AK Parti Eskişehir İl Başkanlığı tarafından Recep Tayyip Erdoğan Millet Bahçesi'nde düzenlenen bayramlaşma törenine katıldı. AK Parti Eskişehir Milletvekili Fatih Dönmez bayramlaşma töreninde yaptığı konuşmada şu ifadelere yer verdi; "Kıymetli Dava Arkadaşlarım, Değerli Teşkilat Mensupları, Aziz Hemşehrilerim, Bayramlar rabbimizin bize sunduğu bir durak, gönüllerimizi birleştiğimiz, kırgınlıkları unuttuğumuz, kardeşliğimizi yeniden inşa ettiğimiz kutlu zamanlardır. Hepinizin mübarek Kurban Bayramı’nı tebrik ediyorum. Bayramınız kutlu, haneniz bereketli, gönlünüz huzur dolu olsun. Değerli Hemşehrilerim, Kurban Bayramı, fedakârlığın, teslimiyetin, dayanışmanın adıdır. Hz. İbrahim’in, Rabbine olan kayıtsız şartsız bağlılığı; Hz. İsmail’in tevekkülü, bizlere her Kurban Bayramı’nda bir kez daha hatırlatır ki, iman; sadece sözle değil, eylemle, teslimiyetle, fedakârlıkla tamamlanır. Bu mübarek günler, sadece kurban kesmek değil; nefsimizi, kibirimizi, öfkemizi, bencilliğimizi de kesmektir. Paylaşmanın, kardeşliğin, vefanın bayramıdır Kurban Bayramı. Elimizi garibin sofrasına, gönlümüzü yetimin kalbine uzattığımız gündür. Değerli Yol Arkadaşlarım, AK Parti teşkilatlarında görev almak bir şereftir ama aynı zamanda ağır bir mesuliyettir. Zira biz, sadece yöneten değil; yön verirken yol gösteren, gönül alan, birleştiren insanlarız. Bizim için makamlar gelip geçicidir, kalıcı olan; bıraktığımız izdir, kazandığımız gönüldür. Bu noktada bize rehber olacak en büyük öğütlerden biri hiç şüphesiz Şeyh Edebali’nin Osman Gazi’ye verdiği nasihattir: "Ey oğul! Beysin! Bundan sonra öfke bize; uysallık sana... Güceniklik bize; gönül almak sana... Suçlamak bize; katlanmak sana... Geçimsizlik, çatışma bize; adalet sana... Kötü söz bize; affetmek sana…" Bu sözler, sadece 700 yıl önce bir beye değil; bugün bizlere, sizlere, il başkanımıza, ilçe başkanımıza, mahalle başkanımıza, kadın ve gençlik kollarımıza, her bir teşkilat mensubumuza verilmiş bir mirastır. Çünkü AK Parti'de görev almak; Kırgınlara merhem olmak, Kavgalılara köprü olmak, Küskünlere umut olmaktır. Liderlik, sadece emir vermek değil; öncülük etmektir, sabırla dinlemek, samimiyetle yönlendirmektir. Değerli kardeşlerim, Bu dava 22 yıllık bir çınarsa, bu çınarın temelinde sadakat, vefa ve istişare kültürü vardır. AK Parti’nin ilk yıllarında, zor şartlarda, her türlü engelleme, iftira ve kumpasa rağmen teşkilatlarımızı kuran, kapı kapı dolaşan, tek bir oy için günlerce çalışan, emek veren büyüklerimiz var. Onların tecrübesi bizim en büyük hazinemizdir. Onlardan öğreneceğimiz çok şey var. Unutmayalım ki, geçmişin tecrübesi olmadan, geleceğin vizyonu olmaz. Onun için “biz yaptık oldu” diyemeyiz. Teşkilatta istişare bir lütuf değil, mecburiyettir. Tecrübeye kulak vermek bir nezaket değil, bir zorunluluktur. Geçmişini bilmeyen, geleceğini inşa edemez. O yüzden bu bayram vesilesiyle, AK Parti’ye gönül vermiş her bir büyüğümüzün elini öpmeli, dünden bugüne bu harekette ayak izleri olan hiçbir kişiyi dışlamamalı, küstürmemeli, tam aksine duasını almalı, fikrine başvurmalıyız. Çünkü onlar bu teşkilatın çınarlarıdır. Değerli dava ve yol arkadaşlarım, 2023 seçimleri üzerinden 2 yıl su gibi akıp geçti. Şimdi önümüzde çok kıymetli bir fırsat var. Seçimsiz geçecek bir dönem ancak zaman hızla ilerliyor. İşte bu dönem, hazırlık yapanın kazanacağı, sahada olanın fark yaratacağı, teşkilat ruhunu diri tutanların öne çıkacağı bir dönemdir. 2028 hedefimize ulaşmak için, Mahalle mahalle, sokak sokak, hane hane çalışmalıyız. Vatandaşımızla sadece seçim zamanı değil, her zaman gönül bağı kurmalıyız. Birlikte yürümeli, birlikte üretmeli, birlikte başarmalıyız. Unutmayalım: Sahada olmayan teşkilatın, sandıkta sözü olmaz. Her mahallede seçmen yapısını iyi analiz etmeli, güçlü ve zayıf yönlerimizi net olarak ortaya koymalıyız. Sosyal medyadan birebir insan ilişkilerine kadar her mecrada doğru dili, doğru üslubu ve ikna edici yaklaşımı kullanmalıyız. Özellikle gençlerimize ve ilk kez oy kullanacak kuşaklara yönelik sade, samimi, inandırıcı bir üslup benimsemeliyiz. İl ve ilçe yönetimleri sadece yöneten değil, örnek olan olmalıdır. Kadın kollarımız, gençlik kollarımız mahalle temsilciliklerimizle güçlü bir bağ kurmalıdır. Her dava arkadaşımız kendini sadece bir görevli değil, bu kutlu yürüyüşün lideri gibi görmelidir. Eskişehir’in sorunlarını sadece konuşan değil, çözüm önerileri sunan, vizyon ortaya koyan, üreten teşkilat biz olmalıyız. Yerel sorunlardan ulusal meselelere kadar her alanda hazırlıklı olmalıyız. Türkiye Yüzyılı hedefini vatandaşımıza sadece bir slogan olarak değil, somut kazanımlar ve fırsatlar zinciri olarak anlatmalıyız. Kıymetli yol arkadaşlarım, 2028 seçimleri, sadece bir iktidar mücadelesi değil; Türkiye Yüzyılı’nın rotasını belirleyecek bir kader seçimidir. Ve biz bu yüzyılın öncüsü olmak zorundayız. Her birimiz, bu milletin derdini kendine dert edinmiş birer nefer olarak; Vazgeçmeyeceğiz, Durmayacağız, Umutsuzluğa kapılmayacağız, Bahane değil çözüm üreteceğiz. 2028’in zaferi, 2025’in, 2026’nın, 2027’nin sahadaki alın teriyle mümkün olacak. Unutmayın: Seçim bir günde kazanılmaz. Seçim, her gün yeniden kazanılır Kıymetli Dava Arkadaşlarım, Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın liderliğinde, “Türkiye Yüzyılı” vizyonuyla yeni bir yolculuğa başladık. Bu vizyon; sadece bir kalkınma programı değil, bir medeniyet projesidir. Adaletin, Hakkaniyetin, Üretimin, Dijitalin, Değerlerin ve gücün yüzyılıdır. Bu vizyon, 81 ilin değil, 7 milyar insanın umudu haline gelen bir Türkiye'nin yüzyılıdır. Türkiye Yüzyılı; vesayetin değil, milletin söz sahibi olduğu; korkuların değil, umutların konuşulduğu bir gelecektir. Bu yüzyılın mimarları arasında sizler varsınız. Mahalle başkanlarımızdan il başkanlarımıza, kadın ve gençlik kollarımızdan belediye meclis üyelerimize kadar hepimiz bu büyük yürüyüşün neferiyiz. Ama unutmayalım: Türkiye Yüzyılı, sadece Ankara’da değil; Sivrihisar’da, İnönü’de, Mihalgazi’de, Alpu’da, Eskişehir’in her ilçesinde, her bir sokağında yazılacak. Hep birlikte yazacağız. Bu bayramda kırgınlıklarımızı bırakalım, gönüller yapalım. Teşkilatımız içinde daha fazla istişare, daha fazla birlik, daha fazla dayanışma içinde olalım. Çünkü biz birlikte güçlüyüz. Rabbim, bu bayramı milletimize huzur, teşkilatımıza güç, davamıza bereket getirsin. Bayramınız mübarek olsun. Nice bayramlara birlik ve kardeşlik içinde ulaşmak duasıyla… Kalın sağlıcakla."

Rektör Adıgüzel, 2. İletişim Şurası Hazırlık Çalıştayı’na Katıldı Haber

Rektör Adıgüzel, 2. İletişim Şurası Hazırlık Çalıştayı’na Katıldı

Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı tarafından “Türkiye Yüzyılı: İletişim Yüzyılı” temasıyla düzenlenen ve açılışını Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun’un yaptığı “2. İletişim Şurası Hazırlık Çalıştayı” başarıyla tamamlandı. Anadolu Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Yusuf Adıgüzel, Çalıştay Bilim Kurulu ve Türkiye’de İletişim Eğitimi Çalışma Grubu Moderatörü olarak organizasyona katıldı. İletişim Başkanı Altun’un açılış konuşmasını yaptığı iki gün süren çalıştayda, Türkiye İletişim Modeli’nin bir uygulaması olarak Türkiye iletişim politikalarının çok paydaşlı istişare mekanizmasıyla daha da güçlendirilmesi ve geleceğin iletişim anlayışının şekillendirilmesi hedeflenirken 16 farklı başlıkta çalışma grubu da çalıştayda yer aldı. Bu kapsamda “Türkiye’de İletişim Eğitimi Çalışma Grubu” başlığı altında düzenlenen oturumun moderatörlüğü Anadolu Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Yusuf Adıgüzel tarafından gerçekleştirildi. “İletişim eğitiminin sorunları, akreditasyon, teorik ve uygulamalı eğitim, dünyada iletişim eğitimi, yeni trendler, mezuniyet sonrası kariyer olanakları ve sektörün beklentileri, akademisyen profili, medya okuryazarlığı” temalarında 27 kişiden oluşan çalışma grubuyla odak konular üzerinde çalışmalar yapıldı. Prof. Dr. Adıgüzel: “İletişim Eğitimi Çalışma Grubu’nun gerçekleştirdiği sunumlar eğitim sistemimiz, öğrencilerimiz ve sektör için başarının kapısını aralayacak temalardan oluşturuldu” Gerçekleştirilen çalıştay hakkında görüşlerini bildiren Anadolu Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Yusuf Adıgüzel şunları söyledi: “2. İletişim Şurası Hazırlık Çalıştayı kapsamında farklı konu başlıklarında çok verimli oturumlar gerçekleştirildi. Moderatörlüğünü üstlendiğim Türkiye’de İletişim Eğitimi Çalışma Grubu’nun gerçekleştirdiği sunumlar eğitim sistemimiz, öğrencilerimiz ve sektör için başarının kapısını aralayacak temalardan oluşturuldu. Bu vesileyle çalıştaya katılan, emek veren tüm katılımcılara kendi adıma teşekkür ediyor, elde edilen çıktıların hem iletişim eğitimine hem de sektöre yüksek katkılar sunmasını diliyorum.” Şura kapsamında 16 başlıkta, 425 çalıştay katılımcısı ile kapsayıcı bir anlayışla iletişim konusunda çok yönlü çıktılar elde edildi. “2. İletişim Şurası” ana programının Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın katılımıyla nisan ayında düzenlenmesi planlanıyor. Nihai program kapsamında panel ve konuşmaların yanı sıra moderatörler tarafından çalışma gruplarının raporları sunulacak. Raporlar ve davetli tebliğler, “2. İletişim Şurası 2025” adıyla kitap halinde yayınlanacak.

Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli Çalıştayı Düzenlendi Haber

Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli Çalıştayı Düzenlendi

Anadolu Üniversitesi Eğitim Fakültesi tarafından düzenlenen, “Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli Öğretim Programları Çalıştayı” Eğitim Fakültesi Konferans Salonunda gerçekleştirildi. Eğitimde yenilikçi yaklaşımlar ve öğretim programlarının geliştirilmesi amacıyla düzenlenen çalıştaya Anadolu Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Alper Tolga Kumtepe, Eğitim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Erkan Dinç, Dekan Yardımcıları Prof. Dr. Handan Deveci ve Doç. Dr. Şule Demirel Dingeç başta olmak üzere öğretim elemanları ve öğrenciler katılım gösterdi. Dekan Dinç: “Geçmişten bugüne eğitim modeli çok değişti” Açılış konuşmasında modern eğitim düzenine ayak uydurmanın önemine vurgu yapan Anadolu Üniversitesi Eğitim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Erkan Dinç şunları söyledi: “Türkiye Yüzyılı vizyonu, eğitim sistemimizi çağın gereksinimlerine uygun şekilde yeniden şekillendirmemizi gerektiriyor. Bu çalıştay, eğitimde yeni bir dönemin habercisidir. 2024 yılında eğitim-öğretim programı değişti. Bu program okuduğunu anlamada birkaç zorluk da ortaya çıkardı.  Bugün burada bu zorlukları ele almak ve bu programı hazırlayanları dinlemek amacıyla buradayız. Türkiye'de modern anlamda eğitimin temelleri Tanzimat dönemine denk gelir. Tanzimat'tan bugüne kadar eğitim sistemimiz içinde çok fazla çalışma yapıldı çok fazla gelişim kaydedildi. Bu gelişim odağında bu süreç boyunca en temel unsur eğitim öğretim programlarında yapılan çalışmalardır. Eğitimi geliştirmek süreçlerinde siyasetle ilgilenenler işe önce eğitim programlarını değiştirmekle başlamayı tercih ettiler. Günümüzde de bu anlayış değişikliklerle devam ediyor. Ancak halihazırda program değiştirmekte olan bir ülke olarak bu konudaki amaçlarımıza çok da ulaşabilmiş değiliz.” Açılış konuşmasının ardından “Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli Öğretim Programları Çalıştayı’nın ilk oturumunda Geçmişten Günümüze Türkiye’de Program Geliştirme Çalıştırmaları başlığında Anadolu Üniversitesi Eğitim Fakültesi öğretim üyesi Doç. Dr. Bilge Çam Aktaş, Programın Genel Yapısı başlığında Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi öğretim üyesi Prof. Dr. İlker Cırık Sosyal-Duygusal Öğrenme Becerileri başlığında Atatürk Üniversitesi öğretim üyesi Doç. Dr. Mehmet Buğra Özhan sunumlarını gerçekleştirdi. “Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli Öğretim Programları Çalıştayı”nda katılımcılar öğretim programlarının incelenmesi, dijitalleşmenin eğitimdeki rolü, değerler eğitimi ve yaratıcı düşünme becerilerinin kazandırılması gibi konuları ele aldı. Paralel olarak devam eden ve 81 konuşmacının yer aldığı çalıştay gün boyunca Eğitim Fakültesinde devam etti.

Türkiye'nin Tarım Envanteri Çıkartılmış Olacak Haber

Türkiye'nin Tarım Envanteri Çıkartılmış Olacak

​Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı çeşitli programlara katılmak üzere gittiği Karaman'da, İl Tarım ve Orman Müdürlüğünü ziyaret etti, kurum personeliyle toplantı gerçekleştirdi. Bakan Yumaklı, burada yaptığı konuşmada, Karaman'ın önemli bir tarım kenti olduğunu belirterek, “Türkiye Yüzyılı hedeflerimiz kapsamında tarım ve orman sektörüne ilişkin projeleri gerçekleştirmek için Türkiye'yi karış karış geziyoruz. Önemli olan üreticilerimizin sürdürülebilir, verimli, kaliteli bir üretimi, ülkemizin gıda arz güvenliğini sağlamak için gerçekleştirmesi. Ayrıca ülkemizin tarımsal ürün ihracatını her geçen gün çok daha ileri seviyelere getirmek en büyük amacımız. Şu anki verilere göre bu yılın sonu itibarıyla tarımsal üretim ihracatının 35 milyar dolarlara yaklaşacağını tahmin ediyoruz." dedi. “TÜRKİYE'NİN TARIMSAL ENVANTERİ HER AÇIDAN TEKRAR ÇIKARTILMIŞ OLACAK" Tarım sektörünün dış etkilerden çok fazla etkilendiğine dikkati çeken Yumaklı, “İklim değişikliği başta olmak üzere konjonktürel gelişmeler hem dünyada hem de ülkemizde özellikle su başta olmak üzere doğal kaynakların korunması ve kullanma-koruma dengesinin sağlanması hususunda öne çıkıyor. Pandemi gibi hususları bundan sonraki dönemde dikkate alarak planlamalarımızı yapıyoruz." dedi. Sektörün çözüm bekleyen başka sorunlarının da bulunduğuna dikkati çeken Bakan Yumaklı, şöyle konuştu: “Bunların da her geçen gün daha iyiye, daha güzele ulaşması için çalışmaya devam ediyoruz. Elbette tarımsal üretimle alakalı en önemli husus üretim planlamasıydı. Özellikle hangi ürünün nerede, ne kadar üretileceğine dair, suyu merkeze alan, kaynaklarımızı göz önüne alan ve üreticilerimizin öngörüsünü sağlayacak üretim planlamasını 2024 içerisinde hayata geçirdik. Tabii tek başına bu üretim planlaması kavramının yeterli olmayacağını, bunun araçlarının uygulanması gerektiğini de ifade etmek gerekir. Doğrudan ve dolaylı destekler, işlenmeyen tarım arazilerinin ekonomiye katkısının sağlanması ve sözleşmeli üretimin büyük oranda devreye alınması, üretim planlamamızın başarıya ulaşmasındaki en önemli unsurlar. Diğer bir konu da tarım sayımı konusuydu. Bu sayım, 2001'den sonra ilk kez yapılmış olacak ve tarım sayımıyla Türkiye'nin tarımsal envanteri her açıdan tekrar çıkartılmış olacak." Tarımsal desteklemelerin yeni planlamayla daha etkin ve verimli hale getirildiğini vurgulayan Yumaklı, destek modelinin temel destekler, planlama desteği ve üretim geliştirme desteği olarak 3 ana başlıkta toplandığını, bu desteklemelerin her bir çiftçiye anlatılmasının uygulamada büyük başarı göstereceğini söyledi.

logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.