SON DAKİKA
Hava Durumu

#Tmo

Porsuk Haber Ajansı - Tmo haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Tmo haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

Buğday Alım Fiyatı Enflasyon Dikkate Alınarak Açıklanmalıdır Haber

Buğday Alım Fiyatı Enflasyon Dikkate Alınarak Açıklanmalıdır

CHP Niğde Milletvekili ve TBMM Tarım, Orman ve Köy İşleri Komisyonu üyesi Ömer Fethi Gürer, KİT TMO raporlarının görüşüldüğü toplantıda konuştu. Düşük alım fiyatlarına dikkat çekerek bu yıl alım fiyatlarının çiftçi refahını sağlayacak bir düzeyde olmasını istedi. TMO İTHALATÇI DEĞİL, ÇİFTÇİMİZİN YANINDA OLMALIDIR CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer: “Geçtiğimiz yıl ürün alım fiyatında enflasyonun altında bir fiyat açıklandı. TMO, buğdayda bir yıl öncesine göre yüzde 12, arpada ise yüzde 3 artış sağladı. Enflasyon ve girdi maliyetleri dikkate alınmadan düşük bir alım fiyatı belirlendi. 2025 yılı içinde, mayıs ayında Çukurova'da büyük bir ihtimalle iklimin yarattığı olumsuzluklara rağmen hasat başlayacak. Yine düşük bir alım fiyatı, hububat üreticileri için büyük bir darbe olur. Geçtiğimiz yıl TÜİK verilerine göre 3,5 milyon ton hububat kaybımız var. Bu nedenle alım fiyatının bu yıl doğru bir rakam olarak açıklanıp çiftçi refahını sağlayacak şekilde belirlenmesi büyük önem taşıyor” dedi. Gürer, ithalat-ihracat olgusunun sürekli konu edildiğini belirtti ve şöyle devam etti: “DİR kapsamında yapılanlar anlatılıyor. İthal ürün alınıp işlenip yurt dışına ihraç ediliyor. DİR kapsamında ithal edilen ürünü niye bizim üreticimiz üretmiyor? Un ve makarna olarak işlenip yurt dışına gidenin hammaddesini bizim üreticimiz üretsin. Yurt dışından almayıp çiftçimizi desteklemiş oluruz. Türkiye'nin iklim dokusunun, çiftçisinin, üreticisinin bu konuda yeterliliği olduğunu düşünüyorum” diye konuştu. TMO ÜRETİCİ ATAĞINA GİTMELİ CHP Milletvekili Ömer Fethi Gürer, TMO Genel Müdürü’ne dönerek şunları söyledi: “Toprak Mahsulleri alım yaparken gidip ürün almıyor, sen oraya götürürsen alım yapıyor; ödemede problemler çıkıyor, süre uzuyor. Öyle olunca tüccar, gidip alım yaptığında avantajlı duruma geçiyor ve daha düşük fiyat veriyor. Artık Türkiye, içinde bulunduğu iklim krizi de dikkate alınarak yeniden taban fiyat ve gerçekçi desteklemelere dönmek zorunda. Aksi takdirde, gıdada arz sorunumuz ortaya çıkar. Bugün 'Paramız var, gidip alıyoruz' dersiniz, ama yarın o ürünü de bulamazsınız” dedi. SORUNLAR VAR CHP Milletvekili Ömer Fethi Gürer, ürün depolama sorunlarına da değindi. Gürer: “Lisanslı depoculuk 42 ilde var, tüm Türkiye'de yok şu anda. Lisanslı depoculuk olmadığı için her yerde bununla ilgili düzenleme gerçekleşmiyor ve ürünler açık alanda depolanıyor. 2006 yılında Toprak Mahsulleri Ofisi kendi depolarını önemli ölçüde sattı, işlevini değiştirdi. Ancak yine de Toprak Mahsulleri Ofisi’nin varlığı çiftçi için bir avantaj. Neden? Üç tane kurum kaldı: Et ve Süt Kurumu, Toprak Mahsulleri Ofisi ve Tarım İşletmeleri Genel Müdürlüğü. Diğerlerinin hepsi özelleştirildi. Toprak Mahsulleri Ofisi de çiftçinin kara gün dostu olmaktan ithalatçı bir yapıya sürüklendi. Depo olaylarında da kendi depolarını sattıktan sonra -hatta o konuda açıklama yapmıştım, Sayın Genel Müdür Bey de açıklama yaptı- kiralanan yerin sattıkları fiyata denk geldiğini söyledim. Rakamı açıklamadılar ama öyle olduğunu biliyorum. Bu bağlamda Toprak Mahsulleri Ofisi’ne önemli görev düştüğünü varsayıyorum. Ayrıca bazı ürünlerin alınıp yurt dışına satışıyla ilgili de çalışmalar yürütülüyor. Biliyorsunuz, 2024 yılı sonunda en çok iade gelen ürünlerden biri aflatoksinden dolayı incirdi. Bu yurt dışı iadelerle ilgili burada bir bilgiye rastlamadım. Söylemek istediğim şu: TMO önemlidir, değerlidir, kıymetlidir; ama içeriği boşaltılmış bir TMO’nun ne çiftçiye ne de ülkeye faydası olur. Kurumda çok değerli arkadaşlar çalışıyor, onlara itirazımız yok. Ancak politikayı TMO'nun belirlediği düşüncesinde değilim. Çünkü maliyetin altında bir alım fiyatı -taban fiyatı kalktığı için- belirleniyor. Önümüzdeki süreçte çiftçimizi koruyan bir anlayışın TMO tarafından sahiplenilmesini diliyorum. Ancak bildiğiniz gibi sistem olarak bir kişinin yetkili olduğu bir düzende yaşıyoruz. Bu konuda sizin de eliniz kolunuz bağlı. Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek olduğu sürece sıkı para politikası gereği, 'Enflasyonu düşüreceğim' diyerek çiftçiye verilmesi gereken desteklerin ve alım fiyatlarının uygulamaya konulmayacağını düşünüyorum” dedi.

Gürer: "Çin’den Pirinç Getirip Satan TMO, Patatesi Almalıdır" Haber

Gürer: "Çin’den Pirinç Getirip Satan TMO, Patatesi Almalıdır"

CHP Niğde Milletvekili ve Tarım, Orman ve Köyişleri Komisyonu Üyesi Ömer Fethi Gürer, tarım sektöründeki sorunlara dikkat çekti. CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, kar yağışının tarım için faydalı olduğuna dikkat çekerken, gıda fiyatlarındaki artışa karşı tedbir alınması gerektiğini vurguladı. Gürer, "Fırsatçılar ulaşım sorunlarıyla fiyatları artırabilir, bu yüzden denetimlerin artırılması önemli" dedi. Patates üreticilerinin sorunlarını gündeme getiren Ömer Fethi Gürer, düşük satış fiyatları ve artan maliyetler nedeniyle borçlarını ödeyemeyen çiftçilerin sıkıntı içinde olduğunu belirtti. Gürer, Toprak Mahsulleri Ofisi'nin (TMO) patates alımı yaparak üreticilerin mağduriyetini gidermesi gerektiğini ifade etti. FIRSATÇILARA DİKKAT! CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, kar yağışının olumlu etkilerinin yanında gıda fiyatlarındaki artışa karşı tedbir alınması gerektiğini belirterek, " Öncelikle şunu belirtmem gerekir ki, kar yağışı berekettir. Ülkemizde ciddi bir kuraklık tehlikesi vardı. Bu kar yağışı, tarım kesimi için yararlı olmuştur. O anlamda kar bereket getirdiği noktada, raftaki gıda ürünlerinin fiyat artışını da düşünmek gerekiyor. Bu anlamda önlemler alınmalı, ulaşımda ortaya çıkacak sorunlarla fırsatçılar, gözü doymayanlar fiyatları birden yukarı çekecektir. Bunun için de siyasi iktidarın denetimlerini artırması ve bu konuyu ele almasının önemli olduğunu düşünüyorum. Çünkü kar yağışı ile birlikte hem ulaşımda hem de ulaştırılan üründe sorun oluşacağı için, bununla ilgili süreç sorunlu olacaktır.” diye konuştu. PATATES ÜRETİCİSİ ZOR DURUMDA Ömer Fethi Gürer, patates üretiminde yaşanan sorunlara da değindi. Türkiye'de 2024 yılında patates üretiminin 6,5 milyon tona ulaştığını belirten Gürer, " Patates üretimi Türkiye'de 2024 yılında 6,5 milyon tona erişti.1999 yılındaki üretim miktarı kadar üretim olmasına rağmen, önceki yıllarda üretimde yaşanan düşme 2024 yılında patates artışı olarak gerçekleşti. Onun da satışında sorunlar oluştu. Son günlerde farklı illerden üreticiler arıyor, “Ne olacak bizim hâlimiz?” sorusunu bizlere yöneltiyor. Bitlis'in Ahlat Dernek Başkanı Adnan Ayber Bey de Bitlis Ahlat'ta 250 bin ton patatesin depolarda olduğunu, 100 bin tona yakında fasulyenin depoda bulunduğunu, çiftçilerin büyük mağduriyet yaşadığını anlattı." dedi. Nevşehir ve Niğde'deki ziyaretlerinde de benzer manzaralarla karşılaştığını aktaran CHP’li Ö.Fethi Gürer, " Niğde ilini ve Nevşehir ilini ziyaret ettiğimde, üreticilerin ürünlerinin depoda kaldığını gördüm. Niğde ve Nevşehir bölgesinde 600 bin tona yakın patatesin satış beklediğini yerinde gördüm. Üretici çok zor durumda; borçlarını ödeyemediği için icralar başlamış bulunuyor. Bu anlamda, tarlasından tarım aletlerine kadar icra gelebilecek ne varsa onlara icranın gelmeye başladığını belirtiyorlar” ifadelerini kullandı. "PATATES ÇÖP OLACAK" Patates çiftçilerinin artan maliyetler ve düşük satış fiyatları nedeniyle büyük sıkıntılar yaşadığını belirten CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, " Patates çiftçileri, artan maliyetler ve düşük satış fiyatı nedeniyle borçlarını ödeyemiyorlar. Maliyetlerin artması nedeniyle, bu yıl patatesin maliyet fiyatı 6-7 lira aralığında gelişti. Ancak geçen yılki ürün, 3 liraya tüccar tarafından alınmadı. Devlet bu duruma müdahil olmadı. Geçmiş yıllarda yapılan Toprak Mahsulleri Ofisi'nin alımı gerçekleşmedi. Şu ana kadar Toprak Mahsulleri Ofisi'nin alıp almayacağı da belli olmadığından, tüccar da gelmedi. Patatesin bir ay içinde satışı gerçekleşmezse, çöp olacak.” uyarısında bulundu. Gürer, “Gübreye, mazota ve tohuma gelen fiyat artışları, düşük satış fiyatıyla birlikte çiftçinin dengesini bozdu. Yeterli devlet desteğinin verilmemesi nedeniyle, patates üreten çiftçiler için 2024 yılı kara bir yıl oldu. 2025 yılının başında da bu konuda depodaki ürün için bir şey yapılmaması, çiftçiyi daha da zora soktu. Üreticinin maliyetleri dahi şu anda karşılayamıyor.” dedi. CHP Niğde Milletvekili Ö.Fethi Gürer, üreticinin yaşadığı mali sıkıntıların  raftaki fiyatlara yansımadığına dikkat çekerek, " Patatesin alım fiyatlarında düşük gerçekleşmesi, raftaki ürünün fiyatının düşmesine de neden olmadı. Niğde, Nevşehir, Afyon ve farklı illerde çiftçiden çıkan patates 3 lira civarındayken, büyük kentlerde marketlerde 20 liraya satılıyor. Yani, üretenin kazanamadığı, tüketenin ise çok yüksek fiyatla patatese erişmek zorunda kaldığı bir süreçte, bu durumu düzenlemesi gereken siyasi iktidardır.” dedi. TMO'YA ÇAĞRI Gürer, Toprak Mahsulleri Ofisi'nin (TMO) patates alımı yapması gerektiğini belirterek, " Çin'den pirinç getirip halka satan TMO’nun, ülkemiz topraklarında yetişen patatesi alıp benzer bir fiyatlandırma ile uygun fiyatla vatandaşa sunmaması düşündürücüdür. Ramazan ayı öncesi, fakir fukaranın ve garip gurebanın ete dahi erişemediği bir süreçte, en azından patates tüketebilmesine olanak sağlayacak düzenlemeler yapılabilir. Patates fiyatlarını artırmak, çiftçinin en azından maliyetini karşılamasına olanak sağlamak ve ihracatın teşvik edilmesi şarttır” ifadelerini kullandı. BORÇ YAPILANDIRMASI ŞART Çiftçilerin borçlarının sürdürülebilir bir noktaya taşınması gerektiğini vurgulayan Gürer, " Üreticilere doğrudan destek sağlanmalı, tarımsal borçlar sürdürülebilir bir noktaya taşınmalıdır. Bu anlamda, borçlu çiftçiler için kredi yapılandırılmasına gidilmelidir. 2024 yılında verdiğimiz kanun teklifiyle, çiftçilerin mevcut borçlarının 2 yıl ötelenmesi, faizlerinin silinmesi ve çiftçiye destek verilmesi gerektiğini ifade etmiştik.” diye konuştu. ÇİFTÇİLERİN ZARARI KARŞILANMALI Tarım sigortası konusuna da değinen CHP’li Ömer Fethi  Gürer, çiftçilerin ürünlerinde yaşadıkları zararların karşılanması gerektiğini belirtti. “Ayrıca çiftçilerin ürünlerinde yaşadıkları zararları karşılayacak bir tarım sigortası anlayışı ve koruyucu bir destek mekanizması geliştirilmelidir.” ifadelerini kullandı. Kooperatifçiliğin önemine vurgu yapan Gürer, “Türkiye’de uygulamada sorunlar yaşayan kooperatifler yeniden düzenlenerek, üretim öncesi, üretim sırası ve sonrasını kapsayacak şekilde çiftçilere destek olacak şekilde planlanmalıdır. Mutlak suretle kooperatifçiliğin geliştirilmesi gerekmektedir.” dedi. TOPRAK SAĞLIĞI KRİTİK BİR HALE GELDİ CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, tarımın sürdürülebilirliği için toprak sağlığının korunmasının büyük önem taşıdığını söyledi. “Toprak sağlığının korunmaması, ilerleyen süreçte daha büyük sorunların yaşanmasına neden olacaktır,” diyen Gürer, sulama suyu sorunlarının da giderek derinleştiğine dikkat çekti. İç Anadolu’da kuyulardan çıkarılan suların elektrikle kullanıldığını belirterek, “Kuyu ruhsatlarının olmaması, çiftçilerin bankalardan destek almasını engelliyor. Bu durum, modern sulama yöntemlerine geçişin önünü tıkıyor,” ifadelerini kullandı. VAHŞİ SULAMA TARIMI DAHA SORUNLU HALE GETİRİYOR Vahşi sulama uygulamalarının su ve enerji israfına yol açtığını belirten Gürer, “Vahşi sulama nedeniyle daha çok su harcanmakta, daha yüksek elektrik faturaları ödenmekte ve tarım daha sorunlu hale gelmektedir. Suyun yönetiminin yanı sıra biyolojik mücadele yöntemleriyle tarımda yaşanan sorunların ele alınması önemlidir. Özellikle aflatoksin gibi, yurtdışına ihraç edilen ancak geri dönen ürünlerde görülen sorunların ortadan kaldırılması için biyolojik mücadeleye ağırlık verilmelidir.” dedi. Gürer ayrıca, “Toprak analizlerinin doğru yapılması, uygun gübreleme şartlarının sağlanması, hastalık ve zararlılarla ilgili kapsamlı mücadele, kaliteli tohum sağlanması gibi uygulamalar, tarımın sürdürülebilirliği için şarttır. Uluslararası standartlara uygun üretim ve yerli pazarların keşfedilmesi, geleceğe dönük tarım uygulamalarında önemli bir yer tutacaktır.” şeklinde konuştu. KATMA DEĞERLİ ÜRÜN YATIRIMLARI YAPILMALI Ürün çeşitlendirmesi konusunun önemine de değinen Gürer, patates gibi ürünlerin işlenerek katma değeri yüksek hale getirilmesi gerektiğini ifade etti. “Niğde’de patates unu projesi gibi yatırımlar hayata geçirilseydi, hem üreticinin zararı önlenir hem de tarım sektöründe teknik gelişmeler sağlanabilirdi. Katma değerli ürünlere dönüştürülmeyen patatesler milli servetin ziyan olmasına yol açıyor,” diye konuştu. TARIMSAL KREDİLER YAPILANDIRILMALI Tarımsal kredilerin yeniden yapılandırılması gerektiğini vurgulayan Gürer, desteklerin artırılmasının çiftçilerin üzerindeki yükü hafifleteceğini ifade etti.  Ömer Fethi Gürer, iklim değişikliğiyle bağlantılı sorunların da göz ardı edilmemesi gerektiğini belirterek, “Mevsimsel kaymalar nedeniyle ilaçlama, sulama ve gübreleme süreçlerinde değişimler yaşanıyor. Bu, ürünün dayanıklılığını ve içeriğini olumsuz etkiliyor.” dedi. DEPODAKİ ÜRÜNLER TMO TARAFINDAN ALINMALI Depolarda bekleyen ürünlerin Toprak Mahsulleri Ofisi tarafından alınmasının önemine dikkat çeken Gürer, “Bu ürünler uygun fiyatlarla piyasaya sunulmalı ve tüketiciye ulaşımı sağlanmalıdır. Tarım ürünleri için gerçekçi üretim planlaması yapılmalı ve pestisit gibi sorunları giderecek tedbirler alınmalıdır.” dedi. ÇİFTÇİ EĞİTİMİ DESTEKLENMELİ Son olarak çiftçi eğitimine daha fazla destek verilmesi gerektiğini belirten Gürer, tarım sektöründeki eksikliklerin eğitimle giderilebileceğini ifade etti. CHP’li vekil Ömer Fethi  Gürer, “Türkiye’nin toprakları yanlış gübreleme ve ilaçlama nedeniyle tehdit altında. Bu sorunlar sadece kâğıt üzerinde kalmamalı, pratiğe yansıtılmalıdır.” diyerek sözlerini tamamladı.

Mısır Alım Fiyatı En Az 11 Lira Olmalı! Haber

Mısır Alım Fiyatı En Az 11 Lira Olmalı!

CHP Niğde Milletvekili ve Tarım, Orman ve Köyişleri Komisyonu Üyesi Ömer Fethi Gürer, Niğde’nin Bor ilçesine bağlı Kızılca Köyünde mısır üreticileriyle bir araya gelerek, Toprak Mahsulleri Ofisi’nin (TMO) mısır alım fiyatını en az 10 TL ve 1 TL destekle birlikte 11 TL olarak açıklaması gerektiğini söyledi.   Gürer, Çukurova’da mısır hasadının başladığını, Niğde’de ise hasadın yaklaştığını, ancak TMO'nun henüz alım fiyatını duyurmadığını ifade etti. Artan girdi maliyetleri dikkate alınarak, mısır alım fiyatının en az 10 TL olarak belirlenmesinin zorunlu olduğunu vurgulayan Gürer, aksi takdirde bu yıl olduğu gibi gelecek yılda mısır üretiminde düşüş yaşanacağına dikkat çekti. Ayrıca, mısır ithalatındaki artışa değinerek, üretimdeki düşüşün ithalatı daha da artıracağı uyarısında bulundu. BEKLENTİ EN AZ 10 LİRA CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, “Ülkemizde danelik ve yemlik mısır yetiştiriliyor; ancak mısırda da Türkiye ithalatçı durumunda. Son 2 yılda 4 milyon ton mısır ithal edildi. Geçen yıl mısıra %5'lik bir fiyat artışı yapıldı ve çiftçiden 6.000 liradan mısır alındı. Bu yıl ise çiftçinin danelik mısırda beklentisi, en az 10 lira alım fiyatı uygulanması ve 1 lira da destek verilmesi, yani mısırlarının 11 liradan alınması yönünde." dedi.  Gürer, üreticilerin artan girdi maliyetleri nedeniyle bu yıl da mısırdan para kazanamazlarsa, gelecek yıl yemlik mısır ekmeyi bırakacaklarını ifade ettiklerine dikkat çekti. TÜİK Bitkisel Üretim Mayıs ayı tahmininde mısır  üretiminin %5,6 azalarak yaklaşık 8,5 milyon ton olacağı öngörüldüğünü, bir önceki yıl mısıra verilen düşük alım fiyatın üretimi etkilediğini  belirtti.  Gürer, “Silajlık olarak ekilen mısır hayvan yemi olarak kullanılıyor, ancak yemlik mısırdan un elde ediliyor, yağ elde ediliyor, doğrudan pişirilerek yada haşlanarak tüketiliyor. Türkiye'nin bu alanda da açığı var. Yani üreticimiz üretmek istiyor, ancak devlet düşük alım fiyatı uygulayarak sanki "Sen ekme" diyor. Bu yıl mısırda beklenti, yine en az destekle beraber 11 liralık bir fiyat. Bu gerçekleşmezse ekim zorlaşacak.” diye konuştu. MALİYETLER ARTTI Çiftçi Recep Kahraman ise mısır ekiminin giderek azaldığını belirterek, "Mısır ekenlerin sayısının azaldığı doğrudur. Bu yıl eken kazanmazsa bu seneden sonra ekmeyi niye düşünsün. Her yıl ürün deseni deneye deneye çiftçiliği bitireceğiz. Hangisinden para kazanırsa ona yönelecek. Bu yıl ise her üründe dert var." dedi. Üretici, gübre, ilaç, mazot gibi girdi maliyetlerinin geçen seneye göre %50’den fazla arttı. Bir traktörün tarlaya girmesi, bir depo mazotla sabahtan akşama kadar 50-60 dönüm yer işler. Bunun maliyeti de mazota tekabül ettiği için çiftçi bunu karşılayamıyor ve şu anda çok mağdur durumda." ifadelerini kullandı. Bir diğer mısır üreticisi Emin Baştürk de benzer sıkıntılardan bahsetti: "Şu anda mısırın maliyeti 10 lirayı buluyor. Alım fiyatının en az 11 lira olması gerektiğini düşünüyoruz. Çünkü işçilik, gübre, su, mazot, elektrik giderleri de arttı." ALIM FİYATI BELİRSİZ CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, Çukurova’da mısır hasadının başladığını ve Niğde bölgesinde de mısırların olgunlaşma noktasında olduğunu belirtti. Ancak bu süreçte, mısırın pazarlarda geçen yılki fiyattan satıldığını ve tüketimin azaldığını söyledi. "Vatandaşın alım gücü düşünce, mısır gibi ürünleri daha az tüketiyor. Bu mısırdan aynı zamanda un ve yağ da elde ediliyor; yani sanayide de kullanılıyor." dedi. Türkiye'nin son iki yılda 4 milyon ton mısır ithal ettiğini hatırlatan Öner Fethi Gürer, ithalattan vazgeçilmesi ve yerli üreticinin desteklenmesi gerektiğini belirtti. Gürer, "Bir an önce Toprak Mahsulleri Ofisi de mısır alım fiyatını açıklasın. Şu an ortada mısırın alım fiyatı yok; hasat başlamış, çiftçi yalnızca tüccara mahkum durumda. Bu nedenle, kamu devreye girmeli ve Toprak Mahsulleri Ofisi mısır için alım fiyatını bir an önce açıklamalıdır." şeklinde konuştu.

logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.