SON DAKİKA
Hava Durumu

#Tarım Ve Orman Bakanlığı

Porsuk Haber Ajansı - Tarım Ve Orman Bakanlığı haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Tarım Ve Orman Bakanlığı haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

Bu İhmallerin Hesabını Vermek Vicdanı ve Hukuki Sorumluluğunuz! Haber

Bu İhmallerin Hesabını Vermek Vicdanı ve Hukuki Sorumluluğunuz!

Türkiye Eskişehir’in Seyitgazi ilçesinde başlayıp Afyonkarahisar’a sıçrayan orman yangınlarında yaşamını yitiren orman işçilerinin yasını tutarken, geride yangın söndürme çalışmalarına katılan ekiplerin ölümüne ilişkin ortaya atılan ihmaller ve yanıt bekleyen sorular kaldı. CHP Eskişehir Milletvekili Utku Çakırözer, 10 kişinin yaşamını yitirdiği büyük orman yangınındaki ihmalleri TBMM gündemine taşıdı. Yangın söndürme çalışmalarına katılan ekiplerle gerçekleştirdiği görüşmelerde kendisine aktarılanlar ile kamuoyuna yansıyan ihmallere ilişkin Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı’nın yanıtlaması talebiyle TBMM’de soru önergesi veren Çakırözer, “Yangın söndürme çalışmalarına katılan personeller riskli bölgelere nasıl yönlendirildi? Yangın eğitimi olmayan, yeni işe başlamış deneyimsiz personeller yangın söndürme çalışmalarında neden görevlendirildi? İşçilerin koruyucu kıyafet, maske ve yeterli teçhizatı neden yoktu? Riskli bölgede söndürme çalışmaları yapan ekiplerden bir kısmı geri dönerken, bir kısmı neden geri dönemedi? Ekipler riskli bölgelere nasıl yönlendirildi? Risk anında ekiplere bölgeden ayrılın emri verildi mi, verilmedi mi? Kriz anında neden koordinasyon eksikliği yaşandı?” sorularına yanıt istedi. Çakırözer, “ ‘Beklenmeyen oldu, rüzgar ters esti’ açıklamaları bu yangına, ölümlere tek gerekçe yapılamaz! Hiçbir şeyin üstünü örtmeden bu soruların şeffaf şekilde yanıtlanması, ihmallere ilişkin sorumluluğu olanlar hakkında gereğinin yapılması orman şehitlerimize ve onların ailelerine hem vicdanı hem hukuki sorumluluğunuzdur” dedi. VAHİM İHMALLERİ BAKAN YUMAKLI’YA SORDU Eskişehir’in Seyitgazi ilçesinde meydana gelip Afyonkarahisar’a sıçrayan ve 5 orman işçisi ile 5 AKUT görevlisi 10 kişinin yaşamını yitirdiği orman yangınlarına ilişkin kamuoyunda tartışılan sorular Meclis gündemine taşındı. CHP Eskişehir Milletvekili Utku Çakırözer, TBMM’de Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı’nın yanıtlaması talebiyle kapsamlı bir soru önergesi verdi. “EĞİTİMSİZ, DENEYİMSİZ PERSONELLERİ NEDEN GÖREVLENDİRDİNİZ?” Yangın söndürme çalışmalarına katılan 10 kişinin yaşamını yitirmesinin ardından ortaya atılan ihmallere ilişkin kamuoyunun bilgilendirilmesi gerektiğini söyleyen Çakırözer, “Orman yangınlarına müdahale ederken yaşamını yitiren kahraman evlatlarımız için yüreklerimiz yandı, yanıyor. Yangına ilişkin kamuoyuna yansıyan, bizim de bölgede gözlemlediğimiz ve söndürme çalışmalarına katılan ekiplerle gerçekleştirdiğimiz görüşmelerde ortaya atılan vahim ihmaller var. Henüz yeni işe başlayan 2, 3 aydır görevde olan personellerin yangın söndürme çalışmalarına katıldığı, deneyimsiz personellerin yangın söndürmede görev aldığı, kriz yönetiminde eksiklik olduğu iddiaları oldukça vahim. Bu vahim ihmallere ilişkin kamuoyu bilgilendirilmeli ve ihmalleri olanlar hakkında derhal gereği yapılmalı” dedi. “KORUYUCU KIYAFET, MASKE VE YETERLİ EKİPMAN NEDEN YOKTU?” Çakırözer TBMM’de verdiği soru önergesinde şu sorulara yanıt istedi: Memleketim Eskişehir’in Seyitgazi ilçesinde meydana gelen yangınlara müdahalede koordinasyon nasıl sağlanmıştır? Yangına müdahalede hangi kurum ve kuruluşlar görev almıştır? Yangın söndürmede görev alan personel sayısı kaçtır? Bu personeller hangi kurumlarda çalışmaktadır? Yangın söndürmede görev alan gönüllü ekipler kimlerdir? Bu ekipler nasıl belirlenmiştir? Ekiplerin yangın söndürme çalışmalarına katılımında hangi hususlara dikkat edilmektedir? Yangınlarda görev alan personelin yangın söndürme konusundaki eğitim düzey ve deneyimi nedir? Yangın söndürme çalışmalarında görev alan personelden kaçının yangın sertifikası vardır? Yangın söndürme çalışmalarına katılan ekiplerin koruyucu kıyafet, maske ve yeterli teçhizat ile ekipmanı neden yoktu? “EKİPLER RİSKLİ BÖLGELERE NASIL YÖNLENDİRİLDİ?” Ekipler riskli bölgelere nasıl yönlendirildi? Kriz anında, riskli bölgede söndürme çalışmalarında görev alan ekiplerden bir kısmı geri dönerken, bir kısmı neden geri dönemedi? Risk anında ekiplere bölgeden ayrılın emri verildi mi, verilmedi mi? Yangın söndürme çalışmalarında kriz anında koordinasyon eksikliği neden yaşandı? Orman yangınına müdahale sürecindeki ihmaller ve eksikliklerle ilgili sorumlular hakkında herhangi bir işlem, idari soruşturma başlatıldı mı? “KAÇ TOPLANTI YAPILDI, HANGİ KARARLAR ALINDI?” Eskişehir’deki yangında hangi bölgede, ne kadar alan zarar gördü? Yangınla mücadele konusunda, 2025 yılı içerisinde Eskişehir’de kaç yangın komisyon toplantısı yapıldı? Bu toplantılarda kimler yer aldı, hangi kararlar alındı? Toplantılarda kurumların yapacakları iş ve işlemlere ilişkin hangi kuruma hangi görevlendirme yapıldı? Eskişehir’de yangınla mücadele konusunda yapılan yangın komisyon toplantıları sonrasında görevi ihmal nedeniyle uyarı ya da yasal işlem yapılan kurum/kuruluş oldu mu? Orman yangınları ile havadan mücadele kapsamında kullanılan helikopter, uçak, İHA sayısı nedir? Bu envanterden kaçı Eskişehir için ayrılmıştır? Orman yangınları ile mücadelede Eskişehir’deki yangın işçisi, teknik personel, orman muhafaza memuru, gönüllü sayısı kaçtır? Bu sayıların Eskişehir’in ilçelerine göre dağılımı nedir? Türkiye geneli ve Eskişehir için orman yangınlarına müdahale kapasitesini artırmak amacıyla ulusal yangın stratejisi oluşturulacak mıdır?"

Seyitgazi’de Orman Yangını Haber

Seyitgazi’de Orman Yangını

Seyitgazi'nin Fethiye ve Büyükyayla Mahalleri arasında bulunan Çukurca mevkiinde dabah saatlerinde henüz nedeni belirlenemeyen bir orman yangını çıktı. Yangın ihbarı ile birlikte Seyitgazi Belediyesi, Eskişehir Büyükşehir Belediyesi, Eskişehir Orman Bölge Müdürlüğü, DSİ 3. Bölge Müdürlüğü, Eti Maden İşletmeleri Kırka Bor İşletme Müdürlüğü, AKUT, AFAD, OBAK, DAK, İl Jandarma Komutanlığı ile çevre İllerden gelen İtfaiye ekipleri ve vatandaşlar tarafından söndürme çalışmalarına başlandı. Eskişehir Valisi Hüseyin Aksoy, Seyitgazi İlçesi Büyükyayla Mahallesi’nde meydana gelen yangın sonrası bölgeye giderek incelemelerde bulundu. Yangına ilişkin yetkililerden bilgi alan Vali Aksoy sahada görev yapan ekiplerle görüşerek yürütülen çalışmalar hakkında değerlendirmelerde bulunurken yangınla ilgili hasar tespit çalışmalarının sürdüğünü ifade etti. Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı gün içinde farklı illerde farklı ölçülerde yangınlarla da mücadele edildiğini belirterek şu ifadelere yer verdi "Ekiplerimiz, bugün ülke genelinde 22'si ormanlık alan, 32'si de orman dışı alan olmak üzere 54 yangınla mücadele etti. Bunlardan 51'i kontrol altına alındı. Bugün başlayan ve devam eden 3 yangın var. Bunlardan bir tanesi, Eskişehir Seyitgazi, ikincisi Karabük merkeze yakın Çukurca ya da oraya yakın bir yerleşim birimi, bir de İzmir Urla'da devam eden yangınlar. Bunlarla ilgili arkadaşlarımızın en son bize verdiği rapor, enerjilerinin düşürüldüğü ve gece boyu müdahalelerle birlikte inşallah yarın itibarıyla güzel haberler verileceği yönünde." dedi. Yangınla mücadelede orman teşkilatı ve diğer kamu kurum ve kuruluşlarındakilerin yanı sıra vatandaşların da römorklarla su taşıyarak yardımcı olduğunu belirten Yumaklı, şunları kaydetti: "Bugün burada birçok ekibimiz, rüzgarın aniden yön değiştirmesiyle alevlerin içerisinde kaldı, 4 arkadaşımız dumanlardan etkilendi. Çok şükür, kendilerinde herhangi bir şey yok. Eskişehir ile ilgili rapor almak için kendisini aradığımız Eskişehir Orman Bölge Müdürümüz, tam benimle telefonda konuşurken rüzgarın yine ters esmesiyle ateşlerin içerisinde kaldı 7-8 arkadaşıyla birlikte. Hemen telefonu kapattı, hamdolsun herhangi bir hasar olmadan çıktı ancak onlar da dumandan etkilendiler. Kısa bir tedaviyle tekrar işlerinin başına döndüler." dedi.

Ormanlarımız Yanıyor, Devlet Aklı da Tükeniyor! Haber

Ormanlarımız Yanıyor, Devlet Aklı da Tükeniyor!

CHP Eskişehir Milletvekili İbrahim Arslan, her yıl tekrar eden orman yangınlarının yalnızca bir doğa olayı değil, yönetim krizi ve kamu kaynaklarının israfının sonucu olduğunu belirterek Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı’nın yanıtlaması istemiyle Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığı’na yazılı soru önergesi sundu. Arslan, yangınlara havadan müdahalede yaşanan zaafiyetler, Türk Hava Kurumu gibi köklü kurumların dışlanması, yüksek maliyetli kiralama modelleri ve hazırlıksız yönetim anlayışının bu yıkımı büyüttüğünü vurguladı. “Her yaz geliyorum diyen felakete hâlâ hazırlıksızsınız.” Milletvekili Arslan, yangın sezonu başlamadan yeterli hazırlığın yapılmadığını ve bilime dayanmayan, günü kurtaran politikalarla hareket edildiğini belirterek şu değerlendirmeyi yaptı: “Yangınlar yalnızca ağaçları değil, yaşam alanlarımızı, geleceğimizi, ekosistemi yok ediyor. Liyakatsiz ve koordinasyonsuz yönetim anlayışı yüzünden ülkemiz her yaz aynı kabusu yaşıyor.” “Türk Hava Kurumu neden dışlandı?” Arslan, Türk Hava Kurumu’na ait uçakların yıllarca hangarda bekletilmesini, buna karşılık milyonlarca liralık kiralama ihaleleri yapılmasını eleştirdi: “Bir yanda yıllarca bakımı yapılmamış THK uçakları, diğer yanda yüksek maliyetli kiralama modelleri var. Bu tercihin gerekçesi nedir?” “Kamu kaynakları hangi firmalara aktarılıyor?” Yangın söndürme araçlarının kiralanması sürecinde şeffaflık eksikliği olduğuna dikkat çeken Arslan, şu soruyu yöneltti: “THK uçaklarının bakım maliyeti mi, yoksa kiralama modeli mi daha ekonomiktir? Kamu kaynakları hangi firmalara, hangi koşullarda aktarılmaktadır?” Bakan Yumaklı’ya yöneltilen sorular: Eskişehir Milletvekili İbrahim Arslan’ın Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı’dan yazılı yanıt istediği sorular şunlardır: 1. 2025 yılında çıkan orman yangınlarının sayısı, yanan alan miktarı ve illere göre dağılımı nedir? 2. Yangın söndürmede kullanılan uçak ve helikopter sayısı kaçtır? Kaçı kamuya ait, kaçı kiralıktır? 3. 2025 yılı itibarıyla aktif durumda olan yangın söndürme filosu hangi kapasitededir? Bu kapasite yeterli midir? 4. Türk Hava Kurumu’na ait CL-215 uçaklarının kaçı aktif hale getirilmiştir? Neden uzun süre bakımları yapılmamış ve kullanılmamıştır? 5. THK uçaklarının bakım maliyeti ile kiralama maliyetleri kıyaslandığında hangisi daha ekonomiktir? Kiralama ihaleleri hangi firmalara verilmiştir? 6. Türk Hava Kurumu neden hâlâ kayyum yönetimindedir? Genel kurul neden yapılmamaktadır? Anayasa Mahkemesi kararına rağmen kayyum yönetimi niçin sürmektedir? 7. Yangın sezonu öncesi hangi hazırlıklar yapılmış, erken uyarı sistemleri, İHA’lar ve gözetleme kuleleri ne zaman devreye alınmıştır? 8. Son 5 yılda Sayıştay veya bakanlık denetimlerinde tespit edilen eksiklikler, ihmaller veya kamu zararı var mıdır? Bu raporlar kamuoyuyla paylaşılacak mıdır? 9. Yanan alanlarda kalıcı ekosistem ve yaban hayatı restorasyonu için hangi adımlar atılmıştır? Arslan açıklamasında şu ifadeleri kullandı: “Ormanlarımız yanarken, aynı zamanda devlet aklı da tükeniyor. İklim krizinin etkileri ortadayken hâlâ günü kurtarmaya çalışan politikalarla hareket edilmesi kabul edilemez. Bu soruların yanıtlanması, kamuoyunun gerçekleri öğrenmesi ve ekosistemimizin korunması için zorunludur.”

Sakarbaşı Hala Bekliyor, Eskişehir Susmuyor! Haber

Sakarbaşı Hala Bekliyor, Eskişehir Susmuyor!

CHP Eskişehir Milletvekili İbrahim Arslan, Eskişehir’in içme ve kullanma suyu ihtiyacının karşılanması amacıyla Sakarbaşı kaynaklarından su getirilmesine ilişkin projede hiçbir somut ilerleme kaydedilememesi üzerine, Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı’nın yanıtlaması istemiyle yeni bir yazılı soru önergesi verdi. 2020’de Başlayan Süreçte Hâlâ Sahada Bir Çalışma Yok Arslan, 2020 yılında Eskişehir Büyükşehir Belediyesi ve DSİ Genel Müdürlüğü arasında imzalanan protokolün üzerinden 4 yılı aşkın süre geçtiğini, 2021’de DSİ tarafından onaylanan protokol hakkında geçtiğimiz yıl verdiğim soru önergesine “planlama çalışmalarının 2024 sonunda tamamlanacağı” cevabının verildiğini hatırlattı. Ancak 2025 yılına gelinmesine rağmen planlama raporunun tamamlanıp tamamlanmadığı, ihale sürecinin başlatılıp başlatılmadığına dair kamuoyuna herhangi bir bilgilendirme yapılmadığını vurgulayan Arslan, bu konularda net yanıtlar talep etti. Arslan: “Bu Gecikmenin Makul Bir İzahı Olmalı” Yeni soru önergesinde şu sorular yer aldı: Planlama raporu 2024 sonunda tamamlandı mı? Proje yapımı için ihale gerçekleştirildi mi? Güncel proje maliyeti nedir? İnşaata ne zaman başlanacak, ne zaman bitirilecek? Konuya ilişkin açıklama yapan Arslan, şunları söyledi: “Eskişehir halkı 4 yılı aşkın süredir bu projenin hayata geçmesini bekliyor. Bakanlık yetkilileri her seferinde ‘planlama’, ‘hazırlık’ diyerek oyalama taktiği uyguluyor. Ortada ne şantiye var, ne temel atma. Bu şehrin su hakkını kimse görmezden gelemez. Lafla değil icraatla konuşmak zorundalar.” 14 Milyar TL’lik Projede Durum Belirsizliğini Koruyor! Bakanlıktan daha önce gelen yazılı yanıtta, projenin yaklaşık 14 milyar TL maliyetle hayata geçirileceği belirtilmişti. Ancak aradan geçen zamana rağmen yatırım programına alınmadığı gibi, kamuoyuna açık bir takvim de açıklanmış değil. Arslan’ın çağrısı net: “Sakarbaşı hâlâ bekliyor, Eskişehir susmuyor!”

Eskişehir Çiftçisine 66 Milyon TL Destek Haber

Eskişehir Çiftçisine 66 Milyon TL Destek

Eskişehir İl Tarım ve Orman Müdürlüğü'nce yapılan açıklamada Tarım ve Orman Bakanlığınca yapılan Yağlı Tohumlu Bitkiler Desteği kapsamında Eskişehirli 2 Bin 153 çiftçiye 65 Milyon 441 Bin 988 TL destek ödemesi yapılmaya başlandığı vurgulandı. Bununla birlikte Hayvan Hastalıkları Tazminat Desteği kapsamında ise Eskişehirli yetiştiricilere 968 Bin TL destekleme ödemesinin hesaplarına aktarılacağı açıklandı 2024 üretim yılı Yağlı Tohumlu Bitkiler Desteği kapsamında: Alpu ilçesinden 274 çiftçiye 5 milyon 63 bin 853 TL,Beylikova ilçesinden 5 çiftçiye 133 bin 529 TL,Çifteler ilçesinden 274 çiftçiye 8 milyon 681 bin 418 TL,Günyüzü ilçesinden 57 çiftçiye 797 bin 807 TL,İnönü ilçesinden 217 çiftçiye 4 milyon 305 bin 207 TL,Mahmudiye ilçesinden 320 çiftçiye 17 milyon 406 bin 71 TL,Odunpazarı ilçesinden 111 çiftçiye 4 milyon 937 bin 988 TL,Sarıcakaya ilçesinden 1 çiftçiye 26 bin 762 TL,Seyitgazi ilçesinden 478 çiftçiye 14 milyon 83 bin 49 TL,Sivrihisar ilçesinden 236 çiftçiye 6 milyon 697 bin 523 TL,Tepebaşı ilçesinden 180 çiftçiye 3 milyon 308 bin 781 TL olmak üzere toplam 2.153 çiftçiye 65 Milyon 441 Bin 988 TL destekleme ödemesi yapılmaya başlandı. Ayrıca Hayvan Hastalıkları Tazminat Desteği kapsamında ise Eskişehirli yetiştiricilere 968 Bin TL destekleme ödemesi yapılacak. Eskişehir genelinde Yağlı Tohumlu Bitkiler Desteği kapsamında 2.153 Çiftçiye 65 Milyon 441 Bin 988 TLve Hayvan Hastalıkları Tazminat Desteği kapsamında hayvan yetiştiricilerine 968 Bin TL olmak üzere genel toplamda 66 Milyon 409 Bin 988TLdestekleme ödemesi 13 Haziran tarihi itibariyle üreticilerin hesaplarına aktarılmaya başlandı.​

4. Tarım Orman Şurası Başladı Haber

4. Tarım Orman Şurası Başladı

Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı, 30 Nisan'a kadar sürecek 4. Tarım Orman Şurası'nın Orman Genel Müdürlüğü Konferans Salonu'nda gerçekleştirilen açılış törenine katıldı. Buradaki konuşmasında, tarım, orman ve su sektörünün geleceğine ışık tutacak 4. Tarım Orman Şurası'nın hazırlık çalışmalarına uzun süre önce başladıklarını anımsatan Yumaklı, "Farkı disiplinlerden uzmanlarımızla, sektörümüzün geleceğine yön vereceğimiz ve 3 gün sürecek Şuramızı topladık." ifadesini kullandı. Bakan Yumaklı, dünyanın, değişim ve dönüşüm sürecinden geçtiğine işaret ederek, "Değişimleri algılayıp, buna adapte olma zeminini oluşturmak zorundayız. Bu noktada Şuralar, değişimin hızını yakalamak için önemli bir fırsattır." değerlendirmesinde bulundu. Şuranın, tüm paydaşların aynı hedefe yönelmesini sağlayan bir bakış açısı sağlayacağını bildiren Yumaklı, Şura'da alınan kararların uygulanması konusunda kesin bir iradeleri olduğuna dikkati çekti. "TÜRKİYE'DE TARIM VE ORMAN SEKTÖRÜ SÜRDÜRÜLEBİLİR BİR YAPI ÜZERİNE OTURMUŞTUR" Tarım ve Orman Bakanı Yumaklı, değişen dünyaya paralel olarak tarım sektörünün de önemli bir dönüşüm içinde olduğuna işaret ederek, "Sektörümüz, küresel, dönemsel ve varoluşsal risklerle sınanmaktadır. Alışılagelmiş, kabul edilmiş ve sıradanlaşmış metotlarla değil, yeni bir bakış açısıyla ve istişareyi öne çıkararak önümüzdeki dönemi planlamamız gerekmektedir. Türkiye'de tarım ve orman sektörü sağlam, sürdürülebilir ve kuvvetli bir yapı üzerine oturmuştur." diye konuştu. Ülke topraklarının ve doğal kaynaklarının yüzde 80'den fazlasının Bakanlık ve sektör faaliyetleri alanına girdiğini aktaran Yumaklı, Şura'da yaklaşık 1600 kişiyle beraber bu kaynakları daha iyi yönetmek ve geleceğe güçlü şekilde taşımak için çalışmalar yapacaklarını söyledi. Bakan Yumaklı, değişen dünyanın yeni fırsatlar da sunduğuna dikkati çekerek, bu fırsatları yakalamak için tarımsal üretim planlaması, yeni destekleme modeli ve sözleşmeli üretimin yaygınlaştırılması gibi uygulamaları devreye aldıklarını anlattı. Yeni hayvancılık yol haritası kapsamında, yerli, yeterli ve sürdürülebilir üretimi artırma yolunda adımlar attıklarını belirten Yumaklı, tarımsal maliyetleri düşürmek ve verimliliği artırmak için arazi toplulaştırma çalışmalarına büyük önem verdiklerini ifade etti. "SEKTÖR BİR AMAÇ ETRAFINDA KENETLENDİ" Yumaklı, ülkenin tarım, orman ve su politikalarının geliştirilmesinde önceki Şuraların önemli birer dayanak olduğunu bildirerek, sözlerini şöyle sürdürdü: "Her Şura'dan sonra alınan kararlar, sektörümüzün gelişmesi ve dayanıklılığının artması açısından çıtayı yükseklere taşımıştır. Yeni normal çerçevesinde tarım politikalarımızın yeniden ele alınması, geleceğe dönük eksik yönlerimizin tamamlanması için büyük önem taşımaktadır. Bu minvalde 4. Tarım Orman Şuramızın hazırlıklarına Eylül 2024'te başladık. Bu süreçte sivil toplum kuruluşları, üniversiteler, özel sektör ve ilgili kamu kurumlarıyla iş birliği içerisinde hareket ettik. Son bir yıl içinde dünyadaki kuruluşların tarımla ilgili yayımladığı tüm raporları taradık ve inceledik. Bu raporlardan Şura sürecinde faydalandık. Yine birçok uluslararası kuruluştan, dünyada gıda sektörünün geleceğine ilişkin değerlendirmeler aldık." Bu süreçte ortaya çıkan sinerjinin, sektörün tüm paydaşlarının ortak bir amaç etrafında kenetlendiğinin en açık göstergesi olduğunu aktaran Bakan Yumaklı, şunları kaydetti: "Sektörümüzün tüm paydaşlarıyla üç gün sürecek şuramızda 88 günde ilmek ilmek işlenen farklı fikirler, kararlara dönüşecek, buradan eylem planları çıkacak. Sadece bugüne değil gelecek 10 yıllara ışık tutacak önemli sonuçlar oluşturmuş olacağız. Şuramızın kararlarını 14 Mayıs Dünya Çiftçiler Günü'nde Sayın Cumhurbaşkanı'mız açıklayacak."

Bakan Yumaklı Tuz Çalısı Üretim Tesisini İnceledi Haber

Bakan Yumaklı Tuz Çalısı Üretim Tesisini İnceledi

Çeşitli temaslarda bulunmak üzere Mardin'e giden Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı, Tarım ve Orman İl Müdürlüğü Tuz Çalısı Üretim Tesisi'ni inceledi, kurumun müdürü Menduh Dinler'den çalışmalarla ilgili bilgi aldı. Bakan Yumaklı, burada yaptığı açıklamada, Mardin'de üretimi artırmak üzere çok farklı projeler yürüttüklerini, il müdürlüğünün 127 dekarlık alanda fidan yetiştirmekle ilgili çalışmalarda bulunduğunu söyledi. Sadece belli ürünler ya da ürün grupları değil öncelikle bölgeye has olmak üzere badem, bıttım, fıstık ve nar gibi farklı ürünlerin fidanlarının yetiştirileceğini kaydeden Yumaklı, hedeflerinin kullanılmayan ya da ekonomiye kazandırılmayan arazilerde bu ağaç ve bitkilerin yayılımını sağlamak olduğunu belirtti. BU YIL 3 MİLYON, GELECEK YIL 6 MİLYON TUZ ÇALISI BİTKİSİ ÜRETİLECEK Özellikle mera ıslahları konusunda son yıllarda çok ciddi gayret sarf ettiklerini, ciddi bütçeler harcadıklarını anlatan Bakan Yumaklı, şöyle konuştu: "Ancak iklim değişikliğinin bize getirdiği farklı bir dayatma da var, meralarımızla ilgili. Buralara yaptığımız maliyetler, masraflar bir süre sonra bizi tekrar başa getiriyordu. Tuz çalısı, meralarda ekilmek üzere yetiştiriliyor. Her türlü toprak şartlarında, tuzlu toprak şartlarında, kuraklıkla alakalı sorunlu olan yerlerde bile yetişebilen bir mera çalısı bu. Özellikle küçükbaş hayvanların çok severek tükettiği ve besin değeri olarak da yüksek bir bitki. Erozyonla mücadelede de yine erozyona karşı önemli bir direnç sağlayan bitki. Hayvancılık için ekonomik bir yönü var. İklim değişikliğinin dayattığı her türlü şarta göre tarımsal üretimin her alanında yeni projeler ve yeni yaklaşımlar getirmeye gayret ediyoruz." Tuz çalısı bitkisinin de Türkiye'de mera ıslahları ve küçükbaş hayvancılığın gelişmesi konusunda son derece önemli olacağına işaret eden Yumaklı, bu yıl 3 milyon, gelecek yıl da 6 milyon tuz çalısı fidanı üreteceklerini bildirdi. Bakan Yumaklı, mera alanlarına dikilen bu fidanların 1,5-2 yıllık koruma sonrası doğada kalıcı adaptasyona da sahip olabildiğini dile getirerek, bu proje üzerinde uzun yıllardır çalıştıklarını anlattı. "SON 25 YILDA 25 MİLYON DEKARI ISLAH ETTİK" Bu projenin gerçekleştiğini görmenin memnuniyet verici olduğunu belirten Yumaklı, bu bitkinin yanı sıra mera yem bitkisi olarak bozkır otu, nohut geveni gibi farklı türlerin de yetiştirilmesini sağlayacaklarını anlattı. Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı, konuşmasını şöyle sürdürdü: "Son 25 yılda 25 milyon dekarı ıslah ettik. 2025 yılında 2,6 milyon dekarlık alanı bu anlamda ıslah etmiş olacağız. Her bölgenin kendine özgü şartları var. Başta su konusu olmak üzere çok dikkatli olmamız gereken hususlarda da özellikle iklim dirençli bitkilerin yetiştirilmesi konusuna azami gayret sarf ediyoruz. Mera ıslahına Dünya Bankası projesiyle 1,5 milyar liralık bir kaynak ayırdık. Gölgelikler, sıvatlar, sondajla su çıkarılması gibi özellikle hayvancılık yapan kardeşlerimizin ihtiyaçlarını karşılamak üzere de bu bütçeden pay ayıracağız. Çadırlar, güneş panelleri, süt sağım makineleri, cihazlar gibi 1,5 milyar liralık rakamı tamamen bu alanda kullanacağız." Mardin'e son 23 yılda 208 milyar liralık tarım, orman ve su alanlarında yatırım ve destek sağladıklarını kaydeden Yumaklı, 54 su ve sulama eserinin bulunduğunu dile getirdi. Bakan Yumaklı, kentteki programları kapsamında Mardin Valiliğini ziyaret ederek, Vali Tuncay Akkoyun'la görüştü. Valilik ziyaretinin ardından Yumaklı İl Tarım ve Orman Müdürlüğünde personelle bir araya geldi.

Türkiye Tarımsal Hasılada Avrupa'da Birinci Haber

Türkiye Tarımsal Hasılada Avrupa'da Birinci

Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı gelecek hafta yapılacak IV. Tarım Orman Şurası kapsamında Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Dış Ticaret Kompleksi'nde gerçekleştirilen "Tarım Diplomasisi Atölyesi" ne katıldı. Etkinlik kapsamında gerçekleştirilen "Günümüz Dünyasında Tarım Diplomasisi" başlıklı özel oturumda soruları yanıtlayan Bakan Yumaklı, tarım diplomasisinin önemine ilişkin görüşlerini paylaştı. Gelecek hafta düzenlenecek IV. Tarım Orman Şurası'nın önemine işaret eden Yumaklı, şurayı sadece bugünün ya da yarının değil gelecek 50 yılların perspektifini vermesi amacıyla düzenlediklerini söyledi. Bakan Yumaklı, IV. Tarım Orman Şurası öncesi düzenledikleri bugünkü etkinlikle tarımın diplomasi yönünü vurgulamak istediklerini kaydederek, gıdanın aynı zamanda ülkelerin diplomatik bakışlarını da değiştirdiğini, dünyada farklı boyutlarda çıkan krizlerin hemen ardından gıda arz güvenliğinin ve üretimde yeterliliğin gündeme geldiğini anlattı. Bugünün dünyasının çok bilinmeyenli bir denklemi getirdiğini, gıda güvenliğinin ülkelerin birbirleriyle bu anlamdaki etkileşimini doğrudan etkilediğini dile getiren Yumaklı, sözlerini şöyle sürdürdü: "Türkiye olarak biz elbette tarım diplomasisini stratejik bir dış politika aracı olarak görüyoruz. Neden bunu çok net bir şekilde söylüyoruz? Ülkemizin coğrafi konumu, agroekonomik çeşitliliğimiz ve çok taraflı platformlardaki Türkiye'nin rolü bize bu anlamda önemli sorumluluklar da yüklemiş durumda. Uluslararası kuruluşlarla çok ciddi iş birliklerimiz var. Küçük işletmelerin desteklenmesinden iklim dirençli tarım uygulamalarının yaygınlaştırılmasına ve suyun verimli kullanılmasına kadar ortak çözümler geliştirilmeye çalışılıyor. Sadece kendi ülkemiz için değil aynı zamanda uluslararası partnerlerimizle yürüttüğümüz çalışmalar." "ULUSLARARASI TEMASLARIMIZ TARIM VE GIDA KONUSU ÖNEMLİ BİR BAŞLIK" Bakan Yumaklı, G20, Birleşmiş Milletler (BM) Gıda ve Tarım Örgütü (FAO) ve İslam İş Birliği Teşkilatı gibi pek çok uluslararası kuruluşla tarımla ilgili vizyonlarını paylaşmaya devam ettiklerini belirterek, Türkiye'nin bölgesel ve uluslararası kuruluşlardaki aktif rolünün tarım diplomasi alanında da yoğun bir şekilde kullanıldığını vurguladı. Yumaklı, "Balkanlardan Afrika'ya, ABD'den Uzak Asya'ya kadar birçok bölgede çeşitli ülkelerle ikili iş birliği, teknik destek talepleri, bilgi ve tecrübe paylaşımları devam ediyor. Dolayısıyla Türkiye'nin bütün uluslararası temaslarında tarım ve gıda konusu mutlaka ama mutlaka önemli bir başlık olarak duruyor." diye konuştu. Gıda güvenliği, iklim uyumu, çölleşmeyle mücadele ve su yönetimi konularında da bilgi ve tecrübe paylaşımının her zamankinden çok daha fazla gündeme geldiğini ve geleceğini anlatan Yumaklı, Türkiye'nin bu manada hem coğrafi konumu hem de sahip olduğu değerler anlamında etkili bir aktör olduğunun altını çizdi. "ÜRETİCİ KORUNMUYORSA SÜRDÜRÜLEBİLİRKEN SÖZ EDEMEYİZ" Bakan Yumaklı, bu noktada tahıl koridoru girişiminin sağladığı başarıdan ve küresel gıda arzına sunduğu katkıdan bahsederek, şu açıklamalarda bulundu: "Tarım diplomasisi aynı zamanda bir barış diplomasisidir. Yani bir bölgede gıda yoksa huzur yoktur, barış yoktur. Bir toplumun gıda ile ilgili sorunlarının olması ya da önünü görememesi ve belirsizliğin olması, o toplumun başka konularda herhangi motivasyonunun olmadığı anlamına gelir. Eğer bir üretici korunmuyorsa sürdürülebilirken söz edemeyiz. Gıda sadece bir ürün değildir, aynı zamanda bir istiklal ve istikbal başlığıdır. Dolayısıyla bu perspektiften bakıyoruz. Türkiye'nin bu manada tarım diplomasisi yoluyla barışa ve paylaşıma yapacağı katkılar, bu zamana kadar olduğu gibi bundan sonra da etkin bir tarım diplomasisi ile devam edecektir." "TÜRKİYE, TARIMSAL HASILADA AVRUPA'DA BİRİNCİ ÜLKE" Yumaklı, tarım diplomasisini neden şura kapsamına aldıklarından bahsederek, "Tarım diplomasisi aslında gündemimize yeni aldığımız bir konu değil. Sadece bu kadar derinlemesine konuşulan bir ortam olmadı ama fiili olarak Türkiye uyguladı bunu." şeklinde konuştu. Türkiye'nin 2023 rakamlarına göre tarımsal hasılada Avrupa'da birinci, dünyada da ilk 10 ülke arasında yer aldığını dile getiren Yumaklı, "Dolayısıyla bir de bunun üzerine yaklaşık 32,6 milyar dolarlık ihracatı da koyarsak üzerine doğrudan tarım diplomasisinin aslında fiili olarak uygulandığını ve hayata geçtiğini söylemek isterim. Bu rakamlar bile tek başına aslında bunun altının çok ciddi bir şekilde Türkiye tarafından doldurulduğunu gösteriyor." ifadelerini kullandı. Bakan Yumaklı, Kovid-19, zirai don, iklim değişikliği gibi nedenlerle dünyada insanlığın açlıkla sınandığını ve Gazze'de de insanların açlıkla mücadele ettiğini kaydederek, Türkiye'nin her zaman her ortamda insanların gıdasını sağlamak için büyük bir inisiyatif ortaya koyduğunu anlattı. Türkiye'nin ihtiyaç sahibi ülkelere yaptığı insani yardımlar ile gıda yardımlarından bahseden Yumaklı, uluslararası kuruluşlarla iş birliği yaptıklarını, söz konusu ülkelere en hızlı şekilde gıdayı ulaştırdıklarını, bunların hepsinin tarım diplomasisi olduğunu söyledi. "ÜLKEMİZİN STRATEJİK STOK MERKEZİ OLARAK KONUMLANMASINI BEKLİYORUZ" Tarım ve Orman Bakanı Yumaklı, Türkiye'nin tarım konusundaki stratejik önemine işaret ederek, açıklamalarını şöyle sürdürdü: "Yakın zamanda Dünya Gıda Programı (WFP) bize Türkiye'yi bölgesel ve küresel bazda gıda stokları için bir 'stratejik stok merkezi' olarak konumlandırma talebiyle geldi. Biz de Dışişleri Bakanlığımızla Türkiye'nin stratejik stok merkezi olma konusunu istişare ettik. Bütün değerlendirmeler tamamlanmış durumda. Sayın Cumhurbaşkanımızın da destekleriyle inşallah ülkemizin stratejik stok merkezi olarak konumlanmasını bekliyoruz. Türkiye'nin bugüne kadarki bu alandaki etkinliğini aynı zamanda kurumsal bir yapıya döndürmekle ilgili çalışmaların olduğunu da buradan ifade edelim." Yumaklı, Türkiye'nin krizlerin de yaşandığı bütün coğrafyalara çok ciddi bir yakınlık içerdiğini kaydederek, gıdanın ihtiyacı olana en hızlı bir şekilde ulaştırılması bağlamında coğrafi konumun kendilerine bir avantaj sağladığını bildirdi. "TÜRKİYE STRATEJİK ÜRÜNLERDE BÜYÜK ORANDA KENDİNE YETER BİR ÜLKEDİR" Bakan Yumaklı, su kaynaklarının korunması ve gelecek nesillere ulaştırılması adına hayata geçirdikleri projeleri ve gerçekleştirdikleri faaliyetleri anlatarak, Su Verimliliği Seferberliği'ne ilişkin detayları paylaştı. Tarımda sürdürülebilir kalkınma hedeflerini savunduklarını ve bu hedeflere ulaşmak için stratejik adımları attıklarını dile getiren Yumaklı, "Yine ülkemizi uluslararası kuruluşların merkezi haline getirme vizyonumuz var. Bu bağlamda hem BM hem de diğer uluslararası kuruluşlarla ülkemizde ofis açmaları konusunda da gerekli faaliyetleri sürdürüyoruz. Yerleşik kuruluşların çoğu yalnızca ülkemizi değil ülkemizin yakın coğrafyasındaki Avrupa ve Orta Asya ülkelerini kapsayacak şekilde projelerini yürütüyor." açıklamasında bulundu. Yumaklı, Türkiye'nin tarım diplomasisi konusunda iletişimde olduğu, bağlantı kurduğu ve birlikte proje geliştirdiği bütün ülkelerle çok yakın ve samimi bir kardeşlik hukukunun oluştuğunu vurguladı. Bu ilişkilerde iki tarafın da kazandığını dile getiren Yumaklı, "Dolayısıyla biz bütün bunları çok dikkatli bir şekilde yürütüyoruz. Türkiye'nin kadim bir devlet olmasından kaynaklı oturmuş bir eylem-söylem birliği var." diye konuştu. Türkiye'nin tarımda don ve benzeri karşı karşıya kaldığı olumsuzluklardan bahseden Yumaklı, "Dünyada hiçbir ülke yüzde 100 kendine yetebilir değildir. Kendine yetebilirliğin oranları vardır. Türkiye bu manada stratejik ürünlerde büyük oranda kendine yeter bir ülkedir. Özellikle herhangi bir iklim kaynaklı sorunla karşılaştığımızda bu durumun karamsarlığa dönüşmemesini özellikle belirtmek istiyorum." ifadelerini kullandı.

logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.