SON DAKİKA
Hava Durumu

#Serdar Ulucan

Porsuk Haber Ajansı - Serdar Ulucan haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Serdar Ulucan haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

Biz Kavga İçin Değil, Çözüm İçin Buradayız! Haber

Biz Kavga İçin Değil, Çözüm İçin Buradayız!

İYİ Parti Genel Merkezi tarafindan başlatılan saha çalışmaları kapsamında Milletvekilleri, Genel İdare Kurulu Üyeleri ve partililerin katılımıyla bir teşkilat buluşması düzenlendi. Başlatılan saha çalışmaları kapsamında, İYİ Parti Afyonkarahisar Milletvekili, Hukuk, Seçim ve Parlamento İşlerinden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Hakan Şeref Olgun, Manisa Milletvekili Şenol Sunat, Genel İdare Kurulu Üyeleri Ali Topçu ve Melih Aydın Eskişehir'e geldi. İYİ Parti Eskişehir İl Binasında, İl Başkanı Serdar Ulucan başkanlığında düzenlenen teşkilat buluşmasında konuşan Afyonkarahisar Milletvekili Hakan Şeref Olgun şu ifadelere yer verdi; "Değerli basın mensupları, kıymetli Eskişehirliler, Bugün Eskişehir’deyiz. Türkiye’nin çağdaş yüzü, gençliğiyle, üretimiyle, emeğiyle, sanayisiyle, kültürüyle örnek gösterilen bu şehirdeyiz. Ama ne yazık ki, Eskişehir de, Türkiye’nin dört bir yanı gibi, yıllardır yanlış yönetimlerin ağır bedelini ödüyor. Artık bu ülkenin neresine giderseniz gidin, hangi kapıyı çalarsanız çalın, duyacağınız ilk söz değişmiyor: “Geçinemiyoruz!” Öğrenciler kiralarını ödeyemiyor, esnaf kepenk kapatıyor, emekliler insanca yaşayamıyor, çalışanlar alın terinin karşılığını alamıyor. 2024 yılında bu şehirde kiralar bir yılda yüzde 50’ye yakın arttı. Üniversite öğrencileri üç-dört kişi bir arada aynı evi paylaşarak yaşamaya çalışıyor, emekliler ise sakin bir yaşam umuduyla geldikleri bu şehirde yüksek kiralar ve pahalılıkla boğuşuyor. Ama iktidar hâlâ halkın yaşadığı bu derin krizi görmezden geliyor; “Türkiye büyüyor” masalları anlatmaya devam ediyor. Gerçek büyüyen şey halkın borcu, faturası, vergisi! Bu tablo bir tesadüf değil. Yıllardır yanlış ekonomi politikalarıyla, üretim yerine ithalata dayalı bir düzen kuruldu. Eskişehir’in sanayicisi, çiftçisi, esnafı, işçisi nefes alamaz hale geldi. Enerji maliyetleri arttı, hammaddeler pahalılaştı, belirsizlik derinleşti. Gençler gelecek hayali kuramıyor, iş bulsa da geçinemiyor. Üreten şehir Eskişehir, ürettikçe kaybeden bir şehir haline getirildi. Ama mesele sadece ekonomiden ibaret değil. Asıl büyük kriz, hukuka güvenin yıkılmasıdır. Vatandaş artık “Haklı mıyım?” diye değil, “Adalet var mı?” diye soruyor. Çünkü haklı olmak yetmiyor, hakkını alabileceğine dair inanç kalmadı. Hukuk, devletle vatandaş arasındaki en güçlü bağdır; o bağ koparsa, toplum dağılır. Hukukun güven vermediği bir ülkede yatırım da olmaz, üretim de büyümez, huzur da kalmaz. İnsanlar artık geleceğine umutla bakamıyor, devlete olan güvenini kaybediyor. Ve bu güvensizlik sadece adaletle sınırlı değil; ülkenin güvenliği bile iktidarın siyasi hesaplarının gölgesinde kaldı. Yıllarca “terörle mücadele ediyoruz” dediler, halkın oyunu bu sözlerle aldılar. Ama gerçekte ne oldu? Bir yanda şehit cenazeleri yükselirken, diğer yanda kapalı kapılar ardında yapılan pazarlıklar, açılım adı altında yürütülen görüşmeler, Kandil’e verilen tavizler… “Terörsüz Türkiye” diyerek başlatılan süreçlerde halka umut verdiler, barış vaat ettiler, güven aşıladılar; fakat perde arkasında yapılan gizli görüşmelerle, kirli pazarlıklarla, verilen tavizlerle bu masaları kendileri devirdiler. Bu samimiyetsiz ve günübirlik politikalar ne bu ülkeye huzur getirir, ne de terörü bitirir; tam tersine, güveni, birliği ve toplumsal barışı derinden sarsar. Biz, bu milletin sesiyiz, umuduyuz, vicdanıyız. Açık söylüyoruz: Terörle masaya oturulmaz, kapalı kapılar ardında pazarlık yapılmaz, milletin güvenliği siyasi hesaplara kurban edilmez! Bizim yolumuz nettir; terörle mücadele, milletin huzuru ve devletin bekası için tavizsiz, cesur ve kararlı bir iradeyle yürütülür. Ama millet sadece sınırda huzur istemiyor; evinde, işinde, sokağında da güven, refah ve adalet bekliyor. Eskişehir de işte bu büyük beklentinin tam ortasında, aynı sorunlarla boğuşuyor. Bu şehirde öğrenciler barınma ve geçim derdinde, emekliler insanca yaşayacak bir gelir bekliyor, sanayici belirsizlikten dolayı yatırım planlarını erteliyor, çiftçi toprağa küsmüş durumda. Üstelik bölgedeki hayvancılık sektörü de büyük bir krizle karşı karşıya. Son aylarda hızla yayılan şap hastalığı, üreticiyi çaresiz bırakmış durumda. On binlerce hayvan karantina altına alınırken, üreticiler aşıya, desteğe, önleyici tedbirlere erişemiyor. Tarım Bakanlığı’nın ağırdan alan ve dağınık politikaları yüzünden, sadece Eskişehir değil, çevre illerdeki üreticiler de ciddi gelir kayıplarıyla karşı karşıya kaldı. Çiftçi borç içinde, besici ise iflasın eşiğinde ama iktidar hâlâ bu krizi görmezden geliyor. Hava kirliliği, trafik, konut krizi, ertelenen çevre yolu… Yıllardır çözülmeyen sorunlar Eskişehir’in geleceğini tehdit ediyor. Üstelik şehir planlamasında yapılan yanlış adımlar, vatandaşın günlük yaşamını daha da zorlaştırıyor. Özellikle merkezdeki Atatürk Caddesi, Tepebaşı ile Odunpazarı’nı birleştiren en kritik güzergâh olmasına rağmen, yapılan uygulamalar büyük bir karmaşa yaratmış durumda. Caddenin tam ortasına yerleştirilen dubalar yüzünden araçlar U dönüşü yapamıyor, ambulans ve itfaiye araçları manevra kabiliyetini kaybediyor, vatandaş karşıdan karşıya geçmekte zorlanıyor. Benzer şekilde, Ali Fuat Güven Caddesi ve Anadolu Üniversitesi önündeki caddeye yapılan bisiklet yolları da amaçladığı faydayı sağlayamadı; çünkü bu yolların devamlılığı yok, parça parça yapılmış durumda. Ne bisikletli rahat kullanabiliyor ne de araçlar park edebiliyor. Esnaf, araç park edilememesi nedeniyle ciddi müşteri kaybı yaşarken, vatandaşlar da bu plansız uygulamalardan büyük mağduriyet yaşıyor. Eskişehirliler, belediyeden bu konuda kalıcı, bütüncül ve akılcı bir çözüm bekliyor. Oysa Eskişehir’in potansiyeli çok yüksek. Doğru bir planlama, üretimi destekleyen bir ekonomi ve güven veren bir yönetimle bu şehir Türkiye’nin örnek kenti olabilir. Biz çözümü biliyoruz. Türkiye’nin bu kısır döngüden çıkmasının yolu bellidir: Üretime dayalı, teknoloji ve sanayi merkezli bir ekonomi Hukukun üstünlüğünün yeniden tesisi, devlete güvenin yeniden inşası Terörle mücadelede tavizsiz, kararlı, ilkeli bir strateji; pazarlık masaları değil, milletin güvenliği Bugün buradan, Eskişehir’den Türkiye’nin dört bir yanına sesleniyoruz: Bu tablo kader değil! Bu yoksulluk, bu adaletsizlik, bu güvensizlik zorunluluk değil! Bir ülke, yanlış yönetildiği için bu noktaya gelmişse, doğru yönetimle yeniden ayağa kalkabilir. İktidar, yıllardır halkın alın terinden kesip bir avuç yandaşa aktardı. Milyonlarca insan temel ihtiyaçlarını karşılayamazken, sarayın lüksü ve israfı büyümeye devam etti. Halk faturalarını ödeyemezken, saraylarda ışıklar hiç sönmedi. İşte biz, aradaki bu uçurumu kapatmak için mücadele edeceğiz. Çünkü biz halkın yanındayız, hakkın yanındayız. Değerli Eskişehirliler ve kıymetli vatandaşlarımız, Bu ülke karanlığa mahkûm değil. Bu milletin iradesi, umudu, gücü var. Eskişehir’den Türkiye’ye bir kez daha sesleniyoruz: Yeter artık! Yeter, bu milletin emeğini, alın terini, umudunu tüketen bu düzeni değiştirmek zorundayız. Gelir adaletini sağlayan, özgürlükleri güvence altına alan, üretimi destekleyen, hukuka güveni yeniden tesis eden bir Türkiye mümkündür. Biz, kavga için değil, çözüm için buradayız. Umut için, adalet için, refah için buradayız. Eskişehir’deyiz, Türkiye’nin dört bir yanındayız ve milletin hakkını savunmaktan asla vazgeçmeyeceğiz."

2 Eylül Bir Şehrin Değil; Bir Milletin Kaderinin Değiştiği Gündür Haber

2 Eylül Bir Şehrin Değil; Bir Milletin Kaderinin Değiştiği Gündür

İYİ Parti Eskişehir İl Başkanlığı tarafından 2 Eylül Eskişehir'in Düşman İşgalinden Kurtuluşunun 103. yıl dönümü dolayısıyla Valilik Meydanı'nda bir tören düzenlendi. Atatürk anıtına çelenk sunumu, saygı duruşu ve İstiklal Marşı'nın okunmasının ardından bir konuşma yapan İl Başkanı Serdar Ulucan şu ifadelere yer verdi; ''Bugün, Türk milletinin bağımsızlık mücadelesinin en önemli dönüm noktalarından birine tanıklık etmiş Eskişehir’imizin düşman işgalinden kurtuluşunun 103. yıl dönümünü anıyor ve kutluyoruz. Eskişehir, Milli Mücadele yıllarında cephe gerisinin kalbi olmuş; demiryolları, üretim gücü ve stratejik konumuyla vatan savunmasında büyük bir rol üstlenmiştir. 1919’dan itibaren işgalin acı yüzünü gören hemşehrilerimiz, Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün önderliğinde, “Ya istiklal ya ölüm” şiarıyla topyekûn bir direnişin parçası olmuşlardır. İşgal yıllarında şehrimiz; işkencelere, sürgünlere ve zulme maruz kalmış; ancak Eskişehir halkı hiçbir zaman esareti kabullenmemiştir. Vatan sevgisiyle dolu yiğit Anadolu insanı, kadın-erkek demeden Kuvâ-yi Milliye saflarında yerini almış; Sakarya Meydan Muharebesi’nde ve Büyük Taarruz’da kahramanca mücadele etmiştir. 2 Eylül 1922’de Eskişehir, milli iradenin ve azmin zaferiyle yeniden hürriyetine kavuşmuştur. O gün, sadece bir şehrin değil; bir milletin kaderinin değiştiği gündür. İyi Parti Eskişehir il başkanlığı olarak,Bugün bizlere düşen görev, 103 yıl önceki o kahramanlık ruhunu unutmamak, milli birlik ve beraberliğimizi daim kılmak ve Cumhuriyetimizi ilelebet yaşatmaktır. Aziz şehitlerimizin kanlarıyla sulanan bu toprakları korumak, vatanımıza hizmet etmek ve gelecek nesillere özgür bir Türkiye bırakmak en büyük sorumluluğumuzdur. Başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere, tüm silah arkadaşlarını, bağımsızlık mücadelesinde canlarını ortaya koyan aziz şehitlerimizi rahmet ve minnetle anıyor, kahraman gazilerimize şükranlarımızı sunuyoruz. Yaşasın hür ve bağımsız Türkiye Cumhuriyeti! Yaşasın Eskişehir!''

Büyük Zaferimiz Kutlu, Türk Milleti Var Olsun! Haber

Büyük Zaferimiz Kutlu, Türk Milleti Var Olsun!

İYİ Parti Eskişehir İl Başkanlığı 30 Ağustos Zafer Bayramını coşkuyla kutladı. İYİ Parti Eskişehir İl Başkanlığı tarafından düzenlenen tören Valilik Meydanı’nda gerçekleştirilirken, törene İl Başkanı Serdar Ulucan, önceki dönem Milletvekili Arslan Kabukcuoğlu, önceki dönem İl Başkanı Emine Edizgil, Odunpazarı İlçe Başkanı Gürol Yer, İl ve İlçe Yöneticileri ile partililer katıldı. Atatürk Anıtına çelenk sunumunun ardından saygı duruşu ve İstiklal Marşı okundu ve İl Başkanı Serdar Ulucan günün anlam ve önemine ilişkin bir konuşma yaptı. Ulucan konuşmasında şu ifadelere yer verdi; "30 Ağustos 1922’de, Anadolu’dan Türklüğü yok etmek isteyen yedi düvele karşı verdiğimiz muazzam istiklal mücadelesinden zaferle ayrılışımızın 103’üncü yılını coşku ve gururla idrak ediyoruz. Tarihte emsali görülmemiş bu büyük zafer, Yüce Türk Ordusunun ve büyük Türk Milletinin tek vücut ve tek yumruk olarak birleşmesi neticesinde elde edilmiş, Türklüğü ve İslamı Anadolu coğrafyasından kazıyarak atmak isteyen karanlık güçlere karşı, hak ettikleri cevap verilmiştir. Büyük Taarruz ve Başkomutanlık Meydan Muharebesinin üzerinden 103 yıl geçmesine karşın, dün ülkemize göz koyan aynı çevreler, hain emellerinden vazgeçmiş değildir. Aynı emperyalist güçler, 103 yıl önceki hezimetlerinin intikamını almak ve o gün başaramadıklarını, bugün yeniden denemek için türlü tezgahlar tertip etmektedirler. Bugün Türkiye’ye okyanus ötesinden dayatılan ve barış – demokrasi ve eşitlik gibi kelimelerle saklanmaya çalışılan ihanet süreçleri, Türkiye Cumhuriyeti’ni bölmek ve parçalamak isteyenlerin hain emellerinin peşinden gittiğinin açık göstergesidir. Aynı güçler bir yandan da Milli hafızamızı yok etmeye, devletimizin kurumları yıpratılmaya ve değerlerimizi hiçe saymaya çalışmaktadır. Ancak, yurdumuzun üstünde tüten en son ocak sönmeden, bu şafaklarda yüzen al sancağımız sönmeyecek ve ebedi yurdumuzun üzerinden ezan sesleri eksik olmayacaktır. Bizler; birinci vazifesi Türk istiklalini, Türk cumhuriyetini, ilelebet muhafaza ve müdafaa etmek olanlar, görev ve sorumluluklarımızın farkındayız. Milletimiz ve ülkemiz için hiçbir fedakarlıktan kaçınmayacağız. Bugün; Anadolu’nun her köşesini düşmandan temizleyen iradenin, bizlere yüklediği sorumlukların farkındayız. Milli bilinç ve azmimizle güçlü, zengin ve mutlu bir Türkiye'ye kavuşacağız. Bir milletin topyekûn şahlanışına öncülük eden Başkomutan Gazi Mustafa Kemal Atatürk başta olmak üzere; vatanımızın birliği, bütünlüğü ve bağımsızlığımız için mücadele eden tüm kahramanlarımızı saygı, rahmet ve minnetle anıyoruz. Büyük Zaferimiz kutlu, Türk Milleti var olsun! Yaşasın Cumhuriyet! Yaşasın Türk Milleti! 30 Ağustos Zafer Bayramımız kutlu olsun."

İl Başkanı Serdar Ulucan'dan GSM Operatörlerine Tepki Haber

İl Başkanı Serdar Ulucan'dan GSM Operatörlerine Tepki

İYİ Parti Eskişehir İl Başkanı Serdar Ulucan mahallelerde yaşanan iletişim sorunu nedeniyle GSM operatörlerini göreve çağırdı. İl Başkanı Serdar Ulucan yaptığı açıklamada şu ifadelere yer verdi; "Eskişehir merkezine yalnızca 10 kilometre uzaklıkta bulunan Yukarıçağlan ve Aşağıçağlan ve civar mahallelerimizde yaşayan vatandaşlarımız, GSM operatörlerinin yeterli yatırım yapmaması nedeniyle iletişim konusunda ciddi sıkıntılar yaşamaktadır. Bazı durumlarda hemşerilerimizin, iletişim sağlayabilmek için baz istasyonlarına kendi imkanlarıyla jeneratör desteği vermek zorunda kalması, içinde bulunduğumuz çağda üzüntü verici bir tabloyu ortaya koymaktadır. Kültür ve eğitim kenti olarak bilinen Eskişehir’de böyle bir sorunun yaşanması hepimizi derinden etkilemektedir. Ne yazık ki bir taraftan mevcut iktidar Eskişehir’e yeterli yatırımı yapmazken, diğer taraftan da yapılmayan hizmetleri yapılmış gibi göstermektedir. Yerel yönetimlerde ise belediyeler, vatandaşın sorunlarına odaklanmak yerine kendi parti içi kongre süreçleriyle meşgul olmaktadır. Bu tabloda kaybeden, yine hemşerilerimiz olmaktadır. İletişim, günümüzde en temel ihtiyaçlardan biridir. Bu noktada iktidarın ilgili kurumlarının, GSM operatörlerinin ve yerel yönetimlerin konuya hassasiyet göstermesi, gerekli yatırımların yapılması ve vatandaşlarımızın mağduriyetinin giderilmesi en büyük temennimizdir. Buradan yetkililere sesleniyoruz: Vatandaşlarımızın yaşadığı bu sorunun bir an önce giderilmesi için gerekli adımlar atılmalı, Eskişehir hak ettiği hizmeti vakit kaybetmeden almalıdır. İYİ Parti Eskişehir İl Başkanlığı olarak, konunun takipçisi olacağımızı ve çözüm noktasında her türlü katkıyı sunmaya hazır olduğumuzu kamuoyuna saygıyla duyururuz."

İl Başkanı Ulucan: "Tuzun Koktuğunun Resmidir!" Haber

İl Başkanı Ulucan: "Tuzun Koktuğunun Resmidir!"

İYİ Parti Eskişehir İl Başkanı Serdar Ulucan geçtiğimiz hafta farklı partilerden istifa ederek AK Parti'ye geçen belediye başkanları ve meclis üyeleri ile ilgili bir açıklama yaptı. İYİ Parti Eskişehir İl Başkanı Serdar Ulucan şu ifadeleri kullandı; “Maalesef bu tek adam rejimi ülkeye getirdiği sistemle tıkanıklıklar yaratıyor. Siyaseti de herkes kendi çıkar menfaatleri doğrultusunda, milletin iradesiyle değil, milletin iradesinden aldığı gücü kendi şahsi çıkarları için kullanma yönünde şekillendiriyor. Bu süreç, siyasetin gerçek anlamda milletin iradesini yansıtmadığı gibi, Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ni dışarıdaki yapılara karşı da güvensiz ve güçsüz bir hale getiriyor. Çünkü siyasetin ana noktası toplumun temel direğidir ve devletin yönetim biçimi, hükümetin işleyiş sistemini hayata geçirmektir. Bu tabloya baktığımızda, bir siyasi partinin oylarıyla seçilmiş milletvekili, belediye başkanı veya meclis üyesi hangi vatandaş olursa olsun, o partide seçmenin iradesiyle hareket etmek zorundadır. Fakat bugün tek adam rejiminin getirdiği sistemde ‘ya kodes ya bize katıl ya da gel şu ticareti beraber yapalım ve önünü açalım’ deniliyor. Muhalefette kalırsan da baskılarla zorluklar çıkarılacağı mesajı veriliyor. İşte bu da tuzun koktuğunun resmidir. 2 belediye başkanının İYİ Parti’den istifa ederek geçtiği yazılıp çizildi. Geçen sene, Temmuz ayında hem Yeşiltepe Belediyesi hem de Yalvaç Belediyesi, İYİ Parti’den ayrılarak bağımsız şekilde başkanlıklarını yürütmeye başlamıştı. Buna rağmen maalesef Cumhuriyet Halk Partililerin yanında İYİ Partililer de geçti diye kamuoyuna yansıtıldı. Oysa bu arkadaşlar İYİ Parti üyesi değildi, bir yıl önce istifa etmişlerdi. Cumhuriyet Halk Partili arkadaşların bu konudaki tepkilerine de anlam veremiyorum. Çünkü kendileri, İYİ Parti’den 6 milletvekili transfer ederken “Baba ocağına hoş geldiniz” diyorlardı. Türkiye’de tek bir baba ocağı vardır. O da Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin temel esaslarıdır. Bugün baktığımızda, Cumhuriyet Halk Partili arkadaşlar da ettiklerini çekiyor gibi bir tablo ortaya çıkıyor. Maalesef biz İYİ Parti olarak bu durumun önüne geçilmesi için hem yasanın değişmesini hem de tek adam rejiminin sonlandırılıp güçlendirilmiş parlamenter sisteme geçilmesini savunuyoruz. Parti geçişlerini engellemek, siyasetteki liyakatsizliği sonlandırmak adına Siyasi Partiler Kanunu’nda ve güçlendirilmiş parlamenter sisteme geçilirken oluşturulacak yeni anayasada bu maddelerin net şekilde yer alması gerektiğini vurguluyoruz. Çünkü milletin helal oylarıyla seçilmiş insanların, siyasi haramzade gibi başka yerlere transfer edilip kendi çıkarları doğrultusunda hareket etmesi toplumda da karşılık bulmuyor.”

Emekçiyi Oyalamayın, Mağdur Etmeyin! Haber

Emekçiyi Oyalamayın, Mağdur Etmeyin!

İYİ Parti Eskişehir İl Başkanlığı tarafından düzenlenen basın toplantısında devam eden kamu işçilerinin toplu iş sözleşmesi ile ilgili değerlendirmelerde bulunuldu. İYİ Parti Eskişehir İl Başkanlığında düzenlenen basın toplantısında konuşan İl Başkanı Serdar Ulucan şu ifadelere yer verdi; "Değerli dava arkadaşlarım, Kıymetli hemşerilerim, basınımızın güzide temsilcileri ; Kamu kurumlarında fedakârca görev yapan binlerce işçimiz, ne yazık ki 8 aydır yeni dönem toplu iş sözleşmesinin imzalanmasını beklemektedir. Geçen bu süre zarfında ilgili sendikalarca yürütülen tüm yapıcı girişimlere rağmen, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı hâlâ harekete geçmemiş, kamu işçilerinin haklı talepleri görmezden gelinmiştir. Bu süre zarfında, yüksek enflasyon karşısında kamu işçilerinin maaşları günden güne erimiş, yaşam şartları ağırlaşmıştır. Alım gücü düşen işçilerin maaşlarına bir darbe de adaletsiz vergi dilimi kesintileriyle vurulmuş, maaşlar daha yıl ortası gelmeden ciddi şekilde budanmıştır. Bir devletin temelini adalet, hizmetini ise emek taşır. Bugün kamu işçisi hem ekonomik hem psikolojik olarak tükenme noktasına getirilmiştir. Hak ettiği sözleşmeyi beklerken, geçim savaşı vermek zorunda kalan kamu emekçileri, adeta sabır testine tabi tutulmaktadır. Son Durum ve tabloya bakıldığında Bakanlıktan İlk teklif: %16 (1. 6 ay) + %8 (2. 6 ay) – sendikalar tarafından ekonomik tablo gözlemlenerek reddedilmiştir. İkinci teklif: %17 + %10 – sendikaların beklentilerinden çok uzak bir teklif olarak görülmektedir. TÜRK‑İŞ ve HAK‑İŞ ortak taleplerinde: Günlük en az ücret 1 800 TL, Enflasyona uygun %50 ve ardından %25 oranında zam, Ek olarak %10 refah payı talep etmektedir. Buradan açıkça ifade ediyorum: Bu bir sabır değil, adalet meselesidir. Bu bir lütuf değil, emekçinin hakkıdır. İYİ Parti olarak diyoruz ki: Toplu iş sözleşmesi geciktirilmeden imzalanmalı, işçilerin mağduriyeti derhal giderilmelidir. Geçmişe dönük ekonomik kayıplar telafi edilmeli, kamu işçisine insanca yaşama hakkı sağlanmalıdır. Vergi dilimi adaletsizliği kaldırılmalı, düşük gelirli emekçiler daha fazla ezdirilmemelidir. Sözleşme sürecine dair şeffaflık sağlanmalı, sendikalar muhatap alınmalıdır. İktidar sahiplerine çağrımız nettir: Kamu işçisinin sesine kulak verin! Çünkü ; Kamu işçileri ormanda alevlerle mücadele eden kahramanlarımızdır. Savunma sanayisinde ülkenin geleceğini üreten vatanperver emekçilerimizdir. Ülkemizin üretiminde sanayide çarkları döndüren ekonomiye destek sağlayan devletimizin emekçileridir. Onlar; bu ülkenin üretim gücüdür, alın teridir, sessiz kahramanlarıdır. Emekçiyi oyalamayın, mağdur etmeyin! Emekleri zaman zaman görmezden gelinse de, hakları ötelenip yok sayılmaya çalışılsa da, onlar yine de der ki: “Ülkemin gelişmesi için mücadele etmeye devam edeceğim.” Bu ülkenin yükünü çeken işçiye hakkını verin! İYİ Parti Eskişehir İl Başkanlığı olarak, hak mücadelesi veren tüm kamu işçilerinin yanında olacağımızı, bu süreci yakından takip ettiğimizi ve gereken her platformda bu haksızlığın karşısında duracağımızı kamuoyuna saygıyla duyururum." dedi. İYİ Parti Eskişehir İl Başkanı Serdar Ulucan Bursa’da meydana gelen orman yangınları ile ilgili olarak gözaltına alınan şahsın İYİ Partili olduğu iddiaları ve sosyal medya paylaşımları ile ilgilide bir açıklama yaptı. Ulucan yaptığı açıklamada şu ifadelere yer verdi; "Dün akşam itibariyle bizimde gördüğümüz takip ettiğimiz kadarıyla kamuoyunda dünün apocularıyla, dünün teröristbaşı canisine özgürlük isteyen yapıyla, bugünün aponun özgür kalması için mücadele veren ve kendini Türk Milliyetçisi olarak adlandıran iftiradan, karalamadan, yaftalamadan kaçmayan kendini bir kaç bilmezin sosyal medyadan eş zamanlı bir operasyon başlattığını görüyoruz. Bursa İl Başkanlığımız bu konuyla ilgili bir açıklama yaptı. Şahsın partimizle, partimizin herhangi bir kurumuyla alakası yok ve parti üyeliği yok. Bir kişinin yaptığı meczupluğu Parti üyemiz olmamasına rağmen, partimizle hiç bir bağı olmamasına rağmen, bir meczubun, bir kendini bilmezin yaptığı bir şeyi komple kamuyoyuna maledemeyiz. Eğer bu şekilde söylenecek bir durum olursa geçen hafta kamuoyu ve basından takip ettiğimiz bir siyasi partinin logosuyla yurtdışından kokain, esrar getiriliyordu. Biz kalkıpta bunu siyasi parti mensuplarına maledemeyiz. Çünkü biz Türk Milletinin son kalesi İYİ Partiyiz. Yüzümüz ak, başımız dik, alnımız açıktır. Biz Türk Milletinin sesi olarak konuşmaya devam ediyoruz. Karalamalar, iftiralar, yaftalamalar bizi milletimizin yanında durmaktan hiç bir şekilde çeviremez. İlk önce herkes kendi yaptığı eksikliğe baksın, herkes kendi evinin önünü süpürsün, kendi evini temizlesin daha sonra kalkıp milleti için gece gündüz mücadele eden İYİ Partiye çamur atsın. Biz güneşin gölgesindeyiz ve güneş balçıkla sıvanmaz. Her noktada, her şeyde milleti gözaltına alan çağrıda bulunan Dezenformasyon Başkanlığı’na da çağrıda bulunuyorum. Bu şekilde sosyal medyadan yanıltıcı, karalayıcı, bilgi yayan arkadaşlara da gerekli işlemlerin yapılmasını kamuoyuyla paylaşıyorum." dedi.

Tuz Kokmuştur, Millet Uyanmalıdır! Haber

Tuz Kokmuştur, Millet Uyanmalıdır!

İYİ Parti Eskişehir İl Başkanı Serdar Ulucan Seyitgazi’de çıkan orman yangınında hayatını kaybeden 5 işçi ve 5 sivil toplum gönüllüsü ile ilgili bir basın açıklaması yaptı. İktidarın her felaketten sonra aynı cümleleri kurduğunu fakat hiçbir şey olmamış gibi yollarına devam ettiklerini ifade eden İl Başkanı Ulucan şu ifadelere yer verdi; "2018 yılından bu yana Türkiye’nin çeşitli bölgelerinde yaşanan yangınlar bizlere bir kez daha göstermiştir ki; ne yazık ki ülke olarak hâlâ bu felaketlere karşı hazırlıklı değiliz. Deprem olur, hazırlıksız yakalanırız. Sel olur, önlem alınmaz. Yangın olur, yine aynı çaresizlik, aynı acı, aynı vurdumduymazlık. Oysa biz, komşumuz Yunanistan’dan yüz ölçümü olarak daha büyük bir ülkeyiz. Ancak elimizdeki yangın söndürme uçakları ve helikopterler onlarınkinden daha az. Yıllardır âtıl durumda bekletilen, çürümeye terk edilen, onarılabilecekken hangarda çürüyen uçaklarımız olmasaydı; belki bugün genç kardeşlerimiz hâlâ hayatta olacak, aileleriyle birlikte yeni bir güne uyanacaklardı. Ama olmadı… Çünkü bu ülkeyi yönetenler her felaketten sonra aynı cümleleri kurup, hiçbir şey olmamış gibi yollarına devam ettiler. Her gün farklı acılarla uyanıyoruz. Depremler, seller, yangınlar… Ve biz, her seferinde nice canlarımızı toprağa veriyoruz. Gelinen noktada, mevcut iktidarın terörle mücadeleyi bile bir algı oyununa çevirdiği, milletin aklıyla adeta alay ettiği ortadadır. Doğal afetlerde verdiğimiz şehitlerin, kaybettiğimiz vatandaşlarımızın bu iktidarın gözünde artık hiçbir kıymeti harbiyesi yoktur. Türk milleti, bir yandan derin yoksullukla, diğer yandan derin yoksunlukla mücadele ederken; kutuplaşma, ayrıştırma ve ötekileştirme politikaları da hız kesmeden devam etmektedir. Seyitgazi ilçemizde yaşanan orman yangınında hayatını kaybeden genç kardeşlerimizin acısı yüreğimizi dağlamaktadır. Yaralı orman işçilerimize Cenabı Allah’tan acil şifalar diliyoruz. Artık Türk milleti neyi beklemektedir? Bu ceberrut iktidarın ülkeyi yönetemediği ayan beyan ortadadır. Bizler İYİ Parti olarak yalnızca siyasi bir eleştiri yapmıyor, milletimizin içine sürüklendiği bu vahim tabloyu tüm çıplaklığıyla ortaya koyuyoruz. Yalnızca kendi yandaş çevresini düşünen bir iktidarın, milletin derdiyle dertlenmesi mümkün değildir. Bugün gelinen nokta şudur: Tuz kokmuştur. Millet uyanmalıdır. Bu açıklama, içimiz yandığı için yapılmış bir siyasi eleştiri değil, aziz milletimizin içinde bulunduğu durumun özetidir. Seyitgazi’de çıkan yangında şehit olan orman emekçilerimize ve gönüllü vatandaşlarımıza Allah’tan rahmet, acılı ailelerine sabırlar diliyor; yaralı kardeşlerimize şifalar temenni ediyorum. Bu acılara artık son verilmeli ve hükümet derhal istifa etmelidir.

İYİ Parti Eskişehir İl Teşkilatlarından Aşure İkramı Haber

İYİ Parti Eskişehir İl Teşkilatlarından Aşure İkramı

İYİ Parti Eskişehir İl Başkanlığı ile Odunpazarı ve Tepebaşı İlçe Başkanlıkları tarafından muharrem ayı dolayısıyla aşure ikramında bulunuldu. İki Eylül Caddesi üzerinde düzenlenen aşure ikramında İl Başkanı Serdar Ulucan, İlçe Başkanları, İl ve İlçe Yöneticileri ile Partililer katıldı. Aşure ikramında bir konuşma yapan İl Başkanı Serdar Ulucan şu ifadeleri kullandı; "Değerli dava arkadaşlarım, kıymetli canlar, hemşerilerim, Basın emekçisi dostlarımız; Bugün, birlik, beraberlik ve paylaşmanın simgesi olan Aşure Günü vesilesiyle, İYİ Parti Eskişehir İl Başkanlığı olarak; Odunpazarı ve Tepebaşı İlçe Başkanlıklarımızla birlikte gerçekleştirdiğimiz aşure ikramında hem milletimizin değerlerini yaşatıyor hem de tarihten bugüne taşıdığımız mesajları bir kez daha hatırlatıyoruz. Bizler ülkemizdeki birlik ve beraberliği korumak, vatanımızın bölünmez bütünlüğüne yönelen tüm tehditlere karşı mücadele etmek azmindeyiz. Bu yüzden bugün sizlerle birlikteyiz. Tüm milletimizi kucaklıyor, tüm dünyaya birliğimizi beraberliğimizi bozamayacaklarını haykırıyoruz. Bizler, yolu Yunus Emre’de, Şeyh Edebali’de, Ahmet Yesevi’de, Hacı Bektaş-ı Veli’de, Mevlana’da, Hacı Bayram’da, Pir Sultan’da buluşan bütün gönüllere kapılarını açan bir geleneğe sahibiz. Bizler, gelin canlar bir olalım diyoruz. Bir gönlü kırdınsa, kıldığın namaz namaz değil diyoruz. İkilik kinini içimizden attık, özümüzde buluşmaya geldik, insanı insanla buluşturmaya geldik; insanı yaşat ki devlet yaşasın diyoruz. Kıymetli Eskişehirliler ; Aşure, sadece bir tatlı değil; farklılıkların aynı kazanda kaynaştığı, birliğin ve hoşgörünün simgesi olan bir mirastır. Bu gün, aynı zamanda insanlık tarihinin en acı hadiselerinden biri olan Kerbela’yı da hatırlama günüdür. Bizler; Kerbela’da zulme boyun eğmeyen Hz. Hüseyin’in duruşunu, adalet ve hak mücadelesi olarak görüyor, bugünün Yezid’lerine karşı Hüseyin olmayı tercih ediyoruz. Çünkü biz, haksızlık karşısında susmayanların, adaletin ve vicdanın yanında duranların tarafındayız. Bugün memleketimizin içinde bulunduğu siyasal, sosyal ve ekonomik şartlar da bize; zalimin değil, mazlumun safında, menfaatin değil, milletin yanında durma sorumluluğunu hatırlatmaktadır. Biz İYİ’ler ve Cesurlar Hareketi olarak bu yolda yürümeye kararlıyız. Aşure ikramımızın; bu topraklarda sevgi, barış, kardeşlik ve dayanışmayı çoğaltmasını temenni ediyor, etkinliğimize katılan tüm vatandaşlarımıza teşekkür ediyoruz. Millet iradesinden başka hiçbir dayanağımız yoktur. Sivil, köklü, gelenekli, teşkilatlı ve demokratik bir hareketiz. Biz halkımızı ayrı-gayrı görmedik ve bundan sonrada görmeyeceğiz. İnançlı ve iddialıyız. Güçlüyüz ve halkımızın vereceği her göreve hazırız. Güler yüzlüyüz ve sözümüzün eriyiz. Bizler İYİ leriz. Selam ve muhabbetle"

logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.