SON DAKİKA
Hava Durumu

#Prof. Dr. Yusuf Adıgüzel

Porsuk Haber Ajansı - Prof. Dr. Yusuf Adıgüzel haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Prof. Dr. Yusuf Adıgüzel haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

Sivil Toplumun Misyonu Yalnızca ‘İyilik’ Yapmak Değildir Haber

Sivil Toplumun Misyonu Yalnızca ‘İyilik’ Yapmak Değildir

Anadolu Üniversitesi Kariyer Planlama Dersi kapsamında düzenlenen “Gönüllü Olmak Kendini Bilmek” başlıklı seminer İletişim Bilimleri Fakültesi Şener Şen Salonunda gerçekleştirildi. Anadolu Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Yusuf Adıgüzel’in konuşmacı olduğu seminere İletişim Bilimleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Bülend Aydın Ertekin, Uluslararası İlişkiler Birimi Müdürü Öğr. Gör. Dr. Zekiye Doğan, Kalite Koordinatörü Prof. Dr. Deniz Taşcı ve çok sayıda öğrenci katılım gösterdi. UİB Müdürü Doğan: “Gönüllülüğün kitabını yazmış bir isim: Prof. Dr. Yusuf Adıgüzel” Anadolu Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Birimi Müdürü Öğr. Gör. Dr. Zekiye Doğan “Gönüllü Olmak Kendini Bilmek” seminerin açılış konuşmasında şunları söyledi: “Bugün burada, Kariyer Planlama dersi kapsamında bir araya gelmiş bulunuyoruz. Bu ders, aslında neredeyse bütün fakültelerimizin ve bölümlerimizin ders programında yer almakta. Dersin temel amacı ise, öğrencilerimizin mezun olduklarında ‘Peki, ben şimdi ne olacağım?’ ya da ‘Büyüyünce ne olacağım?’ gibi sorularına cevap aramalarına yardımcı olmaktır. Bu ders yaklaşık 4-5 yıldır uygulanmakta ve her yıl farklı konulara değinilmektedir. Bu kapsamda ele aldığımız önemli başlıklardan biri de sivil toplum kuruluşlarıdır. STK’ların hayatımızdaki yeri, gönüllülüğün ne olduğu, gönüllü olmanın bireysel yaşamlarımızda ne gibi değişimlere yol açtığı, bizi nasıl dönüştürdüğü gibi konuları bu ders aracılığıyla tartışıyoruz. Ben de kendi adıma, bu ders kapsamında her zaman konunun uzmanı birini öğrencilerimizle buluşturmak istiyorum. Bu yıl kimi davet etsem diye düşündüğümde, aklıma ülkemizde bu alandaki en önemli uzmanlardan biri olan Sayın Rektör Prof. Dr. Yusuf Adıgüzel geldi. Kendisine davetimizi kabul ederek aramızda bulunduğu için teşekkür ediyorum. Peki, Rektör Hocamızı neden davet ettik? Çalışma alanlarına baktığımızda; iletişim, göç, yurtdışındaki Türkler, kent, sivil toplum ve gönüllülük gibi konular öne çıkmaktadır. Dolayısıyla, bugün kendisini buraya davet etmemiz bir tesadüf değildir.” Rektör Adıgüzel: "Gönüllülük sistematik olmalı, bir yapıyla birlikte yapılmalı" Anadolu Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Yusuf Adıgüzel “Gönüllü Olmak Kendini Bilmek” seminerinde şunlardan bahsetti: “Sivil toplum kuruluşları, ticari amaç gütmeyen, devlete bağlı olmayan ve toplumsal yarar amacıyla hareket eden yapılardır. Bu nedenle, bu kurumlar halkın sesi, kimsesizlerin sözcüsü olmalıdır. Dolayısıyla, bu anlayışla hareket edeceksek, daha çok çalışmamız, daha çok yol kat etmemiz gerekiyor. Ne var ki Türkiye'de sivil toplumun gelişiminde bir direnç alanı var: Devleti bir baba figürü gibi görmemiz. Çünkü bizler, devlete karşı olmayı yakıştıramadığımız sürece onun dışındaki yapıları geliştirmekte zorlanıyoruz. Oysa sivil toplum, devlete karşı olmak değil, toplum yararına onun yanında, hatta kimi zaman onun eksik kaldığı yerlerde tamamlayıcı bir güç olmaktır. Bu noktada ise gönüllülük kavramı ön plana çıkıyor. Gönüllülük, başka dillerde tam karşılığı olmayan, bize özgü bir kavram. ‘Gönül’ dediğimiz şey; kalpten, beyinden, akıldan farklı bir şeydir. Ne bir kalıba sığar ne de matematiksel bir tanıma. Gönüllülük; hiçbir maddi ya da manevi karşılık beklemeden, sadece başkaları için bir şey yapma arzusudur. Ancak, şunu da ayırt etmek gerekir: Komşumuza yardım etmek, yaşlıya alışveriş yapmak ya da birine maddi destek vermek güzel birer iyiliktir, fakat gönüllülük değildir. Çünkü gönüllülük; bir yapı içerisinde, sistemli, sürekli ve organize bir şekilde gerçekleşir. İşte bu nedenle, bu yapılar da sivil toplum kuruluşlarıdır. Gönüllülük, bir dernekle, bir vakıfla, bir platformla birlikte hareket edildiğinde anlam kazanır ve daha büyük bir etki yaratır. Zira, gönüllülük, başkalarının acısını duyabilmekle başlar. Eğer bunu hissedebiliyorsak, insanız demektir. Bu hisle birlikte, attığımız her adım, bizi diğerlerinden farklı ve zengin kılar. Eğer paylaşacak bir bilgimiz, tecrübemiz, zamanımız varsa ve bunu başka insanlar için kullanıyorsak, işte o zaman gerçek anlamda gönüllü oluyoruz. Sivil toplumun misyonu yalnızca ‘iyilik’ yapmak değildir.” “Sivil toplum daha büyük sorumluluk üstlenir” Kimsenin iyiliğe muhtaç olmadığı bir dünya yaratmanın asıl amaç olduğuna değinen Anadolu Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Yusuf Adıgüzel sözlerine şöyle devan etti: “Balık vermek de balık tutmayı öğretmek de yetmez; önemli olan, kimsenin balığa ihtiyacı kalmayacak bir ortam inşa etmektir. Bu da yoksulluğun, çaresizliğin, dışlanmışlığın sistematik olarak ortadan kaldırılmasıyla mümkün olur. Örneğin, bazı mahallelerde uygulanan mikro kredi modeliyle insanlar yardıma ihtiyaç duymadan ayakta kalabilmektedir. Bu tür uygulamalar, sivil toplumun yaratıcı gücünü gösterir. Sivil toplum, sadece bireysel yardımın ötesinde, daha büyük bir sorumluluğu da üstlenir. Eğer bir konuda toplumsal bir sorun olduğunu düşünüyorsak, yapmamız gereken şey o konuda farkındalık yaratmak, bilgi edinmek, sesimizi duyurmaktır. Ancak, bu savunma kendi çıkarımız için değil, başkalarının hakları için olmalıdır. Eğer hayvan haklarını savunuyorsak, bu konuda bilgi sahibi olmalı, verilerle konuşmalı, uzmanlık geliştirmeliyiz. Savunuculuk; dezavantajlı grupların, çocukların, kadınların, doğanın ya da sesini duyuramayan herhangi bir canlının adına konuşabilmektir. Bu yüzden, evrensel değerleri benimsemek ve neyi savunduğumuzun farkında olmak gerekir. Peki, bu süreçte neler yapılabilir? Sosyal sorumluluk yönetimiyle örnek uygulamalar geliştirilebilir. Bunun yanı sıra, lobicilik faaliyetleriyle kamu otoritesi etkilenebilir. Ayrıca, kamuoyu oluşturularak karar vericiler harekete geçirilebilir. “Gönüllülük, sevgi işidir” Medyaya büyük görev düştüğünün altını çizen Rektör Adıgüzel, medyanın sivil toplum kuruluşları ile gönüllüler arasında köprü görevi görebileceğine dikkat çekti. Rektör Adıgüzel: “Ne yazık ki bugün medya, sivil toplum haberlerine yeterince yer vermiyor. Bu nedenle, STK’ların kendilerini daha iyi anlatması, güven oluşturması ve şeffaf bir biçimde çalışmaları gerekiyor. Gençlerin gönüllülüğe ilgisinin düşük olması da üzerinde durulması gereken bir konu. Üniversite öğrencileri ne yazık ki gönüllülüğün ne olduğunu, nasıl yapılacağını, hangi kuruma başvuracaklarını bilmiyorlar. Bu bağlamda, STK’lar gençleri tanıtım ve oryantasyon süreçleriyle gönüllülüğe teşvik etmeli, onlara alan açmalı. Topluma katkı dersi ya da gönüllülük dersi gibi uygulamalar da bu farkındalığı artırmak için önemlidir. Unutulmaması gereken en temel şey şudur: Gönüllülük, sevgi işidir. Karşılık beklemeden yapılan bir iştir. Sessizlik sarmalını kıracak olan, sessizce atılmış samimi adımlardır. Bu nedenle, bizim daha fazla çalışmaya, daha fazla dayanışmaya ve daha fazla gönüllüye ihtiyacımız var. Sonuç olarak, birlikte ne yapabileceğimizi düşünerek hareket etmeliyiz. Her bireyin hayatında bir sivil toplum hedefi olmalı. Ancak o zaman, gerçekten güçlü ve adil bir toplum inşa edebiliriz.” ifadelerini kullandı. Seminer soru cevap kısmının ardından sona erdi.

Tiyatro Anadolu "Maskeliler" Oyununun Galasını Yaptı Haber

Tiyatro Anadolu "Maskeliler" Oyununun Galasını Yaptı

Türkiye’nin ilk ve tek profesyonel Üniversite Tiyatrosu olan Anadolu Üniversitesi Tiyatro Anadolu, 32 yıllık geçmişiyle Eskişehir’de başarılı işlere imza atmaya devam ediyor. Yıllar içerisinde sayısız oyunla seyirciyle buluşan ancak pandemi süreciyle beraber bir süredir durağan bir durumda olan Tiyatro Anadolu galasını “Maskeliler” adlı oyunla Tiyatro Anadolu’nun yeni sahnesinde yaptı. Galaya Anadolu Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Yusuf Adıgüzel ve eşi Oya Adıgüzel, Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Serpil Koçdar, Rektör Danışmanı Prof. Dr. Barış Kılınç, İdari ve Mali İşler Daire Başkanı Halil Yetim, Genel Sekreter Yardımcısı Abdurrahman Şafak, şehir protokolünden isimler katılım gösterdi. Rektör Adıgüzel: “Filistin’de yaşayan insanların ne tür çatışmalara maruz kaldığını deneyimledik” Tiyatro Anadolu’nun galasına katılmaktan dolayı büyük bir mutluluk duyduğunu dile getiren Rektör Adıgüzel şunları söyledi: "Anadolu Üniversitesi’nin kültür ve sanatla anılan ünvanına yakışır şekilde, tekrar sinema, tiyatro ve festivallerle anılmasını sağlamak adına adımlarımızı atıyoruz. Bu kapsamda izlediğimiz oyun, sadece başarılı oyunculuklarıyla değil, sahne ve izleyici arasındaki güçlü etkileşimiyle de öne çıktı. Baştan sona etkileyici bir performansa tanıklık ettik. Oyunun canlı performansı bizde derin izler bıraktı; doğrudan ve dolaylı mesajlarıyla düşünmeye sevk etti ve etkisini uzun süre sürdürecek türdendi. Biz iletişimciler için iletişim süreci bir başlangıç ve bitişe sahip değildir; süreklilik arz eder. Bu oyun sayesinde, Filistin’de yaşayan insanların ne tür çatışmalara maruz kaldığını çok daha yakından, adeta canlı bir şekilde deneyimledik. Artık her anımızda onları anlamaya çalışacağımız fırsatları daha çok kollayacağız. Bu oyun, onların yaşadıklarını bir nebze olsun hissetmemizi ve anlamamızı sağladı." Rektör Danışmanı Prof. Dr. Kılınç: “Böyle bir sahnenin Üniversitemize kazandırılması vizyonumuzun bir göstergesidir” Sahnenin kısa sürede fiziki olarak hayata geçirildiğini belirten Anadolu Üniversitesi Rektör Danışmanı Prof. Dr. Barış Kılınç ise galada şunları söyledi: “Avrupa’da yeni yeni gelişen bu tür modern tiyatro sahneleri, bizler için büyük bir ihtiyaçtı. Böyle bir sahnenin Üniversitemize kazandırılması, kültür ve sanat alanındaki vizyonumuzun bir göstergesidir. Bizler yalnızca vesile olduk; esas başarı bu işe gönül veren, emek veren herkese aittir. Ayrıca, vizyonu, kararlılığı ve sanatın birleştirici gücüne olan inancıyla Sayın Rektörümüz Prof. Dr. Yusuf Adıgüzel'e de teşekkür etmek isteriz. Kendisinin desteği, bu sahnenin ve oyunun hayata geçirilmesinde büyük bir rol oynadı. Bu anlamlı katkı, üniversitemizi sanatla daha da iç içe hale getirme yolunda atılmış güçlü bir adımdır." Dr. Öğr. Üyesi Karaahmet: “Perdeleri yeniden açmanın heyecanı içerisindeyiz” Maskeliler oyununun yönetmeni Anadolu Üniversitesi Devlet Konservatuvarı Tiyatro Anasanat Dalı Dr. Öğretim Üyesi Süleyman Karaahmet konuşmasında şu sözlere yer verdi: "Bu akşam gerçekten çok mutluyuz. Seyirciyle her buluştuğumuzda o özel hissi yaşarız; ancak bu akşam bizler için çok daha anlamlı, çok daha özel. Çünkü Tiyatro Anadolu, Türkiye’deki ilk ve tek profesyonel üniversite tiyatrosu olarak 30 yıllık güçlü bir geçmişe sahip. Pandemi sonrası dönemde ne yazık ki bir süre sahnelerimiz âtıl kaldı. Fakat bugün, bu perdeleri yeniden açmanın, seyircimizle yeniden buluşmanın heyecanı ve gururu içindeyiz. Bu sadece bir oyunun sahnelenmesi değil; aynı zamanda sanatın üniversitemizde yeniden filizlenişinin kutlamasıdır. Bu sürecin gerçekleşmesini sağlayan, başından itibaren yanımızda olan, inanan ve destekleyen herkese gönülden teşekkür ederiz. Başta süreci sahiplenerek büyük bir katkı sunan Sayın Öğr. Gör. Engin Kılıçatan’a, her zaman desteğini hissettiğimiz Sayın Prof. Dr. Barış Kılınç’a ve bu sürecin hayata geçmesinde liderliğiyle bizlere yön veren, sanata olan desteğiyle her zaman arkamızda duran Sayın Prof. Dr. Yusuf Adıgüzel’e teşekkürlerimizi sunarız. Bu sahne sadece oyuncuların değil, aynı zamanda üniversitemizin, izleyicimizin ve sanatın gücüne inanan herkesin ortak emeği ve başarısıdır. Bu heyecanın bir parçası olduğunuz için hepinize minnettarız.” Oyun Türkiye’de ve dünyada birçok tiyatro tarafından sergileniyor Yoğun bir çalışma temposuyla ortalama bir buçuk aylık bir sürede hazırlanarak sahneye çıkarılan Maskeliler oyununun yönetmenliğini Anadolu Üniversitesi Devlet Konservatuvarı Tiyatro Anasanat Dalı Dr. Öğretim Üyesi Süleyman Karaahmet, Proje Koordinatörlüğünü de Öğr. Gör. Engin Kılıçatan üstleniyor. Maskelilerin oyuncu kadrosunda ise Öğr. Gör. Berk Kırlak, Ozan Karaahmet ve Ali Burak Asil yer alıyor. İlk olarak Amerika’da ardından Avrupa’da sahnelenen ve büyük yankı uyandıran Maskeliler oyunu evrensel bir konuya değiniyor. Bu kapsamda Türkiye’de ve dünyada birçok tiyatronun sahnelediği ve sahnelemeye de devam ettiği Maskeliler, Tiyatro Anadolu tarafından ilk defa sahnelendi. İsrailli yazar İlan Hatsor’un kaleme aldığı Maskeliler oyunu, Filistinli üç erkek kardeşin, savaşın gölgesinde birbirleriyle yüzleşmelerini anlatıyor. Hikâye, yıllar sonra bir araya gelen bu üç kardeşin geçmiş hesaplaşmaları, ideolojik farklılıkları ve ihanet suçlamaları etrafında şekilleniyor. Bu üç karakter arasında geçen sert diyaloglar hem aile bağlarını hem de savaşın bireyler üzerindeki yıkıcı etkisini gözler önüne seriyor. Maskeliler oyunu, sezon sonuna kadar haftada iki gün olmak üzere seyirci karşısına çıkmayı planlıyor.

MÜSİAD'dan Rektör Prof.Dr. Yusuf Adıgüzel Ziyaret Haber

MÜSİAD'dan Rektör Prof.Dr. Yusuf Adıgüzel Ziyaret

Müstakil Sanayici ve İş Adamları Derneği (MÜSİAD) Eskişehir Şubesi Başkanı Av. Oğuz Özdemir, Başkan Yardımcıları Engin Dolapcı, Hasan Yazıcı Yönetim Kurulu üyeleri Gökhan Yıldırım, Abidin Gücüyener, Mehmet Akif Çorapsız, Tuncay Kuru ve Genç MÜSİAD Eskişehir Başkanı Burak Atıcı Anadolu Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Yusuf Adıgüzel’ i makamında ziyaret etti. MÜSİAD Eskişehir Şube Başkanı Av. Oğuz Özdemir “Anadolu Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Yusuf Adıgüzel’i Yönetim olarak makamında ziyaret ettik. MÜSİAD olarak Kamu Kurum ve Kuruluşları ile sürekli işbirliği içerisindeyiz. MÜSİAD Eskişehir Şubesi faaliyetleri ve çalışmaları hakkında bilgiler verdik, şehrimiz hakkında istişareler yaparak karşılıklı fikir alışverişinde bulunduk. MÜSİAD Eskişehir Şube Başkanı ve biz işadamları olarak Yönetim Kurulumuz ve üyelerimiz ile birlikte şehrimize katkı sunacak her projede üzerimize düşen görevleri yapmaya her zaman hazır olduğumuzu Sayın Rektörümüz Adıgüzel’e ilettik. Yakın ilgisine ve gösterdikleri misafirperverliği için Anadolu Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Yusuf Adıgüzel’ e teşekkür ederek çalışmalarında başarılar diliyorum” dedi. Anadolu Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Yusuf Adıgüzel “MÜSİAD Eskişehir Şube Başkanı Av. Oğuz Özdemir ve beraberindeki heyeti ağırlamaktan mutluluk duydum. Eskişehir ve ülkemize hizmet etme noktasında tüm kamu kurum ve kuruluşları ile istişare içersinde olduklarını ve olmaya da devam edeceklerini belirtti. Üniversitemiz olarak yaptığımız ve yapacağımız çalışmalar hakkında bilgilendirmelerde bulunduk. Rektör Adıgüzel, MÜSİAD Eskişehir Şubesi Başkanı Özdemir’ e ve Yönetim Kurulu Üyelerine bu nazik ziyaretleri için teşekkür ederek çalışmalarında başarılar diliyorum” dedi.

Anadolu Üniversitesi'nde “Yapay Zekâ Zirvesi” Düzenlenecek Haber

Anadolu Üniversitesi'nde “Yapay Zekâ Zirvesi” Düzenlenecek

Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı ile Anadolu Üniversitesi Dezenformasyonla Mücadele Kulübünün iş birliğinde “Anadolu Üniversitesi Yapay Zekâ Zirvesi” düzenlenecek. Yapay zekânın çok boyutlu yapısının farklı disiplinlerin bakış açılarıyla ele alınması gerektiği anlayışıyla hareket eden Anadolu Üniversitesi, bu alandaki çalışmalarının başlangıcını oluşturan bir adımla farklı alanlardan uzmanları bir araya getiriyor. Bu kapsamda yapay zekânın dijital çağda dezenformasyonla mücadeledeki rolünün yanı sıra sanat, tasarım ve eğitim gibi alanlardaki yenilikçi uygulamaların da ele alınacağı zirve, alanında uzman konuşmacıların katılımıyla 21 Nisan Pazartesi günü Öğrenci Merkezi Yunus Emre Salonunda 09.30–17.00 saatleri arasında gerçekleştirilecek. Rektör Adıgüzel: “Anadolu Üniversitesi Yapay Zekâ Zirvesine alana ilgi duyan herkesi bekliyoruz” Düzenlenecek Anadolu Üniversitesi Yapay Zekâ Zirvesi ile ilgili görüşlerini dile getiren Rektör Prof. Dr. Yusuf Adıgüzel şunları söyledi: “Anadolu Üniversitesi olarak 2025 yılında yapay zekâ konusunda önemli çalışmalar yapacağız. Bu çalışmalardan ilki de 21 Nisan’da düzenleyecek olduğumuz Anadolu Üniversitesi Yapay Zekâ Zirvesi olacak. Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı ile ortaklaşa düzenleyeceğimiz Yapay Zekâ Zirvesinde alanında uzman akademisyenler konuşmacı olarak yer alacak. Ayrıca düzenlenecek zirve, üniversitemizin tüm sosyal medya hesaplarından da canlı olarak yayınlanacak. Bu kapsamda Anadolu Üniversitesi Yapay Zekâ Zirvesine alana ilgi duyan herkesi bekliyoruz.” TBMM Yapay Zekâ Araştırma Komisyonu Başkanı ve Eskişehir Milletvekili Fatih Dönmez’in de açılış konuşmacısı olarak yer alacağı zirvede; Keynote Speaker İstanbul Üniversitesi Bilgisayar ve Bilişim Teknolojileri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Şadi Evren Şeker “Yapay Zekâ Çağında İnsan Olmak: Sanattan Gerçeğe İnsan” konusunda bir konuşma gerçekleştirecek. Zirve alandaki uzmanların sunumları ile iki oturumda gerçekleştirilecek Zirvenin birinci oturumunda “Belirsizlikler Çağında Yapay Zekâ: Fırsatlar ve Sınamalar” konusu ele alınacak. Moderatörlüğünü Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı Basın ve Yayın Dairesi Başkanı ve Ankara Hacı Bayram Veli Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Oğuz Göksu’nun üstlendiği panelde Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı Dezenformasyonla Mücadele Merkezi Koordinatörü İdris Kardaş “Türkiye’nin Dezenformasyonla Mücadele Politikaları ve Yapay Zekâ”, AIPA Yapay Zekâ Politikaları Derneği Başkan Yardımcısı, Gökhan Varan “Yapay Zekânın Dünü, Bugünü ve Yarını”, Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı ve Sakarya Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Mustafa Bostancı “Yapay Zekâ Okuryazarlığı”, Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı Bilgi İşlem Dairesi Başkanı Buğra Ayan “Kurumsal Kapasite Geliştirmede Yapay Zekâ Etkisi” konularındaki sunumlarını katılımcılarla paylaşacak. “Sinema, Sanat, Tasarım ve Eğitimde Yapay Zekâ Uygulamaları” konu başlıklı ikinci oturumun moderatörlüğünü Bilgi Üniversitesi’nden Dr. Öğr. Üyesi Ufuk Eriş üstlenecek. Oturumda Anadolu Üniversitesi İletişim Bilimleri Fakültesi Sinema ve Televizyon Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Özgür Çalışkan "Film Makinesinden Yapay Zekâya: Sinemada Anlatı, Üretim ve Eğitim", Eskişehir Osmangazi Üniversitesi Fen Fakültesi Matematik ve Bilgisayar Bilimleri Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Özer Çelik “Makine Öğrenmesinden Üretken Yapay Zekâya: Eğitim Materyallerinde Akıllı Dönüşüm”, Anadolu Üniversitesi Öğrenme Teknolojileri Ar-Ge Birimi Yöneticisi Dr. Öğr. Üyesi Emel Güler “Yapay Zekâ ile Açıköğretimin Geleceği: Fırsatlar ve Zorluklar”, Anadolu Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Grafik Sanatlar Bölümü Öğretim Elemanı Arş. Gör. Berkem Bulut “Yapay Zekâ Destekli Grafik Tasarım Denemeleri: Midjourney” konu başlıklarında sunumlarını gerçekleştirecek.

Bizlere Düşen Görev Dönüşüme Yol Gösterici Olmaktır Haber

Bizlere Düşen Görev Dönüşüme Yol Gösterici Olmaktır

Kütahya Dumlupınar Üniversitesi ve İktisadi Kalkınma ve Sosyal Araştırmalar (İKSAD) Enstitüsü iş birliğinde düzenlenen "14. Uluslararası Yeni Dünyada İletişim Kongresi" açılış töreni ile başladı. Kütahya DPÜ Rektörlük Kırmızı Salonda düzenlenen kongreye Kütahya Dumlupınar Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Süleyman Kızıltoprak, Anadolu Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Yusuf Adıgüzel ve İKSAD Enstitüsü Kongre Düzenleme Kurulu Başkanı Doç. Dr. Hasan Çiftçi başta olmak üzere çok sayıda kişi katılım gösterdi. Rektör Adıgüzel: “Günümüz bireyi dijital olarak izlenen, sınıflandırılan ve yönlendirilen bir veri profiline dönüştü” Akademisyenler, araştırmacılar, iletişim profesyonelleri ve öğrenciler sayesinde yalnızca günümüzün değil, geleceğin iletişim stratejilerine de ışık tutacak bir tartışma ortamının kongre ile doğacağına dikkat çeken Anadolu Üniversitesi Rektörü Prof. D. Yusuf Adıgüzel sözlerine şu şekilde devam etti:  “Bu bilimsel buluşmanın, iletişim dünyasında yaşanan köklü dönüşümlerin çok yönlü biçimde ele alınmasına imkân tanıyacağına; aynı zamanda iletişim olgusunun disiplinler arası bakış açılarıyla zenginleştirilmesine zemin hazırlayacağına yürekten inanıyorum. İnsan; toplum olabilmek için ilişki, birliktelik kurmak zorundadır. Bu birlikteliği kurmanın ön koşulu ise iletişimdir. Tarih boyunca bireyler arasında kurulan her bağın temelinde bir anlam aktarma, anlaşma çabası yatmıştır. Mağara duvarlarına çizilen resimlerden sözlü anlatıya, yazının icadından dijital mesajlara kadar uzanan bu uzun serüvende, sadece iletişim biçimleri değil, iletişimin bizzat kendisi de dönüşmüştür. Her çağın kendi dili, duyuş, düşünüş, hissediş biçimi ve buna özgün iletişim araçları vardır. Geleneksel iletişim uzun yıllar boyunca bireylerin birbirleriyle ve toplumla kurduğu ilişkileri tanımlar, yorumlarken dijital iletişim pratikleri, çok yönlü ve çok katmanlı iletişim yapılarına odaklanıyor. Bugün yalnızca iletilen mesajlar değil, her türlü veri akışı da iletişimin bir parçası olarak değerlendirilmektedir. Birey, yalnızca mesajı alan bir özne değil; aynı zamanda içerik üreten, etkileşimde bulunan ve dijital ağlar içinde diğer bireylere sürekli bağlantı halinde olan bir iletişim noktası haline gelmiştir. Günümüz bireyi, çoğu zaman farkında olmadan dijital olarak izlenen, sınıflandırılan ve yönlendirilen bir veri profiline dönüşmüştür.” “Bizlere düşen görev dönüşüme yol gösterici olmaktır” Yeni medya kavramının sadece bir platformlar bütünü olmaktan çıkıp zihinsel, sosyal ve kültürel dönüşümün de anahtarı haline geldiğini belirten Rektör Adıgüzel: “Geleneksel medyanın hiyerarşik yapısının yerini, daha yatay ve çoğulcu bir yapı alıyor. Herkesin bir kamerası, mikrofonu ve kitlesi var. Bu durum, iletişimin demokratikleşmesini sağlarken; beraberinde dezenformasyon, bilgi kirliği ve dijital etik gibi yeni sorun alanlarını da doğuruyor. Bir de yapay zekânın iletişim süreçlerine entegrasyonu meselemiz oldu. Yapay zekâ iletişim disiplinini adeta baştan yazıyor. Yapay zekâ; içerik üretiminden hedef kitle analizine, dil işleme teknolojilerinden duygusal etkileşimlere kadar iletişim süreçlerinin birçok boyutunda aktif bir rol üstlenmeye başladı. Ancak bu dönüşüm, yalnızca teknik bir ilerleme değildir. Aynı zamanda insanı, etik değerleri ve toplumsal sorumlulukları yeniden düşünmemiz gereken bir eşiğe taşımaktadır. Üniversiteler olarak bizlere düşen görev bu dönüşümün pasif izleyicisi olmak değil; aksine yön vericisi, değerlendiricisi ve yol göstericisi olmaktır. Disiplinler arası bakış açılarını bir araya getirerek; iletişim bilimleriyle yapay zekâyı, sosyolojiyle veri bilimini, hukukla etik tartışmalarını ortak bir zeminde buluşturmak zorundayız.” şeklinde konuştu. Farklı ülkelerden akademisyenlerin katkısıyla kongrenin sıradan bir etkinliğin ötesine geçtiğini belirten Rektör Adıgüzel, “Yeni Dünyada İletişim” temasının sadece güncel değil, aynı zamanda geleceğe dair bir vizyon sunduğunu vurguladı ve iletişimin özünün bağ kurmak, anlamak ve insan olmanın erdeminde buluşmak olduğunu ifade ederek konuşmasına son verdi. Rektör Adıgüzel’in konuşmasının ardından Rektör Kızıltoprak, Rektör Adıgüzel’e desteklerinden ve konuşmasından dolayı hediye takdiminde bulundu. Açılış konuşmalarının ardından "14. Uluslararası Yeni Dünyada İletişim Kongresi" Kütahya DPÜ’de yüz yüze ve çevrim içi oturumlarla iki gün boyunca devam etti. 

Anadolu Üniversitesi'nde Kitap Okuma Etkinliği Haber

Anadolu Üniversitesi'nde Kitap Okuma Etkinliği

61. Kütüphane Haftası kapsamında düzenlenen "Üreten bir Türkiye için 81 ilde kitap okuyoruz" etkinliği Anadolu Üniversitesi Kütüphanesinde gerçekleştirildi. Kitap okumanın önemine ilişkin düzenlenen etkinliğe Anadolu Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Yusuf Adıgüzel, Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Serpil Koçdar, Rektör Danışmanı Prof. Dr. Barış Kılınç, Kütüphane ve Dokümantasyon Merkezi Daire Başkanı Gültekin Güllü, Öğrenci İşleri Daire Başkanı Güven Tunçel ile çok sayıda akademik, idari personel ve öğrenci katılım gösterdi. Rektör Adıgüzel: “Okuduklarımızı değerlendirerek tercih ederiz” “Üreten Bir Türkiye” temasıyla 81 ilde eş zamanlı olarak düzenlenen etkinlikte katılımcıların kitaplarla buluşarak bilgi edindiğine dikkat çeken Anadolu Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Yusuf Adıgüzel, kitap okumanın bireysel ve toplumsal gelişim açısından taşıdığı önemi şu sözlerle vurguladı: "İnsan okuyarak kendini geliştirip var eder. Fakat biz maalesef okuma değil, izleme çağındayız. Okumak bir eylemken, izlemek maruz kalmaktır. İzlediklerimiz farkında olmadan zihinlerimize kazınır. Oysa okuduklarımızı değerlendirerek ve farkında olarak tercih ediyoruzdur. Okumanın kontrolü her zaman ellerimizdedir. İzlediklerimizi de seçtiğimizi düşünüyoruz. Halbuki günümüzde durum pek de öyle değildir. Üstelik yeni sosyal medya alanlarındaki hız maalesef dikkat süremizi de olumsuz etkilemektedir. Okumak kişiyi besleyip geliştiren bir eylemdir." "Okumak bir tohum atmak eylemidir" Rektör Adıgüzel sözlerine şöyle devam etti: "Okumak bir tohum atmak eylemidir. Ektiğiniz tohumlar sizden sonraki nesiller için de bereketli ekinler kazandırır. Ben bir iletişimci olarak elbette izleme eylemine de oldukça değer veriyorum. İletişimin gücü sizin elinizde oldukça güçtür ve bu gücü sağlamak için iletişim kontrolü elimizde olmalıdır. Daha fazla okumalı ve paylaşmalıyız. Böylece bu güç artacaktır. Sözel ve yazılı iletişime her zaman olduğundan daha fazla ihtiyacımız var. Üniversite olarak yapmayı hedeflediğimiz en temel şey, eleştirel düşünmeyi öğretmektir. Yapay zekâ pek çok işi yapabilirken karar verme noktasında etik değerlerimiz olmalıdır. Yunus Emre'nin vuruculuğunu hangi yapay zekâ tam olarak verebilir? Yunus Emre’yi ancak okuyarak öğrenip öğretebiliriz. Onun da kıymetli dizelerinde dediği gibi 'İlim ilim bilmektir, ilim kendin bilmektir. Sen kendini bilmezsin, bu nice okumaktır'. Kutsal kitabımızdaki ilk emir de okumaktır. Dolayısıyla zengin kütüphanemizi gerektiği gibi değerlendirerek okumak eylemine gerektiği özenle yaklaşmalıyız." Kitap okuma etkinliğinde Anadolu Üniversitesi Kütüphanesinden en fazla ödünç kitap alan üç personel ve üç öğrenciye Rektör Adıgüzel tarafından hediye takdim edildi. Etkinlik Rektör Adıgüzel tarafından Merkez Kütüphanede öğrencilere kitap armağan edilmesi ile sona erdi.

Ulusal Kısa Film Akademisi İş Birliği Protokolü’nü İmzalandı Haber

Ulusal Kısa Film Akademisi İş Birliği Protokolü’nü İmzalandı

Anadolu Üniversitesi ile Güney Film Yapım arasında “Ulusal Kısa Film Akademisi (UKFA) Projesi İş Birliği Protokolü” imzalandı. Protokol, Anadolu Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Yusuf Adıgüzel ile UKFA Proje Ortağı ve Güney Film Yapım Şirketi Sahibi Direnç Kıymaç tarafından Rektörlük Senato Odasında imzalandı. Protokole Anadolu Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Köksal Büyük, Rektör Danışmanı ve Sinema ve Televizyon Bölüm Başkanı Prof. Dr. Barış Kılınç, Eskişehir Film Festivali Yönetmeni Doç. Dr. S. Serhat Serter, Yönetmen, Yapımcı ve Senarist Ömer Vargı, Görüntü Yönetmeni Uğur İçbak da katılım gösterdi. UKFA bünyesinde hayata geçirilecek “Yeni Yüzler, Yeni Fikirler” projesiyle seçilecek kısa film senaryolarının yapımını gerçekleştirmek üzere film yapım sektörünün profesyonelleri öğrencilerle buluşacak. Proje kapsamında düzenlenecek kısa film senaryo yarışmasında dereceye giren senaryolar usta yönetmenler ve ekipleri gözetiminde öğrencilerin eliyle kısa filmlere dönüşecek. Bu kapsamda, hem Anadolu Üniversitesi çatısı altında öğrenimlerini gören öğrenciler sinema ve televizyon alanındaki duayenlerle buluşarak çalışma hayatına hazırlanacak hem de üniversite kampüsü ve Eskişehir nitelikli kısa film yapımları üreten bir plato haline gelecek. Hayata geçirilecek bu proje ile yaratıcı, yeni fikirleri olan gençlere hayallerini gerçekleştirme olanağı sunulacak. Aynı zamanda film yapım sektörüne yeni yüzler, yeni senarist, yönetmen, görüntü yönetmeni, oyuncular ve film yapım çalışanları kazandırmak da projenin çıktıları arasında yer alacak. Rektör Adıgüzel: “Sinema sektörünün önde gelen isimleriyle başarılı işler ortaya çıkaracağız” “Anadolu Üniversitesi olarak sektörle yaptığımız iş birliklerine çok önem veriyoruz.” diyen Anadolu Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Yusuf Adıgüzel şunları söyledi: “Öğrencilerimizin mezun olmadan önce sektörle tanışmaları çok önemli. Bu kapsamda bugün protokolünü imzaladığımız UKFA Projesi ile de öğrencilerimiz, aynı zamanda üniversitemizin eski mezunları da olan sinema sektöründeki duayen büyüklerinden eğitim alacak ve mesleki deneyim kazanacak. Bu iş birliği sinema sektöründe kariyer yapmak isteyen öğrencilerimiz için önemli bir adım olacak. Şu an için bir ilk sayılan bu iş birliğinden yola çıkarak proje ortaklarımızla daha kapsamlı işler de yapacağımıza inanıyorum. Sonuç olarak sinema sektörünün önde gelen isimlerini üniversitemizde ağırlamaktan ve birlikte başarılı işler ortaya çıkaracak olmaktan son derece mutluyum. Bizlere destek sağlayacak olan sektördeki sinema duayenlerimize üniversitemiz ve öğrencilerimiz adına çok teşekkür ediyorum.” Kıymaç: “Öğrencilerimizin çok güzel işler çıkaracağını düşünüyoruz” UKFA Proje Ortağı ve Güney Film Yapım Şirketi Sahibi Direnç Kıymaç ise gerçekleştirilen iş birliği protokolünde şunları söyledi: “Bu proje sayesinde Anadolu Üniversitesinde eğitim almakta olan Sinema ve Televizyon Bölümü öğrencilerini film yapım dünyasıyla bir araya getireceğiz. Her şeyden önce hazırlanan bu iş birliği kapsamında Anadolu Üniversitesinin verdiği desteğe çok teşekkür ediyoruz. Öğrencilerimizle yaratıcı fikirler ve doğru senaryolarla, deneyimli bir ekiple çok güzel işler çıkaracağımızı düşünüyoruz. Umuyorum ki öğrencilerimizin elinden çıkacak olan her bir yapım ödüller alacak, festivallerde gösterilecek kıvama gelecektir.” Vargı: “Kısa film yarışması projesinin hem öğrencilere hem sektöre güzel katkılar sağlayacağını düşünüyorum” Gerçekleştirilecek proje hakkında görüşlerini bildiren Yönetmen, Yapımcı ve Senarist Ömer Vargı; “Bu projeyi eski öğrencilerimden ve çalışanlarımdan Direnç Kıymaç ortaya çıkardı. Üniversitelerdeki eğitimlerin piyasayla bağlantısında somut uygulamalar çok değerlidir. Bu kapsamda Anadolu Üniversitesi ile ortak gerçekleştirilecek kısa film yarışması projesinin de hem öğrencilere hem sektöre güzel katkılar sağlayacağını düşünüyorum.” ifadelerini kullandı. İçbak: “Sektörün desteğiyle profesyonel ekip ve ekipmanlarla öğrencileri sektörle buluşturmak önemli bir adım olacak” Görüntü Yönetmeni Uğur İçbak gerçekleştirilecek proje ile ilgili şunları söyledi: “Kısa filmlerle yetişmiş okullu bir görüntü yönetmeni olarak bu projeyi çok değerli buluyorum.    Her ne kadar sinema bölümünde okuyan öğrenciler eğitim hayatlarında kısa filmler çekseler de sektörle buluşmaları zor olabiliyor. Dolayısıyla profesyonel ekip ve ekipmanlarla öğrencileri sektörle buluşturmak önemli bir adım olacak. Proje kapsamında öğrencilerin çektikleri başarılı filmler dış dünyada görünür olacak, başarıları tescillenecek. Ayrıca sinema sektörü de başarılı stajyerlerle çalışma olanağına sahip olacak.” Prof. Dr. Kılınç: “İletişim Bilimleri Fakültesi’ne Ulusal Kısa Film Akademisi kurulacak” Anadolu Üniversitesi öğrencileri için büyük bir fırsat olan iş birliği hakkında görüşlerini dile getiren İletişim Bilimleri Fakültesi Sinema ve Televizyon Bölüm Başkanı Prof. Dr. Barış Kılınç, “UKFA Projesi ile Anadolu Üniversitesi İletişim Bilimleri Fakültesi’nde bir Ulusal Kısa Film Akademisi kurulması planlanıyor. Bu proje kapsamında öncelikle bir senaryo yarışması düzenlenecek. Dereceye giren senaryolar projemize dahil olan yönetmenlerin ve profesyonel ekiplerin desteğiyle ve tabii ki öğrencilerimizle birlikte çekilecek. Böylece Anadolu Üniversitesi geçmişte olduğu gibi bundan sonra da sektörle birlikte çalışarak öğrenen ve kendini geliştiren öğrencilerinin kendi kariyerlerini inşa etmelerine destek olacak.”

“İlahi Nefes: Gönülden Dile Yunus Emre” Programı Düzenlendi Haber

“İlahi Nefes: Gönülden Dile Yunus Emre” Programı Düzenlendi

Anadolu Üniversitesi Halkbilim ve Araştırmaları Merkezi tarafından Ramazan Ayı dolayısıyla “İlahi Nefes: Gönülden Dile Yunus Emre” programı düzenlendi.  Öğrenci Merkezi Yunus Emre Salonunda seyirciyle buluşan programa Anadolu Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Yusuf Adıgüzel ile eşi Oya Adıgüzel, Eskişehir Osmangazi Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Kâmil Çolak, Anadolu Üniversitesi Rektör Yardımcıları Prof. Dr. Erkan Erdemir, Prof. Dr. Köksal Büyük, Rektör Danışmanı Prof. Dr. Barış Kılınç, Halkbilim ve Araştırmaları Merkezi Müdürü Prof. Oytun Eren, öğretim üyeleri, şehir protokolü ve pek çok kişi katılım gösterdi.  Yunus Emre Şiir dinletisiyle başlayan programda “Bülbül Kasidesi, Benim Adım Dertli Dolap, Yunus Şiiri, Küsmeyem mi Şu Feleğe (Devran Ayini), Gel Gör Beni Aşk Neyledi(Solo Semazen), Adımız Miskindir Bizim, İlim İlim Bilmektir, Uyan Ey Gözlerim Gafletten Uyan (Üçlü Sema Gösterisi), Şol Cennetin Irmakları” eserleri sahnelendi. “Kimi Dosta Gider” ilahisi ise Rektör Prof. Dr. Yusuf Adıgüzel tarafından seslendirildi. Rektör Adıgüzel: “Son derece profesyonel bir ekiple harika bir etkinlik izledik” Programın sonunda sahneye çıkan ve “İlahi Nefes: Gönülden Dile Yunus Emre” programı hakkında görüşlerini dile getiren Rektör Prof. Dr. Yusuf Adıgüzel şunları söyledi: “Bu gece son derece profesyonel bir ekiple harika bir etkinlik izledik. Dolayısıyla bu gecenin mimarı Prof. Oytun Eren hocama ve ekibine çok teşekkür ediyorum.” Rektör Adıgüzel konuşmasını, Yunus Emre’nin “Ben gelmedim dava için, benim işim sevi için. Dostun evi gönüllerdir, gönüller yapmaya geldim.” dizeleriyle bitirdi. Prof. Eren: “Katılımlarınızdan dolayı siz değerli seyircilerimize de teşekkür ediyorum” Halkbilim ve Araştırmaları Merkezi Müdürü Prof. Oytun Eren ise: “Bu akşam bu etkinliği sahneleyebilmemizdeki destekleri için Rektörümüz Prof. Dr. Yusuf Adıgüzel’e ve üniversite yönetimine çok teşekkür ediyorum. Sahnede performans sergileyen tüm ekibimizin de emeklerine sağlık diyorum. Katılımlarınızdan dolayı siz değerli seyircilerimize de teşekkür ediyorum.” dedi. Gönüllere dokunan şiirleri ve ilahi aşkı anlatan öğretileriyle asırlardır insanların yol göstericisi olan Yunus Emre’yi anan “İlahi Nefes: Gönülden Dile Yunus Emre” programı ayakta alkışlandı. Rektör Prof. Dr. Yusuf Adıgüzel ile Rektör Prof. Dr. Kâmil Çolak programın sonunda sanatçılara karanfil takdim etti.

logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.