SON DAKİKA
Hava Durumu

#Japonya

Porsuk Haber Ajansı - Japonya haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Japonya haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

Türkiye - Japonya Gıda Ticareti Güç Kazanıyor Haber

Türkiye - Japonya Gıda Ticareti Güç Kazanıyor

Kasım ayında 172,1 milyon dolarlık ihracata imza atan Akdeniz Hububat, Bakliyat, Yağlı Tohumlar ve Mamulleri İhracatçıları Birliği (AHBİB), pazar çeşitliliğini güçlendiren başarıları ve Japonya’da yürüttüğü yüksek profilli ticari temaslarıyla bölgenin dış ticaret performansına yeni bir momentum kazandırdı. “Lojistik incelemeler ve yoğun katılımlı B2B görüşmelerle güçlü iş birliği fırsatları oluşturduk” AHBİB Yönetim Kurulu Başkanı Veysel Memiş, Ticaret Bakanlığı’nın Uzak Ülkeler Stratejisi kapsamında yer alan Japonya’ya 24-29 Kasım tarihleri arasında ticaret heyeti etkinliği düzenlediklerini, 26 ihracatçı firmadan 33 temsilcinin katılımıyla gerçekleştirilen etkinliklerin Türkiye-Japonya ticaretinde yeni iş birliklerinin kapısını araladığını söyledi. Başkan Veysel Memiş, “Programımızın ilk gününde heyetimiz, AHBİB Yönetim Kurulu Başkan Yardımcımız Selçuk Akıllı ve Yönetim Kurulu Üyelerimiz liderliğinde Kawanishi Lojistik Hizmetleri ve Oi Lojistik Terminali’nde teknik incelemelerde bulundu. Japonya’nın depolama, elleçleme ve dağıtım ağını yerinde analiz ederek, ürünlerimizin raflara en hızlı ve güvenli şekilde nasıl ulaşacağının yol haritasını çıkardık.” dedi. “Üyelerimiz Japon pazarını çok yönlü mercek altına aldı” Tokyo’daki temasların diplomatik kanallarla da desteklendiğine dikkat çeken Başkan Veysel Memiş, "Tokyo Büyükelçimiz Sayın Oğuzhan Ertuğrul ve Ticaret Başmüşavirimiz Sedat Yıldız’ın sağladığı kapsamlı pazar analizleri, firmalarımızın Japon tüketici alışkanlıklarını doğru okuması adına kritik önem taşıdı. Ayrıca Japonya Dış Ticaret Teşkilatı ve Tokyo Ticaret ve Sanayi Odası ile kurulan üst düzey temaslar, kurumsal iş birliklerimizin zeminini sağlamlaştırdı." diye konuştu. Tokyo’da gerçekleştirilen ikili iş görüşmelerinin (B2B) beklentilerin üzerinde bir ilgiyle karşılandığını belirten Başkan Veysel Memiş, Japon alıcıların Türk ürünlerine yaklaşımının "güven odaklı" olduğunu söyledi. Başkan Veysel Memiş, "Network etkinlikleri ve birebir görüşmelerde firmalarımız, Japon muhataplarıyla sürdürülebilir ticaretin temellerini attı. Türk gıda sektörünün üretim gücü, Japon iş insanlarında büyük bir karşılık buldu." ifadelerini kullandı. “Japonya’nın hayvan yemi, çikolata ve tatlı bisküvilerde ithalat hacmi büyüyor” Japonya’nın tarım ve gıda ürünlerinde yüksek hacimli ve çeşitlilik içeren güçlü bir pazar yapısına sahip olduğuna dikkati çeken Başkan Veysel Memiş, şunları söyledi: “Veriler, Japonya’nın birçok üründe gümrük vergilerini düşük seviyede uygulaması ve tedarikçi ülke çeşitliliğini artırma eğilimi sayesinde Türk firmaları için önemli fırsatlar barındırdığını ortaya koyuyor. Hayvan yemi, kabuklu yemiş konserveleri, meyve-sebze suları, çikolata ve tatlı bisküviler gibi kategorilerde Japonya’nın hızla büyüyen ithalat hacmi ile Türkiye’nin dünya ihracat kapasitesi arasındaki fark, değerlendirilebilecek geniş bir potansiyele işaret ediyor. Amacımız, ‘Türk Gıdası’ denilince akla gelen güven, lezzet ve kaliteyi, Japonya pazarında silinmez bir şekilde yazmaktır.” “Kasım ayında ihracat hacminde en güçlü artışları Umman ve Kolombiya’da yakaladık” AHBİB’in kasım ayındaki ihracatını ürün grupları ve ülkelere göre değerlendiren Başkan Veysel Memiş, en çok bakliyat çeşitleri, pastacılık ürünleri ve yağlı tohumlar sattıklarını, en fazla ihracat yaptıkları ülkeler listesinde Irak, Suriye ve Sudan’ın ilk üç sırada yer aldığını bildirdi. Başkan Veysel Memiş, “Yılın 11’inci ayında 188 bin 868 ton ürünü uluslararası pazarlarda değere dönüştüren Birliğimiz, bakliyat çeşitlerinde 49,3 milyon dolar, pastacılık ürünlerinde 35,6 milyon dolar ve yağlı tohumlarda 20 milyon dolar değere ulaştı. Aynı dönemde 39,4 milyon dolarlık dış satımla kırmızı mercimek, toplam ihracatın yüzde 24’ünü oluşturarak sektörün en yüksek ihracat gerçekleştirilen ürünü oldu. Bölge ihracatımızı ülkelere göre incelediğimizde en fazla ihracatı yüzde 4 artış ve 29,9 milyon dolar değer ile Irak’a yaptık. Kasım ayı ihracatımızda yüzde 18 paya sahip Irak’ın ardından yüzde 59 artış ve 15,4 milyon dolar değer ile Suriye ikinci sırada, yüzde 21 artış ve 7,3 milyon dolar değer ile Sudan üçüncü sırada yer aldı. İhracat hacminde en güçlü ivmelenmeyi sağladığımız pazarlarlar Umman ve Kolombiya oldu. Umman’a yüzde 3 bin 55 artışla 1,7 milyon dolar, Kolombiya’ya yüzde 1.371 artışla 604 bin dolar ihracat gerçekleştirdik. Tunus, Macaristan, İran, Fildişi Sahili, Ukrayna, Tayland, Kenya, Cibuti, Belçika ve Malta pazarlarında da anlamlı artışlar kaydettik.”

Japon Şefler Türk Yemeklerini Öğrenerek Mezun Olacak Haber

Japon Şefler Türk Yemeklerini Öğrenerek Mezun Olacak

Türkiye’nin Japonya’ya yaptığı gıda ihracatının yüzde 35’ine imza atan Ege İhracatçı Birlikleri, Türk mutfağının Japonya’da Otsuma Women’s Üniversitesi’nde ders müfredatına girmesi için büyük bir adım attı. Türkiye’nin Michelin yıldızlı restoranı TERUAR’ın kurucusu ve şefi Osman Serdaroğlu, Otsuma Women’s Üniversitesi’nde öğrenciler ve akademisyenlere 3 seansta Türk mutfağını anlattı. Türk mutfağının lezzetlerinden menüler hazırladı, Japon öğrencilerin ve akademisyenler Türk menülerine hayran kaldı. Şef Osman Serdaroğlu, Türk orkinosu, zeytinyağı, kuru meyve, baharat, bulgur, nar ekşisi gibi öne çıkan ürünlerimizin kullanıldığı menüleri öğrencilere sundu. Ayrıca bakır cezve ve çaydanlıkla hazırlanan Türk çayı ve Türk kahvesi seremonisi de programa ayrı bir zenginlik kattı. Türk mutfağının önümüzdeki süreçte Otsuma Women’s Üniversitesi ders programına girmesi için Ege İhracatçı Birlikleri ve Üniversite Yönetimi arasındaki görüşmeler olumlu bir zeminde ilerliyor. Uçak: “Japonya’ya gıda ihracatında hedefimiz 1 milyar dolar” Türk gıda ihracatçıları olarak Japonya’ya son 5 yılda ihracatlarını yüzde 75’lik artışla 209 milyon dolardan 367 milyon dolara çıkardıklarını dile getiren Ege İhracatçı Birlikleri Koordinatör Başkan Yardımcısı ve Ege Yaş Meyve Sebze İhracatçıları Birliği Başkanı Hayrettin Uçak, Otsuma Women’s Üniversitesi’yle yapılan iş birliği sayesinde Türkiye’nin Japonya’ya gıda ihracatının yeni bir atılım göstermesini beklediklerini belirtti. “Türkiye dünyanın gıda ambarı” diyen Uçak, “Japonya’ya meyve sebzeler ve meyve sebze mamullerinden su ürünlerine, kuru meyvelerden hububat bakliyat yağlı tohumlara, odun dışı orman ürünlerinden zeytin ve zeytinyağına geniş bir ürün gamında lezzetler sunuyoruz. Otsuma Women’s Üniversitesi’nde gastronomi okuyan şef adayları bu projeyle Türk mutfağını öğrenerek mezun olacaklar. Türk lezzetlerine profesyonel kariyerlerinde yer verecekler. Ege Bölgesi’nden Japonya’ya 2024 yılında ihracatımız yüzde 42’lik artışla 89 milyon dolardan 126 milyon dolara yükseldi. Türkiye’nin Japonya’ya gıda ürünleri ihracatını orta vadede 1 milyar dolara çıkaracak güzel bir iş birliğini başlattık” diye konuştu. Işık: “Turkish Tastes’te ikinci durak Japonya olacak” Japonya’nın yıllık 80 milyar dolar gıda ürünleri ithal ettiğine dikkati çeken Ege İhracatçı Birlileri Sürdürülebilirlik ve Organik Ürünler Koordinatörü Ege Kuru Meyve ve Mamulleri İhracatçıları Birliği Başkanı Mehmet Ali Işık, Otsuma Women’s Üniversitesi’yle iş birliğinin tohumlarının 11-14 Mart 2025 tarihleri arasında düzenlenen Foodex Fuarı’nda atıldığını kaydetti. Ege İhracatçı Birlikleri çatısı altındaki 6 gıda birliğinin ABD pazarında başarıyla sürdürdüğü Turkish Tastes isimli TURQUALITY Projesi’nde 6. Yıla girdikleri bilgisini veren Işık şöyle devam etti: “Turkish Tastes Projesi’nde başarının altında yatan etkenlerden birisi ABD’li şeflerle ve üniversitelerle yürüttüğümüz ortak projeler oldu. Japonya pazarında da yürüteceğimiz TURQUALITY Projesini sağlam zemine inşa ediyoruz. Japonya’da tek kişilik yaşam ve çalışan çiftlerdeki artış nedeniyle hazır yemeklere yöneliş var. Bu da işlenmiş ve dondurulmuş sebzelere olan talepleri artıyor. Türkiye bu noktada güçlü üreticilere sahip. Ege Bölgesi’nden Japonya’ya ihracatta 2024 yılında kuru meyve sektörümüz 42 milyon dolarlık performansla lider oldu. Hedefimiz Japonya’ya kuru meyve ihracatını orta vadede 100 milyon dolara çıkarmak.” Girit: “Foodex Fuarına 25 yıldır katılıyoruz” Uzakdoğu’nun en büyük gıda fuarı olan Japan Foodex Fuarı’nın Türkiye Milli Katılım Organizasyonunu 25 yıldır Ege İhracatçı Birlikleri’nin yaptığı bilgisini veren Ege Su Ürünleri ve Hayvansal Mamuller İhracatçıları Birliği Başkanı Bedri Girit, her yıl 40’ın üzerinde gıda ihracatçısı Türk firmasının Foodex Fuarı’na katıldığını, Japon tüketicilerin beklentilerine göre üretim kültürünün Türk gıda sektöründe yerleştiğini ifade etti. Türkiye’nin su ürünleri ve hayvansal mamuller ihracatının Japonya’ya 2024 yılında yüzde 121’lik artışla 53 milyon dolardan 118 milyon dolara çıktığını dillendiren Girit, “Japonların milli yiyeceği suşi Türkiye’den ihraç edilen orkinoslarla yapılıyor. Etkinlik süresince Türkiye’nin Michelin yıldızlı restoranı TERUAR’ın kurucusu ve şefi Osman Serdaroğlu, Türk orkinosundan menüler hazırladı. Bu iş birliğinin meyvelerini önümüzdeki yıllarda yiyeceğiz” ifadelerini kullandı. Öztürk: “Japonlar Türk makarnasına hayran” Japon tüketicilerin öncelikli talebinin kaliteli ve sağlıklı gıda olduğunun altını çizen Ege Hububat Bakliyat Yağlı Tohumlar ve Mamulleri İhracatçıları Birliği Başkanı Muhammet Öztürk, Japon tüketicilerin kaliteli ve sağlıklı gıdaya hak ettiği fiyatı ödediğine vurgu yaptı. Japonların Türk makarnasına yoğun ilgi gösterdiğini paylaşan Öztürk sözlerini şöyle tamamladı; “Japonya’da 2024 yılında 72 milyon dolarlık makarna ihraç ettik. Makarna ihracatında Japonya ikinci büyük pazarımız oldu. Bitkisel yağlar, baharatlar, şekerleme ürünleriyle Japonya’ya 2024 yılında ihracatımızı yüzde 11’lik artışla 95 milyon dolardan 107 milyon dolara yükselttik. Japonya’ya gıda ihracatımızı 1 milyar dolara taşırken, 250 milyon dolarının bizim sektörümüzden olması için çaba göstereceğiz.” Uygun: “Japonya ikinci büyük ihraç pazarımız oldu” Türk zeytin ve zeytinyağı sektörü olarak üretici olmayan pazarlara odaklandıklarına değinen Ege Zeytin ve Zeytinyağı İhracatçıları Birliği Başkanı Emre Uygun, Japonya’nın stratejilerinin merkezindeki ülkelerden birisi olduğunu, Japonya’da 90’lı yıllarda 5 bin ton seviyesinde olan zeytinyağı tüketiminin günümüzde 50 bin tona ulaştığını dile getirdi. ABD’de sürdürdükleri Turkish Tastes isimli TURQUALITY Projesi sonrasında Türkiye’nin zeytinyağı ihracatında ABD’nin payının yüzde 46’ya yükseldiğini söyleyen Uygun, “ABD pazarındaki benzer bir başarıyı Japonya’da tekrarlamak istiyoruz. Japonya mevcut ihracat rakamıyla bizleri umutlandırıyor. Türkiye olarak, 2024/25 sezonunu 50 bin 713 tonluk zeytinyağı ihracatıyla geride bıraktık. Bu ihracatta ABD’den sonra ikinci sırada 22 milyon 511 bin dolarla Japonya yer aldı. Amacımız Japonya’ya zeytinyağı ihracatında yüzde 10 pazar payına ulaşmak” dedi. Gürle: “Baharatlar tüm yemeklere lezzet katıyor” Japon mutfağında baharatların yoğun kullanıldığını ifade eden Ege Mobilya Kâğıt ve Orman Ürünleri İhracatçıları Birliği Başkanı Ali Fuat Gürle, Türkiye’den baharat ürünleri ihracatında Japonya’nın 4,8 milyon dolarla ön sıralarda yer aldığını, Otsuma Women’s Üniversitesi’yle yapılan iş birliğinin Türk baharatlarının Japon mutfağındaki temsiliyetini artıracağını vurguladı. Defne ve kekikte Türkiye’nin dünya birincisi olduğunu paylaşan Gürle şöyle konuştu: “Türkiye’nin Michelin yıldızlı restoranı TERUAR’ın kurucusu ve şefi Osman Serdaroğlu etkinlik kapsamında Türk mutfağının ve baharatlarının kültürel zenginliğini, pişirme tekniklerini ve gastronomik mirası üniversitenin akademisyen ve öğrencilerine kapsamlı bir şekilde aktardı. Programa Tokyo Ticaret Başmüşavirlerimiz Mukaddes Nur Yılmaz ve Sedat Yıldız, Müşavirliğimiz Uzmanı Mehmet Ayaz katılım sağladı ve bize büyük destek verdiler. Etkinlik boyunca toplamda yaklaşık 80 öğrenci, Türk mutfağını hem teorik hem de uygulamalı olarak deneyimleme fırsatı buldu. Katılımcılardan “Türk mutfağının dünya mutfakları arasındaki güçlü konumunu yeniden fark ettim” ve “Türkiye’yi ziyaret ederek yemekleri yerinde tatmak istiyorum” gibi olumlu geri bildirimler aldık. Türk mutfağına yönelik ilginin belirgin şekilde arttığı gözlemledik.”

Dubai ve Japonya’daki Fuarlarda Yeni Ticaret Köprüleri Kurduk Haber

Dubai ve Japonya’daki Fuarlarda Yeni Ticaret Köprüleri Kurduk

Akdeniz Hububat, Bakliyat, Yağlı Tohumlar ve Mamulleri İhracatçıları Birliği (AHBİB) Yönetim Kurulu Başkanı Veysel Memiş, şubat ayında 151,1 milyon dolar ihracat gerçekleştirdiklerini açıkladı. Yılın ikinci ayında en fazla ihracat yaptıkları ülkelerin başında Irak, Suriye ve Suudi Arabistan’ın geldiğini belirten Başkan Veysel Memiş, Benin, Togo, Cibuti, Somali ve Çin pazarlarında ihracat hacminde önemli artışlar elde ettiklerini bildirdi. “Dubai ve Japonya’daki fuarlarda yeni ticaret köprüleri kurduk” Orta Doğu, Doğu Afrika ve Asya pazarlarında daha etkin olmak hedefiyle şubat ayında Dubai Gulfood Gıda Fuarı’nda, mart ayında ise Foodex Japan 2025 Fuarı’nda tanıtım ve pazarlara faaliyetleri gerçekleştirdiklerini kaydeden Başkan Veysel Memiş, Türkiye Gıda İhracatçıları (TGİ) çatısı altında yeni ticaret köprüleri kurmak için çalışmalar yaptıklarını söyledi. Başkan Veysel Memiş,  “Bu yıl 17-21 Şubat tarihleri arasında organize edilen ve 130’u aşkın ülkeden 5 bin 500’den fazla firmanın katıldığı Gulfood 2025 Fuarı’nda üyelerimiz yenilikçi ürünlerini vitrine taşırken Uluslararası Rekabetçiliğin Geliştirilmesi (UR-GE) Projesi kapsamında 12 üye firmamızın temsilcileri pazarlama faaliyeti gerçekleştirdi.” dedi.   “2025 yılında 4 sektörel ticaret heyeti düzenleyeceğiz” Akdenizli gıda ihracatçılarının etkili ürün tanıtımları ve tadım etkinliklerinin yoğun ilgi gördüğünü vurgulayan Başkan Veysel Memiş, Dubai’de bir otelde düzenlenen istişare toplantısında geçen yılın değerlendirmesini yaparken 2025 yılındaki sektörel ticaret heyeti ve alım heyeti etkinliklerini de ele aldıklarını ifade etti. Başkan Veysel Memiş, yıl içinde 4 ayrı sektörel ticaret heyeti düzenleyeceklerini, bunlardan ilki olan Kazablanka/ Fas Sektörel Ticaret Heyeti için çalışmalara başlandığını duyurdu. “Foodex Japan Fuarı, Asya pazarına giriş için stratejik fırsatlar sunuyor” 11-14 Mart 2025 tarihleri arasında Japonya’nın başkenti Tokyo’ya organize edilen Foodex Japan 2025 Fuarı'na da yine TGİ markası altında katıldıklarını dile getiren Başkan Veysel Memiş, AHBİB standında ana ihraç ürünlerinden oluşan menülerin sunulduğu tadım etkinlikleri ile tanıtımlar yaptıklarını belirtti. Başkan Veysel Memiş, “Foodex Japan Fuarı, yıllık 80 milyar dolar gıda ithal eden 126 milyon nüfuslu Japonya ile Asya pazarına giriş yapmak isteyen firmalar için stratejik fırsatlar sunuyor. Sürdürülebilir gıda üretimi, ileri işleme teknolojileri ve sağlıklı beslenme trendleri gibi konuların öne çıktığı bu fuar, özellikle gıda ihracatçıları için Japonya gibi yüksek standartlara sahip bir pazarda yer edinmek adına kritik bir köprü oluşturuyor. Biz de bu platformdan en verimli şekilde yararlanmak için çalışmalar yaptık.” diye konuştu. “Şubat ayında en fazla bakliyat, pastacılık ürünleri ve yağlı tohumlar ihraç ettik” Şubat ayında AHBİB bölgesinde sektörün ihracatını ürün gruplarına ve ülkelere göre ele alan Başkan Veysel Memiş, şunları söyledi: “Yılın ikinci ayında 178 bin 950 ton ürünü uluslararası pazarlarda değerlendirdik. Sektörümüz en yüksek ihracatı bakliyat, pastacılık ürünleri ve yağlı tohumlarda gerçekleştirdi. Bakliyatta yüzde 35 artışla 35 milyon dolar, pastacılık ürünlerinde yüzde 7 düşüşle 30,5 milyon dolar, yağlı tohumlarda yüzde 19 artışla 18 milyon dolar ihracat değerine ulaştık. Şubat ayında bölge ihracatımızı ülkelere göre değerlendirdiğimizde, en fazla ihracat yaptığımız pazarların başında  Irak, Suriye ve Suudi Arabistan ilk üç sırada yer aldı. Irak’a 22,1 milyon dolar, Suriye’yi 13,2 milyon dolar ve Suudi Arabistan’a 7,1 milyon dolar ihracat gerçekleştirdik. Söz konusu dönemde 145 ülkeye dış satım yapan Birliğimiz, 54 ülkede performansını artırma başarısı gösterdi. İhracat hacminde en anlamlı artışlar kaydettiğimiz ülkeler arasında Benin, Togo, Cibuti, Somali ve Çin ön sıralarda yer aldı.”

Türk Gıda Ürünleri Japonya’da Tanıtıldı Haber

Türk Gıda Ürünleri Japonya’da Tanıtıldı

Uzakdoğu’nun en büyük gıda fuarı olan Foodex Japan2025 Fuarı, 11-14 Mart 2025 tarihleri arasında Türk gıda ürünlerinin şovuna sahne oldu. Ege İhracatçı Birlikleri, Türkiye’de gıda sektöründe başarılı 42 firmanın katılımıyla Foodex Fuarı’na 25. kez Türkiye Milli Katılım Organizasyonunu gerçekleştirirken, Japonya’nın 70 milyar dolarlık gıda ithalatından Türkiye’nin daha fazla pay alması için 42 Türk firmasının 150 Japon ithalatçı firmayla 500’ün üzerinde ikili görüşme yapmasına olanak sağladı. Türk mutfağı Otsuma Kadın Üniversitesi müfredatına girecek ABD pazarında Türk gıda ürünlerinin ihracatını ikiye katlayan Ticaret Bakanlığı destekli Turkish Tastes isimli TURQUALITY Projesi Japonya’da hayat bulacak. Türk mutfağı Japonya’da Otsuma Kadın Üniversitesi’nde ders olarak okutulacak. Ege İhracatçı Birlikleri Yönetim Kurulu Başkanları, Foodex Japan Fuarı için gittikleri Japonya’dan heybelerinde yeni bir TURQUALITY Projesi’yle yurda döndü. Ege İhracatçı Birlikleri’nin Türk gıda ürünlerinin Amerika Birleşik Devletleri’nde bilinirliğini ve tüketimini artırmak için 2019 yılında hayata geçirdiği ve Türk gıda ürünlerinin ABD’ye ihracatını 5 yılda 750 milyon dolardan 1,6 milyar dolara çıkaran Turkish Tastes isimli TURQUALITY Projesi, Türkiye’nin Japonya’ya 370 milyon dolar olan ihracatını 1 milyar dolara çıkarmak için Türk gıda ürünlerini Japonya’da tanıtacak. Japonya’nın en büyük gıda fuarı Foodex Japan Fuarı’na 42 Türk gıda ihracatçısıyla çıkarma yapan Ege İhracatçı Birlikleri Başkanları, Otsuma Kadın Üniversitesi ziyaretinde Türk mutfağının Otsuma Kadın Üniversitesi müfredatına girmesi konusunda mutabakata vardı. Girit: “Japonya’ya yeni bir Turkish Tastes Projesi’nin tohumlarını attık” Türkiye ile Japonya arasında Ertuğrul Fırkateyni ile başlayan dostluk ve iş birliğinin her geçen yıl büyük bir gelişim gösterdiğini dile getiren Ege Su Ürünleri ve Hayvansal Mamuller İhracatçıları Birliği Başkanı Bedri Girit, Foodex Japan 2025’te ortak projelere bir yenisini ekleyerek Türkiye’ye dönmenin mutluluğunu yaşadıklarını kaydetti. Türkiye’nin gıda ürünlerinde kg başı ortalama ihraç fiyatının 1,3 dolar seviyesinde olduğuna dikkati çeken Girit, “Japonya’ya gıda ürünleri ihracatımızda ortalama ihraç fiyatımız 2,6 dolara ulaşıyor. Günümüzde Japonya ekonomisi yüksek enflasyon ve dolar karşısında değeri düşen yenden dolayı kan kaybediyor gözükse de orta ve uzun vadede bizim için önemli bir ihraç pazarı konumunu sürdürecek. ABD’de başarıyla uyguladığımız Turkish Tastes projemizden edindiğimiz tecrübeyle Japonya’da başarılı bir TURQUALITY Projesini, Ticaret Bakanlığımızın desteği ve Otsuma Kadın Üniversitesi partnerliğinde başarıyla uygulayıp Japonya’ya gıda ihracatımızı 1 milyar dolara taşımak istiyoruz. Öte yandan Türkiye ile Japonya arasında devam eden Serbest Ticaret Anlaşması görüşmelerinin bir an önce sonuçlanmasını bekliyoruz. Avrupa Birliği ülkeleri Japonya’ya sıfır gümrük vergisiyle gıda ürünleri ihraç ederken, bizim gümrük vergisi ödeyerek ihracat yapması rekabetçiliğimizi olumsuz etkiliyor. Foodex Fuarı’nda Türk somonu ve Orkinosu ile suşi tadım etkinliğimizi Japonlar çok beğendi” şeklinde konuştu. Öztürk: “Japonya’ya ikinci TURQUALITY Projemiz olacak” Türk gıda ürünlerinin marka değerini artırmak için Ticaret Bakanlığı’nın desteğiyle 2015-20 yılları arasında Japonya ve Güney Kore’yi kapsayan bir TURQUALITY Projesi yürüttükleri bilgisini veren Ege Hububat Bakliyat Yağlı Tohumlar ve Mamulleri İhracatçıları Birliği Başkanı Muhammet Öztürk, ilk TURQUALITY Projesinin başladığı 2015 yılında Japonya’ya 145 milyon dolar olan gıda ihracatlarının 2020 yılında 211 milyon dolara çıktığını sonraki yıllarda ihracatlarının TURQUALITY Projesi’nin itici gücüyle 370 milyon dolara ulaştığını, 10 yılda Türkiye’nin Japonya’ya gıda ihracatının yüzde 155 arttığını ifade etti. Türkiye’den Japonya’ya gıda ürünleri ihracatında Ege İhracatçı Birlikleri’nin lider konumda olduğuna vurgu yapan Ege Hububat Bakliyat Yağlı Tohumlar ve Mamulleri İhracatçıları Birliği Başkanı Muhammet Öztürk, “Dost iki ülke arasındaki iş birliğini artırmak için sivil toplum kuruluşlarını ziyaret ettik. En verimli görüşmeyi de Otsuma Kadın Üniversitesiyle gerçekleştirdik. Hububat bakliyat yağlı tohumlar sektörünün makarna ağırlıklı olmak üzere Japonya’ya 2024 yılında ihracatını yüzde 12’lik artışla 106 milyon dolara çıkardı. Japonya’ya gıda ihracatımızın yüzde 29’unu sektörümüz yapıyor. Makarna ihracatımız 73 milyon dolar olurken, çikolatalı ürünler 12,4 milyon dolar, bitkisel yağlar 4,5 milyon dolar oldu. Otsuma Kadın Üniversitesi müfredatına Türk mutfağı girdiğinde Japon damak tadına göre Türk gıda ürünleriyle menü hazırlayacak şefler yetişecek. Gıda sektörlerimizin Japonya’ya ihracatı ABD’de olduğu gibi katlanarak artacak” dedi. Uygun: “Japonya’nın zeytinyağı ithalatı yüzde 60 düştü” Japon halkının sağlıklı ve kaliteli gıda tükettiğine vurgu yapan Ege Zeytin ve Zeytinyağı İhracatçıları Birliği Başkanı Emre Uygun, Japonya’daki enflasyon rakamlarının son yıllarda yükselmesi, Japon yeninin dolar karşısında değer kaybetmesi nedeniyle Japon halkının son dönemde tüketimde fren yaptığını 2024 yılında zeytinyağı ithalatlarının yüzde 60 düştüğünü kaydetti. “Japonya güçlü bir ekonomi ve önlem almayı çok iyi biliyorlar. Pandemi sonrası sarsılan ekonomilerini kısa sürede toparlayacaklarına inanıyorlar” diyen Başkan Uygun şöyle devam etti. “Tabii ki tüm dünyada olduğu gibi Japonya’nın da Trump döneminin dinamiklerini takip etmeleri gerekiyor. Türkiye açısından olumsuz durum Japonya gibi fiyat baskısını en az yaşadığımız pazarda bile artan maliyetlerimiz nedeniyle malesef rakip ülkeler İspanya ve Tunus’la rekabet edemiyoruz. İhracatlarımız kan kaybetmeye, ihracatçımız ve üreticiler de güç kaybetmeye devam edecekler gibi gözüküyor. Türk zeytinyağı ve diğer tarım/gıda ürünü ihracatçıları kendi sektörlerindeki rakip ülkeler karşısında fiyat avantajını kaybetmiş durumda. Japonya pazarındaki daralmanın uzun soluklu olmayacağına inandığımız için Foodex Fuarı’na 12 zeytin ve zeytinyağı firması katılarak Türk zeytin ve zeytinyağımızı tanıttık. Japon Sommelier ile zeytinyağı semineri organize ettik. 2024/25 sezonunda 475 bin ton zeytinyağı rekoltesiyle dünya ikincisi konuma geldik. Bu rekoltemizi katma değerli bir şekilde pazarlayabileceğimiz öncelikli pazarlardan birisi Japonya olacak. Japonya’ya yönelik gerçekleştirilecek TURQUALITY Projesi de Türk gıda ürünlerinin Japon pazarında bilinirliğine büyük katkı sağlayacak” Birol Celep: “Türkiye pahalı değil çok çok pahalı bir ülke” Türkiye İhracatçılar Meclisi Yönetim Kurulu Üyesi Birol Celep, Japonya’da uzun yıllardır sıfır seviyesinde olan enflasyonun 2024 yılında yüzde 4’e çıktığını, yüksek enflasyon nedeniyle Japonların şimdilik tüketimde frene bastıklarını, Türkiye’de uygulanan ekonomik program sonrasında doların Türk lirası karşısında çok değer kaybetmesi nedeniyle Türk ürünlerinin Japonlar için çok çok pahalı hale geldiğini, Foodex Japan Fuarı’nda sert bir şekilde hissettiklerini dile getirdi. 2025 yılının ocak – şubat döneminde Türkiye’nin Japonya’ya gıda ürünleri ihracatının yüzde 53’lük düşüş yaşadığı bilgisini veren Celep, “Japonya’ya gıda ürünleri ihracatımız 2024 yılının ilk iki ayında 98 milyon dolar iken, 2025 yılının ocak-şubat döneminde 46 milyon dolara indi. Japonlar bugün fedakârlık yapıyorlar. Türkiye günümüzde uygulanan ekonomik program nedeniyle çok çok pahalı bir ülke. 2025 yılında Japonya’ya ihracatta kan kaybı yaşayacağımızın sinyallerini ilk iki ayda gördük. Türkiye’nin ekonomi politikası böyle devam ettiği takdirde 2025 yılında Japonya’ya ihracatımız eksi yazacak. Bu süreçte bizim ana temamız Türk mutfağını tanıtmak olmalı. Yeni TURQUALITY Projesi çok kıymetli. İtalyan, İspanyol ürünlerinin bilinirliği yanına Türk gıda ürünlerinin bilinirliğini hayata geçirmemiz lazım. Japonya pazarında başarılı olmak için yılda bir kez ziyaret yetmez, uzakları yakınlaştırmamız lazım. Fuarlar, Ticaret Heyetleri, Alım Heyetlerine ağırlık vermemiz lazım” diyerek sözlerini noktaladı. Türkiye standında 42 firma Türk gıda ürünlerini tanıtırken, Michelin yıldızlı şef Osman Serdaroğlu, Türk ürünlerini Japon damak tadına uyarladığı özel menüleri Foodex Japan2025 Fuarına katılan 72 bin profesyonel ziyaretçinin beğenisine sundu. Türkiye standını ziyaret eden isimler arasında Türkiye'nin Tokyo Büyükelçisi Oğuzhan Ertuğrul’da yer alırken, Fuarda Ege İhracatçı Birlikleri’ni Ege Su Ürünleri ve Hayvansal Mamulleri İhracatçıları Birliği Başkanı Bedri Girit, Ege Hububat, Bakliyatları Yağlı Tohumlar ve Mamulleri İhracatçıları Birliği Başkanı Muhammet Öztürk, Ege Zeytin ve Zeytinyağı İhracatçıları Birliği Başkanı Emre Uygun, Ege Kuru Meyve ve Mamulleri İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Üyesi ve TİM Yönetim Kurulu Üyesi Birol Celep, Ege Su Ürünleri ve Hayvansal Mamulleri İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Üyesi Mehmet Şahin Çakan temsil etti. Ege İhracatçı Birlikleri heyeti, Japonya Ulusal Tarım Kooperatifleri Federasyonu (JA National Federation of Agricultural Cooperative Associations),  Otsuma Kadın Üniversitesi (Otsuma Women’s University), Japonya Balıkçılık/Su Ürünleri Birliği (Japan Fisheries Association), Zenkaisui Japonya Balık Çiftliği Birliği (Zenkaisui Japan Fish Farming Association), Japonya Bal Kooperatifleri Birliği (Japan Honey Cooperative Association), Japonya Yağ İthalatçıları ve İhracatçıları Birliği (The Japan Oil & Fat Importers & Exporters Association(JOFIEA) ile karşılıklı iş birliklerimizi güçlendirme yönünde adımlar attı.

Attığımız Adımlar Geleceğe Işık Tutacak Haber

Attığımız Adımlar Geleceğe Işık Tutacak

Japonya’nın Ankara Büyükelçiliği maslahatgüzar Koji Tahara, Eskişehir Büyükşehir Belediye Başkanı Ayşe Ünlüce’yi ziyaret etti. Ziyarette Koji Tahara, Eskişehir’den övgü dolu sözlerle bahsederken Başkan Ünlüce de, “Kültürel ve toplumsal bağlarımız güçlenirken, bu köprüyü daha sağlam temeller üzerine inşa etme yolunda attığımız adımların geleceğe ışık tutacağına inanıyoruz.” dedi. Eskişehir Büyükşehir Belediyesi ve Japonya Tanıtma Vakfı iş birliğinde gerçekleştirilen “Tohoku, Japonya'nın Güzel El Sanatları” sergisinin açılışı için kente gelen Japonya’nın Ankara Büyükelçiliği maslahatgüzar Koji Tahara ve beraberindeki heyet sergi açılışı öncesi Büyükşehir Belediye Başkanı Ayşe Ünlüce’yi ziyaret ettiler. Eskişehir’den övgü dolu sözlerle bahseden Koji Tahara, 2024 yılında Japonya ve Türkiye arasındaki diplomatik ilişkilerin 100. yıl dönümü nedeniyle birçok etkinlik yapıldığını bu sayede ilişkilerin daha da güçlendiğini söyledi. Çoğu etkinliğin İstanbul ve Ankara’da yapıldığını hatırlatan Koji Tahara, “Bu yıl ise hem kültürel hem de akademik yönden son derece güçlü olan Eskişehir’de çeşitli etkinliklere imza atmak istiyoruz. Şehrinizde bulunan ve Eskişehir Büyükşehir Belediyesi tarafından kente kazandırılan Japon Bahçesinin olması da son derece mutluluk verici. Dostluğumuzun nişanesi olarak böyle bir bahçenin olması çok güzel. Sizlerle aramızdaki bağların, geçmişten günümüze birçok farklı alanda geliştiğini ve derinleştiğini görmek, bizleri son derece gururlandırıyor. Bu güçlü dostluğun bir adım daha ileriye gitmesine katkı sağlamak amacıyla bir arada olduğumuz için son derece mutluyuz.” ifadelerini kullandı. Japonya’nın Ankara Büyükelçiliği maslahatgüzar Koji Tahara’ya ziyaretlerinden dolayı teşekkür eden Başkan Ünlüce de, 2010 Türkiye’de Japon Yılı etkinlikleri kapsamında açılan Japon Bahçesi’nin önemli bir kültür yansıması olduğunu ifade etti. Başkan Ünlüce, tarih boyunca ticaret yollarının kavşağında yer alan Eskişehir’in farklı kültürlere dostça yaklaştığını belirten bir kent olduğunu belirterek, “Günümüz dünyasında, uluslararası ilişkilerde dayanışma, anlayış ve işbirliği, her zamankinden daha önemli hale gelmiştir. Bu bağlamda, Japonya ile olan ilişkilerimiz, sadece ticaret veya diplomasi değil, kültürel ve toplumsal bağlarımızı da güçlendirmektedir. Bugün burada, bu köprüyü daha sağlam temeller üzerine inşa etme yolunda attığımız adımların geleceğe ışık tutacağına inanıyoruz. Bu tür ziyaretlerin, dostluklarımızı derinleştirerek, birlikte daha parlak bir geleceğe doğru ilerlememize yardımcı olacağına inanıyorum.” dedi. Ziyaret, karşılıklı görüş alışverişinin yapılmasının ardından sona erdi.

Duo Konseri Beğeni Topladı Haber

Duo Konseri Beğeni Topladı

Eskişehir Büyükşehir Belediyesi’nin ev sahipliğinde Japonya Büyükelçiliği iş birliğiyle gerçekleştirilen “Japonya Esintisi Duo Konseri” büyük beğeni topladı. Sumika Tsujimoto (Saksafon) ve Kotoko Matsuda’dan (Piyano) oluşan duo uzun süre alkışlandı. Saksafon ve piyano için “Mevsimler Seçkisi” olarak bölümlere ayrılan konserde Japon bestecilerin eserleri seslendirildi. Sumika Tsujimoto, Kotoko Matsuda, Michio Miyagi, Akira Nakata gibi önemli bestecilerin yanı sıra,  Ryuichi Sakamoto gibi farklı türlerde eserler üreten bestecilere de yer verildi. 28 Mart 2023’te kaybettiğimiz değerli besteci Ryuichi Sakamoto’nun “Mutlu Noeller Bay Lawrence” parçası uzun süre alkışlandı. Sanatçıların derinlikli ve güçlü performansı sanatseverlere unutulmaz anlar yaşattı. Sumika Tsujimoto ve Kotoko Matsuda’nın eserler ve bestecilerle ilgili verdiği bilgiler dikkat çekti. Bu bilgileri Eskişehirli sanatseverlerle paylaşmak adına eş zamanlı çeviri hizmeti de sunuldu. Konserin son bölümünde dünyaca ünlü yönetmen, anime ve manga sanatçısı Hayao Miyazaki’nin animasyon filmlerinin müziklerine de yer verildi. Yürüyen Şato, Ruhların Kaçışı gibi klasikleşmiş animasyon film müziklerinin bestecisi Joe Hisaishi’nin eserleri de oldukça beğenildi. Değerli müzisyenler bu konserin Japon kültürünü tanıtmak için faydalı olmasını temenni ettiklerini ifade ettiler. Konsere katılanlar arasında Japonya Ankara Büyükelçiliği Maslahatgüzar Koji Tahara ve Eskişehir Büyükşehir Belediyesi Başkan Vekili Hasan Ünal da vardı. Plaket takdiminin ardından unutulmaz konser sona erdi. 5 Mart 2025 tarihinde Eskişehir Büyükşehir Belediyesi Sanat ve Kültür Merkezi’nde (Opera) Dengin Ceyhan “Piyano’nun Kadınları” resitali dinleyicilerle buluşacak.           

Farklı Kültürlerin Sanat Üretimleri, Eskişehir’in Sanat Gündemiyle Harmanlıyor Haber

Farklı Kültürlerin Sanat Üretimleri, Eskişehir’in Sanat Gündemiyle Harmanlıyor

Eskişehirliler, Büyükşehir Belediyesi’nin ev sahipliğinde Japonya Büyükelçiliği iş birliğiyle gerçekleştirilen sanatsal platforma dâhil olarak, konser, sergi, belgesel gösterimi ve atölyelerden oluşan farklı sanat disiplinlerini, bir bütünün içinde yaşama ve gözlemleme şansına sahip olacaklar.  Eskişehir Büyükşehir Belediyesi, tüm ülkeye örnek olacak bir anlayışla farklı kültürlerin sanat üretimlerini, Eskişehir’in sanat gündemiyle harmanlıyor. Bu kez binlerce yıllık bir geçmişe sahip olan Japon kültürünün yansımalarına yine Eskişehir’de tanık olacağız. “Tohoku, Japonya'nın Güzel El Sanatları” sergisinin oluşum aşamasını üstlenen Japonya Büyükelçiliği, serginin Türkiye’de yaygınlaşmasını hedefledi ve en doğru adresin, Türkiye’nin kültür- sanat başkenti Eskişehir olduğunu öngörerek Eskişehir Büyükşehir Belediyesinin kapısını çaldı. Yirminci yüzyılın başlarında, “Mingei Hareketi”nin kurucusu Soetsu Yanagi, Japonya’nın Tohoku bölgesini gezerken yerel el sanatlarının güzelliğine hayran kaldı ve ziyaretleri sırasında bulduğu eşyaları ve aletleri toplamaya başladı. Hareketin diğer etkili üyeleri, çömlekçiler Kanjiro Kawai ve Shoji Hamada, tekstil tasarımcısı Keisuke Serizawa ve önde gelen ahşap baskı ustası Shiko Munakata da Tohoku bölgesindeki el sanatlarından derinden etkilendiler. Sergilenen el sanatları eserleri, çanak çömlek, lake eşya, tekstil, metal işçiliği ve ahşap ve bambu işçiliği gibi farklı türleri kapsıyor. Sergide ayrıca halk el sanatlarının güzel işçiliğinden ilham alan ve Tohoku'nun kültürel iklimini ve ruhunu yansıtan sanatçılar tarafından oluşturulan eserler de sunuluyor. 3 Mart 2025 tarihinde saat 17.00’de Atatürk Kültür Sanat ve Kongre Merkezi Sanat Galerisinde açılışı gerçekleştirilecek olan sergi, 11 Mayıs 2025 tarihine kadar ziyaretçilere açık olacak. Ziyaretçiler iki ayı aşkın süre devam eden sergi süresince Sanat Galerisi’nde gösterilecek olan belgeseli izleyerek Tohoku bölgesi ve sergilenen eserler hakkında alternatif bir tanıtımı da görmüş olacaklar. Sergiyle eş zamanlı olarak farklı ülkelerden sanatçıların katılacağı sanat atölyeleri ve sanat etkinlikleri de proje kapsamında programda yer alacak. Projenin aynı gün başlayacak olan bir diğer ayağını ise enfes bir müzik ziyafeti oluşturuyor. Sergi açılışının gecesinde 3 Mart 2025 Pazartesi saat 20.30'da Büyükşehir Belediyesi Sanat ve Kültür Merkezi (Opera) da gerçekleştirilecek olan “Japonya Esintisi” adlı duo (İkili) konseri, iki Japon kadın sanatçıyı Eskişehirli müzik severler ile buluşturuyor. Saksafon Sanatçısı Sumika Tsujimoto ve Piyano Sanatçısı Kotoko Matsuda, Saksafon ve Piyano için Mevsimler Seçkisi içeriğiyle Kültür Merkezi’nde sahne alacaklar. Sevilen caz parçalarını da yorumlayacak olan sanatçılar izleyenlere oldukça keyifli bir konser vaat ediyor Kültür Sosyal İşler Dairesi, farklı sanat disiplinlerini bir arada görme imkânı tanıyan ve sanatsal bir platform sunan proje ile kültürlerarası etkiletişimi artırmayı amaçlıyor. Bu iş birlikleri hem ülke kültürlerinin tanışmasına hem de karşılıklı gelişimine hizmet ediyor. Süreçte farklı ülkelerin büyükelçilikleri ile benzeri ortak çalışmaların sürdürülmesi planlanıyor.

Afyonkarahisar'da "Depreme Hazırmıyız?" Söyleşisi Düzenlendi Haber

Afyonkarahisar'da "Depreme Hazırmıyız?" Söyleşisi Düzenlendi

Afyonkarahisar Belediye Başkanı Burcu Köksal’ın ev sahipliğinde “Depreme Hazır Mıyız?” söyleşisi gerçekleşti. Japon Deprem Uzmanı, Yüksek Mimar ve İnşaat Yüksek Mühendisi Yoshinori Moriwaki deprem hakkında farkındalığı artırıcı bir söyleşi gerçekleştirdi. Programa, Afyinkarahisar Belediye Başkanı Burcu Köksal, Başkan Yardımcıları Eylem Ayar, Erkan Uysal, Birim Müdürleri, Siyasi Parti İl Başkanları ve çok sayıda vatandaş katıldı. Programın açış konuşmasını yapan Belediye Başkanı Burcu Köksal, şehrin bir deprem şehri olduğunu, fay hatlarının geçtiği bir şehir olduğunu belirterek, “6 Şubat 2023 tarihinde yaşanan Kahramanmaraş merkezli depremler, hepimizin hafızasında derin izler bıraktı. Bu felakette 50 bini aşkın insanımız hayatını kaybetti, on binlerce vatandaşımız yaralandı ve milyonlarca insanımız felaketten etkilendi. Böylesi büyük bir yıkımın tekrar yaşanmaması için ülke genelinde her şehirde daha dirençli bir yapılaşma ve bilinç oluşturulması gerektiği açıktır.” dedi. “ÖNCELİĞİMİZ DEPREME KARŞI HAZIRLIK” Afyonkarahisar Belediyesi olarak depreme karşı hazırlıkların öncelikli gündem maddelerinde yer aldığını vurgulayan Başkan Burcu Köksal, “Vatandaşlarımızın hayatını korumanın, sosyal sorumluluğun en önemli unsuru olduğuna inanıyoruz. Onun için ben, Belediye Başkanı olduktan sonra yerel yönetim olarak depreme karşı ne yapabiliriz? Nasıl hazırlanabiliriz? Bunun çalışmalarına başladım. Çünkü deprem hayatımızın bir gerçeği. Ne zaman olacağını ön göremiyoruz ama olası bir depremde zararı nasıl en aza indiririz, bu işten can kaybı yaşamadan nasıl çıkabiliriz? Bunun planlamaları için kollarımızı sıvadık. Öncelikle başkan yardımcımız ve ilgili birim müdürlüklerimizle birlikte bir Deprem Master Planı hazırlamaya başladık.” diye konuştu. “MİKROBÖLGELEME ETÜT PROJESİ ÇALIŞMALARIMIZ BAŞLADI” Belediye bünyesinde Yapı Kontrol Müdürlüğü’nün altında Zemin İnceleme ve Afet Yönetim Servisi’nin kurulduğunu belirten Başkan Köksal, “Deprem riski yüksek olan şehrimizi depreme karşı daha dayanıklı hale getirmek için kısa, orta ve uzun vadeli stratejik adımlar belirledik. Aldığımız Meclis Kararı ile birlikte özellikle mevcut veya yeni açılacak yerleşim alanlarında Mikrobölgeleme Etüt Projesi faaliyetleri için çalışmalarımız başladı. Bugüne kadar 2008’de bir etüt çalışması, mikrobölgelendirme çalışması yapılmış. Ondan sonra depremle ilgili çok kapsamlı bir çalışmaya rastlayamadık. Nedir bu Mikrobölgeleme Etüt Projeleri? Örneğin bina taşıyıcı sistemine ait projelerde bina iyileştirme maddeleri ve problemli zeminlerin iyileşmelerini sağlamak üzerine kurulu, zemin yapısı ele alınmaktadır. Bu zemin yapısında en sağlam binanın yapılmasına ilişkin çalışmalarımızı yapıyoruz. Bu konuda akademisyenlerden, konunun uzmanlarından destek alıyoruz. Bununla birlikte toplanma alanları, kriz masaları, erken uyarı sistemleri gibi çalışmalara başladık.” ifadelerini kullandı. “RİSK TESPİTLERİ YAPILACAK” Deprem sonrası için hızlı müdahalenin önemine değinen Başkan Köksal, “Gerekli yazılımlarla, risk tespitlerinin yapılıp hiçbir binamızın depremde zarar görmemesi veya en az zararla depremi atlatabilmesini sağlayacağız. Bizim için en önemlisi can kaybının yaşanmaması yani bir hemşehrimizin, bir vatandaşımızın dahi burnunun kanamaması. Yine deprem sonrası hızlı müdahale için teknolojik alt yapı kurulması planımız var.  Deprem sonrası ihtiyaç duyulacak malzemeleri önceden temin edip, bunun depolanmasını sağlayacağız. Belediye olarak deprem konusundaki uluslararası kuruluşlarla da işbirliği halindeyiz. Ve en önemlisi şehrimizde yeterli sayıdaki açık ve güvenli toplanma alanlarını oluşturmak. Bizim görevimiz, her yerleşim yeri için en yakın, en güvenli toplanma alanının oluşturulması içinde çalışmalarımıza başladık.” ifadelerini kullandı. “KENTSEL DÖNÜŞÜMDE NE YAPABİLİRİZ?” Kentsel Dönüşüm alanında da çalışmaların olacağını söyleyen Başkan Köksal, “Şehrimizde Kentsel Dönüşüm ilanı verilen mahallelerimiz var. Bu mahalleler için biz Belediyemiz bünyesinde Kentsel Dönüşüm ve Uzlaştırma Birimi kurduk. Bu birimimizle birlikte İmar Müdürlüğümüz ve İlgili Başkan Yardımcımız, yine akademisyenlerden de destek alıp, mimarlarımızla da görüşerek Kentsel Dönüşümde ne yapabiliriz? Bu binalarımızdaki dönüşümü nasıl sağlayabiliriz? Vatandaşlarımıza bu noktada ekonomik sıkıntı vermeden, onlara ekstra bir yük getirmeden yerinde, doğru, güzel bir Kentsel Dönüşümü nasıl sağlayabiliriz? Bunun üzerinde çalışıyoruz. Yine su, elektrik, doğalgaz hatlarının deprem sırasında zarar görmemesi için modernizasyon çalışmalarını da yapacağız. Şehrimizin tüm bölgelerinde bir zemin haritası yapıp, yapılaşmayı da bu zemin haritasına göre sağlayacağız. Uzmanlar bir derecelendirme çalışması yapacak, biz de bu derecelendirmeye göre hangi mahallemizde, hangi yerleşim yerinde zemin ne şekilde, ona göre bina yapılması noktasında çalışmalar yapacağız.” şeklinde konuştu. “YÜKSEK BİNAYA İZİN VERİLMEMELİ” Türkiye geneli fay hatları ile ilgili bilgi veren Uzman Moriwaki, Afyonkarahisar’a özellikle değindi. Afyonkarahisar’da 31 tane fay hattı olduğunu belirten Moriwaki, “Burada çok büyük bir deprem beklemiyoruz. Deprem olabilir ama çok fazla değil. 2002 yılında 6.4 ve 5.8 büyüklüğünde iki kere deprem olduğunu hatırlıyorsunuzdur. 2024 yılında da deprem oldu. Küçüktü ama merkeze yakındı. Bu bir uyarı gibi de algılanabilir. Ama yine de çok büyük bir deprem beklemiyorum. Ayrıca zemin için özellikle konuşmak lazım, Afyon’da göller var, yükseklikler olmasına rağmen düz bir alan diyebiliriz. Genel olarak baktığımızda bir ova gibi diyebiliriz. Zemine tekrar bakacak olursak, yumuşak bir zemin var. Alüvyon zemin olarak geçiyor. Tarım için iyi olabilir ama yüksek bina için çok uygun olmayan bir zemin var. Çok kötüden biraz iyi. Zemin için çok iyi diyemem. Genel olarak bina için çok kötü bir zemin olduğunu söyleyebilirim. Belediye Başkanı da karar vermiş, yüksek binaya bundan sonra izin vermeyecek. 3-4 kattan yüksek ev yapılmaması kararı çok uygun. Yapay bina yapılmasını öneriyorum. Afyon’un da böyle olması lazım. TOKİ’de yüksek olması olabilir orada zemin iyi olduğu için. Onun haricinde fazla yüksek binanın olmaması lazım.” dedi. “TÜRKİYE DÜNYADA ÜÇÜNCÜ SIRADA” Türkiye ve Japonya’da gerçekleşen depremlerin karşılaştırmasını yapan Deprem Uzmanı Yoshinori Moriwaki, “Üzülerek söylemek gerekirse depremlerdeki ölü sayısına bakıldığında Türkiye’nin dünyada üçüncüsü olması çok üzücü. Bu durumun acilen düzeltilmesi gerekiyor. Bina hataları var. Bundan sonra böyle olmaması lazım.” dedi. “KAÇAK YAPILARA İZİN VERMEMEK LAZIM” 1999 depreminde kendisinin de Türkiye’de olduğunu, yaşanan büyük depreme tanıklık ettiğini belirten Yoshinori Moriwaki, bu durumun ne kadar üzücü olduğunu belirtti. 2001 yılında Yapı Denetim sisteminin birinci derece deprem riski taşıyan şehirlerde başladığını söyleyen Moriwaki, “Buradaki sıkıntı, 21 milyon yapı stokunun %50’den fazlası izinsiz, yani kaçak bina. Belediyelere doküman verilmemiş demektir. Belediyenin haberi yok. Tabi belediyenin haberi olmayınca yapı denetiminin de haber olmuyor. Kahramanmaraş Depremi’ne bakacak olursak eğer yapı denetim yapılan binalarda hasar yoktu, yani bir bina doğru düzgün yapılırsa o binalarda hasar olmuyor. Bundan sonrası için izinsiz, kaçak yapılara izin vermemek lazım. Belediye Başkanının dediği gibi yumuşak zeminde 4 kattan fazlasına izin verilmemesi gerekir. Daha yüksek yapmak için kazıklı bir sistem yapmak, zemini depreme uygun hale getirmek lazım.” ifadelerini kullandı. “DEPREM İÇİN EĞİTİM ÇOK ÖNEMLİ” Japonya’da depreme karşı alınan önlemlerden ve hükümet kararlarından bahseden Uzman Moriwaki, “Deprem için eğitim çok önemli. Okullarda yapılan tatbikatlar bunun için önemli. Türkiye’de senede bir veya iki defa yapılıyor diye duydum bu yetersiz. Mesela ilkokul öğrencisi senede bir kere yapılınca geçen sene ne yaptığını hatırlamıyor. Japonya’da öğrenciler, özellikle deprem beklenen bölgelerde okulda ayrı bir ders olarak ve ayrıca mahallede de bunu görüyor. Ayda iki defa bu tatbikatları yapıyorlar. Bu eğitimler ve tatbikatlar çok önemli” değerlendirmesinde bulundu. “BEN ATATÜRKÇÜYÜM” 28 Aralık 2022 tarihinde Afyon’a geldiğini söyleyen Japon Deprem Uzmanı Yoshinori Moriwaki, “Beni buraya davet ettiğiniz için Belediye’ye teşekkür ediyorum. Türkiye ve Japonya arasındaki bu bağ devam edecek. Ben Atatürkçüyüm. Kravatımda, cüzdanımda Atatürk’ün adını taşıyorum. Ankara’ya gittiğimde zaman ayırmaya çalışıyorum, senede bir kere Anıtkabir’e gidip dua ediyorum. Atatürk’ün Japoncaya çevrilen kitaplarını okudum. Ne kadar bilgi aldıysam kendisine o kadar hayran oldum. Atatürk, tek lider olarak Türkiye’yi bugünkü haline getirdi. Ben onu çok seviyorum.” sözleriyle konuşmasını tamamladı.

logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.