SON DAKİKA
Hava Durumu

#İzmir

Porsuk Haber Ajansı - İzmir haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, İzmir haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

Turizm Dünyası İzmir’de Bir Araya Geldi Haber

Turizm Dünyası İzmir’de Bir Araya Geldi

Türkiye’nin en kapsamlı turizm buluşmalarından TTI İzmir-19. Uluslararası Turizm Ticaret Fuar ve Kongresi, turizm sektörünün tüm bileşenlerini bir araya getirdi. Yerli ve yabancı toplam 12 bin 527 sektör profesyonelinin ziyaret ettiği fuar, katılımcılara göre son yılların en verimli buluşmalarından biri oldu. T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı himayesinde, İzmir Büyükşehir Belediyesi ev sahipliğinde, İZFAŞ ve TÜRSAB iş birliğiyle Fuar İzmir'de düzenlenen TTI İzmir-19. Uluslararası Turizm Ticaret Fuarı ve Kongresi’ni Türkiye’nin 59 ilinden 11 bin 505’i yerli, Avrupa, Balkanlar, Orta Doğu, Asya ile Afrika’daki 64 ülkeden bin 22’si yabancı toplam 12 bin 527 kişi ziyaret etti. Bakanlıklar, valilikler, odalar, seyahat acenteleri, tur operatörleri, oteller, konaklama tesisleri, havayolu şirketleri ve turizm teknolojisi firmalarının buluştuğu fuarda; birçok iş birliği anlaşmasına imza atılırken şehirler de kendi turizm değerlerini tanıtma fırsatı buldu. Bu yıl, Sürdürülebilirlik Ortağı’nın Green Destinations, Vizyon Ortağı’nın BookingAgora olduğu TTI İzmir; Türk Hava Yolları ulaşım sponsorluğunda yürütülen uluslararası satın alıcıların katıldığı iş görüşmeleri, panelleri, etkinlikleri, yatırım ve ticaret bağlantılarını destekleyen yapısıyla sektörde yeni dönem stratejilerinin öne çıktığı bir platform oldu. 139’u yabancı toplam 381 katılımcı fuarda yer alırken katılımcılar, fuarı değerlendirdi. “Bu yıl yeniden bir hareket başladı” Çeşme Turistik Otelciler Birliği Başkanı Orhan Belge, fuarın bu yıl özellikle son yıllara kıyasla dikkat çekici bir canlılık gösterdiğini belirterek, “TTI İzmir’i kurulduğu ilk yıldan beri takip eden biri olarak bu yıl çok net bir kıpırdanma gördüm. Stant yerleşimleri, ziyaretçi profili ve görüşme yoğunluğu belirgin bir şekilde artmış durumda. Turizm, insan temasını temel alan bir sektör. Yüz yüze görüşmenin yerini hiçbir şey tutmaz. Bu yıl bu sıcaklık yeniden hissedildi. İzmir’de fuar olmazsa olmaz; 20. yılda çok daha büyük bir fuar bizi bekliyor” dedi. “Profesyonel görüşmeler bu yıl öne çıktı” SKAL İzmir Başkanı ve İzmir Palas- Kilim Otelleri Genel Müdürü Aydın Tokbaş, üç günlük fuarın özellikle ilk iki gününde yoğun bir profesyonel akış olduğunu belirterek, “30 yıllık turizmciyim. TTI İzmir’de olmaktan çok mutluyum. Bu yılın en belirgin farkı, görüşmelerin niteliği oldu. Acenteler, oteller, tur operatörleri; herkes somut iş bağlantılarına odaklanmıştı. Biz de SKAL İzmir olarak fuar kapsamında düzenlediğimiz Turizmin Yıldızları Ödül Töreni ile fuara ayrı bir renk kattık. İzmir turizminin nabzı bu fuarda atıyor. Başka bir İzmir yok, başka bir fuarımız yok. Turizm kanaat önderleri olarak İzmir turizmini ve bu fuarı kalkındırmak için hem dernek hem otelci kimliğimle hem de birey olarak daha çok katkı sunacağım. 2026’da daha çok katılımın ve profesyonel ziyaretçinin geldiği, çok daha iddialı bir atmosfer bizi bekliyor” diye konuştu. “Uluslararası havayolu ve otel temsilcileri İzmir’in potansiyelini gördü” Bu yıl fuara vizyon ortaklığı yaparak katılan BookingAgora’nın Kurucu Ortağı Murat Kahraman, yılın en verimli buluşmalarından birinin gerçekleştiğini vurguladı. Kahraman, “Yaklaşık 40 havayolunu ve 40’tan fazla otel ile destinasyon yönetim ofisini İzmir’de misafir ettik. Fuar boyunca yapılan görüşmeler sonucunda birçok uluslararası marka, İzmir’in potansiyeli karşısında şaşkınlıklarını dile getirdi ve ülkemize tanıtım gezileri planlamak için talepte bulundu. Birçoğu ‘Seneye mutlaka daha güçlü şekilde geri geleceğiz, İzmir’i böyle bilmiyorduk’ dediler. Bu geri dönüşler, iş birliklerimizin doğru yönde ilerlediğini gösteriyor. Biz de TTI İzmir ile yürüttüğümüz vizyon ortaklığını gelecek yıl, özellikle de fuarın 20’nci yılında daha da büyütmek için çalışmalara başladık. Daha büyük markaların İzmir’de yer alması için görüşmelerimizi yapıyoruz ve önümüzdeki yıl da sürece tüm gücümüzle destek vermeye devam edeceğiz” şeklinde konuştu. “Ege otel yatırımlarında yükselen bir merkez; bu fuar bizim için kritik” Wyndham Hotels- Resorts Türkiye Marka Geliştirme Direktörü Özlem Şahin de stantlarının fuarın en yoğun noktalarından biri olduğunu ifade ederek, “Türkiye’de 128 otelimiz bulunuyor. Wyndham’ın Türkiye’deki büyümesi bizim için çok kıymetli. Bu nedenle hem otellerimizi desteklemek hem de markamızın görünürlüğünü artırmak adına TTI İzmir’de bulunmayı önemsiyoruz. Bu bizim üçüncü yılımız ve gelecek yıllarda da fuara katılmaya devam etmeyi planlıyoruz. Bunun yanında TTI İzmir Fuarı’ndan beklentimiz sadece operasyonel temas değil yatırımcılarla buluşmak da bizim için çok değerli. Fuardaki otel yatırımcısı kapasitesinin oldukça yüksek olduğunu düşünüyoruz. Ege Bölgesi’nde son yıllarda artan yatırım potansiyeli, bu alanda gerçekten iştahlı olan yatırımcılarla burada doğrudan iletişim kurmayı önemli hale getiriyor. Bu nedenle fuara hem mevcut otellerimizi temsil etmek hem de yeni yatırımlar için bağlantılar kurmak üzere iki yönlü bir yaklaşımla katılıyoruz. Genel olarak çok verimli bir fuar geçirdik. Önümüzdeki yıllarda diğer markaları da burada görmeyi çok isteriz; çünkü rekabet güzeldir ve fuarın daha iyi bir noktaya gelmesini sağlar. Biz bu yıl büyük bir stantla yer aldık gelecek yıllarda da bu alanı daha da geliştirmeyi planlıyoruz” değerlendirmesinde bulundu. “Bu yıl fuar dirildi, gelecek yıl şahlanacak” CESA Turizm ortaklarından Engin Ceylan ise fuarın bu yıl daha fazla uluslararası nitelik kazandığını belirterek, “Fuar bizim için çok güzel geçti. İZFAŞ’a, TÜRSAB’a çok teşekkür ediyorum. İzmir, turizmden alması gereken payı alamıyor ve İzmirli bir acente sahibi olarak bu fuarın canlanması için çok çaba harcadık. Yurt dışı katılımları için iş bağlantıları ve davetler gerçekleştirdik. Bu fuarın 20. yılında hak ettiği yerde olacağını düşünüyorum. Daha çok sektör profesyonellerin olduğu bir fuar oldu. Bu yıl TTI için bir diriliş yılı diyebiliriz; bir dahaki yıl ise inanıyorum ki fuar gerçekten şahlanacak” dedi. “Seneye daha büyük stantla fuardayız” İstanbul’dan fuara katılan Six Senses Kocataş Mansion Satış Müdürü Recep Ağca, lüks segment otelcilik ve etkinlik markası olarak fuardan yüksek verim aldıklarını belirterek, “Sarıyer’de Boğaz hattında, 40 odalı bir otelimiz bulunuyor. Oda sayımız az olsa da 30 dönümlük bir arazi üzerine kuruluyuz ve çok geniş etkinlik alanlarımız ile restoranlarımız mevcut. Bu yılın, önceki yıllara kıyasla en yoğun yıl olduğunu rahatlıkla söyleyebilirim. Hem yurt içinden hem yurt dışından pek çok iş ortağımızla çok verimli toplantılar yaptık ve markamıza gösterilen ilgiyi net bir şekilde gördük. Önümüzdeki yıllarda da büyük olasılıkla burada olacağız; hatta bunu daha büyük bir stantla yapmayı planlıyoruz. Bu vesileyle bu organizasyonu düzenleyen tüm iş ortaklarına teşekkür ederiz” diye konuştu. “İzmir’in Balkan turizmine ilgisi bizi memnun etti” Bosna Hersek merkezli Anatolia Balkan Tour Operasyon Müdürü Edip Kurtoviç, fuarın kendileri için beklenenden çok daha verimli geçtiğini söyleyerek, “İzmir’de çok sayıda Balkan kökenli vatandaş olduğunu biliyorduk, ama bu kadar yoğun bir profesyonel ilgi beklemiyorduk. İlk günden itibaren randevularla dolu bir program yürüttük. Belediyeler, dernekler bizimle ortak tur paketleri geliştirmek için talepte bulundu. Önümüzdeki yıl Bosna Hersek’ten çok daha geniş bir heyetle burada olacağız” dedi.

25'inci Mandalina Şenliği Üreticinin Yüzünü Güldürdü Haber

25'inci Mandalina Şenliği Üreticinin Yüzünü Güldürdü

İzmir’in Seferihisar ilçesinde bu yıl 25’incisi düzenlenen Mandalina Şenliği, hem üreticilerin hem de bölge halkının yoğun katılımına sahne oldu. Türkiye’nin önemli narenciye merkezlerinden Seferihisar’daki şenlikte konuşan İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Cemil Tugay, hem mandalinanın ekonomik değerine hem de üreticilerin yıl boyunca verdiği emeğe dikkat çekti. İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Cemil Tugay, Seferihisar Belediyesi ev sahipliğinde bu yıl 25'incisi düzenlenen Seferihisar Mandalina Şenliği'ne katıldı. Şenlik, renkli gösteriler ve kortej yürüyüşü ile başladı. Ülke ekonomisine değer katan narenciye üreticisinin emeğinin karşılığını alması, ürünün dünya pazarında yer bulması için düzenlenen etkinlikte Başkan Cemil Tugay, yoğun ilgi ile karşılandı. Başkan Tugay, Seferihisar pazar yerinde yapılan şenliğe katılan üreticilerin tezgahlarını ziyaret etti, kendisi ile fotoğraf çekmek isteyenleri kırmadı. Binlerce üreticinin geçim kaynağı olan Mandalina Şenliği, dans gösterileri ile başladı. Tugay yaşanan sorunlara dikkat çekti İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Cemil Tugay, Mandalina Şenliği'ne ülkenin farklı kentlerinden birçok insanın katıldığını, bunun da kendilerini mutlu ettiği söyledi. Seferihisar'ın kente tarımsal ve turizm açısından önemli katkılarının olduğunu belirtti. Mandalina üreticilerinin yaşadığı sorunları anımsatan ve benzer sıkıntıları sadece tarımla uğraşanların değil, ülkede üretime katkı sunmak isteyen herkesin yaşadığını söyleyen Başkan Tugay, “Bu sorunlar ülkemizin fakirleşmesine, insanlarımızın işsizleşmesine ve bunun gibi birçok soruna neden oluyor. Bir süre sonra insanlar ne yapacağını bilmez hale gelebiliyor. Yoksulluğun, işsizliğin altında bunalan insanlar birbirine zarar vermeye başlıyor. Bize 'Muhtaç olduğun kudret damarlarındaki asil kanda mevcuttur' diyen bir liderin ülkesinde yaşıyoruz. Eğer bu milletin damarlarında o asil kan dolaşıyorsa, bu ülkede yanlış hiçbir şeye izin vermez” diye konuştu. “Bu büyük mücadele grubuna hepinizi katılmaya davet ediyorum” Çalışmadan hiçbir şeyin düzeltilemeyeceğini vurgulayan İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Cemil Tugay, şu ifadeleri kullandı: “Bu mücadeleyi birlikte yapacağız. Sokakları mis gibi mandalina kokan bu güzel şehirde, burada olan ve olmayan herkese sesleniyorum; büyük milletimizin herhangi bir yanlışın önünde diz çökeceğini düşünenler varsa, boşuna hayal kuruyorlar. Bizler hiçbir yanlışın önünde diz çökmeyeceğiz. Bütün sorunlarımızı ve sıkıntılarımızı çalışarak, birbirimize sahip çıkarak çözeceğiz. Bu işin mücadelesini yapan herkes burada. Bu büyük mücadele grubuna hepinizi katılmaya davet ediyorum. Yaşasın İzmir, yaşasın Seferihisar, yaşasın Türkiye Cumhuriyeti...” “Üreticinin ne zaman uykusunun kaçtığını bilirim” Seferihisar Belediye Başkanı İsmail Yetişkin de yaptığı konuşmada bunun sadece bir şenlik olmadığını, Seferihisar'ın ruhunu, üretim gücünü ve dayanışmanın sıcaklığını yaşadığı günlerden biri olduğunu söyledi. Çocukluğunun mandalina bahçelerinde geçtiğini ifade eden Yetişkin, “Küçük yaşlardan itibaren dalların arasında koştuğum, mandalinanın kokusu ile büyüdüğüm, Seferihisar'ı bahçesinden, toprağından tanırım. Burada yalnızca bir belediye başkanı olarak değil aynı zamanda üretici olarak da bulunuyorum. Bu topraklarda doğmuş, büyümüş ve bu toprakların ekmeğini yemiş biri olarak üreticimizin derdini en iyi anlayanlardan biriyim. Ağacın ne zaman üzüldüğünü, toprağın ne zaman konuştuğunu, üreticinin ne zaman uykusunun kaçtığını bilirim. Bütün bu dertler benim de derdim oldu” dedi. Bu yıl mandalina satışlarında yaşanan sorunların herkesi derinden etkilediğini de vurgulayan Yetişkin, “Üreticimiz emeğinin karşılığını bulamadı. Fiyatlar, maliyeti bile karşılamadı. Bu tablo kabul edilemez. Buradan güçlü bir çağrı yapmak istiyorum; devletin ve tüm yetkili kurumların, mandalina üreticisi için acil önlemler alması gerekiyor. Biz Seferihisar olarak üreticimizin yanındayız ama bu yükü sadece üreticinin sırtına bırakmak doğru değil. Üreticinin alın teri bu memleketin geleceğidir. Biz bu geleceğe sahip çıkmak zorundayız” diye konuştu. Ödüller sahiplerini buldu 25. Seferihisar Mandalina Şenliği kapsamında düzenlenen Hediyelik Eşya Yarışması'nda dereceye giren tasarımlar açıklandı. Başkan Tugay ile İsmail Yetişkin; birinci olan Zeynep Şumnulu, ikinci olan Bahar Özcan ile üçüncü olan Kübra Selüktekin'e ödüllerini verdi.

İzmir Ticaret Borsası 8'inci Akdeniz Pamuk Yolu'na Katıldı Haber

İzmir Ticaret Borsası 8'inci Akdeniz Pamuk Yolu'na Katıldı

2016 yılından bu yana Akdeniz pamuk ülkelerini bir araya getiren ve pamuk ile tekstil sektöründeki güncel gelişmelerin paylaşıldığı Akdeniz Pamuk Yolu Etkinliğinin sekizincisi, İzmir Ticaret Borsası ile İspanya Ulusal Pamuk Merkezi iş birliğinde ve Yunan Pamuk Birliği (HCA) ev sahipliğinde Yunanistan’ın Selanik kentinde gerçekleştirildi. 27 Kasım Perşembe günü gerçekleştirilen etkinliğe Türkiye, İspanya, Mısır ve Yunanistan başta olmak üzere dünyanın farklı ülkelerinden pamuk sektörü temsilcileri katıldı. T.C. Selanik Başkonsolosu Serkan Gedik ve Ticaret Ataşesi Gülcan İren’in de katılım sağladığı etkinliğin açılış konuşmalarında İzmir Ticaret Borsası Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Bülent Uçak söz aldı. Türkiye’nin, dünyanın en büyük GDO’suz pamuk üreticilerinden biri olduğunu belirten Bülent Uçak, “GMO Free Turkish Cotton” garanti markası ile tohumdan hazır giyime kadar tam izlenebilirlik standardı sağlandığını ifade etti. Pamuk ticaretinde sürdürülebilirliğin artık bir seçenek değil, stratejik bir zorunluluk olduğunu vurgulayan Uçak; iklim krizi, yeşil dönüşüm, yeni üretim teknolojileri ve tedarik zinciri riskleri gibi ortak meydan okumalar karşısında daha dayanıklı ve kapsayıcı bir pamuk ticareti modelinin birlikte inşa edilmesi gerektiğini belirtti. Bölgesel pamuk iş birliğinin, ekonomik dayanıklılık ve istikrarı güçlendiren bir araç olduğunu ifade eden Uçak, İzmir Ticaret Borsası Laboratuvar, Arge ve Danışmanlık Hizmetleri A.Ş.’nin (İZLADAŞ) ICA Bremen sertifikasyon denetimlerini tamamlayarak dünyada bu sertifikaya sahip 12. laboratuvar olduğunu ve kalite anlaşmazlıklarında hakem laboratuvar yetkisi kazandığını sözlerine ekledi. Programın kapsamında İzmir Ticaret Borsası Yönetim Kurulu Üyesi Şeref İyiuyarlar, Türkiye’de pamuk sektörünün güncel durumuna ilişkin bir sunum gerçekleştirdi. İyiuyarlar; pamuğun Türkiye için stratejik ve ekonomik bir ürün olduğunu, yıllık 1,5 milyon ton tüketim ve 30 milyar dolarlık tekstil-konfeksiyon ihracatının sektörün küresel gücünü ortaya koyduğunu ifade etti. Türkiye’nin coğrafi avantajı, yüksek üretim kapasitesi ve yerli hammaddeyle Akdeniz’de pamuklu tekstilin üretim ve ticaret merkezi konumuna geldiğini; Türk üreticisinin modern teknolojiyle kaliteli ve GDO’suz pamuk ürettiğini vurguladı. İyiuyarlar konuşmasında; küresel talep düşüşü, artan maliyetler, yüksek enflasyon ve finansman sıkıntılarının üreticiyi zorladığını, maliyetlerin hızla artarken ve aynı artışın fiyatlara yansımadığını ifade etti. Ayrıca, iklim krizi nedeniyle verim ve ekim alanlarının azaldığını, 2025/26 sezonunda Ege’de ve Türkiye genelinde pamuk üretiminin daraldığını belirterek çözüm olarak suyun verimli kullanımını ve kuraklığa dayanıklı çeşitlerin yaygınlaştırılmasını önerdi. İyiuyarlar, sentetik elyafların yükselişiyle pamuk kullanımının gerilediğine de işaret ederek pamuğun çevre dostu ve sürdürülebilir bir seçenek olduğunu hatırlattı ve pamuk kullanımını artıracak ortak çalışmalar yapılması çağrısında bulundu. Etkinlik kapsamında ayrıca Amerika ve Akdeniz ülkelerindeki pamuk piyasalarına yönelik güncel gelişmeler ile öngörüler paylaşılırken, pamuk-polyester rekabeti ve karşılaştırması üzerine sunumlar gerçekleştirildi. Etkinliğin sonunda İzmir Ticaret Borsası Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Bülent Uçak, Yunan Pamuk Birliği (HCA) Başkanı Prodromos Ousoultzoglou ve İspanya Ulusal Pamuk Merkezi Başkanı Josep Artigas ile karşılıklı anı takdiminde bulundu.

Kestane Gözümüz Gibi Korumamız Gereken Bir Tarımsal Ürün Haber

Kestane Gözümüz Gibi Korumamız Gereken Bir Tarımsal Ürün

İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Cemil Tugay, Beydağ ilçesinde kestane üreticileriyle bir araya geldi. Bölgenin en önemli ihracat kalemleri arasında yer alan kestanede üretim kapasitesini artırmanın önemine değinen Başkan Tugay, “Kestane gözümüz gibi korumamız gereken bir tarımsal ürün. Beydağ’da hastalığa dirençli ağaçlar dağıtarak ve hastalıkla mücadele ederek üretimi desteklemeye devam edeceğiz” dedi. Küçük Menderes Havzası’nın zengin topraklarından yetişen, lezzetiyle ün yapan Beydağ kestanesinde hasat devam ediyor. Bölgenin kestane üreticileriyle buluşmak için Beydağ’a giden İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Cemil Tugay, Erikli Mahallesi’nde kestane hasatına katıldı. Başkan Dr. Cemil Tugay’a Beydağ Belediye Başkanı Şakir Başaran, İzmir Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreter Yardımcısı Halit Çelik, belediye bürokratları, muhtarlar ve Beydağlı üreticiler eşlik etti. Erikli Mahallesi’ndeki köy meydanında geleneksel usullerle hazırlanan kestaneler fırınlara yerleştirildi. Başkan Tugay, program kapsamında zeytin hasadı yaptı ve yeni zeytin fidanlarını toprakla buluşturdu. “Hastalığa dirençli ağaçlar dağıtıyoruz” Ziyarette Beydağlı üreticilerle sohbet eden Başkan Tugay, kestanede yaşanan hastalıklar ve tedavi süreçleri, kalite, rekolte gibi konularda bilgi aldı. Başkan Tugay, “Kestane çok değerli, gözümüz gibi korumamız gereken bir ürün. Her yerde yetişmiyor ama yetiştiği yerlerde de ciddi bir gelir sağlıyor. Bu bölgemizdeki kestanelerin büyük bir bölümü ihracata gidiyor. Kestanede başa bela gibi birkaç hastalık var. Büyükşehir Belediyesi olarak hastalığa dirençli ağaçlar dağıtarak, hastalıklarla mücadele ederek üreticilerimize destek oluyoruz. Bu şekilde çalışmaya devam edeceğiz” diye konuştu. “Üretimi destekleyip sosyal yaşamı güçlendiriyoruz” İzmir Büyükşehir Belediyesi olarak tarımda teknoloji kullanımını teşvik etmeyi istediklerini belirten Başkan Tugay, “Bir taraftan üretimi destekleyip, bir taraftan sosyal yaşamı güçlendirmek için belediye başkanlarımızla planlama yapıyoruz. Bu ziyaretlerimizle, vatandaşlarımızdan duyduğumuz isteklerle çalışmalarımıza daha iyi yön veriyoruz” dedi. Başkan Başaran: “İzmir için bir katma değer” Beydağ Belediye Başkanı Şakir Başaran ise “Kadim orman ağaçları olan kestane, bölgemiz için, İzmir için bir katma değer. Yüksek oranda yurt dışına giden, ülkemize kazanç sağlayan bir ürün. İnsanlarımızın ciddi bir geçim kaynağı. Sağ olsun İzmir Büyükşehir Belediye Başkanımız, her alanda olduğu gibi tarımın, bölgemizin yanında. Bugün kestane ve zeytin hasadı yaptık, zeytin ağacı diktik. Tarım ilçesi Beydağ’da başkanımız hiçbir zaman desteğini bizden esirgemiyor. Bugün Beydağ için güzel bir gün” şeklinde konuştu. Neler yapıldı? İzmir Büyükşehir Belediyesi, bölgenin önemli ihracat ürünlerinden İzmir kestanesinin korunması, geliştirilmesi ve katma değer yaratması için Küçük Menderes Havzası başta olmak üzere kestane üreticilerine hastalıklar ve zararlılarla mücadele için eğitimler veriyor. Kestane kanseri ile mücadele kapsamında, son bir buçuk yılda 3 bin 855 litre ardıç katranı, 5 bin 260 litre çamaşır suyu, 1 ton 641 kilogram göztaşı dağıtımı yapıldı. 2024 yılında kestane gal arısı zararlısıyla mücadele kapsamında, 22 mahalleye 3 bin 90 zararlıya dayanıklı “ertan” çeşidi kestane fidanı dağıtıldı.

Ekim Ayında Ege Bölgesi İhracat Artış Rekortmeni Uşak Haber

Ekim Ayında Ege Bölgesi İhracat Artış Rekortmeni Uşak

Ticaret Bakanlığı faaliyet illerine göre ekim ayı ihracat istatistiklerini yayınladı. Ege Bölgesi 2025 yılının ocak-ekim döneminde ihracatını yüzde 6’lık artışla 3 milyar 594 milyon dolardan 3 milyar 776 milyon dolara yükseltti. Ege İhracatçı Birlikleri'nden yapılan yazılı açıklamaya göre; Ege Bölgesi’nin 10 aylık ihracatı ise yüzde 2’lik artışla 35 milyar 827 milyon dolardan 36 milyar 464 milyon dolara ulaştı. Ege Bölgesi, 10 aylık dönemde Türkiye’nin 224,5 milyar dolarlık ihracatından yüzde 16,23 pay aldı. İzmir ihracatını en çok artıran ikinci il oldu İzmir, 2024 yılı ekim ayında 1 milyar 756 milyon dolar olan ihracatını 2025 yılı ekim ayında yüzde 10’luk artışla 1 milyar 929 milyon dolara çıkardı ve Türkiye genelinde İstanbul ve Kocaeli’nden sonra en çok ihracat yapan üçüncü il oldu. İzmir, ekim ayında yakaladığı 173 milyon dolarlık ihracat artışıyla da ihracatını en çok artıran ikinci il olmayı başardı. İzmir’in ihracatında öne çıkan ürünler 418 milyon 157 bin dolarla Mineral yakıtlar, mineral yağlar faslı olurken, Kazanlar, makinalar faslı 192 milyon 595 bin dolar ve Demir ve çelik faslı 180 milyon 545 bin dolar ihracata imza attı. İzmir en fazla ihracatı 198 milyon 422 bin dolarla Almanya’ya yaparken, ikinci sırada 135 milyon 126 bin dolarla Amerika Birleşik Devletleri yer aldı. Zirvenin üçüncü basamağına İspanya 124 milyon 710 bin dolarlık ihracatla adını yazdırdı. Ekim ayında Ege Bölgesi ihracat artış rekortmeni Uşak Eylül ayında Ege Bölgesi’nin ihracat artış rekortmeni olan Uşak, bu unvanını Ekim ayında da korudu. Uşak, 2024 yılı ekim ayında 42 milyon 700 bin dolar olan ihracatını, 2025 yılının aynı ayında yüzde 44’lük artışla 61,4 milyon dolara yükseltti. Uşak, son iki ayda kırdığı ihracat rekorlarıyla 10 aylık dönemde ihracatını eksiden artıya döndürmeyi de başardı. Uşak’ın 10 aylık dönemdeki ihracatı yüzde 4,3’lük artışla 365,8 milyon dolardan 381,6 milyon dolara ilerledi. Manisa’nın ihracatındaki gerileme sürüyor Ege Bölgesi’nde İzmir’den sonra en çok ihracat yapan ikinci il konumundaki Manisa’nın ihracatı yüzde 7’lik düşüşle 740 milyon dolardan 687,5 milyon dolara geriledi. Manisa’nın 10 aylık ihracatı da yüzde 2’lik azalışla 6,3 milyar dolardan 6,1 milyar dolara indi. Denizli’nin ihracatı 4,5 milyar doları aşacak 2025 yılında başarılı bir ihracat performansı ortaya koyan Denizli, ekim ayında ihracatını yüzde 8’lik artışla 382 milyon dolardan 412 milyon dolara taşıdı. Denizli’nin 2025 yılının ocak – ekim döneminde ihracatı yüzde 6’lık gelişimle 3,5 milyar dolardan 3,75 milyar dolara ilerledi. Denizli başarı grafiğini 2025 yılının kalan iki ayında da sürdürürse yıl sonunda ihracatı 4,5 milyar doları aşacak. Aydın, Muğla ve Kütahya artı, Balıkesir ve Afyonkarahisar eksi yazdı Ege Bölgesi’nde ekim ayında Aydın, Muğla ve Kütahya’nın ihracatı artı yazarken, Balıkesir ve Afyonkarahisar’ın ihracatı eksi yazdı. Aydın’ın ihracatı yüzde 4,5’luk artışla 186 milyon dolardan 194,8 milyon dolara çıktı. Muğla ekim ayında ihracatını yüzde 12’lik gelişimle 117,5 milyon dolardan 131,3 milyon dolara taşıdı. Kütahya ihracatını yüzde 3’lük artışla 88 milyon dolardan 90,4 milyon dolara yükseltti. Balıkesir’in ihracatı ekim ayında yüzde 4’lük azalışla 220,5 milyon dolar olurken, Afyonkarahisar yüzde 4’lük kayıp yaşadı ve 48,5 milyon dolar dövizi Türkiye’ye kazandırdı. Afyonkarahisar’ın ihracatı ekim ayında eksi yazsa da 10 aylık dönemde 586 milyon dolar olan ihracatını yüzde 23’lük artışla 720 milyon dolara taşıdı ve 10 aylık dönemde Ege Bölgesi’nde ihracatını en çok artıran il olma başarısı gösterdi.

Tarihi Liman Kenti’nin UNESCO yolculuğunda gözler 2028’e çevrildi Haber

Tarihi Liman Kenti’nin UNESCO yolculuğunda gözler 2028’e çevrildi

2020 yılında UNESCO Dünya Mirası Geçici Listesi'ne dahil olan İzmir Tarihi Liman Kenti'nin daimi listeye girmesi için hazırlıklar sürüyor. Kültür ve Turizm Bakanlığı’na sunulacak adaylık dosyasında son düzenlemeler yapıldı. 2028 yılında İzmir Tarihi Liman Kenti’nin Efes ve Bergama’dan sonra İzmir’in üçüncü UNESCO Dünya Mirası alanı olarak tescillenmesi bekleniyor. İzmir Büyükşehir Belediyesi Kent Tarihi, Tanıtım ve Turizm Dairesi Başkanı Hasibe Velibeyoğlu, adaylık çalışmalarının İzmir Tarihi Liman Kenti Alan Başkanlığı koordinasyonunda İzmir Büyükşehir Belediyesi, İzmir Valiliği, Konak Belediyesi, İzmir Kalkınma Ajansı gibi çok sayıda kurum, kuruluş, sivil toplum örgütü, üniversite ve akademisyenin desteğiyle devam ettiğini söyledi. Konak Pier’den başlayıp Kadifekale’ye kadar uzanan bölgenin içinde yer aldığı İzmir Tarihi Liman Kenti'nin, UNESCO Dünya Mirası Kalıcı Listesi'ne girmesine yönelik çalışmalar tüm hızıyla devam ediyor. Bölgenin 2020 geçici listeye girmesinin hemen ardından kent paydaşlarının desteği ile başlatılan çalışmalarda önemli aşamaya gelindi. Adaylık dosyasına son şeklini verecek hazırlıklar sürerken, dosyanın 2026 yılının ilk çeyreğinde Kültür ve Turizm Bakanlığı’na ulaştırılması planlanıyor. Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın adaylık dosyasını UNESCO’ya iletmesinin ardından 2027 yılında UNESCO uzmanlarının kente gelmesi, 2028 yılında ise İzmir Tarihi Liman Kenti’nin UNESCO Dünya Mirası Kalıcı Listesi’ne girmesi hedefleniyor. Velibeyoğlu: Uluslararası görünürlük ve prestij sağlıyor UNESCO adaylığının önemine vurgu yapan İzmir Büyükşehir Belediyesi Kent Tarihi, Tanıtım ve Turizm Dairesi Başkanı Hasibe Velibeyoğlu, “UNESCO adaylığı kültürel ve doğal mirasın istisnai bir evrensel değere sahip olduğunu vurgulamakta ve bu değerlerin tüm insanlık adına korunmasını amaçlamaktadır. Listeye kabul edilen alanlar, sadece ait oldukları ülkeler için değil, tüm dünya için önemli kabul edilmekte; bu durum uluslararası görünürlük ve prestij sağlamakla birlikte, alanların korunması ve sürdürülebilir şekilde yönetilmesi konusunda taraflara önemli sorumluluklar yüklüyor. İzmir, Efes (2015) ve Bergama Çok Katmanlı Kültürel Peyzaj Alanı (2014) ile UNESCO listesinde yer alan kentlerden biri. Ayrıca İzmir; Birgi Tarihi Kenti ile Foça, Çandarlı ve Çeşme kaleleri gibi alanlarla da UNESCO Dünya Mirası Geçici Listesi’nde yer alıyor. UNESCO geçici listesine 2020’de dahil edilen İzmir Tarihi Liman Kenti adaylık çalışmaları İzmir Tarihi Liman Kenti Alan Başkanlığı koordinasyonunda İzmir Büyükşehir Belediyesi, İzmir Valiliği, Konak Belediyesi, İzmir Kalkınma Ajansı gibi çok sayıda kurum, kuruluş, sivil toplum örgütü, üniversite ve akademisyenin desteğiyle devam ediyor” dedi. “Tarihi bir fırsat sunacak” İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin UNESCO çalışmalarında bir yandan sürecin organizasyonu ile ilgili katkı sağlarken diğer yandan tarihi merkezin canlanması ve korunması amacıyla proje ve faaliyetler yürüttüğünü belirten Velibeyoğlu, “UNESCO çalışmalarında kullanılması için bina tahsisi, paydaşları bir araya getiren organizasyonlar, süreçte raportör olarak görev yapan uzman personelin istihdamı gibi konularda destek sağlıyoruz. İzmir Büyükşehir Belediyesi, 2002 yılından bu yana, planlama, kentsel tasarım, sokak sağlıklaştırma, bakım-onarım, cephe iyileştirme ve restorasyon uygulamaları gibi pek çok projeyi hayata geçirmiştir. Agora, Antik Tiyatro ve Kadifekale çevresinde yürüttüğü kamulaştırmalar ile arkeolojik kültür katmanlarının ortaya çıkarılması ve görünür kılınmasını sağlamış, Kazı Başkanlığı’nı maddi olarak destekleyerek bu odaklarda yürütülen bilimsel kazı çalışmalarının hızlanmasına olanak tanımıştır. ‘Dünya Mirası’ listesinde yer almak, alanın özgün kimliğinin belgelenmesi, korunması ve tanıtılması adına tarihi bir fırsat sunacak. Diğer yandan yerel ekonomiye katkı sağlaması, kültürel değerlere duyarlı ve uzun süreli etkileşim kuran ziyaretçi türünü teşvik etmesi beklenen diğer olumlu çıktılar” diye konuştu. “İzmir’in şansı yüksek” Sürecin 2018 yılında başladığını ve İzmir Tarihi Liman Kenti'nin, UNESCO Dünya Mirası Geçici Listesi'ne 2020 yılında girdiğini hatırlatan İzmir Tarihi Liman Kenti Alan Başkanı Abdülaziz Ediz, “İzmir UNESCO açısından baktığımızda Türkiye’de en şanslı illerden birisi. Bir tarafta Bergama, diğer tarafta Efes olmak üzere iki kalıcı listede, üç geçici listede olan yerlerimiz var. İyi bir çalışma yapıldı. Bu çalışmaları yıl sonuna kadar tamamlayıp, 2026 yılının ilk çeyreğinde dosyayı bakanlığa teslim edecek hale getirmek istiyoruz. Özetle 2026’da Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın UNESCO’ya gönderebileceği hazır dosyalar arasında İzmir’in olmasını hedefliyoruz. Kültür ve Turizm Bakanlığı, dosyayı 2026’da gönderecek olursa 2027’de UNESCO uzmanları kentimize gelecek. ICOMOS’un yaptığı gibi İzmir’de yerinde inceleme yapacaklar. Kalıcı listeye girmemiz 2028 yılında gerçekleşebilir. Mevzuat olarak da işleyiş bu şekilde” ifadelerini kullandı. 10 kişilik Bilim Kurulu hazırladı İzmir Tarihi Liman Kenti Adaylık Dosyası, İzmir Tarihi Liman Kenti Alan Başkanlığı uzmanları tarafından, Dokuz Eylül Üniversitesi, Ege Üniversitesi, İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi ve Manisa Celal Bayar Üniversitesi’nden akademisyenlerin katılımıyla oluşturulan 10 kişilik Bilim Kurulu’nun iş birliğiyle hazırlandı. İzmir Tarihi Liman Kenti Alan Yönetim Planı, 29 Haziran 2022 tarihinde içinde İzmir Büyükşehir Belediyesi, İzmir Valiliği, Kültür ve Turizm İl Müdürlüğü, İzmir 1 Numaralı Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu Müdürlüğü olmak üzere 17 üye kurum ve kuruluştan oluşan Eşgüdüm ve Denetleme Kurulu tarafından onaylanarak yürürlüğe girdi. Yönetim Planı ile paralel olarak adaylık dosyası 30 Aralık 2022 tarihinde Kültür ve Turizm Bakanlığı’na teslim edildi. Adaylık dosyasında son düzenlemeler İzmir Tarihi Liman Kenti Alan Yönetim Planı ve UNESCO Dünya Miras Listesi için adaylık dosyasının tanıtımına ve uygulanmasına yönelik çalışmalar sürerken, mayıs ayında Uluslararası Anıtlar ve Sitler Konseyi (ICOMOS) kentte beş günlük bir inceleme ve değerlendirme yaptı. ICOMOS, yaptığı ön değerlendirme ve saha gezisinin ardından kalıcı listeye giriş için adaylık dosyasında yapılabilecek değişiklikler hakkında kurulu bilgilendirdi. Kurul, dosyaya son halini vermek için çalışmalarına devam ediyor. Adaylık dosyası ilerleyen süreçte Kültür ve Turizm Bakanlığı’na teslim edilecek ve kalıcı liste için bekleyiş başlayacak. Tarihi Liman Kenti Bugün tarihi İzmir olarak adlandırılan ve İzmir’e antik liman kenti olma özelliği sağlayan bölge, 19. yüzyılda bu liman kentine bir giriş kapısı olarak inşa edilen Konak Pier’den başlayarak Kadifekale’ye kadar uzanıyor. UNESCO Dünya Mirası Geçici Listesi’nde Tarihi Liman Kenti başlığıyla yer alan alanda Konak Meydanı ve Saat Kulesi gibi İzmir’in öne çıkan sembolleri bulunuyor; ayrıca zaman içinde iç limanın dolmasıyla genişleyen Kemeraltı Çarşısı ile dünyanın en eski ve en büyük açık hava alışveriş merkezlerinden birini de barındırıyor.

logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.