SON DAKİKA
Hava Durumu

#İyi̇ Parti

Porsuk Haber Ajansı - İyi̇ Parti haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, İyi̇ Parti haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

Eskişehir Adına Bir Şey Yapılacaksa Bizde Varız! Haber

Eskişehir Adına Bir Şey Yapılacaksa Bizde Varız!

İYİ Parti Eskişehir İl Başkanı Serdar Ulucan yaklaşan kongre süreci ile Eskişehir gündemlerine ilişkin değerlendirmelerde bulundu. İYİ Parti Eskişehir İl Başkanı Serdar Ulucan basın toplantısında şu ifadeleri kullandı; "Kongreler, demokrasimizin mihenk taşları olmasıyla birlikte, 27 Ağustos 2025 tarihinde Genel Merkezimizin 4. Olağan Kongre talebiyle tüm Türkiye genelinde kongre süreçlerimizi başlattık. Eskişehir’de ise demokrasi mitinginin ilk gerçekleştiği ilçemiz olan Çifteler’de süreci başlatarak, son ilçe kongremizi tarihi dokusu ve bilgeliğiyle hafızalarımıza kazınmış, birçok medeniyete ev sahipliği yapmış Sivrihisar ilçemizde tamamladık. Toplamda 14 ilçemizde, tek adaylı ve kardeşlik coşkusunun yaşandığı, birlik ve bütünlüğün ön planda olduğu, aynı zamanda partimiz adına ciddi bir yenilenmenin de sağlandığı kongre süreçlerini başarıyla gerçekleştirdik. Merkez ilçelerimizle birlikte kırsal bölgelerde toplam 6 ilçemizde ilçe başkanlıklarımızda değişiklik yaşandı. Görevi devreden ilçe başkanlarımız ise partimizde aktif şekilde çalışmalarına devam ediyorlar. Bu süreçte hem merkezde hem de taşra ilçelerimizde güçlü bir kadro yenilenmesi gerçekleştirdik. 2 Kasım’da ise Eskişehir’de İYİ Parti İl Başkanlığı olarak 4. Olağan Kongremizi gerçekleştireceğiz. Genel Başkanımız Sayın Müsavat Dervişoğlu da 2 Kasım’da kongremize ve şehrimize teşrif edecek. Bu da henüz yeni, sıcak bir bilgidir. Partimize ve şehrimize yakışır bir şekilde, kardeşliğin ve birlik ruhunun hâkim olduğu, ülkenin mevcut şartlarına rağmen millete umut vermeye devam ettiğimiz bir kongre süreci yaşayacağız. Kongremizin ardından da sahada çalışmalarımıza hız kesmeden devam edeceğiz. Kongremiz, Hasan Polatkan Kültür Merkezi’nde, 2 Kasım tarihinde saat 11.00’de başlayacak. Salon açılışımız saat 10.30’da yapılacak, program ise Siyasi Partiler Kanunu gereği 17.00’ye kadar devam edecek. Genel Başkanımızın, saat 12.00-12.30 civarında vatandaşlarımıza hitap etmesi bekleniyor. 600 seçilmiş il delegemiz ile kongremizi icra edeceğiz. Bugün seçilmiş ilçe başkanlarımızla bir toplantı daha gerçekleştireceğiz; hem kongre hazırlıkları hem de ilerleyen süreçteki çalışmalar hakkında istişarelerde bulunacağız. Çarşamba günü grup toplantısının ardından Sayın Genel Başkanımızla da bir görüşmemiz oldu. Kendileri, göreve devam etmemiz noktasında uygunluk gördüler. Teşkilatımızın da teveccühüyle şu an için kongremizi tek adaylı olarak gerçekleştirecek gibi görünüyoruz. Ancak bu siyaset; 2 Kasım’a kadar ne olacağı elbette belli olmaz. Eğer başka bir aday çıkarsa, bunu da büyük bir memnuniyetle karşılarız. İYİ Parti olarak, gerek il başkanlığı dönemimde ben, gerekse İYİ Parti’nin diğer kurmayları olarak şunu söylüyoruz. Eskişehir, Ankara’ya kilometre olarak en yakın il olmasına rağmen, bürokrasi ve bağlantılar anlamında en uzak ildir. Eskişehir’in Ankara’da bir lobisinin olmadığını ilk dile getiren siyasi parti İYİ Parti’dir. Bunu her yerde yüksek sesle dile getirdik. Ancak maalesef bugün gerek iktidar tarafı, gerek ana muhalefet partisi, gerekse yerel belediyeler tarafından İYİ Parti belli noktalarda her daim görmezden gelinmektedir. Bize böyle bir konseyle ilgili herhangi bir bilgilendirme yapılmadı, davet de almadık. Burada tamamıyla “tahtıravalli siyaseti” anlayışıyla, belli yapılar kendi aralarında kendi gönüllerini eğlendirmeye; Eskişehir’in adını ve çıkarlarını düşünmek yerine kendi rantlarını sağlamaya çalışmaktadır. Biz bunu kabul etmiyoruz. Eğer Eskişehir adına bir şey yapılacaksa, burada biz de varız. Konu Eskişehir ise, siyasi partilerimiz, STK’larımız ve odalarımız hep birlikte Eskişehir kültürüne yakışır biçimde, demokrasinin başkenti olarak gördüğümüz bu şehirde birlik ve bütünlük içinde çalışmalıyız. Bize “Böyle bir konsey kuruluyor, siz de var mısınız, yok musunuz?” şeklinde bir davet gelmedi; bunun altını çizerek söylüyorum. Biz, samimiyetimizle Eskişehir için ne yapılması gerekiyorsa o alanda bulunuruz. Bir örnek daha vereyim: Bugün Eskişehir’de Kurtuluş Halk Pazarı açıldığında, mecliste grubu bulunan bir parti olarak ne şahsıma ne de partimize Büyükşehir Belediyesi tarafından davet gelmişti. Bakanlığın yaptığı etkinliklerde de benzer durumlar yaşandı. Bunlar onların kendi tercihidir; ancak inşallah bizim iktidarımızda bu anlayış sona erecek. Eğer 86 milyonu kucaklayacaksak, Eskişehir’de de 900 bin nüfusun tamamını kucaklamak için mücadele edeceğiz. Siyasetin tahrikle, uydurmayla, birbirini karalayarak değil; kardeşçe, kucaklaşarak, birlik ve bütünlük içinde yapılabileceğini göstereceğiz. Konsey meselesine değinecek olursak: “Kendileri çalsın, kendileri oynasın.” diyorum."

Gün İmralı’da Yazılan Bu Paçavra Projeyi Yırtıp Çöpe Atma Günüdür Haber

Gün İmralı’da Yazılan Bu Paçavra Projeyi Yırtıp Çöpe Atma Günüdür

İYİ Parti Odunpazarı İlçe Başkanlığı tarafından Terörsüz Türkiye projesi ile ilgili olarak yapılan açıklamalarla ilgili olarak bir basın toplantısı düzenlendi. İYİ Parti Odunpazarı İlçe Yöneticilerinin de katılım sağladığı basın toplantısında konuşan İlçe Başkanı Gürol Yer şu ifadelere yer verdi; “Konumuz Ekim 2024 tarihinde bir meclis kürsüsü açıklamasıyla başlayan bugünlere safhalar halinde getirilen, İmralı’da mukim Bebek Katili tarafından adı konulan Üniter Türkiye Cumhuriyeti Devletinin temellerini yıkmak, Cumhuriyetin asli kurucu ilkelerini ortadan kaldırmak devamında ülkemizi Amerikan İsrail patentli Büyük Ortadoğu Projesi denilen bir melanetin merkezine çekmek olan, fiziki varlığı bitmeye yüz tutmuş, kaçan, saklanan maşa bir terörün adı verilerek Terörsüz Türkiye diye ambalajlanan ihanet çalışmasına yönelik son süreçte sahada, diyaloglarda ve duygularımızın birikiminde oluşanları sizler ve kamuoyuyla paylaşmak istiyoruz. Bizler İYİ Partililer olarak her zaman söylüyoruz. Milliyetçi demokrat ve kalkınmacılık davamızın ilkeleridir. Biz Milliyetçiliğimizi şeklen ve emir alan değil, Milletimizin beklentisi ve sesi olacak şekilde hissettirme gayretinde olanlarız. Bu noktada milliyetçiliği vatandaşlarımız gerçekten soruyor. Bizim mahallelerimize kadar gelip kapı komşusu olan ve her hak tanınan davetsiz misafirlerin vatanın nüfus yapısını bozmasına sessiz kalmak tepki vermemek Milliyetçilik mi? Okullarda okutulan andımızın kaldırılmasına sessiz kalmak Milliyetçilik mi? Türkiye Cumhuriyeti ibaresinin her yerden silinmesini yutkunmak Milliyetçilik mi? Kendi çocuklarımız işsiz güçsüz geleceksiz beklerken bu davetsiz gelenlerin çocuklarının okullara, liselere, üniversitelere her türlü destekle yerleştirilmesi ve iş verilmesini görmemek Milliyetçilik mi? İnsanlarımız sağlıkta randevu alamazken aylar sonrasına randevu bulurken her türlü imkândan yararlandırılanlara bir kelam söyleyememek Milliyetçilik mi? 50 bin insanımızın katlinin emrini vermiş Ülkemizin başına bela olmuş, Amerikan, İsrail piyonu bebek katiline Sayın demek Kurucu önder demek umut hakkından faydalansın demek meclise gelsin demek ne demektir? Vatandaşımız bunu gerçekten soruyor. Milletin ekonomik ve sosyal olarak bitap olduğu bir durumda çaresizlikler, sıkıntılar konuşulması gereken biz vaziyette. Sırf iktidar elimizden gitmesin, koltuk altımızda kalsın diyerek çok tehlikeli. Daha önce denenmiş 793 vatan evladının can vererek binlercesinin gazi olarak bedel ödediği ikinci çözüm süreci melaneti ilerletilmeye çalışılıyor. Bunu görüyor yaşıyoruz. Millet İradesinin tecelligahı mecliste İYİ Parti dışında olan tüm sözde millet temsilcileri bu senaryonun içinde rol almış ve verilen rolleri icra durumundalar. Meclis dışında büyük çoğunluk bu durumu kabullenmemekte ve duygu ile vicdan ile reddetmektedir. Son süreçte kongrelerimiz sebebiyle tüm kadrolarımızla sahadayız. İnanın merkezde kırsalda her an ve her yerde çektikleri sıkıntıları bize ileten vatandaşlarımızın ikincil olarak devamında bu yaşananlar dillendirilmekte ve düşünceler paylaşılmakta tepkiler gösterilmektedir. Sorumluluk hisseden ve siyasi iktidarın tahakkümüne girmemiş olan kurum ve kuruluşlar mevcut duruma ve gelişmelere yaptıkları açıklama ve toplantılar ile tepkilerini göstermeye devam etmekteler. Geçtiğimiz hafta bölücü örgütün siyasi ayağı olan bir parti Cumhuriyetin kuruluş yeri Yüce meclise getirdiği terör artıklarına meclis çatısı altında bebek katili cani için slogan attırmış devamında dağdan gelen bir teröristi meclis kürsüsünden konuşturmuştur. İYİ Parti olarak bu duruma ilk andan tepkimizi verdik vermeye devam ediyoruz. Ancak ne hikmetse Milliyetçiyim, Cumhuriyetçiyim, Atatürkçüyüm diyenlerden bu konuda gür ve ne yapıyorsunuz siz hadsizler diyecek bir ses şu ana kadar duyulmamıştır. Yalnızca ikincil ağızlardan yumuşak tonlu açıklamalar medyanın kıyısında köşesinde verilmiş ve konu dillensin istenmemiştir. Bizim milliyetçilik anlayışımız ve duygumuz bu adi operasyonu tümden reddetmektedir. Tepki verdik veriyoruz ve vermeye devam edeceğiz. Kahrolsun bölücü aparatlar, destekçileri ve ses çıkarmayanlar, yol verenler. Konuya genelde tepki veren kurumlarda ise şöyle bir ilginçlik var. Hukukçuların resmi sivil yapısı şehir barolarından ortak bir açıklama geldi. Gayet yerinde ve uygun lisanda milli hissiyat ile heyecanın tepkisi yansıtıldı. Ancak en büyük baro olan İstanbul barosu, İzmir Barosu ve Milliyetçi Mukaddesiyatçı avukatlarca oluşturulan İstanbul ile Ankara İki nolu barolardan bu konuda gık çıkmadı. Tabii bir de doğu illeri baroları zaten bizi şaşırtmadı. Bu durum ve konuda takdir vatandaşlarımızda, camialardadır diyoruz. Biz İYİ Parti Eskişehir Odunpazarı Teşkilatı olarak açıklamaya imza atan Eskişehir Barosunu Başkan Sayın Avukat Barış Günaydın nezdinde kutluyoruz. Hissiyatı yansıttıklarından dolayı tebrik ile teşekkür ediyor ve bu hissiyatı taşıyıp yaşayan Eskişehirli devamında ülke genelindeki avukatlarımızı minnet ile selamlıyoruz. Yaşanan süreç bir mücadele sürecidir Ya teslimiyet Ya karşı durmaktır bunun orta noktası yoktur. Bir tarafta makam Bir tarafta vatan vardır. Biz Vatan diyenlerin tarafıyız bunu yüzyıl önce Gazi Mustafa Kemal Atatürk söylemişti. Yüzyıl önce ne olduysa ne yapıldıysa bugün aynısı gerçekleşmektedir. O günlerde Damat Ferit vardı, Kuvayı inzibatiye vardı, Ahmet Anzavur vardı, Sevr vardı, Emperyalizm vardı Bu günlerde aynı roller görevlendirilenlere verilmiş olarak mevcuttur. O günlerde olan Mustafa Kemalin yol arkadaşları, ona inananlar, ilkelerinden duruşundan feyz alanlar bugün de var ve biz İYİ Partililer O’nun tarafındayız Milli güçler ile beraber aynı cephede aynı siperde aynı inançla duruyoruz. İhanetin böğrüne saplanacağız diyoruz. İnanıyor ve biliyoruz ki gün geri adım atma günü değil başı öne eğme günü değil ve İmralı’da yazılan bu paçavra projeyi yırtıp çöpe atma günüdür. İYİ’liğin güneşi altında biz Cesur Yürekler olarak Büyük Türk Milletine sahip çıkmada, Cumhuriyeti yaşatmada ve Başbuğ Gazi Mustafa Kemal Atatürk’e bağlı kalmada ısrarcıyız, inatçıyız, azimliyiz ve kararlıyız.”

İYİ Parti Odunpazarı İlçe Başkanı Gürol Yer Mazbatasını Aldı Haber

İYİ Parti Odunpazarı İlçe Başkanı Gürol Yer Mazbatasını Aldı

Haftasonu yapılan İlçe Kongresi’nde güven tazeleyerek tekrar seçilen Gürol Yer mazbatasını aldı. Mazbatasını alan İYİ Parti Odunpazarı İlçe Başkanı Gürol Yer yaptığı açıklamada şu ifadeleri kullandı; “Bugün mazbatamızı alarak kongre süreci sonlandırmış bulunuyoruz. Aynı ekibimizle, artı ekibimize yeni kattığımız özellikle genç ve kadın üyelerimizle, bundan sonra Odunpazarı’nda daha dozajı artırarak, daha hareketli ve daha hassas şekilde çalışmalarımıza devam edeceğiz. Bugün, bu sürecin başlangıcını buradan yapıyoruz. Arkadaşlarımızla bu sebeple buradayız. Biliyorsunuz, İYİ Parti genel olarak siyasette kendini çok farklı bir yere konumlandırdı. Türkiye ve Eskişehir hep böyle ikili bir sisteme sıkıştırılmış, insanlar tercihsiz bırakılmış bir durumda. Biz buna kurulduğumuz günden beri hep itiraz ettik, hep karşısında durduk. İnsanların seçeneksiz bırakılmaması, tercihsiz kalmaması gerektiğini; Türk insanının buna layık olmadığını ısrarla belirttik. Maalesef karşımızda çok güçlü bir sistem var. Ama biz de bir o kadar inatçı ve bir o kadar cesuruz. Bildiğimiz doğrulardan şaşmadan, milletvekillerimizle birlikte görevlerimizi yapmaya devam ediyoruz. Meclisteki performanslarını hep birlikte görüyor, gözlemliyoruz. Biz de yerel teşkilat olarak, özellikle ilçe teşkilatlarının siyasetin yereli olduğunun farkındayız. Genel siyaseti tekrarlamanın bir anlamı yok. Biz daha çok insana, şehre, mahalleye, sokağa, köye, vatandaşa yakın olma ilkesindeyiz. Geçtiğimiz dönemde bunu uyguladık, sizler de şahitsiniz. Bundan sonra da daha yüksek bir tempoyla, daha sıkı bir şekilde çalışmalarımıza, faaliyetlerimize, ziyaretlerimize devam edeceğiz. Burada azimli bir teşkilat var. Davasına inanmış, birbirini seven, aile hukukuyla hareket eden, aile sevgisiyle çalışan insanlar var. Cesurlar burada. İnşallah yeni dönemimiz hepimize hayırlı olsun diyorum. Katılımınız için teşekkür ediyorum. Sorularınız varsa da alabilirim. Çok verimli, çok katılımcı, inancımızı artıran bir süreç oldu. Bugüne kadar çeşitli sebeplerle kenarda kalmış herkesin partiye geldiği bir tablo oluştu. Şunu da özellikle belirtmek isterim: Hiç kimseyi dışarıda bırakmadık. Bakın, Odunpazarı özelinde hiç kimse dışarıda kalmadı. Delege olmak isteyen delege oldu, yönetimde görev almak isteyen yönetimde yer aldı. Böyle kapsayıcı bir yaklaşımla bugünlere geldik. Buradan da daha büyük bir yapıya dönüşerek devam edeceğiz. Yaklaşık 400 delegemiz var. Tek liste olunca 280-300 civarında bir katılım gerçekleşti. Çok iddialı bir şey söyleyebilirim. Eskişehir’de meclislerde grubu olan partiler de dahil olmak üzere yani AK Parti ve CHP de dahil meclis çalışmalarını düzenli olarak takip eden tek parti İYİ Parti’dir. Büyükşehir ve Odunpazarı meclislerinde bunu sürekli yapıyoruz, yapmaya da devam edeceğiz. Bunu yaparken de belediyelerin üzerindeki baskıyı görüyoruz. Siyasi iktidar, belediyelerin elini kolunu bağlamaya, hareket alanlarını kısıtlamaya çalışıyor. Hatta yeni bir belediyeler yasası hazırlığından bahsediliyor. Bu da belediyeleri daha işlevsiz hâle getirme çabasının bir göstergesi. Eskişehir’de siyasetin iki kutup arasına sıkıştırılmasının bir tarafında belediyeler, diğer tarafında genel iktidar var. Sürekli magazinsel konular üzerinden gündem oluşturuluyor; gerçek sorunlar, gerçek talepler tartışılmıyor. Büyükşehir Belediyesi bir düzenleme yapıyor, ertesi gün iktidar temsilcileri eleştirilerle gündem yaratıyor. Bu çözüm değil. Bu şehirdeki üniversiteler, sivil toplum kuruluşları, tüm paydaşlar bu tür konulara katkı sunmalı. Ama maalesef bunu yapan yok. Biz, çözümün tarafındayız. Trafik, çevre yolları, ilçe bağlantıları gibi Eskişehir’in bütün sorunlarına dair tespitlerimiz, çalışmalarımız, önerilerimiz var. Eskişehir’de en fazla cevapsız bırakılan parti biziz. Yani derdi, eksiği sorduğumuzda muhatap çoğu zaman yanıt veremiyor. Ancak örnek vermek gerekirse, OEDAŞ’a yaptığımız bir aydınlatma çalışması talebi vardı. İki noktada çözüm sağlandı, teşekkür ettik. Bir noktada da çalışmalar sürüyor; bittiğinde yine teşekkür edeceğiz. Bu da vatandaş açısından önemli bir güven duygusu oluşturuyor. Evinin önündeki yanmayan lambayı bize iletiyor. Bu çizgimiz aynı şekilde devam edecek. Bu üretkenliğimiz, tespit ve takip sürecimiz — ben buna “fikrî ve fiziki takip” diyorum. Bu bizim ana ilkemizdir.”

İlçe Başkanı Yer; "Siyaset Gidenlerle Değil, Kalanlarla Yapılır" Haber

İlçe Başkanı Yer; "Siyaset Gidenlerle Değil, Kalanlarla Yapılır"

İYİ Parti Odunpazarı İlçe Başkanlığında düzenlenen basın toplantısında İlçe Başkanı Gürol Yer 4 Ekim 2025 tarihinde yapılacak kongrede tekrar aday olduğunu açıkladı. İYİ Parti Odunpazarı İlçe binasında İlçe Başkanı Gürol Yer ev sahipliğinde düzenlenen basın toplantısına GİK Üyesi Melih Aydın, İl Başkanı Serdar Ulucan, İl Yöneticileri ile İlçe Yöneticileri katılım sağladı. Basın toplantısında konuşan İYİ Parti Eskişehir İl Başkanı Serdar Ulucan şu ifadeleri kullandı; "2023 yılında şahsım İl Başkanı, Odunpazarı İlçe Başkanımız da ilçe başkanı olarak, zor ve meşakkatli bir süreçte, 31 Mart 2024 seçimlerinde yani milletin iki kutup arasına sıkıştırılmaya çalışıldığı bir dönemde görevlerimizi Kurucu Genel Başkanımızdan aldık. “Bismillah” diyerek o günden bu yana gece gündüz demeden sahada çalışmalarımızı sürdürdük. 31 Mart Mahalli İdareler Yerel Seçimlerinden sonra “İYİ Parti bitti, dağıldı, kalmadı” diyenlere, birlik ve bütünlüğümüzü dün de bugün de göstererek, bugünlere başarılı bir şekilde geldik. Malumunuz olduğu üzere, demokrasinin gereği ve tamamlayıcısı olan olağan ilçe ve il kongrelerimiz, akabinde de büyük kongre sürecimiz başladı. Dördüncü olağan kongre süreci takvimimizde Eskişehir’imizde, demokrasinin ilk mitinginin yapıldığı Çifteler ilçemizden başlayarak, sırasıyla Alpu ve Seyitgazi ilçe kongrelerimizi gerçekleştirdik. Önümüzdeki günlerde nasip olursa, 4 Ekim’de merkez ilçemiz ve Eskişehir’in en büyük ilçesi olan Odunpazarı İlçe Kongremizi icra edeceğiz. Sonrasında da 5 Ekim’de inşallah Tepebaşı İlçe Kongremizi gerçekleştireceğiz. Göreve geldiği günden itibaren yaşı benden büyük olmasının yanı sıra, bilgi birikimi ve tecrübeleriyle İl Başkanlığım süresince bana çok değer katan Gürol Başkan, koltuğa oturduğu günden beri asla o koltuktan güç alan bir siyasetçi olmadı. Aksine, bilgi ve tecrübeleriyle o koltuğa her daim güç kattı. Bugün bakıyoruz, siyasete giren birçok insan o koltuktan güç alarak kendi ikbali, yakın çevresi veya eş-dost ilişkileri için çıkar sağlamaya çalışıyor. Hatta “Cukka İttifakı” yapanlar veya belediyelerin gücünden fayda sağlamaya çalışanlar gibi. Fakat Gürol Başkan, Eskişehir’de geçmiş siyasi birikimiyle, “Ben güçlünün değil, haklının yanında dururum” dedi. Dün de öyleydi, bugün de öyle, yarın da öyle olacak. Kendisiyle 25 yıldır tanışırım, iyilerin yüzüne yakışır bir başkan olmuştur. Allah nasip ederse, dördüncü olağan kongremizi kardeşlik kongresi olarak icra edeceğiz. Kardeşlik kongresi demek; partimiz kurulduğundan beri ışığı görüp gelen, ama rüzgârla, tozla, yelle savrulup gidenlerin değil, Türk milletinin bekasına inanan dava arkadaşlarımızın mücadele ettiği bir süreçtir. Gürol Başkan bu sancağı bugüne kadar çok başarılı bir şekilde taşıdı. İnşallah bundan sonraki süreçte de biz İYİ Parti olarak, “Görev alınmaz, verilir” düsturuyla hareket edeceğiz. Odunpazarı İlçe Kongresi sürecinde başkan adaylığıyla beraber mevcut başkanlığını da sürdürecek olan Gürol Yer Başkan’ın seçilmesinden sonra, hep beraber omuz omuza daha iyi görevler yapmayı Cenab-ı Allah nasip etsin diyorum." dedi. İYİ Parti Odunpazarı İlçe Başkanı Gürol Yer yaptığı konuşmada ve adaylık açıklamasında şu ifadeleri kullandı; "Anlayışımız şudur: Görev alınmaz, görev verilir. Sizlerin övgülerine, düşüncelerine mazhar olmak bizim için bir şeref nişanesidir. İnanmadığım hiçbir yolda yürümedim. İnanmadığım hiçbir kimseyle beraber olmadım. Ama içimdeki vatan, millet aşkı ve Eskişehir sevgisiyle bugüne kadar hangi görevi üstlendiysek, siyaseti insana hizmet aracı olarak gördük, kullandık, uyguladık ve bugünlere geldik. Bunu yaparken de en büyük güç ve dayanağımız, beraber olduğumuz ekip arkadaşlarımızdı. Bugüne kadar yaptığımız hiçbir icraatı, işleyişi, faaliyeti tek başıma değil; İYİ Parti Odunpazarı ve İYİ Parti Eskişehir Teşkilatı’nı oluşturan aile fertlerimizle beraber gerçekleştirdik. Sözleriniz, layık gördüğünüz duygu ve düşünceler başımızın üzerinedir. 2 Ekim 2023’te bir süreç başlattık beraber. Bugünlere kadar geldik, pek çok meşakkatleri aştık, pek çok sıkıntılı gün yaşadık. Ama bir gün olsun geri adım atmadık, başımızı eğmedik. Hep şuna inandık: Siyaset gidenlerle değil, kalanlarla yapılır. Kalanlar burada; kalanlar salih, samimi; kalanlar halis niyetli; kalanlar bu davaya inanmış insanlar. Kalanlar, Musavat Dervişoğlu’yla gurur duyan ve bu yolu bir adım geri atmadan yürüyecek olan; vatanın, milletin bu sıkıntılı günlerinde geleceğe umut ışıklarıyla güneş olmaya layık güzel insanlardır. Biz bu kalan aile fertlerimizle beraber son söz olarak şunu söylüyoruz: Türk milleti kimsesiz, Türk vatanı sahipsiz değildir. Diyerek verdiğiniz görevi inşallah layıkıyla yapmaya çalışacağız, çabalayacağız. 4 Ekim Cumartesi günü yapacağımız kongreden sonra Eskişehir ve insanlarımız bizi izlemeye devam etsin diyorum." dedi. İYİ Parti Genel İdare Kurulu Üyesi Melih Aydın ise yaptığı konuşmada şu ifadeleri kullandı; "Sayın Genel Başkanımız Musavat Dervişoğlu’nu temsilen de buradayız. Ankara’daki görevimiz sebebiyle buradayız ama ben her şeyden önce Eskişehir’in bir evladıyım, Eskişehir İYİ Parti ailesinin herkes gibi bir neferiyim. Bize zor görevler verildi. Çok zor zamanlarda çok zor görevler üstlendik. Eskişehir kamuoyu da bunu aylarca konuştu. Türkiye’de en erken açıklanan Büyükşehir Belediye Başkan adayı bendim. Çok zor zamanlar yaşarken yanımızdaki en büyük dayanağımız, buradaki ailemizden gördüğümüz arkadaşlarımız oldu. Benim kendi ailem kalabalıktır; Türkiye’nin çoğu yerine yayılmış bir aileye sahibim. Ama onlardan daha çok vakit geçirdiğim insanlar, İYİ ailem oldu. Biz artık daha kalabalığız, daha güçlüyüz; Türkiye’nin her yerindeyiz. Eskişehir teşkilatındaki her bir ferdimizle aramızda en ufak bir samimiyetsizlik yok. Kendi aramızda doğruyu bulmak için çok tartışıyoruz, çok konuşuyoruz. Bizde asla üstenci bir tavır olmadı, olmayacak da. Bu da bizi büyüten bir noktaya getirdi. Hep beraber sıkı sıkıya duruyoruz. İYİ Parti’nin ömrüne vade biçenler çok üzgünler. Görüyorsunuz, yerel seçimlerden önce herkes çıkarı uğruna bir yerlere yönelirken; inandırılmış, kandırılmış ya da vaatlerle burada tutulmuş insanlar kalmadı aramızda. Artık tamamen davasına inanmış, Türkiye Cumhuriyeti’ne, Atatürk’e gönülden bağlı, vatan-millet sevgisi olan insanlarla birlikte görevlerimizi sürdürüyoruz. O günden bugüne dava arkadaşlarımız olan, Eskişehir’deki temsilcilerimiz olan, il başkanımız ve ilçe başkanlarımızla yola devam etmek beni de yürekten mutlu ediyor. Çünkü bundan sonraki süreç Türkiye için çok daha önemli. Hep söylüyorduk: 2023, Türkiye Cumhuriyeti için bir dönüm noktasıydı. Cumhuriyetin 100. yılında fabrika ayarlarına dönmemiz gerekiyordu. O gün ne söylediysek bugün haklılığımız bir kez daha ortaya çıkıyor. İYİ Parti 2017’de kurulurken neye karşı kurulduysa, bugün şartlar çok daha ağır ve artarak devam ediyor. Türk milletinin İYİ Parti’nin kıymetini bilmesi lazım. İYİ Parti, Türkiye’nin erken uyarı sistemidir. Bunu özellikle vurguluyorum. Çünkü biz ne söylediysek yaşandı. Başkanlık sistemine neden karşı olduğumuzu anlattığımızda bizi taşlayanlar, bugün o sistemden zarar gördüklerini söyleyerek ortalığı yıkıyorlar. 2023 seçimlerinde cumhurbaşkanı adayını Türk milletine dayatanlar, bugün aynı kişiyi partisinden içeri sokmamaya çalışıyor. O da hâlâ ısrarla bir şeyler yapmaya çalışıyor. Biz ise gerçekten şaşkınlıkla izliyoruz. Bizim koltuk hırslarımız, makam hırslarımız asla yok, olmayacak da. Vatanımıza, milletimize, şehrimize ne kadar hizmet edebilirsek o kadar gönülden bakıyoruz.Bu nedenle lafı uzatmadan şunu söylüyorum: İl başkanımızın verdiği görevi canı gönülden kabul eden ilçe başkanımıza ve yönetimine şimdiden hayırlı olsun diyorum. Eskişehir’e iyi gelsinler, inşallah."

Kral Çıplak Bunu Hepimiz Biliyoruz! Haber

Kral Çıplak Bunu Hepimiz Biliyoruz!

İYİ Parti Odunpazarı İlçe Başkanı Gürol Yer haftalık basın toplantısında Eskişehir gündemlerine ilişkin değerlendirmelerde bulundu. İYİ Parti Odunpazarı İlçe Binasında düzenlenen ve İlçe Yöneticilerinin de katılım sağladığı basın toplantısında konuşan İlçe Başkanı Gürol Yer şu ifadelere yer verdi; "Değerli katılımcılar haftalık değerlendirme toplantımıza hoş geldiniz. Eskişehir gündemi geçtiğimiz hafta çok alışılmış ve klasik söylemlerin dillendirilmesi ve ön plana çıkarılmasıyla alışık olduğumuz mecrada seyredildi, izlenildi. Birilerinin işine gelen, tartışılması istenen, konuşulması arzulanan konusu olan Büyükşehir Belediyesinin UKOME kararı sonrası uyguladığı Atatürk Caddesi duba uygulamasıydı. Biz İYİ Parti Odunpazarı İlçe Teşkilatı olarak bu konuyu konuşmayacağız. Gündem kurgucuları ile senaryo yazanlara inat söylenmeyen, konuşulması istenmeyen yada görülmesin denilen durumlar her zaman olduğu gibi bugün konumuz olacak. Kontrolleri, hakimiyetleri dışında olan tüm kurum, kuruluşları eleştiren, beğenmeyen, eksik arayan siyasi iktidarın Eskişehir temsilcilerine hatırlatmalarda bulunup soracağımız sorulara, Eskişehir Kamuoyu önünde cevap bekleyeceğiz. Anlı ve şanlı, ısrarla ve üstüne basarak yüreklerimizde, hafızamızda adı Eskişehir Atatürk Stadı olan alana yapılan Millet Bahçesinin son hali geçtiğimiz hafta bir şekilde basına yansıdı. Aslında çok uzun süredir vaziyeti malum olan alan Eskişehir’in en sıfır noktasında ama dağ başında unutulmuş, boş bırakılmış, terk edilmiş bir yer görüntüsündeydi. Kimse ilgilenmedi, kimse umursamadı, dikkate almadı. Ta ki Sayın Cumhurbaşkanının adının olduğu tabelaya dokunuluncaya kadar. Kuruyan çimler ve ağaçlar, spor aletleri, zemin, kuru havuz, güvensizlik. Ne kadar olumsuzluk yazarsak kabul görecek Millet Bahçesi anlayışlarındaki hizmet siyasetinin imza eseri olarak Eskişehirlilerin gözü önünde durmaya devam etti, ediyor. Bizim merak ettiğimiz ve soru olarak sorup, cevap beklediğimiz konu… İçeride olan kafeteryalar ve alttaki büyük kapasiteli otoparkların geliri buraya bakmaya yetmiyor mu? Buraların müstecirleri kime bağlı? Kim muhatap ve kim denetliyor? Buranın gelirleri nereye ve kime gidiyor ? Biz bunları merak ediyoruz ve Hemşerilerimiz adına soruyoruz. Millet Bahçesinin sahibi bilinen İstanbul merkezli vakıf buranın kamuya devredildiğini açıklamış. Bundan niye kimsenin haberi yok? Devralan kurum resmiyette Milli Emlak Müdürlüğü ve Bağlı olduğu Çevre Şehircilik İl Müdürlüğü olması gerekir. Bu konuda doğrudan muhataplıkları sebebiyle niye ne Hikmet ise ses vermiyorlar merak ettik. Değerli katılımcılar aynı görüntüler, aynı sorular. Dede Korkut Parkı için, Hatboyu için, Karapınar Çatak Mesire Alanı için, Eski Vergi daireleri alanı için ve Hızlı Tren Garı Tepebaşı tarafı otoparkı için de geçerlidir. Kaplumbağa hızından yavaş yapımı süren ilçe yollarında insanlarımızı kaybetmeye devam ediyoruz. Karayollarına bağlı olan çevre yolu ve Kütahya yolu çevresinin köy yolu görüntüleri öylesine komik durumdayken ne ilgilenen var ne umursayan. Bunlar yalnızca birkaç örnek. Bahsettiğimiz yerler siyasi iktidara bağlı kurumların sorumluluğunda olup bakımsızlık, harap, bitap vaziyette olan ve ilgilenilmeyen hizmet siyaseti iddialı yerlerdir. Kimisinin üzerlerinde ticari faaliyet devam etmekte ancak çevrelerine bakan, etraflarını gören yoktur. Umursamazlık, bırakmışlık, boş vermişlik ve böyle gitsin anlayışı maalesef inatla devam ettirilmektedir. Eskişehir’e yıllık genel bütçeden yapılan yatırımlar görsellerde, stantlarda yeni kazanımmış gibi resmedilirken. İnsanlarımızın günlük hayatta kullandığı, önünde, yanında olan yerler, alanlar ise hizmet siyaseti kapsamında sayılmamakta. Yalnızca bizden biri sebeplensin mantığıyla üzerinde ticari bir yön varsa değerlendirilmekte, yol verilmektedir. Sonrasında haftalık veya anlık açıklamalarda dubalar, çizgiler büyütülerek mesele yapılmakta, Eskişehirlilere cambaza bak denilmektedir. Biz bu durumu eleştirdik, eleştireceğiz. Genelde bitmeyen ekonomik kriz, ormanların yakılması, kuraklık ve su kaynaklarımızın bitmesi, maden talanları, işgalci sığınmacılar, sokakların güvensizliği, bölgesel aksiyonlar, önlenemeyen asayiş olayları ve ihanet projesi Terörsüz Türkiye safsatası dururken Nasıl CHP konuşturuluyorsa, konuşulsun isteniyorsa. Yerelde emeklinin, esnafın, köylünün, öğrencinin, kadınların, çocukların Çarşının, pazarın durumu konuşulmasın diye etten püften konuları gündem yapmayı kabul etmiyoruz… Sorularımızı soruyor, cevaplarımızı bekliyoruz. İddialarımız iletiyor, dikkat çekiyoruz. Durumu biliyor, sorunu görüyor, çözümü söylüyoruz. Kral Çıplak bunu hepimiz biliyoruz… Katılımınız ve duyulmamıza, görülmemize vesile olmanızdan dolayı teşekkür ediyoruz."

Biz Kavga İçin Değil, Çözüm İçin Buradayız! Haber

Biz Kavga İçin Değil, Çözüm İçin Buradayız!

İYİ Parti Genel Merkezi tarafindan başlatılan saha çalışmaları kapsamında Milletvekilleri, Genel İdare Kurulu Üyeleri ve partililerin katılımıyla bir teşkilat buluşması düzenlendi. Başlatılan saha çalışmaları kapsamında, İYİ Parti Afyonkarahisar Milletvekili, Hukuk, Seçim ve Parlamento İşlerinden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Hakan Şeref Olgun, Manisa Milletvekili Şenol Sunat, Genel İdare Kurulu Üyeleri Ali Topçu ve Melih Aydın Eskişehir'e geldi. İYİ Parti Eskişehir İl Binasında, İl Başkanı Serdar Ulucan başkanlığında düzenlenen teşkilat buluşmasında konuşan Afyonkarahisar Milletvekili Hakan Şeref Olgun şu ifadelere yer verdi; "Değerli basın mensupları, kıymetli Eskişehirliler, Bugün Eskişehir’deyiz. Türkiye’nin çağdaş yüzü, gençliğiyle, üretimiyle, emeğiyle, sanayisiyle, kültürüyle örnek gösterilen bu şehirdeyiz. Ama ne yazık ki, Eskişehir de, Türkiye’nin dört bir yanı gibi, yıllardır yanlış yönetimlerin ağır bedelini ödüyor. Artık bu ülkenin neresine giderseniz gidin, hangi kapıyı çalarsanız çalın, duyacağınız ilk söz değişmiyor: “Geçinemiyoruz!” Öğrenciler kiralarını ödeyemiyor, esnaf kepenk kapatıyor, emekliler insanca yaşayamıyor, çalışanlar alın terinin karşılığını alamıyor. 2024 yılında bu şehirde kiralar bir yılda yüzde 50’ye yakın arttı. Üniversite öğrencileri üç-dört kişi bir arada aynı evi paylaşarak yaşamaya çalışıyor, emekliler ise sakin bir yaşam umuduyla geldikleri bu şehirde yüksek kiralar ve pahalılıkla boğuşuyor. Ama iktidar hâlâ halkın yaşadığı bu derin krizi görmezden geliyor; “Türkiye büyüyor” masalları anlatmaya devam ediyor. Gerçek büyüyen şey halkın borcu, faturası, vergisi! Bu tablo bir tesadüf değil. Yıllardır yanlış ekonomi politikalarıyla, üretim yerine ithalata dayalı bir düzen kuruldu. Eskişehir’in sanayicisi, çiftçisi, esnafı, işçisi nefes alamaz hale geldi. Enerji maliyetleri arttı, hammaddeler pahalılaştı, belirsizlik derinleşti. Gençler gelecek hayali kuramıyor, iş bulsa da geçinemiyor. Üreten şehir Eskişehir, ürettikçe kaybeden bir şehir haline getirildi. Ama mesele sadece ekonomiden ibaret değil. Asıl büyük kriz, hukuka güvenin yıkılmasıdır. Vatandaş artık “Haklı mıyım?” diye değil, “Adalet var mı?” diye soruyor. Çünkü haklı olmak yetmiyor, hakkını alabileceğine dair inanç kalmadı. Hukuk, devletle vatandaş arasındaki en güçlü bağdır; o bağ koparsa, toplum dağılır. Hukukun güven vermediği bir ülkede yatırım da olmaz, üretim de büyümez, huzur da kalmaz. İnsanlar artık geleceğine umutla bakamıyor, devlete olan güvenini kaybediyor. Ve bu güvensizlik sadece adaletle sınırlı değil; ülkenin güvenliği bile iktidarın siyasi hesaplarının gölgesinde kaldı. Yıllarca “terörle mücadele ediyoruz” dediler, halkın oyunu bu sözlerle aldılar. Ama gerçekte ne oldu? Bir yanda şehit cenazeleri yükselirken, diğer yanda kapalı kapılar ardında yapılan pazarlıklar, açılım adı altında yürütülen görüşmeler, Kandil’e verilen tavizler… “Terörsüz Türkiye” diyerek başlatılan süreçlerde halka umut verdiler, barış vaat ettiler, güven aşıladılar; fakat perde arkasında yapılan gizli görüşmelerle, kirli pazarlıklarla, verilen tavizlerle bu masaları kendileri devirdiler. Bu samimiyetsiz ve günübirlik politikalar ne bu ülkeye huzur getirir, ne de terörü bitirir; tam tersine, güveni, birliği ve toplumsal barışı derinden sarsar. Biz, bu milletin sesiyiz, umuduyuz, vicdanıyız. Açık söylüyoruz: Terörle masaya oturulmaz, kapalı kapılar ardında pazarlık yapılmaz, milletin güvenliği siyasi hesaplara kurban edilmez! Bizim yolumuz nettir; terörle mücadele, milletin huzuru ve devletin bekası için tavizsiz, cesur ve kararlı bir iradeyle yürütülür. Ama millet sadece sınırda huzur istemiyor; evinde, işinde, sokağında da güven, refah ve adalet bekliyor. Eskişehir de işte bu büyük beklentinin tam ortasında, aynı sorunlarla boğuşuyor. Bu şehirde öğrenciler barınma ve geçim derdinde, emekliler insanca yaşayacak bir gelir bekliyor, sanayici belirsizlikten dolayı yatırım planlarını erteliyor, çiftçi toprağa küsmüş durumda. Üstelik bölgedeki hayvancılık sektörü de büyük bir krizle karşı karşıya. Son aylarda hızla yayılan şap hastalığı, üreticiyi çaresiz bırakmış durumda. On binlerce hayvan karantina altına alınırken, üreticiler aşıya, desteğe, önleyici tedbirlere erişemiyor. Tarım Bakanlığı’nın ağırdan alan ve dağınık politikaları yüzünden, sadece Eskişehir değil, çevre illerdeki üreticiler de ciddi gelir kayıplarıyla karşı karşıya kaldı. Çiftçi borç içinde, besici ise iflasın eşiğinde ama iktidar hâlâ bu krizi görmezden geliyor. Hava kirliliği, trafik, konut krizi, ertelenen çevre yolu… Yıllardır çözülmeyen sorunlar Eskişehir’in geleceğini tehdit ediyor. Üstelik şehir planlamasında yapılan yanlış adımlar, vatandaşın günlük yaşamını daha da zorlaştırıyor. Özellikle merkezdeki Atatürk Caddesi, Tepebaşı ile Odunpazarı’nı birleştiren en kritik güzergâh olmasına rağmen, yapılan uygulamalar büyük bir karmaşa yaratmış durumda. Caddenin tam ortasına yerleştirilen dubalar yüzünden araçlar U dönüşü yapamıyor, ambulans ve itfaiye araçları manevra kabiliyetini kaybediyor, vatandaş karşıdan karşıya geçmekte zorlanıyor. Benzer şekilde, Ali Fuat Güven Caddesi ve Anadolu Üniversitesi önündeki caddeye yapılan bisiklet yolları da amaçladığı faydayı sağlayamadı; çünkü bu yolların devamlılığı yok, parça parça yapılmış durumda. Ne bisikletli rahat kullanabiliyor ne de araçlar park edebiliyor. Esnaf, araç park edilememesi nedeniyle ciddi müşteri kaybı yaşarken, vatandaşlar da bu plansız uygulamalardan büyük mağduriyet yaşıyor. Eskişehirliler, belediyeden bu konuda kalıcı, bütüncül ve akılcı bir çözüm bekliyor. Oysa Eskişehir’in potansiyeli çok yüksek. Doğru bir planlama, üretimi destekleyen bir ekonomi ve güven veren bir yönetimle bu şehir Türkiye’nin örnek kenti olabilir. Biz çözümü biliyoruz. Türkiye’nin bu kısır döngüden çıkmasının yolu bellidir: Üretime dayalı, teknoloji ve sanayi merkezli bir ekonomi Hukukun üstünlüğünün yeniden tesisi, devlete güvenin yeniden inşası Terörle mücadelede tavizsiz, kararlı, ilkeli bir strateji; pazarlık masaları değil, milletin güvenliği Bugün buradan, Eskişehir’den Türkiye’nin dört bir yanına sesleniyoruz: Bu tablo kader değil! Bu yoksulluk, bu adaletsizlik, bu güvensizlik zorunluluk değil! Bir ülke, yanlış yönetildiği için bu noktaya gelmişse, doğru yönetimle yeniden ayağa kalkabilir. İktidar, yıllardır halkın alın terinden kesip bir avuç yandaşa aktardı. Milyonlarca insan temel ihtiyaçlarını karşılayamazken, sarayın lüksü ve israfı büyümeye devam etti. Halk faturalarını ödeyemezken, saraylarda ışıklar hiç sönmedi. İşte biz, aradaki bu uçurumu kapatmak için mücadele edeceğiz. Çünkü biz halkın yanındayız, hakkın yanındayız. Değerli Eskişehirliler ve kıymetli vatandaşlarımız, Bu ülke karanlığa mahkûm değil. Bu milletin iradesi, umudu, gücü var. Eskişehir’den Türkiye’ye bir kez daha sesleniyoruz: Yeter artık! Yeter, bu milletin emeğini, alın terini, umudunu tüketen bu düzeni değiştirmek zorundayız. Gelir adaletini sağlayan, özgürlükleri güvence altına alan, üretimi destekleyen, hukuka güveni yeniden tesis eden bir Türkiye mümkündür. Biz, kavga için değil, çözüm için buradayız. Umut için, adalet için, refah için buradayız. Eskişehir’deyiz, Türkiye’nin dört bir yanındayız ve milletin hakkını savunmaktan asla vazgeçmeyeceğiz."

Adaleti Yerle Bir Edenler, Adalete Saygı Gösterilmesini İstiyor Haber

Adaleti Yerle Bir Edenler, Adalete Saygı Gösterilmesini İstiyor

İYİ Parti Eskişehir İl Başkanı Serdar Ulucan ülke gündemi ve son günlerde yaşanan olaylara ilişkin bir basın toplantısı düzenledi. İYİ Parti Eskişehir İl Başkanlığında düzenlenen basın toplantısında konuşan İl Başkanı Ulucan şu ifadeleri kullandı; "Değerli Eskişehirliler, kıymetli dava arkadaşlarım ve basınımızın güzide temsilcileri Ülke olarak ileriki günlerimizde çok konuşacağımız tarihi bir süreçten geçmektedir. Tarihin en ağır ekonomik krizini yaşanan ülkemizde Türkiye Cumhuriyeti devletini yönetenler, emeklinin durumunu düzeltmek, işçinin yüzünü güldürmek, işsizlere iş bulmak, Milletin efendisi köylümüzün tarım ve hayvancılık üzerine çalışmalarını desteklemek ve bu gibi durumlarda ki yanlışlıkları düzeltmek yerine, kendi taht ve saraylarını kurtarma yoluna gitmişlerdir. İktidar sahipleri tahtını korumak için bir yandan bölücü teröristlerle pazarlık masalarında buluşmakta,bir yandan da bu durumlara tepki gösteren muhalefeti  tutuklamaya başlamıştır. İki ay önce bir siyasi parti liderini sebep göstermeden,Silivri zindanlarına tutsak eden Saray zihniyeti,şimdi de milletin oylarıyla seçilmiş,İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanını Silivri zindanlarına atmıştır. Adaleti yerle bir edenler, şimdi adalete saygı gösterilmesini istemektedir. Biz İYİ Parti olarak elbette adalete saygı duyuyoruz. Ama bizin saygı duyduğumuz adalet Hazreti Ömer’in adaletidir, Saray’ın keyfi ve sözde olan adaleti değil. “Devletin dini madem adalettir, bu ülkeyi yönettiğini zannedenlere bu mübarek ayda sesleniyorum; adaletle hükmedin, adaletle yönetin; aksi takdirde hem ülkemize hem de inançlarınıza ihanet ederseniz….” Yaşadığımız süreç, her haliyle AKP’nin fetö terör örgütüyle iş birliği içerisinde yürüttüğü Ergenekon ve balyoz  süreçlerini hatırlatmaktadır. Yine keyfi tutuklamalar, yine ne olduğu belli olmayan  gizli tanıklarla karşı karşıyayız. Bu ülkede PKK’lı bir teröristin gizli tanıklığıyla, dönemin Genel Kurmay Başkanının Silivri zindanlarına atıldığı hala hafızalarımızda yerini korumaktadır.o günleri aratmayan Şimdi yine benzer bir tiyatroyla karşı karşıyayız. Değerli Eskişehirliler Anayasamızın 24’üncü maddesine göre Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı  olan Herkes, önceden izin almadan, silahsız, saldırısız toplantı ve gösteri yürüyüşü düzenleme hakkına sahiptir. Ancak yine geçmişten, özellikle de gezi olaylarından hatırlıyoruzki, barışçıl bir şekilde başlayan gösteriler kontrolden çıkabilmekte yerini bölücü, provokatif mihrakların eline bırakmaktadır. O günleri yine aziz Türk milleti olarak hep birlikte yaşadık, bugün ise geçmişimizden tecrübe alarak bu ceberut iktidara karşı gösterilen protestolarda kanun ve hukuk çerçevesinde gerçekleştirmemiz yarınlarımız için çok önemlidir. Halkı sokağa davet edenler, toplumsal gösterilerin kontrolden çıkması durumunda sorumluluğun da sahibi olacaklarını unutmasınlar. Bizler hukuku ve adaleti üstün sayarak Türkiye’de sokakların ateşe verilmesini, dükkanların yağmalanmasını ve polisimize saldırılmasını görmek istemiyoruz. Barışçı gösterilere elbette itirazımız yok, ancak bu gösterilerin kontrolden çıkma ihtimalini de unutmamak gerekiyor. Değerli dava arkadaşlarım; Peki şimdi ne olacak? İktidarda kalmak için Milli İradeyi bile hiçe sayan bu zihniyet, muhtemelen durmayacaktır. Sırada partilerin kapatılması, milletvekillerinin hapse atılması  sivil toplum kuruluşları,hatta özel şirketlere kayyum atanması gibi olaylarla önümüzdeki günlerde karşılaşabiliriz. Muhtemeldir ki  Eskişehir’deki belediyelere de kayyum atamak isteyeceklerdir. Önümüzde zorlu bir yol olduğunu unutmayalım. Hem ekonomide,hem de siyasette Türk Milletini daha kötü günlerin beklediğini gözlemleyebiliyoruz. Türk milleti olarak bu metanetli günlerden omuz omuza tek yürek olarak devletimizin ilkelerine bağlı kalarak, sabrımızla ve aklımızla aşacağız. Muhtaç olduğumuz kudret, damarlarımızdaki asil kanda mevcuttur. İYİ Parti olarak korkmuyoruz İYİ Parti olarak Boyun eğmiyoruz İYİ Parti Olarak itaat etmiyoruz. Biz inanıyoruz ki demokrasinin mihenk taşı olan sandık önümüze geldiğinde,  İYİ oynayanların değil, İYİ olanların kazanacağı günleri şimdiden görebiliyoruz."

logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.