SON DAKİKA
Hava Durumu

#Hekim

Porsuk Haber Ajansı - Hekim haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Hekim haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

Yapılan Denetimler Tedavi Süreci ve Tedavi Hakkına Zarar Veriyor Haber

Yapılan Denetimler Tedavi Süreci ve Tedavi Hakkına Zarar Veriyor

Eskişehir - Bilecik Tabip Odası Başkanı Nazan Aksaray düzenlediği basın toplantısında muayenehanelere ve hekimlere yönelik yapılan mali denetimleri eleştirdi. Eskişehir - Bilecik Tabip Odası Yönetim Kurulu Adına konuşan Başkan Dr. Nazan Aksaray şu ifadeleri kullandı; "Bilindiği üzere, 193 sayılı Gelir Vergisi Kanunu’nda yapılan bir değişiklikle, muayenehaneleri bulunan serbest hekimler de dâhil olmak üzere ticari ve mesleki faaliyette bulunan mükelleflere yönelik yeni bir denetim yöntemi yürürlüğe konulmuştu. 2 Ağustos 2024 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak 1 Ocak 2025 tarihinde uygulamaya konulan bu düzenleme ile Vergi Usul Kanunu’nun 127. maddesi çerçevesinde ayda en az üç, yılda ise on ikiden az olmamak üzere yerinde yoklamalar yapılması öngörülmektedir. Uygulamanın 6 ayı tamamlanmış durumdadır. Altı aylık bu dönemde uygulamanın önemli hukuki ve etik sorunlara neden olduğunu ifade etmek isteriz. Hekimlik mesleğinin en önemli ilkelerinden biri, belki de en başta geleni hasta mahremiyetine saygı ve hassasiyettir. Hekimlik mesleği açısından, hasta mahremiyetinin korunması, yalnızca etik değil aynı zamanda hukuki bir yükümlülük olup, Anayasa’nın 20. maddesindeki özel hayatın gizliliği, 6698 sayılı Kişisel Verilerin Korunması Kanunu ve Tıbbi Deontoloji Nizamnamesi gibi ulusal ve uluslararası normlarla güvence altına alınmıştır. Hekimlerin serbest meslek faaliyetini yürüttüğü muayenehaneler, hem kişisel veri içeren, hem de özel hayatın gizliliğine ilişkin yüksek hassasiyet barındıran alanlardır. Muayenehanelerde hasta mahremiyeti giriş kapısından itibaren başlar, bekleme odası da buna dâhildir. Bu nedenle, hekimler, randevuları bir hastanın diğerini görmeyecekleri şekilde muayene aralarına bir boşluk da koyarak düzenlemeyi uygun ve gerekli görürler. Oysa uygulamada vergi denetmenleri, hekimlerin mesleklerini icra ettikleri muayenehanelere gelerek, çalışma saatleri süresince muayenehanedeki hasta bekleme salonunda hastalarla birlikte beklemektedirler. Muayenehaneye başvuran hastalar da, doğrudan hasta mahremiyetinin ihlali demek olan bu uygulamadan rahatsızlıklarını açıkça ifade etmektedirler. Mahremiyetin ihlal edilmesi nedeniyle hekim-hasta arasındaki güven ilişkisi olumsuz olarak etkilenmektedir. Bu şekilde yapılan denetimler ayrıca, adeta kanun dışı faaliyetler gerçekleştirildiği izlenimi uyandırarak maddi veya manevi zararın doğmasına ve hak edilmeyen sorgulamalara da sebep olmaktadır. Sonuç olarak hekimlerin mali yükümlülüklerine ilişkin yerinde denetim faaliyetlerinin, muayenehanelerde tüm gün bulunmak şeklinde gerçekleştirilmesi, mevzuatın ölçülülük, sınırlılık ilkelerine aykırı ve özel hayatın gizliliği hakkını ihlal eder niteliktedir. Hekimlerin mesleki itibarlarını ve hastaları ile aralarındaki güven ilişkisini zedelemektedir. Tedavi sürecine ve tedavi hakkına zarar verici niteliktedir. Tıbbi uygulama alanlarının özellikleri ve mesleğin etik ilkeleri gözetilmeksizin ve meslek örgütümüzün görüşleri alınmadan başlatılan bu uygulamaya bir an önce son verilmesi gerekmektedir. Uygulamanın sonlandırılması için Hazine ve Maliye Bakanlığı’na Odamız adına bir yazının da iletildiğini ayrıca ifade etmek isteriz."

Veteriner Hekimler Emeğinin Karşılığını Alamıyor! Haber

Veteriner Hekimler Emeğinin Karşılığını Alamıyor!

CHP Bursa Milletvekili Orhan Sarıbal, Dünya Veteriner Hekimler Günü’nde veteriner hekimlerin kamuda “eşit işe eşit ücret” ve özlük hakları taleplerini gündeme taşıdı. Milletvekili Sarıbal, geçtiğimiz yıl yayımlanan Veteriner Biyolojik Ürün ve Hayvan Tanımlama Araçlarının Bedelleri ile Uygulama Ücretlerinin Tahsiline İlişkin Tebliğ’in uygulanmasında ciddi sorunlar yaşandığını belirterek, veteriner hekimlerin emeğinin karşılığını alamadığını vurguladı. Tarım ve Orman Bakanlığı’na çağrıda bulunan Sarıbal, ödenmesi gereken uygulama ücretlerinin aylık periyotlarla, her ayın belli bir gününde ve gecikmeksizin ödenmesi ve veteriner hekimlerin mağduriyetlerinin giderilmesi gerektiğini söyledi. Sarıbal,  “Yayımlanan Tebliğ ile veteriner biyolojik ürünler ve hayvanların tanımlanmasında kullanılan tanımlama araçlarının uygulanması sonucu hayvan sahipleri veya bakıcıları tarafından ödenen ürün bedelleri ile uygulama ücretlerinin, tarımsal desteklemelerden kesinti ya da döner sermaye işletmeleri üzerinden ödeme yoluyla yapılması belirlenmiştir. Ancak uygulamaya dair izlenen yol; uygulayıcı veteriner sağlık çalışanlarını mağdur ederken, ödemelerini alamamalarına sebep olmakta ve hukuka aykırı bir süreç yaşanmaktadır. Ödenmesi gereken ücret; personelin hak etmiş olduğu ücret olup, mahsuplaşma hususu üretici ile kamu otoritesi arasında olan bir durumdur. Mahsuplaşmanın geciktirilmesinden doğan mali yükün uygulayıcılara yansıtılması kabul edilemez” diye konuştu. Aşı uygulama ücretlerinin üreticiler tarafından 10 gün içinde Bakanlık ilgili birimlerine yatırılmasına ve aradan aylar geçmesine rağmen tam ve düzenli olarak yapılmayan ödemelerin de döner sermaye işletmelerinde bekletildiğini, bu konuda da açıkça suç işlendiğini ifade eden Sarıbal, “Tarım Orkam Sen’in hazırladığı rapora göre ‘el emeği’ olan uygulama ücretlerinin ödenmesine dair usulün değiştirilerek 5996 Sayılı Veteriner Hizmetleri, Bitki Sağlığı, Gıda ve Yem Kanunu’nda öngörülen hayvan hastalıkları tazminatının ödenmesine benzer bir usul belirlenmesi, ödemelerin her ayın belli bir gününde olacak şekilde düzenli bir periyoda bağlanması gerekmektedir. Ayrıca, Tebliğ’ in 6. Maddesinin 9. Fıkrasında belirlenen usul, TÜRKVET sisteminde değiştirilmiştir. Ancak sistemdeki değişikliğe rağmen Tebliğin ilgili bölümü için değişiklik yapılmamış olup, Tebliğ’in sistemde yapılan değişikliğe uygun şekilde değiştirilmesi gerekmektedir” dedi.  VETERİNER HEKİMLER SAĞLIKTA ŞİDDET YASASI’NA DAHİL EDİLMELİ Milletvekili Sarıbal ayrıca “Sağlık Hizmetleri Sınıfı” çalışanları arasında yer alan veteriner hekimlerin; sağlık çalışanlarına tanınan tüm özlük ve parasal haklardan yararlanması için gerekli yasal düzenlemelerin yapılması gerektiğini de söyledi. Veteriner hekimlerin, “Sağlıkta Şiddet Yasası” olarak bilinen 3359 Sayılı Sağlık Hizmetleri Temel Kanununun 12. maddesine eklenen cezai yaptırımlar kapsamına alınmasının önemine değinen Sarıbal, “Veteriner hekimler, görevleri gereği sahada risk altında çalışmakta, ancak ‘Sağlıkta Şiddet Yasası’ kapsamı dışında bırakıldıkları için ciddi bir adaletsizlikle karşı karşıya kalmaktadır. Bu eşitsizliğin giderilmesi, 657 sayılı Kanun’un 36. maddesi kapsamında yer alan tüm sağlık hizmetleri ve yardımcı sağlık hizmetleri personelinin korunması adına, yasal düzenlemelerin bir an önce yapılması zorunludur. Sağlık Bakanlığı dışındaki bakanlık ve birimlerde görev yapan veteriner hekimlerin de sağlık hizmetleri sınıfına tanınan haklardan eksiksiz yararlandırılması gerekmektedir. Veteriner hekimlerimizin haklı taleplerinin yanında olduğumuzu, bu konuda üzerimize düşen her türlü girişimi yapacağımızı bir kez daha ifade ediyor, tüm veteriner hekimlerimizin gününü kutluyorum” ifadelerini kullandı.  

Ranta Dayalı Sağlık Sistemi İflas Etmiş Durumdadır Haber

Ranta Dayalı Sağlık Sistemi İflas Etmiş Durumdadır

Eskişehir-Bilecik Tabip Odası Yönetim Kurulu Başkanı Dr. Nazan Aksaray Sağlık Bakanı Prof.Dr. Kemal Memişoğlu'nun Eskişehir ziyaretini değerlendirdi. EBTO Yönetim Kurulu adına Başkan Dr. Nazan Aksaray tarafından yapılan açıklamada şu ifadelere yer verildi; "Değerli Basın Emekçileri, Değerli Kamuoyu, 31 Ocak 2025 Cuma günü Sağlık Bakanı Prof. Dr. Kemal Memişoğlu şehrimizi ziyaret etti. Ziyaretlerinden önce Eskişehir ve Bilecik’teki hekimlerin meslek odası olarak kendilerinden randevu talep ettik. Ancak maalesef yanıt alamadık. Kendilerinin Eskişehir Sanayi Odası’nın toplantı salonunda ilimizde bulunan kamu ve özel hastane başhekimleriyle bir toplantı yaptığını öğrenmiş bulunuyoruz. Bu tür toplantıların ülkemizin mevcut ortamında katılımcı ve demokratik bir zeminde gerçekleşmeyeceğini maalesef hepimiz gayet iyi biliyoruz. Öncelikle Sayın Bakan’a şu soruyu sormak isteriz: Toplantı neden Sanayi Odası’nın salonunda yapılmıştır? Eskişehir’de İl Sağlık Müdürlüğü’nün veya kamu hastanelerinin bu toplantının gerçekleştirileceği salonları yok mudur? Var olduğunu biliyoruz. Bizim açımızdan bu salon seçimi sağlığın bu kadar alınır satılır bir meta olarak görüldüğü bu dönemde açık bir tercihtir ve sembolik bir anlam içermektedir. Sayın Bakan, atandıktan sonra ilk defa şehrimize geldiniz, adeta dikensiz gül bahçesi ziyareti yapmak ister gibi, yarattığınız kaotik ortama hiç tanık olmadan, tek bir sağlık çalışanına veya hastamıza hatırını sormadan hızlıca şehrimizden ayrıldınız. Bu tutum bize açıkça, sorunlarla yüzleşmekten kaçındığınızı göstermektedir. Sayın Bakan, keşke açtığınız AMATEM’in hemen arkasında bulunan şehir hastanesinin acil servisine uğrayıp hiç olmazsa bir meslektaşımıza hatırını sorsaydınız? Duyacaklarınızdan korkmayın. Bunlar gerçekler. Size muhtemelen toplantıda her şeyin çok iyi olduğu anlatılmıştır. Belki de bunu duymak istiyorsunuz. Ama hizmeti biz veriyoruz ve sorunları hastalarımızla birlikte biz yaşıyoruz. Onun için bizi dinleyin. Sorunlar ancak bu şekilde çözülür. Öncelikle şehrimize ait iki acil sorunu dile getirelim: İlki yıkılan devlet hastanemizin yerine acilen tam teşekküllü bir devlet hastanesinin yapılması, şehir hastanesinin sözleşmesinin yasalar çerçevesinde sonlandırılmasıdır. Ulaşımının ve bina içinde hizmet almanın çok zor olduğu şehir hastanesinin, bir kısmının çevre mahallelere hizmet için poliklinik hizmetine devam ederken, büyük bölümünün palyatif bakım merkezi, yanık ünitesi, yara bakım merkezi, geriatri merkezi gibi hastaların uzun süre yatacağı kliniklere dönüştürülmesi uygun olacaktır. İkincisi, tıp fakültesi hastanesinin ana binasının acilen depreme karşı güçlendirilmesidir. 2025 yılı yatırım planında Eskişehir’e ayrılan ödenekte, binanın güçlendirilmesi için gereken 400 milyon TL’nin ancak %10’unun ayrıldığını görmek bizler için çok üzücüdür. Binlerce hastamızın hizmet aldığı, yüzlerce sağlık çalışanın görev yaptığı fakülte binasının bir an önce güçlendirilmesi, teknik ve tıbbi gereklilikler göz önünde bulundurularak, eğer gerekli görülürse yeni bir binanın inşa edilmesi için acele edilmelidir. 6 Şubat depremlerinde sağlık kurumlarında yaşanan acı olayların bir kez daha yaşanmasını kabul edemeyiz. Sayın Bakan, 21 yıldır uyguladığınız ranta dayalı sağlık sistemi iflas etmiş durumdadır. Bir an önce bu yanlıştan dönün. Her zaman dile getirdiğimiz gibi yanlıştan dönmek erdemliliktir. Gelinen noktada hastalarımız da sağlık çalışanları da mutsuzlar. Sağlık için zaten yeterli olmayan bütçe, maalesef etkin olarak kullanılmamakta, şirketlere aktarılmaktadır. Bir an önce koruyucu sağlık hizmetlerini önceleyin. Tıp fakültemizin akademik kadro sorunu, yardımcı personel sorunu ve ödenek sorunu vardır. Bunların acilen giderilmesi gerekmektedir. Tıp fakültesinde öğrenciler, gelecekte onları bekleyen kötü çalışma koşulları nedeniyle daha ilk günden ülkemizi terk edip, kendilerine kıymet verilen ülkelere gitmeyi planlıyorlar ve gidiyorlar. Bunun önüne ancak çağdaş, demokratik, katılımcı, çalışanın eğitimine, emeğine ve deneyimine saygı duyulan çalışma ortamları ile geçebilirsiniz. Oysa bizler yöneticilerin baskılarına ve mobbingine maruz kalıyoruz. 3-5 dakikada bir hasta bakmaya zorlanıyoruz. Bu şekilde çalışmayı reddediyoruz. Aile sağlığı merkezlerimizin kamu eliyle inşa edilmesini ve çalışanlarının kamu görevlisi olmasının istiyoruz. Kaosa neden olan aile hekimliği yönetmeliğini acilen geri çekmenizi istiyoruz. Acil servislerimizin kendileri acil hasta durumunda. Hekimler 1-2 dakikada bir hasta bakmaya zorlanıyor. Böyle acil hizmeti verilmeyeceğini mutlaka biliyor olmalısınız. Neden bunda ısrar ediyorsunuz? Gelinen noktada hastalarımız randevu bulamıyor, güçlükle bulurlarsa 3-5  dakikada yeterli sağlık hizmeti alamıyorlar. Mükerrer başvurular, çok ilaç, çok tetkik vb hem hastalarımızın sağlığı hem de milli servet kaybı açısından türlü olumsuzluklara neden oluyor. Sayın Bakan, tam 13 ay sonra 2023 yılına ait sağlık istatistik yıllığını 3 gün önce yayımladınız. Hastalarımızın sunduğunuz sağlık hizmetinden memnuniyeti dahil pek çok veride önceki yıllara göre oldukça geriye gidişin olduğunu görüyoruz. Sayın Bakan, eğer bu sorunları çözemiyorsanız hemen istifa edin. Çünkü bu kötü sağlık sistemine hastalarımızın da sağlık çalışanlarının da artık dayanacak gücü kalmadı.

logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.