SON DAKİKA
Hava Durumu

#Eskişehir Osmangazi Üniversitesi

Porsuk Haber Ajansı - Eskişehir Osmangazi Üniversitesi haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Eskişehir Osmangazi Üniversitesi haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

ESOGÜ Öğretim Üyesinden Antibiyotik Direnci Uyarısı Haber

ESOGÜ Öğretim Üyesinden Antibiyotik Direnci Uyarısı

Eskişehir Osmangazi Üniversitesi (ESOGÜ) Tıp Fakültesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Ana Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Elif Doyuk Kartal ‘Dünya Antimikrobiyal Direnç Farkındalık Haftası’ dolayısıyla bilgilendirici bir açıklamada bulundu. Prof. Dr. Elif Doyuk Kartal’ın açıklaması şöyle: “Antibiyotik direnci, enfeksiyon hastalıklarının yönetimini doğrudan etkileyen ve modern tıpta ciddi klinik sonuçlara yol açan bir olgu olarak, 2025 yılında önemli bir küresel tehdit düzeyine ulaşmıştır. Raporda bu durum ‘sessiz pandemi’ olarak tanımlanıyor. Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) 2050’ye kadar dirençli enfeksiyonlara bağlı ölümlerde ciddi artış olabileceğini öngörüyor. DSÖ’nün son raporları, özellikle geniş spektrumlu antibiyotiklere karşı direnç düzeylerinin dünya genelinde %15-40 oranında yükseldiğine işaret etmektedir. Bazı bölgelerde kritik patojenlerde direnç oranı %70’e kadar çıkmaktadır. Rapora göre, her 6 bakteriyel enfeksiyondan biri antibiyotiklere karşı dirençli durumdadır. Takip edilen enfeksiyonların %24’ü birinci basamak antibiyotiklere yanıt vermemektedir. Bu direnç artışı, sadece sağlık açısından değil ekonomik ve toplumsal açıdan da büyük risk taşıyor: Ameliyat, kanser kemoterapisi, yoğun bakım yatışı kaynaklı gelişen enfeksiyonlarda tedavi seçeneklerini ciddi şekilde sınırlamakta, tedavi süreçlerini uzatmakta ve ölüm oranlarını artırmaktadır. Gram-negatif bakterilerde görülen hızlı direnç artışı, yeni ilaç seçenekleri henüz yeterli düzeyde olmadığı için ciddi bir tıkanma yaratmaktadır. Yanlış ve gereksiz antibiyotik kullanımı halen direncin başlıca sebeplerinden biri olarak ön plana çıkar. Reçetesiz antibiyotik kullanımı, tedavinin erken kesilmesi, yanlış doz veya uygunsuz antibiyotik seçimi bakteriler üzerinde seçici bir baskı oluşturarak dirençli suşların hızla çoğalmasına yol açmaktadır. Antibiyotik direnci, yalnızca tıbbi bir problem değil; insan, hayvan ve çevre sağlığını kapsayan karmaşık bir küresel sorun olarak değerlendirilmelidir. 2025 verileri, önlem alınmadığı takdirde dirençli enfeksiyonların gelecek yıllarda çok daha büyük bir yük oluşturacağını göstermektedir. Dirençle mücadelede sadece ilaç geliştirmek yeterli değildir; elimizdeki antibiyotikleri uzun süre kullanmamamızı sağlayacak akılcı antibiyotik kullanım politikaları, bakteriyel enfeksiyon tanısını hızlı koyacak testlerin yaygınlaştırılması, toplumsal farkındalık, hem toplum hem de hastanelerde enfeksiyonlardan korunma yollarının geliştirilmesi, antimikrobiyal direncin küresel izlemi ve tabii günümüz koşullarında yenilikçi tanı tedavi yaklaşımlarının desteklenmesi en önemli başlıklardır.”

ESOGÜ'lü Genç Diş Hekimi Adayları Beyaz Önlüklerini Giydi Haber

ESOGÜ'lü Genç Diş Hekimi Adayları Beyaz Önlüklerini Giydi

Eskişehir Osmangazi Üniversitesi (ESOGÜ) Diş Hekimliği Fakültesi 1. sınıf öğrencileri, Diş Hekimliği Fakültesi Dekanlığı tarafından ESOGÜ Kongre ve Kültür Merkezi’nde düzenlenen “2025-2026 Eğitim-Öğretim Yılı Beyaz Önlük Giyme Töreni” ile diş hekimliği mesleğine ilk adımlarını attılar. Törene ESOGÜ Rektör Vekili Prof. Dr. Kürşat Bora Çarman, Rektör Yardımcıları Prof. Dr. Emine Gümüşsoy ve Prof. Dr. Hakan Demiral, Diş Hekimliği Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Batu Can Yaman ile öğretim üyeleri ve aileler katıldı. Törende konuşan ESOGÜ Diş Hekimliği Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Batu Can Yaman, her yıl 22 Kasım’da Diş Hekimleri Günü ve Toplum Ağız Diş Sağlığı Haftası’nın kutlandığını belirterek, fakülte olarak bu önemli tarihlerde 13. dönem birinci sınıf öğrencilerinin Beyaz Önlük Töreni’ni düzenlediklerini kaydetti. Prof. Dr. Yaman, 13. dönem birinci sınıf öğrencilerinin tercihlerde tüm devlet üniversiteleri arasında üst sıralarda yer alan ESOGÜ Diş Hekimliği Fakültesi ailesine katılmasının heyecan ve gururunu yaşadıklarını söyledi. Genç diş hekimi adaylarına seslenen Prof. Dr. Yaman, beş sene sürecek olan eğitim hayatlarının sonunda; alanlarında tecrübeli, bilim ve teknolojiyi yakından takip ederek bilime ve topluma katkı sağlayan, sürekli kendilerini yenileyen, yaptıkları çalışmalarla ulusal ve uluslararası alanda önemli başarılar elde eden ve her biri birer değer olan fakülte akademik kadrosuyla onları çağın koşullarına uygun ve yetkin birer diş hekimi olarak yetiştirmeyi amaçladıklarını söyledi. Gençlere diş hekimliği eğitimi ve mesleğinin çağın gereklerine ve teknolojik gelişmelere göre kendini yenilemeyi, güncel ve dinamik bir bilgi birikimine sahip olmayı zorunlu kılan bir öğrencilik süreci olduğunu hatırlatan Prof. Dr. Yaman, diş hekimlerinin görevinin; toplumu ağız ve diş sağlığının önemini bilen, aynı zamanda bu sağlığını korumak noktasında gerçekten çaba harcayan bireylere dönüştürmek ve topluma yol göstermek olduğunu hatırlattı. Yılların kendilerine verdiği tecrübelerle, dünyamızın önümüzdeki zaman dilimi içerisinde bugünlere göre her zamankinden daha çok cesur, kendine güvenen, çağdaş ve kendini yenileyen diş hekimlerine ihtiyaç duyacağını öngördüklerini belirten Prof. Dr. Yaman, bunun sonucu olarak da sağlık dünyasının gelişme süreci ve rekabet hızının, geleceği görerek kendini yetiştirmiş olan diş hekimlerin ön plana çıkmasına neden olacağını ifade etti. Salonda bulunan öğrenci ailelerine de seslenen Prof. Dr. Yaman, evlatlarının onların bugüne kadar yapmış olduğu fedakarlıklar ve verdikleri emeklerin sonucu olarak bugün beyaz önlüklerini giyerek meslek eğitimlerine ilk adımlarını atmakta olduklarını belirtti ve çocuklarıyla gurur duymalarını istedi. Prof. Dr. Batu Can Yaman konuşmasının sonunda genç diş hekimi adaylarına “Sevgili genç meslektaş adaylarımız, ESOGÜ Diş hekimliği ailesi adına aramıza, her anını dolu dolu yaşayacağız ve birçok anılar biriktireceğiniz yeni yaşantınıza yuvanıza hoş geldiniz” sözleriyle seslendi ve eğitim hayatlarında başarılar diledi. Açılışın ardından genç diş hekimi adaylarına beyaz önlükleri yöneticiler ve öğretim üyeleri tarafından giydirildi.

ESOGÜ’de Sürdürülebilirlik ve Rekabet Hukuku Sempozyumu Haber

ESOGÜ’de Sürdürülebilirlik ve Rekabet Hukuku Sempozyumu

Eskişehir Osmangazi Üniversitesi (ESOGÜ) Hukuk Fakültesi Dekanlığı tarafından düzenlenen “Sürdürülebilirlik Hedeflerinin Teşebbüslere Etkisi: Rekabet Hukuku ve Uyum Bakımından İncelemeler Sempozyumu” ESOGÜ Hukuk Fakültesi Konferans Salonu’nda 11 Kasım 2025 tarihinde gerçekleşti. Yürütücülüğünü ESOGÜ Hukuk Fakültesi öğretim üyesi Dr. Öğr. Üyesi Burcu İrge Erdoğan’ın üstlendiği ve Hukuk Fakültesinin ilk TÜBİTAK projesi olan “Çevresel Sürdürülebilirliğin Teşebbüslerin Rekabet Politikalarına Etkisi: Türk Mevzuatı ve Avrupa Birliği Müktesebatı ile Güncel Uygulamalar Kapsamında Disiplinlerarası Bir Yaklaşımla Değerlendirme ve Öneriler” başlıklı projenin bir çıktısı ve kapanış etkinliği olarak düzenlenen sempozyumda akademisyenler, uygulamacılar ve öğrenciler bir araya geldi. ESOGÜ Rektör Yardımcısı ve Hukuk Fakültesi Dekan Vekili Prof. Dr. Emine Gümüşoy’un açılış konuşmasıyla başlayan ve üç oturumda gerçekleşen sempozyuma Boğaziçi Üniversitesi, Orta Doğu Teknik Üniversitesi, Özyeğin Üniversitesi, Kocaeli Üniversitesi, Çağ Üniversitesi ve Kadir Has Üniversitesi’nden alanında uzman akademisyenler konuşmacı olarak katıldı. Sempozyumda, şirketlerin sürdürülebilirlik faaliyetlerinin ticaret hukuku, iş hukuku ve yatırım hukuku boyutlarıyla ulusal ve uluslararası düzenlemeler çerçevesinde ele alınmasının önemine vurgu yapıldı. Ayrıca çevre duyarlılığının hem ulusal hem de uluslararası düzeyde şirketlerin kurumsal sürdürülebilirlik faaliyetlerinde başat rol üstlendiğini ve bu faaliyetlerin rekabet hukuku ile uyum içerisinde yürütülmesinin kritik olduğu vurgulandı.

Büyük Önder Atatürk ESOGÜ'de Anıldı Haber

Büyük Önder Atatürk ESOGÜ'de Anıldı

Cumhuriyet'in kurucusu Büyük Önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk, ölümünün 87. yıl dönümünde tüm yurtta olduğu gibi Eskişehir Osmangazi Üniversitesi (ESOGÜ)’nde de anıldı. Anma programı üniversite akademik ve idari personeli ile öğrencilerin katılımlarıyla, Rektör Prof. Dr. Kamil Çolak tarafından ESOGÜ Atatürk ve Gençlik Anıtı’na çelenk konulması, saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunması ile başladı. Anıttaki törenin ardından ESOGÜ Kongre ve Kültür Merkezi’ndeki protokol katılımlı anma programına geçildi. Program ESOGÜ Yönetimi’nin yanı sıra Eskişehir Valisi Hüseyin Aksoy, Muharip Hava Kuvveti ve Garnizon Komutanı Hv. Org. Rafet Dalkıran, Eskişehir Milletvekili Dr. Jale Nur Süllü, Eskişehir Büyükşehir Belediye Başkan Vekili Hasan Ünal, Hava Savunma Komutanı Hv. Plt. Tümg. Selçuk Aygün, Hv. Svn. K. Kur. Bşk. Hv. Tuğg. İhsan Kaplan, Hava Sahası Kontrol Komutanı Hv. Tuğg. Hakan Cirit, Muh. Hv. Kuv. K. Eh. K. Hv. Plt. Tuğg. Mehmet Sertaç Seymen, Cumhuriyet Başsavcı Vekili İsa Tuncay, 1. İdare Mahkemesi Başkanı Dr. Levent Akdoğan, Anadolu Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Yusuf Adıgüzel, Eskişehir Teknik Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Adnan Özcan ve diğer protokolün katılımlarıyla gerçekleştirildi. ESOGÜ Halkbilim Uygulama ve Araştırma Merkezi (HAMER) Türk Halk Müziği Topluluğu’nun sunduğu “Atatürk’ün Sevdiği Şarkılar” dinletisi ile başlayan anma programı, Hacettepe Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Yonca İldeş’in konuşmacı olduğu “Atatürk Dönemi Türk Dış Politikası” konulu konferans ile devam etti. Konuşmasında Atatürk’ün dış politikasının gerçekçi olduğunu belirten Prof. Dr. İldeş, bu politikanın maceracılıktan uzak durmayı hedeflediğini ve milli menfaatleri gerçekleştirme konusunda ise kararlı olmayı amaçladığını ifade etti. Atatürk döneminde siyasi, mali, iktisadi, askeri, kültürel açıdan tam bağımsızlığın hedeflendiğini belirten Prof. Dr. İldeş, bu ilkeden hareketle milli mücadele süresince batılı devletlerle yapılan müzakerelerde ve Lozan görüşmeleri sırasında ve sonrasında bağımsızlık ilkesine gölge düşürülmemesine azami derecede hassasiyet gösterildiğini söyledi. “Yurtta Sulh Cihanda Sulh” ile özdeşleşen Atatürk dönemi Türk dış politikasının teslimiyetçi ve pasifist bir dış politika olarak algılanmaması gerektiğini belirten Prof. Dr. İldeş, tam aksine bunun; bölgesinde ve dünyada barışı korumada üzerine düşeni gerçekleştiren, barış içinde yaşamak için güvenlik odaklı gerekli hazırlıkları yapmayı hedefleyen ve gerekirse barış için savaşa hazır olmayı amaçlayan bir anlayış olduğunu vurguladı.

SOLOTÜRK Gösteri Ekibi ESOGÜ Öğrencileriyle Buluştu Haber

SOLOTÜRK Gösteri Ekibi ESOGÜ Öğrencileriyle Buluştu

Türk Hava Kuvvetleri bünyesindeki modern ve yüksek performanslı F-16 uçağının kabiliyetlerini izleyicilere bir gösteri şeklinde sunan SOLOTÜRK gösteri ekibinden pilotlar Hv. Plt. Yb. Murat Bakıcı ve Hv. Plt. Bnb. M. Erhan Aydemir, Eskişehir Osmangazi Üniversitesi (ESOGÜ) Sanat ve Tasarım Fakültesi’nin düzenlediği söyleşi ve imza gününde ESOGÜ öğrencileriyle bir araya geldi. ESOGÜ Kongre ve Kültür Merkezi’ndeki etkinliğe ESOGÜ Rektör Yardımcıları Prof. Dr. Emine Gümüşsoy ve Prof. Dr. Hakan Demiral, Rektör Danışmanı Doç. Dr. Y. Murat Bulut ve diğer yöneticiler ile öğrenciler ve üniversite personeli katıldı. Etkinlik açılışında konuşan ESOGÜ Sanat ve Tasarım Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Şirin Şengel, sözlerine “Bugün burada yalnızca bir uçuş gösterisini değil, insan yaratıcılığının gökyüzüne uzanan biçimlerini, bilimin ve sanatın kesişiminden doğan estetik anlayışını kutlamak üzere bir aradayız” diyerek başladı. SOLOTÜRK’ün Türk milletinin gökyüzündeki gücünü, özgüvenini ve estetik duyarlılığını; Türk Hava Kuvvetleri’nin cesaretini, disiplinini ve mükemmelliğe olan tutkusunu temsil ettiğini belirten Prof. Dr. Şengel, SOLOTÜRK’ün gökyüzünü bir tuval, F-16 uçağını bir fırça gibi kullanarak izleyenlerde hayranlık ve gurur uyandıran benzersiz bir hava sanatı gösterisi sergilediğini kaydetti. Prof. Dr. Şengel, SOLOTÜRK’ün yalnızca bir gösteri ekibi değil bilimin, sanatın ve tasarımın birleşiminden doğan çağdaş bir estetik anlayışının temsilcisi olduğunu ifade etti. Sanat ve Tasarım Fakültesi olarak geçtiğimiz yıl Kasım ayında, Türk havacılık tarihinde iz bırakan F-4 Phantom savaş uçağının Türk Hava Kuvvetleri envanterine girişinin 50. yılı anısına özel bir boyama tasarımı gerçekleştirdiklerini hatırlatan Prof. Dr. Şengel, bu değerli çalışmanın ulusal belleğimizde yer edinen bir tasarım başarısı olarak ESOGÜ Sanat ve Tasarım Fakültesi’nin gurur kaynağı olduğunu dile getirdi. Prof. Dr. Şirin Şengel, ülkemize yaşattıkları gurur ve ilham için SOLOTÜRK gösteri ekibine ESOGÜ ve Sanat ve Tasarım Fakültesi adına teşekkür ederek konuşmasını tamamladı. Açılış konuşmasının ardından SOLOTÜRK ekip lideri ve 1. gösteri pilotu Hv. Plt. Yb. Murat Bakıcı ve 2. gösteri pilotu Hv. Plt. Bnb. M. Erhan Aydemir sunumlarını gerçekleştirirken, SOLOTÜRK Basın ve Halkla İlişkiler ekibinden Hv. Ütğm. Alper Şen de etkinliğe katıldı. Kendilerini tanıtan pilotlar sonrasında SOLOTÜRK ekibi, SOLOTÜRK uçağının özellikleri ve tasarımı, gösterilerde sergiledikleri hareketler ve nasıl SOLOTÜRK pilotu olunabileceği hakkında bilgiler verdiler. SOLOTÜRK’ün Türkiye Cumhuriyeti devletinin gücünü gösterdiğini vurgulayan Hv. Plt. Yb. Murat Bakıcı, SOLOTÜRK gösteri ekibinin pilotlarının aktif savaş pilotu olmasıyla dünyadaki benzerlerinden ayrıldığını kaydetti. Hv. Plt. Yb. Murat Bakıcı dünyanın her tarafına gösteriler sergilemek için gittiklerini ve oralardaki özgüvenlerinin ve maneviyatlarının asil Türk milletini temsil etmekten geldiğini ifade etti. Soru-cevap bölümü ve teşekkür belgesi takdimi ile tamamlanan söyleşinin ardından, Hv. Plt. Yb. Murat Bakıcı, Hv. Plt. Bnb. M. Erhan Aydemir ve Hv. Ütğm. Alper Şen fuaye alanında ESOGÜ öğrencileri ile imza etkinliğinde bir araya geldi.

ESOGÜ Ziraat Fakültesi'nde Akreditasyon Toplantısı Düzenlendi Haber

ESOGÜ Ziraat Fakültesi'nde Akreditasyon Toplantısı Düzenlendi

Eskişehir Osmangazi Üniversitesi (ESOGÜ) Ziraat Fakültesi ev sahipliğinde düzenlenen ZİDEK Akreditasyonu konulu Zootekni Bölüm Başkanları toplantısı, ülke genelindeki Ziraat Fakültelerinden Zootekni Bölüm Başkanları ile Zootekni Federasyonu ve Ziraat Fakülteleri Eğitim Programları Değerlendirme ve Akreditasyon Derneği (ZİDEK) yetkililerinin katılımları ile gerçekleştirildi. İntegro Tarım ve Hayvancılık Ürünleri ana sponsorluğunda gerçekleşen toplantıda Zootekni Bölümlerinde verilen eğitimin kalitesinin artırılması ve sürdürülebilirliğinin sağlanması için akreditasyonun önemi, akredite olan bölümlerin tecrübe paylaşımları, Zootekni eğitiminin çağın gereklerine göre yeniden şekillendirilmesi ve Avrupa ülkelerindeki Zootekni eğitimleri ile entegrasyon gibi konular görüşüldü. Toplantıya ev sahipliği yapan ESOGÜ Ziraat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Onur Koyuncu yaptığı açılış konuşmasında, günümüzde tarımın her geçen gün önemini artırdığını ve bu nedenle tarıma yön verecek Ziraat Mühendislerinin yetiştirilmesi için eğitimde akreditasyon süreçlerinin önemli olduğunu belirterek, kurumsal olarak eğitimin kalitesini artırmak için yaptıkları çalışmalar hakkında bilgiler verdi. Zootekni Federasyonu Başkanı Prof. Dr. Zafer Ulutaş yaptığı konuşmada, Zootekni biliminin ülkemizin tarımsal kalkınmasında stratejik bir öneme sahip olduğunu vurguladı ve bu nedenle, bölümlerin akreditasyon sürecine dahil edilmesinin eğitimde kalite güvencesi sağlamanın ve uluslararası düzeyde tanınırlık kazanmanın temel adımı olduğunu ifade etti. ZİDEK Yönetim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Gökhan Söylemezoğlu, akreditasyon süreçleri hakkında genel bilgilendirme yaptıktan sonra akreditasyon süreçlerinde karşılaşılan sorunlar ve çözüm önerilerine değindi. Prof. Dr. Söylemezoğlu akreditasyon süreçlerinin eğitimde kalite güvencesinin sağlanması ve uluslararası düzeyde tanınırlık kazanılması bakımından önemli olduğunu vurguladı. Toplantıda ayrıca Ankara, Uludağ, Ege ve Uşak Üniversiteleri Zootekni Bölüm Başkanları tarafından akreditasyon sürecine yönelik tecrübe paylaşımları da gerçekleştirildi.

ESOGÜ Hastanesi’nde Organ Bağışı Standı Kuruldu Haber

ESOGÜ Hastanesi’nde Organ Bağışı Standı Kuruldu

Eskişehir Osmangazi Üniversitesi (ESOGÜ) Sağlık Uygulama ve Araştırma Hastanesi’nde 3-9 Kasım “Organ Bağışı Haftası” dolayısıyla, ESOGÜ Tıp Fakültesi Genel Cerrahi Ana Bilim Dalı Transplantasyon Ünitesi tarafından bilgilendirme standı kuruldu. Etkinliğe Hastane Başhekim Yardımcısı Prof. Dr. Pınar Yıldız, Tıp Fakültesi Genel Cerrahi Ana Bilim Dalı öğretim üyeleri Prof. Dr. Murat Ulaş, Prof. Dr. Mehmet Kılıç, Doç. Dr. Akile Zengin, Dr. Öğr. Üyesi Arda Şakir Yılmaz, Dr. Öğr. Üyesi Yavuz Selim Angın, Uzm. Dr. Ahmet Ümit Cebeci, Hastane Başmüdürü Ayşe Kırcı, Hastane Halkla İlişkiler Sorumlusu Esin Gökalp ve organ nakil koordinatörleri Tarık Uca ile Elif Hiçyılmaz katılarak hastanede yapılan nakiller hakkında bilgi verdiler. Stantta broşür dağıtımının yanı sıra hastalar ve hasta yakınlarına organ bağışı hakkında bilgilendirme yapıldı. Aynı zamanda, organ bağışı yapmak isteyen vatandaşların form doldurmaları sağlandı. Yapılan açıklamada ESOGÜ Hastanesi’nde 2017 yılından bu yana karaciğer ve böbrek nakillerinin gerçekleştiğine dikkat çekilerek, hastaların şifa ile taburcu edildiği ve kontrollerinin düzenli olarak yapıldığı belirtildi. Açıklamada ayrıca organ bağışı konusunda toplumsal bilinçlenmenin önemine dikkat çekilirken, her geçen gün daha fazla bağış beklendiği ve bir organın bir hayat olduğu ifade edildi.

ESOGÜ Rektörü Prof. Dr. Çolak'tan Cumhuriyet Bayramı Mesajı Haber

ESOGÜ Rektörü Prof. Dr. Çolak'tan Cumhuriyet Bayramı Mesajı

Eskişehir Osmangazi Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Kamil Çolak 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı dolayısıyla bir kutlama mesajı yayınladı. Rektör Prof. Dr. Kamil Çolak mesajında şu ifadelere yer verdi; ''Büyük Türk milleti, Birinci Dünya Savaşı’nın ardından vatanını elinden alarak kendisini yok etmek isteyen işgalcilere karşı başlattığı Kurtuluş Savaşı ile tarih sahnesinde yeniden dirilmiş ve imza attığı eşi görülmemiş zaferin ardından 29 Ekim 1923'te “Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir” ilkesi ile Mustafa Kemal Atatürk’ün önderliğinde Türkiye Cumhuriyeti'ni kurmuştur. Bu yıl Cumhuriyetimizin 102. kuruluş yıl dönümünü büyük bir gururla kutluyoruz. Bin yıldır vatan bildiğimiz bu topraklarda Selçuklu ile başlayıp Osmanlı ile devam eden Türk hâkimiyeti ve devleti, yedi düvelin saldırılarıyla güç zamanlar yaşasa da tüm zorluk ve sıkıntılar aşılmış ve kurulan Türkiye Cumhuriyeti ile topraklarımızın ebedi Türk yurdu olduğu dosta düşmana kesin olarak gösterilmiştir. Türkiye Cumhuriyeti’ni sonsuza dek yaşatmak için bizlere ve gelecek nesillere düşen en büyük görev, iç ve dış tehditlere karşı duyarlı olmak ve vatanımızın ülkesi ve milletiyle bölünmez bütünlüğünü inanç ve kararlılıkla savunmaktır. Bu düşüncelerle milletimizin 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı’nı kutluyor, başta Cumhuriyetimizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşları olmak üzere bu vatan için kanını döken ve canını veren tüm şehit ve gazilerimizi rahmet ve minnetle anıyorum.''

ESOGÜ'den Spina Bifida Farkındalık Günü Açıklaması Haber

ESOGÜ'den Spina Bifida Farkındalık Günü Açıklaması

Eskişehir Osmangazi Üniversitesi (ESOGÜ) Tıp Fakültesi Çocuk Cerrahisi Ana Bilim Dalı’ndan Öğr. Gör. Dr. Dilşad Dereli 25 Ekim “Dünya Spina Bifida Farkındalık Günü” dolayısıyla bilgilendirici bir açıklamada bulundu. Öğr. Gör. Dr. Dilşad Dereli’nin açıklaması şöyle: “Spina Bifida, anne karnındaki bebeğin omuriliğinin gelişiminin erken dönemlerinde tam olarak kapanmaması sonucu ortaya çıkan, doğuştan bir durumdur. Omurilik, beynimizden kaslarımıza emirler gönderen ve hissetmemizi sağlayan sinirleri içerir. Spina Bifida'da bu sinirler etkilendiği için, çocuklarda yürüme güçlükleri, his kaybı ve en önemlisi idrar kesesi (mesane) ve bağırsak kontrolünde sorunlar görülebilir. Spina Bifida Çocuk Ürolojisi Açısından önemlidir çünkü Spina Bifida'lı çocukların büyük bir kısmında, omurilikteki sinir hasarı nedeniyle mesane (idrar kesesi) düzgün çalışamaz. Buna ‘nörojenik mesane’ diyoruz. Bu durum şunlara yol açabilir: 1. İdrar Kaçırma. Mesane idrarı tutmakta zorlanabilir veya tam boşalamadığı için taşma şeklinde kaçaklar olabilir. 2. Sık İdrar Yolu Enfeksiyonları (İYE). Mesanede kalan idrar, bakterilerin üremesi için uygun bir ortam oluşturur. 3. Böbrek Hasarı Riski. Mesanenin yüksek basınçla çalışması veya idrarın böbreklere geri kaçması (reflü) zamanla böbreklere zarar verebilir. Bu, uzun vadede en ciddi problemdir ve böbrek yetmezliğine kadar gidebilir. Unutmayın, böbreklerimizin sağlığı yaşam kalitemiz ve ömrümüz için hayati öneme sahiptir! Ne Yapmalıyız? Spina Bifida tanısı alan her çocuğun, doğumdan itibaren bir çocuk ürolojisi uzmanı tarafından düzenli olarak takip edilmesi çok önemlidir. Erken teşhis ve doğru yönetimle, yukarıda bahsedilen sorunların çoğu önlenebilir veya kontrol altına alınabilir. Temel Yaklaşımlar: 1.Düzenli Kontroller: Çocuğunuzun mesane ve böbrek sağlığını takip etmek için düzenli ultrason, idrar testleri ve gerektiğinde özel testler (ürodinami gibi) yapılmalıdır. 2.Temiz Aralıklı Kateterizasyon (TAK): Birçok Spina Bifida'lı çocukta, mesaneyi düzenli aralıklarla (genellikle günde 4-6 kez) ince bir boru (kateter) yardımıyla tamamen boşaltmak gerekir. Bu yöntem idrar kaçırmayı azaltır, enfeksiyon riskini düşürür ve böbrekleri korur. Ailelere ve çocuklara bu işlem kolayca öğretilebilir. 3.İlaç Tedavileri: Mesanenin aşırı aktif olduğu durumlarda, mesane basıncını düşüren ve kapasitesini artıran ilaçlar kullanılabilir. 4.Bağırsak Yönetimi: Bağırsak sorunları da mesane kontrolünü etkileyebilir. Düzenli bağırsak alışkanlıkları oluşturmak için diyet, ilaçlar veya özel yöntemler uygulanabilir. 5.Cerrahi Seçenekler: Nadiren, diğer yöntemlerle kontrol altına alınamayan durumlarda, mesaneyi büyütme veya idrarı dışarı atmak için yeni bir yol oluşturma gibi cerrahi müdahaleler gerekebilir. Ailelere Çağrımız: 1.Bilgi Edinin: Spina Bifida hakkında doğru ve güncel bilgilere ulaşın. Doktorunuzdan ve güvenilir kaynaklardan bilgi almaktan çekinmeyin. 2.Takibi Aksatmayın: Çocuğunuzun ürolojik kontrollerini düzenli olarak yaptırın. 3.Eğitim ve Destek: Temiz aralıklı kateterizasyon gibi yöntemleri öğrenmekten çekinmeyin. Bu, çocuğunuzun bağımsızlığını ve yaşam kalitesini artıracaktır. 25 Ekim Dünya Spina Bifida Farkındalık Günü'nde, bu konuda bilgi sahibi olmanın ve çocuklarımıza en iyi bakımı sağlamanın önemini bir kez daha vurguluyoruz. Unutmayalım ki bilgi güçtür ve erken müdahale çocuklarımızın geleceğini şekillendirir. Sağlıklı günler dileriz.”

logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.