SON DAKİKA
Hava Durumu

#Eskişehir Kent Konseyi

Porsuk Haber Ajansı - Eskişehir Kent Konseyi haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Eskişehir Kent Konseyi haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

12. Eskişehir Liselerarası Tiyatro Şenliği İçin İlk Adım Atıldı Haber

12. Eskişehir Liselerarası Tiyatro Şenliği İçin İlk Adım Atıldı

Eskişehir İl Milli Eğitim Müdürlüğü, Eskişehir Kent Konseyi ve Eskişehir Büyükşehir Belediyesi Şehir Tiyatroları paydaşlığında düzenlenen ve liseli gençlerin büyük bir heyecan ile beklediği “Eskişehir Liselerarası Tiyatro Şenliği” için ilk adım atıldı. İmza öncesi konuşan Eskişehir Kent Konseyi Başkanı Ahmet Kapanoğlu, geçen dönemlerde şenliğe katılarak sahne tozunu yutan birçok gencin şu an konservatuarda öğrenim gördüğünü ya da tiyatro oyuncusu olduğunu ve bu durumdan büyük memnuniyet duyduklarını belirtti. Tiyatro Şenliği'nin bu yıl 12’incisinin düzenleneceğini belirten Kapanoğlu “Bugün ilk adımı İl Milli Eğitim Müdürlüğümüz ve Büyükşehir Belediyesi Şehir Tiyatrolarımız ile birlikte atıyoruz. Genç hemşehrilerimizin sanat yoluyla hayatlarını zenginleştirmeleri için fırsatlar yaratmaktan gurur duyuyoruz. Ben başta İl Milli Eğitim Müdürlüğümüze, Eskişehir Şehir Tiyatrolarımıza, Kültür Sanat Çalışma Grubumuzun değerli üyelerine, Tiyatro Şenliği’ne katılacak tüm okul müdürlerimize, öğretmenlerimize, öğrencilerimize ve velilerimize şimdiden teşekkür ediyor, hayırlı olsun diyorum.”dedi. Şehir Tiyatroları Genel Sanat Yönetmeni Hakkı Kuş’da, genç dostu şehrin büyüleyici enerjisinden beslenerek, sayısız gencin hayatında anlamlı bir etki yaratan bu anlamlı organizasyonda paydaş olarak yer aldıkları için mutluluk duyduklarını belirtti. Konuşmaların ardından “12. Eskişehir Liselerarası Tiyatro Şenliği Protokolü” imzalandı.

3 Aralık Dünya Engelliler Günü'nde Layıkhan Özder Okurlarıyla Buluştu Haber

3 Aralık Dünya Engelliler Günü'nde Layıkhan Özder Okurlarıyla Buluştu

Eskişehir Kent Konseyinin 3 Aralık Dünya Engelliler Günü dolayısıyla geniş katılımla düzenlediği imza gününde Yazar Layıkhan Özder okurlarıyla buluştu. Eskişehir Kent Konseyi Kültür ve Sanat Çalışma Grubu ile düzenlenen etkinliğin açılışında Eskişehir Kent Konseyi Başkanı Ahmet Kapanoğlu, Engellilerin yalnızca desteklerle ayakta tutulan bir kesim olmaması getirdiğini belirterek, “Varlıklarıyla ülkemize ve şehrimize değer katan, azim ve kararlılıklarıyla hepimize örnek olan engelli vatandaşlarımıza yönelik doğru politikaların belirlenmesi ve hizmet çeşitliliğinin artırılması, her kurumun önceliği olmalıdır. Ayrıca sorunlarının çözümü konusunda yeni yaklaşım ve modellere olan ihtiyacımız var. Engellilere yönelik hizmetleri sadece maddi imkânlarla sınırlı görmek, onlara yapılacak en büyük haksızlıktır. Engelli vatandaşlarımız artık kabiliyetlerini, birikimlerini, gayretlerini sergileyerek iş hayatında yerlerini alabilmekte, oldukça iyi konumlara gelebilmektedir. Asıl olan, etkinliklerini ve üretkenliklerini koruyarak, sosyal çevreleriyle birlikte yaşamlarını geçirebilmelerini temin etmektir. Hiçbir engelli vatandaşımızın dört duvar arasına hapsedilmesine tahammül gösteremeyiz.” diye konuştu. Yazar Layıkhan Özder ise yaptığı konuşmada, “Eskişehir gibi “engelli dostu” bir şehirde olmaktan büyük mutluluk duyuyorum. Kırılgan grupların dışlanmadığı, bilakis öncelik hâline getirildiği bu insani yaklaşımın, kent yönetiminde tüm şehirler için bir ders niteliğinde olduğuna inanıyorum.Tüm kentlerimiz engelli dostu olmalı, mimari planlamalarda mutlaka yaşlılar hesaba katılmalıdır.” diye konuştu. Etkinlik Yazar Layıkhan Özder ‘in kitaplarını imzalaması ve Damla Özgereksinimliler Derneğine Akülü Engelli Arabasının bağışlanmasının ardından sona erdi.

Yaşlılıkta Yapay Zeka Teknolojileri Çalıştayı Gerçekleştirildi Haber

Yaşlılıkta Yapay Zeka Teknolojileri Çalıştayı Gerçekleştirildi

Eskişehir Kent Konseyi, Aynı Hedefe Yürüyenler Platformu ve Eskişehir Büyükşehir Belediyesi işbirliğinde "“Yaşlılıkta Yapay Zeka Teknolojileri Çalıştayı" ulusal düzeyde Sivil Toplum Kuruluşlarının temsilcileri ile çalışma alanları yaşlılık, yapay zeka, şehirleşme olan akademisyenlerin geniş katılımıyla gerçekleştirildi. Eskişehir Büyükşehir Belediyesi ev sahipliğinde, Eskişehir Kent Konseyi ve Aynı Hedefe Yürüyenler Platformu işbirliğinde düzenlenen çalıştayın açılışında Eskişehir Kent Konseyi Başkanı Ahmet Kapanoğlu, yaşlı nüfusun yalnızca desteklerle ayakta tutulan bir kesim olmaması getirdiğini belirterek, “Yaşlı hizmetlerini sadece maddi imkânlarla sınırlı görmek, onlara yapılacak en büyük haksızlıktır. Dolayısıyla, yaşlı nüfusa yönelik doğru politikaların belirlenmesi her kurumun önceliği olmalıdır. Asıl olan yaşlılarımızın, etkinliklerini ve üretkenliklerini koruyarak, sosyal çevreleriyle birlikte bu dönemlerini geçirebilmelerini temin etmektir. Şehrimizde hiçbir ayrım gözetmeden tüm nüfus gruplarına yönelik geliştirilen kentsel politikalarla aktif yaşlanma ile ilgili büyük başarı sağlandı. Kırılgan grupların dışlanmadığı, bilakis öncelik hâline getirildiği bu insani yaklaşımın, kent yönetiminde tüm şehirler için bir ders niteliğinde olduğuna inanıyoruz. Çalıştayımızın kıdemli yaşlıların üretkenliklerini kaybetmeyecekleri ve onları hayattan tecrit eden değil, hızla dijitalleşen toplumsal hayata dâhil eden sistemlerin sağlanması için yol haritası olacağına yürekten inanıyorum.” diye konuştu. Çalıştayın açılışında konuşan Eskişehir Büyükşehir Belediye Başkan Vekili Nihat Çuhadar ise , “Maddi ve manevi anlamda üretkenliğini devam ettiren yaşlılarımız, kendileriyle birlikte topluma da çok büyük katkıda bulunmuş olur. Gençlerinin ve yaşlılarının kıymetini bilen bir toplum olmayı, bu değerlerimizle yükselmeyi temenni ediyor, çalıştaya görüş ve teklifleriyle katkı sağlacak tüm konuklarımıza teşekkür ediyorum.” dedi. Aynı Hedefe Yürüyenler Platformu Başkanı Mustafa Cengiz Çöpelli ise yaptığı konuşmada, “Eskişehir gibi “yaşlı dostu” bir şehirde olmaktan büyük mutluluk duyuyoruz. Tüm kentlerimiz yaşlı dostu olmalı, mimari planlamalarda mutlaka yaşlılar hesaba katılmalıdır diye konuştu. Prof. Dr. Belgin Demet Özbabalık Adapınar liderliğinde gerçekleştirilen Çalıştay çerçevesinde ilk olarak Prof. Dr. Belgin Demet Özbabalık Adapınar liderliğinde; Doç.Dr. Dr. Nil Tekin, Doç.Dr. Başak Adar Kalkan, Prof.Dr. Cengiz Hakan Aydın, Prof.Dr. Salih Bıçakçı,Prof.Dr. Ünal Şentürk, Dr. Ayhan Gücüyener Evren, Prof.Dr. Ayşen Çelen Öztürk tarafından katılımcılara yaşlılık ve yapay zeka kavramları, yapay zekanın yaşlanma döneminde avantaj ve dezavantajları, yapay zekâ güvenlik kaygı alanları, yaşlının akıllı şehri gibi konularda bilgilendirmeler yapıldı. Bilgilendirme sunumlarından sonra Yaşlının Yapay zekâ eğitimi, Yaşlının akıllı şehirlerden beklentisi, Akıllı şehirlerin yaşlıya hizmeti, Yaşlının veri güvenliğinin korunması, Yaşlılardan oluşmuş bir ütopik akıllı şehir tasarımı konularında gruplar halinde çalışmalar gerçekleştirildi. Çalıştay görüşülen başlıklarla ilgili sorunlar ve çözüm önerilerinin sunulmasının ardından sona erdi.

Kadına Yönelik Şiddetin, Eşitsizliğin ve Sessizliğin Karşısındayız Haber

Kadına Yönelik Şiddetin, Eşitsizliğin ve Sessizliğin Karşısındayız

25 Kasım Kadına Yönelik Şiddetle Uluslararası Mücadele Günü kapsamında Yerel Yönetimler, Sivil Toplum Kuruluşları ve Odalar ortak bir basın açıklaması yaptı. Eskişehir Büyükşehir Belediyesi, Eskişehir Barosu, TMMOB İKK Kadın Komisyonu, Eskişehir Kent Konseyi, Odunpazarı Belediyesi, Odunpazarı Kent Konseyi, Tepebaşı Belediyesi, Tepebaşı Sağlıklı Kent Konseyi, Eskişehir Bilecik Tabip Odası Başkan ve üyeleri Ulus Meydanı’nda bir araya gelerek bir basın açıklaması gerçekleştirdi. Tepebaşı Belediyesi Aile Hizmetleri Müdürlüğü Sosyal Hizmet Uzmanı Öykü Nur Cerrah tarafından yapılan açıklamada şu ifadelere yer verildi; “Bundan 65 yıl önce, Dominik Cumhuriyeti’nde Trujillo diktatörlüğüne karşı mücadele eden ve Mirabal kardeşler olarak bilinen Patria, Minerva ve María Teresa 25 Kasım 1960 tarihinde vahşice öldürüldüler. İnsan hakları ve demokrasi mücadelesinde simgeleşen Mirabal Kız Kardeşler’in anısına 1999 yılında Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nda, 25 Kasım “Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü” ilan edildi. Mirabal Kardeşler’in mücadelesi, aradan geçen 65 yıla rağmen bugün hala diktatörlüklere, savaşlara, eril şiddete, eşitsizliğe, sömürüye karşı dünyanın dört bir yanında kadınların hak ve yaşam mücadelesiyle sürüyor. Türkiye Kadın Dernekleri Federasyonu’nun (TKDF) yayınladığı 10 aylık kadın cinayeti raporuna göre, mevcut siyasi iktidar tarafından “Aile Yılı” ilan edilen 2025 yılının ilk 9 ayında toplam 290 kadın erkekler tarafından katledilmiştir. Bunların 219’u kadın cinayeti, 71’i şüpheli ölüm olarak kayıtlara geçmiş, kadınları katledenlerin büyük kısmının aile içindeki erkeklerin olduğunun aynı raporda dikkat çekilmiştir. Görevi cinsiyet temelli şiddeti önlemek olan makamların bu şiddeti önlemek, etkin soruşturmak ve caydırıcı bir biçimde cezalandırmak yerine kadınları kamusal alandan soyutlayıp, “aile” içerisinde tarifleyen eylem ve söylemleriyle toplumsal cinsiyet eşitsizliğinin daha da derinleştirdiğini, kadınların erkek şiddeti karşısında adeta yalnız ve çaresiz bırakıldıklarını yeniden izliyoruz. Bizler, kadınların yaşamını anlamlı, sistematik olarak şiddete maruz kaldığı, tüm yaşam alanının aile ile sınırlanıp “doğuran, itaatkar ve makbul kadın” tarifine sıkıştırılmaya çalışılan bu erkek modelini kabul etmiyoruz. Uzun yıllar mücadele ederek kazandığımız miras, nafaka gibi Medeni Kanununun bizlere tanıdığı haklarımız tartışmaya açılmakta, kadınların can simidi olan 6284 sayılı yasa ve Medeni Kanun maddeleri hedef alınmakta, toplumsal cinsiyet eşitsizliği ve kadın düşmanlığı bizzat devlet kurumları ve siyasiler tarafından propagandası yapılmaktadır. Cinsiyetçi eğitim politikaları, kadın katillerine uygulanan iyi hal indirimleri, sürüncemede kalan soruşturma dosyaları, Diyanetin giyinme biçimlerimizden, miras hakkımıza kadar kadınları hedef alan fetvaları bu pratiklerin sadece birkaç örneğidir. Kadına yönelik şiddet, kadın cinayetleri ve cinsel suçların böylesine artış gösterdiği bir ortamda 6284 sayılı kanunun hedef alınması elbette ki tesadüf değildir. Bizleri şiddet karşısında yalnızlaştırmaya çalışanlara, ekonomik güvencelerimize göz dikenlere, cezasızlıkla meşrulaştığı bu gündemde bu mücadeleye etmeye devam edeceğiz. Tıpkı Narin’in katillerinin hala ceza almasını için nasıl mücadele verdiysek; Rojin Kabaşi’nin şüpheli ölümünün aydınlatılması, faillerin tespit edilmesi, yargılanması ve en ağır şekilde cezalandırılması için mücadelemizi sürdüreceğiz. Erkek şiddeti sonucu hayattan koparılan her bir kız kardeşimizin susturulan sesine ses olmaya devam edeceğiz. Tüm bunların yanında derinleşen ekonomik krizle birlikte kadınlar evde ücretsiz emekçi, piyasada ise ucuz emek gücü olarak görülmektedir. 2025 yılı bütçesinde kadın başına ayrılan tutar günlük sadece 38 kuruş olarak belirlenerek, yoksulluğu ve ekonomik krizi kadının sırtına yükleyen bir pratik de büyük bir toplumsal kırılmaya işaret etmektedir. Geçtiğimiz günlerde Kocaeli’nin Dilovası ilçesinde bir parfüm deposunda meydana gelen yangında, 3 kız çocuğu ile birlikte toplam 6 kadın işçinin yaşamını yitirmiştir. Bu olay yalnızca bir “iş kazası” değil, açıkça önlenebilir bir cinayet ve denetimsizliğin sonucudur. Hiçbir ekonomik gerekçe, bir çocuğun yaşamından, bir kadının emeğinden daha değerli değildir. Biliyoruz ki tüm bu sorunlar İstanbul Sözleşmesinin etkin uygulanması ve bütüncül politikalarla, şiddet ve şiddetin kaynağı olan cinsiyet temelli eşitsizlikle mücadele edilerek sonlandırılabilir. Kadınların kamusal ve özel alanlarda güvenle, özgürce ve eşit bir şekilde var olabilmesi, yaşam hakkının, beden bütünlüğünün, emeğinin korunması başta devletin, tüm kamu kurumlarının, tüm özel kurumların ve birey olarak her birimizin sorumluluğu altındadır. Bu yüzden kentimizde şiddete uğrayan kadınlara destek için birçok mekanizma bulunmakla beraber, bunların geliştirilmesi/iyileştirilmesi ve şiddetin önlenmesi için üzerimize düşen sorumluluğun farkındayız. Bizler Eskişehir Kadın Dayanışması olarak; kentimizde şiddete maruz kalmış pek çok kadının yanında yer alır, onlara hukuki ve psikolojik destek vererek, başta olmak üzere kadın örgütlenmesi adına üzerimize düşen sorumluluğu yerine getirme gayreti içerisinde olduğumuzu hatırlatmak isteriz. Bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da dayanışmamızı ve mücadelemizi sürdürmekte kararlı olduğumuzu buradan bir kez daha ifade ediyoruz. 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele gününde erkek şiddeti sonucu hayattan koparılmış tüm kız kardeşlerimizi buradan saygıyla anıyoruz. Hiçbirimizin artık yere düşmeyeceğimiz, eşit, özgür ve şiddetsiz bir dünya inşa edene kadar mücadeleyi sürdüreceğimizi ve kararlılığımızı bir kez daha haykırıyoruz: Ben, ben, biz! Birbirimizin çaresiyiz! Bizler 10 yılı aşkın süredir bir arada olan Eskişehir Kadın Dayanışması bileşenleri olarak yanı yana, Mirabal Kardeşlerin izinde, birlikteliğimizden ve dayanışmamızdan aldığımız güçle eşitlik mücadelesini sürdürmeye ve yükseltmeye devam edeceğiz. Kadına yönelik şiddetin, eşitsizliğin, sessizliğin karşısındayız. Yaşasın kadın dayanışması.”

"İlham Veren Girişimci Kadınlar" Paneli Düzenlendi Haber

"İlham Veren Girişimci Kadınlar" Paneli Düzenlendi

Eskişehir’de kadın girişimciliğinin güçlendirilmesi ve başarılı kadınların hikâyelerinin topluma ilham vermesi amacıyla düzenlenen “İlham Veren Girişimci Kadınlar: Şehrimizden Gerçek Başarı Öyküleri” paneli düzenlendi. Panelde konuşmacı olan Eskişehir Büyükşehir Belediye Başkanı Ayşe Ünlüce, “Kadın dayanışmasının ve kadın mücadelesinin içine girdiğinizde görevler değişse bile o görevlerin taşıdığı sorumluluk ve hisler değişmez; yüreğiniz hep aynı yerde atar.” dedi. TOBB Kadın Girişimciler Kurulu ve Eskişehir Kent Konseyi Kadın Meclisi iş birliğiyle Haller Gençlik Merkezi Frig Salonu’nda “İlham Veren Girişimci Kadınlar: Şehrimizden Gerçek Başarı Öyküleri” paneli düzenlendi. Panel öncesi açılış konuşmasını yapan Eskişehir Kent Konseyi Kadın Meclisi Başkanı Zuhal Edizkan Şen, “Girişimcilik, kadınların ekonomik olarak güçlenmesine ve sosyal açıdan daha görünür hale gelmesine önemli katkılar sunmaktadır. Bunun yanı sıra başarılı kadın girişimciler, özellikle genç kadınlar için ilham kaynağı oluşturmaktadır. Kadın girişimciliği yalnızca bireysel başarı hikâyeleriyle sınırlı değildir. Aynı zamanda bir ülkenin ekonomik refahına ve toplumsal ilişkilerinin sürdürülebilirliğine de doğrudan etki etmektedir. İşte bugün girişimcilik alanında fark yaratan kadınlarımız, bu iklimi güçlendirmemize önemli ölçüde katkı sağlamaktadır.” dedi. Eskişehir’de kadınlar adına büyük adımlar atıldığını ve kadının gücüne vurgu yapan TOBB Eskişehir İl Kadın Girişimciler Kurulu İcra Komitesi Başkanı Elif Gürkaynak, “Kadınların ekonomiye katılımlarının artırılması ve girişimcilik ekosisteminin güçlendirilmesi temel önceliklerimiz arasında yer almaktadır. Bu doğrultuda çok önemli çalışmalara imza atıyoruz. Bugün de Eskişehir Kent Konseyi Kadın Meclisi ile birlikte gerçekleştirdiğimiz, ‘İlham Veren Girişimci Kadınlar’ etkinliğinde sizlerle bir arada olmaktan büyük mutluluk duyuyoruz. Bu etkinlik, aslında kadın gücünün şehrimizde ne kadar güçlü hissedildiğinin de bir göstergesidir. Bu anlamda, etkinliğe katkılarından dolayı Kent Konseyimize ve Kent Konseyi Kadın Meclisimize gönülden teşekkür ediyorum.” ifadelerini kullandı. Aydınlık ve mutlu bir gelecek için kadınların dünyadaki rolüne değinen Eskişehir Kent Konseyi Başkanı Ahmet Kapanoğlu da, “Bugün parlak fikirleri ve kadın aklının incelikleriyle bizlerle birlikte olan kadınlarımızla bir arada olmaktan büyük onur duyuyorum. Ruhlarınızdaki enerji bize de sirayet ediyor; heyecanınız bizlere ilham veriyor. Dünyada söyleyecek sözü, anlatacak hayali, paylaşacak fikri olan kadınlarımıza bakıyoruz; aydınlık ve mutlu bir geleceğe giden yolda kadınlarla birlikte yürüyoruz. Kadınlarımızın ekonomiye entegrasyonu yalnızca sosyal bir politika değil, aynı zamanda stratejik bir kalkınma modeli olarak ele aldığımız bir konudur. Nitekim şehrimizde siyasetten ekonomiye, sanayiden spora, sanattan akademiye uzanan her alanda kadınlarımızın güçlü izleri bulunuyor. Eskişehir’de bunu özellikle vurgulamak isterim ki; hepimiz gençlerimize iyi bir rol model olmak için çaba gösteriyoruz. Hepimiz çocuklarımıza adil ve güzel bir gelecek bırakmak için çalışıyoruz.” şeklinde konuştu. Eskişehir Büyükşehir Belediye Başkanı Ayşe Ünlüce de konuşmasında şunları söyledi: “Bir kez kadın hikâyelerinin, kadın dayanışmasının ve kadın mücadelesinin içine girdiğinizde görevler değişse bile o görevlerin taşıdığı sorumluluk ve hisler değişmez; yüreğiniz hep aynı yerde atar. Ben de bugün bulunduğum görev nedeniyle kadın yolculuğundan, kadın mücadelesinden bir miktar uzak kalmış gibi görünsem de, her gün bir yanım sizlerle birlikte düşündü ve ‘Biz daha neler yapabiliriz?’ sorusunun peşinden gitti. Biliyorsunuz Dijital Gençlik Merkezimizi açtık fakat daha da büyütmek istiyoruz. Mevcut alanımız artık yeterli gelmediği için daha geniş bir alana taşınıyoruz. Burada pek çok gencimiz marka geliştirecek, start-up projeleri üretecek ve ileride daha da büyüdüğümüzde belki küçük prototiplerin üretilebileceği bir yapıya da kavuşacağız. Dijital Gençlik Merkezimizin bir inovasyon merkezi olmasını istiyoruz. Elbette bu süreçte çok güzel fikirler ortaya çıkıyor, fakat yatırımcı bulma konusunda zaman zaman zorluklar yaşanıyor. Biliyorum ki özellikle İstanbul gibi büyük şehirlerde kadın girişimciler, genç geliştiricilere destek olmak için çeşitli platformlar kuruyor. Bana göre bu, Eskişehir’e de çok yakışır. Kadın girişimciler olarak böyle bir yapı oluşturabilir, birlikte çok güzel işler başarabiliriz. Eğer böyle bir oluşum içinde yer alırsak ve gençlerimizi, özellikle genç kızlarımızı, bu girişimlerde cesaretlendirebilirsek, bunun çok kıymetli olacağına inanıyorum.” Açılış konuşmalarının ardından gerçekleşen etkinliğin moderatörlüğünü TOBB Eskişehir İl Kadın Girişimciler Kurulu İcra Komitesi Başkanı Elif Gürkaynak ve Eskişehir Kent Konseyi Kadın Meclisi Başkanı Zuhal Edizkan Şen üstlenirken, panelde; farklı sektörlerde başarılarını kanıtlamış kadın girişimciler, kendi deneyimlerini ve iş hayatındaki yolculuklarını katılımcılarla paylaştı. Konuşmacılar arasında TOBB Eskişehir İl Kadın Girişimciler Kurulu üyeleri Bilge Koylu, Merve Edizkan Cihan, Tuğba Çetintürk, Esra Ayva Sayar, Burçak Güler Acar, Seçil Çoban Ergün, Veteriner Hekim Naciye İnan ve Buse Nalbantoğlu yer aldı. Kadın girişimciliğini desteklemek, başarı örneklerini görünür kılmak ve yeni girişimci adaylarına ilham vermek amacıyla düzenlenen panelde, katılımcılar deneyimlerini paylaştı.

Eskişehir Kuru Tarım Mirasına Sahip Çıkıyor Haber

Eskişehir Kuru Tarım Mirasına Sahip Çıkıyor

Eskişehir Büyükşehir Belediyesi ve Kent Konseyi, tarımın geleceğini masaya yatırmak üzere önemli bir panele ev sahipliği yaptı. Panelde konuşan Büyükşehir Belediye Başkanı Ayşe Ünlüce, Eskişehir’in geçmişten günümüze kuru tarıma büyük önem verdiğini, Küllüoba kazılarında da Eskişehir’e kuru tarımın miras bırakıldığını ifade ederek, “Bizler bu mirasa sahip çıkmak için su konusuna ayrıca bir hassasiyet göstermek zorundayız.” dedi. Büyükşehir Belediyesi, Eskişehir Kent Konseyi, Eskişehir Osmangazi Üniversitesi (ESOGÜ), Eskişehir Kent Konseyi, TMMOB Ziraat Mühendisleri Eskişehir Şubesi ve Geçit Kuşağı Tarımsal Araştırma Enstitüsü’nün katkılarıyla “Su, Tarım, Gelecek” başlıklı panel düzenlendi. Haller Gençlik Merkezi’nde gerçekleştirilen “Su, Tarım, Gelecek” başlıklı panel, alanında uzman isimleri ve sektörden paydaşları bir araya geldi. Panel öncesi bir konuşma yapan TMMOB Ziraat Mühendisleri Odası Başkanı Selma Güder, dünya nüfusunun hızla arttığına dikkat çekerek, “Dünya nüfusu hızla artarken, buna paralel olarak gıda üretimi ve su tüketimi de artmaktadır. Ancak bu artışa rağmen mevcut üretim kapasitemiz gelecekte yeterli olacak mı? Su kaynaklarımız giderek azalıyor. Birleşmiş Milletler verilerine göre Türkiye, su stresi yaşayan 17 ülke arasında yer almaktadır. Geleceğimiz için, uzmanlarımız ve çiftçilerimizle birlikte bu sorulara yanıt arayacak, sürdürülebilir ve verimli bir tarım için hep birlikte çalışacağız.” ifadelerini kullandı. Daha sonra konuşan ESOGÜ Ziraat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Onur Koyuncu, “Yer küremiz, bugün birçok açıdan ciddi sorunlarla karşı karşıya. İklim değişikliği, küresel ısınma, su kıtlığı, sürdürülebilir ve güvenilir tarımın gerekliliği ile 8 milyardan fazla insanın doyurulması meselesi, insanlık için büyük bir sorumluluk oluşturuyor. Bizler, akademi dünyasının bir parçası olarak bu sorumluluğun farkındayız. Bu süreçten payımıza düşeni almak ve çözüm üretme çabasına katkı sunmak istiyoruz.” şeklinde konuştu. Suyun önemine değinen Eskişehir Kent Konseyi Başkanı Ahmet Kapanoğlu da, “Dünyaya baktığımızda, bir zamanlar coşkuyla akan nehirlerin, bereket saçan göllerin ve su kaynaklarının giderek azaldığını görüyoruz. Suyu hiç bitmeyecek bir kaynak sanıyoruz. Bizler bereketin ve nimetin kıymetini bilen insanlarız. Kuraklıkla mücadele, insanlık tarihi kadar eski bir mücadeledir. Bugün de bu mücadeleyi bireysel ve toplumsal olarak sürdürmek zorundayız. Her birimiz, bireysel su tasarrufu yaparak bu büyük çabanın bir parçası olabiliriz. Unutmayalım: Bir damla su, bir yaşam demektir.” şeklinde konuştu. “Öncelikle, suyu bir kaynak değil, bir emanet olarak görmeliyiz.” diyen Eskişehir Vali Yardımcısı Adem Keleş, “Tarımsal üretimde su verimliliği yüksek tekniklere geçmek artık bir tercih değil, zorunluluktur. Bu bağlamda kırsal alanlarımızın su kullanımıyla ilgili avantaj ve dezavantajlarını doğru tespit etmek, tarımsal sulama, çevresel ve fiziksel altyapı gibi konularda tüm ilgili kurumlarımızın kırsal alanların ihtiyaçlarına uygun planlama çalışmalarına katkı sağlaması mecburiyetimiz vardır. Damla ve yağmurlama sulama sistemlerinin yaygınlaştırılması, kuraklığa dayanıklı bitki türlerinin tercih edilmesi, atık suların arıtılarak yeniden kullanımı gibi akıllı tarım uygulamaları, geleceğimizi şekillendirecektir. Ayrıca her bir bireyin su tasarrufu konusundaki bilinçlenmesi, bu mücadelenin en güçlü halkasını oluşturacaktır. Su yoksa tarım yoktur, tarım yoksa yaşam yoktur.” diye konuştu. Başkan Ayşe Ünlüce de, “Türkiye, iklim krizinden en çok etkilenen ülkelerden biridir. İç Anadolu Bölgesi olarak da bu krizden en çok etkilenen bölgelerin başında geliyoruz. Eskişehir, özellikle kuru tarım konusunda muhteşem bir tarihe sahip. Eskişehir 1929 yılında büyük önderimiz Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün öncülüğünde Ali Numan Kıraç’ın ‘Dry Farming’, yani kuru tarım araştırma laboratuvarını kurduğu şehir. Bizler, hiçbir şey yapamasak bile bu mirasa sahip çıkmak için su konusuna ayrı bir hassasiyet göstermek zorundayız. Üstelik Atatürk’ün Eskişehir’i boşuna seçmediğini düşünüyorum. Seyitgazi’de devam eden Küllüoba kazından bize 5000 bin yıl öncesinden bazı mesajlar geliyor. Ne diyor Küllüoba bize bu mesajında? ‘Ben, bundan 5200 yıl önce bu topraklarda kuraklık yaşandığı dönemlerde sulu tarımı bıraktım, kuru tarıma yöneldim. Koyun yerine keçi yetiştirdim, su isteyen tarım ürünleri yerine karabuğday ve tahıl yetiştirdim.’ Biz, tarihin bu seslerini duyarak ilerleyeceğiz. Bu, Eskişehir’e büyük bir emanet. Bu mirası, bu emaneti duyarak ilerliyoruz ki bugün şehrimizin değerli paydaşları bu önemli konuyu gündemimize, masamıza getiriyorlar. Ben, bu panelin başta Eskişehir olmak üzere tüm Türkiye’ye hayırlı olmasını, güzel sonuçlar doğurmasını; burada tartışılan konuların bu salonda kalmayıp hem şehrimiz hem de ülkemiz için faydalı olmasını diliyorum. Buraya gelen, bize destek olan ve yanımızda bulunan herkese şükranlarımı, sevgilerimi ve saygılarımı sunuyorum.” dedi. Konuşmaların ardından başlayan panelde ESOGÜ Ziraat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Onur Koyuncu, ESOGÜ Ziraat Fakültesi Prof. Dr. İmren Kutlu, ESOGÜ Ziraat Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Koç Mehmet Tuğrul, Çiftçi İlayda Altıntaş, TMMOB Ziraat Mühendisleri Odası Başkanı Selma Güder ve Geçit Kuşağı Tarımsal Araştırma Enstitüsü’nden Ziraat Mühendisi Hasan Çakıllı iklim krizi, su kaynaklarının sürdürülebilir kullanımı, tarımsal üretim ve gıda güvenliği gibi kritik konularını ele aldı.

Daha İyi Gıda ve Daha İyi Gelecek İçin El Ele Haber

Daha İyi Gıda ve Daha İyi Gelecek İçin El Ele

Eskişehir Kent Konseyi Çevre Sağlık Çalışma Grubu tarafından 16 Ekim Dünya Gıda Günü ile ilgili bir basın açıklaması yapıldı. Çalışma Grubu adına açıklamayı yapan Selma Güder şu ifadelere yer verdi; ''Sürdürülebilir yaşamın özü, gıdalarımızı ve su kaynaklarımızı korumaktır. Sularımız, iklim değişikliği, nüfus artışı, kentleşme ve çatışmaların tehdidi altında. Her bir kayıp, insanlığı küresel gıda krizine bir adım daha yaklaştırıyor. Önüne geçmek için bugünden “gıdada sıfır kayıp” anlayışını benimseyerek, suyumuza sahip çıkalım ve gıdamızı koruyalım. Çünkü Su hayattır, su gıda demektir. Gıdaya olan güvensizliğin her geçen gün arttığı bir süreçten geçmekteyiz. Bir yandan güvenli, sağlıklı gıdaya erişim azalırken, bir yandan dünyamızda 673 milyon insan açlık çekmektedir. İnsanlık için kâbus olan bu yokluğu ve yoksulluğu yenmek için sorumluluk almak hepimizin ortak toplumsal görevidir. Özellikle, geleceğimiz olan çocuklarımızın sağlıklı ve dengeli beslenememesi gelecekte fiziksel ve mental olarak geri kalmış bir neslin ortaya çıkmasına neden olacaktır. Çocukların beslenme ihtiyacı doğru uygulamalar ile en geniş kapsamda karşılanmalıdır. Artan küresel nüfusun ihtiyaçlarını karşılamak, sınırlar, sektörler ve nesiller arasında takım çalışması gerektirir. Bolluk ve yoksunluğun sıklıkla yan yana var olduğu dengesiz bir sistemde gıda güvenliği ve sağlıklı gıdaya ulaşım hakkı piyasanın ciddi kamu denetimi ile gerçekleşebilir. Eskişehir Kent Konseyi Çevre ve Sağlık Çalışma Grubu olarak “Bugün attığımız adımlar geleceğimizi doğrudan etkileyecektir” diyor, 16 Ekim Dünya Gıda Günü’nüzü kutluyor, “Daha İyi Gıda ve Daha İyi Gelecek İçin El Ele” diyoruz.''

Kent Konseyi'nden Doğal Yaşam Alanına Anlamlı Bağış Haber

Kent Konseyi'nden Doğal Yaşam Alanına Anlamlı Bağış

Eskişehir Büyükşehir Belediyesi tarafından Sarısungur Mahallesi’nde kurulan Doğal Yaşam Alanı’nda bakım ve sevgiyle büyütülen patili dostlar için başlatılan mama ve nakdi bağış kampanyası, hayvanseverlerin ilgisiyle büyüyor. Eskişehir Kent Konseyi de bu çağrıya kayıtsız kalmayarak 1 ton mama desteğinde bulundu. Büyükşehir Belediyesi, Sarısungur Mahallesi’nde oluşturduğu Doğal Yaşam Alanı’nda sahipsiz sokak hayvanlarına barınma ve bakım imkânı sağlarken, geçtiğimiz günlerde mama ve nakdi bağış kampanyası başlatmıştı. "İyilik Hareketine Sen de Katıl" çağrısıyla hayvan dostu Eskişehirlileri kampanyaya davet eden Büyükşehir Belediyesi’ne ilk büyük destek, Eskişehir Kent Konseyi’nden geldi. Kent Konseyi, kampanyaya 1 ton mama bağışı yaparak hem patili dostların yanında olduğunu gösterdi hem de topluma örnek bir dayanışma sergiledi. Büyükşehir Belediyesi’nin mama desteği çağrısına kayıtsız kalamadıklarını anlatan Hayvan Hakları Çalışma Grubu Başkanı Ece Bilgin, “Duyduk ki Büyükşehir Belediye Başkanımız Ayşe Ünlüce, bu merkez için bir mama kampanyası başlatmış. Hemen biz de dedik karınca kararınca bir şeyler yapalım. Eskişehir'in vicdanlı, merhametli hayvan dostlarına, canseverlerine bir mesaj verelim. Lütfen herkes gelsin, gelemese de mamalarını göndersin. Bu çocukların boğazlarından böyle güzel kaliteli bir şeyler geçsin.” dedi. Eskişehir Kent Konseyi Başkanı Ahmet Kapanoğlu da, Eskişehir Kent Konseyi olarak Başkan Ünlüce’nin Doğal Yaşam Merkezi’ne destek çağrısına katkı veren tüm can dostlarına teşekkür ettiğini ifade ederek, “Eskişehir Kent Konseyi olarak şuna inanıyoruz ki, insanlığın aynası iyilikle parlar. Buradan tüm paydaşlarımızı, tüm hemşehrilerimizi Doğal Yaşam Merkezimize destek vermeye ama en önemlisi de yıllardır sürdürdüğümüz satın alma sahiplen kampanyasına destek olmaya davet ediyorum. Bu canlarımızın hepsinin sıcak yuvaya ihtiyacı var.” diye konuştu. Büyükşehir Belediyesi, destek veren tüm kurum ve vatandaşlara teşekkür ederek kampanyanın devam ettiğini hatırlattı.

Topraktan Kalbe Projesi'nde Ürünler Toplandı Haber

Topraktan Kalbe Projesi'nde Ürünler Toplandı

Eskişehir Büyükşehir Belediyesi, Seyitgazi Belediyesi, Eskişehir Kent Konseyi Kırsal Çalışma Grubu ve Down Sendromlular Derneği iş birliğiyle düzenlenen Topraktan Kalbe projesi sona erdi. Haziran ayında Eskişehir Kent Konseyi Kırsal Çalışma Grubu özel bir etkinliğe imza atarak "Topraktan Kalbe" etkinliği ile down sendromlu çocukları fidelerle ve toprakla buluşturmuştu. Eskişehir Kent Konseyi Kırsal Çalışma Grubu, Eskişehir Büyükşehir Belediyesi, Seyitgazi Belediyesi ve Türkiye Down Sendromu Derneği Eskişehir İl Temsilciliği tarafından ortaklaşa düzenlenen etkinlikte, Seyitgazi'nin Taşlık Çiftlik Köyünde, down sendromlu çocuklar kendi sebze fidelerini toprakla buluşturarak can suyunu vermişti. Geçtiğimiz günlerde ise down sendromlu çocuklar sebze fidelerinden elde ettikleri ürünleri toplayarak yeni bir deneyim daha yaşadı. Eskişehir Kent Konseyi tarafından yapılan açıklamada şu ifadelere yer verildi; "Hayatımıza +1 değer katan Down Sendromlu küçük hemşehrilerimizin içlerindeki potansiyeli ortaya çıkarmak için, akıl eden bir kalpten başka hiçbir şeye ihtiyacımız yoktur. Seyitgazi Taşlık Çiftlik Köyde down sendromlu çocuklarımızın ektiği ve onların sevgisiyle büyüyen fidelerde yetişen her bir ürün, çocuklarımız için daha yaşanabilir bir gelecek arzumuzu temsil ediyor. Kırsal Çalışma Grubumuz, Down Sendromlular Derneğimiz, Eskişehir Büyükşehir Belediyemiz ve Seyitgazi Belediyemiz paydaşlığında düzenlediğimiz "Topraktan Kalbe" etkinliğimize destekleri için başta Eskişehir Büyükşehir Belediye Başkanımız Ayse Ünlüce ye, Seyitgazi Belediye Başkanımız Ugur Tepe'ye, ESOGÜ Ziraat Fakültesi Dekanımız Prof. Dr. Onur Koyuncu’ya, Prof. Dr. Ahmet Çabuk’a, Doç.Dr. Taki Karslı’ya, Türkiye Down Sendromu Derneği İl Temsilcisi Uğur Bahri Yavuz’a,Kırsal Çalışma Grubu Başkanımız Levent Özbunar’a ve gönüllülerimize teşekkür ediyoruz."

logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.