Eskişehir İl Sağlık Müdürü Haberleri - Son Dakika Eskişehir İl Sağlık Müdürü Haber Güncel Gelişmeler

Doç. Dr. Yaşar Bildirici: "Kalp Sağlığınızı Koruyun!"

Eskişehir İl Sağlık Müdürü Doç. Dr. Yaşar Bildirici, 14-20 Nisan Kalp Sağlığı Haftası dolayısıyla bir basın açıklaması yaptı. İl Sağlık Müdürü Doç. Dr. Yaşar Bildirici, 14-20 Nisan Kalp Sağlığı Haftası dolayısıyla yaptığı basın açıklamasında şu ifadelere yer verdi: “Dünyada, 20. yüzyılın başından itibaren eğitim, sağlık ve ekonomi alanlarında yaşanan gelişmeler sayesinde doğuşta beklenen yaşam süresi artmış, buna paralel olarak yaşlı nüfus oranı da yükselmiştir,” dedi. Bu durumun bulaşıcı olmayan hastalıkların görülme sıklığını artırdığını vurgulayan Doç. Dr. Bildirici, özellikle kalp ve damar hastalıklarının bu hastalık grubunun başında geldiğini belirtti. Dünya genelindeki ölümlerin yaklaşık %75’inin bulaşıcı olmayan hastalıklardan kaynaklandığını ifade eden Bildirici, “Kalp krizleri ve inmeler başta olmak üzere kalp damar hastalıkları, tüm ölüm nedenleri arasında ilk sıralarda yer almaktadır. Her yıl 18,6 milyondan fazla kişinin hayatını kaybetmesine neden olan bu hastalıklar, dünyanın bir numaralı ölüm nedenidir,” dedi. Bu ölümlerin üçte birinin 70 yaş altında gerçekleştiğine dikkat çeken Bildirici, bunun ‘erken ölüm’ açısından büyük bir risk taşıdığını belirtti. “Dünya genelinde 300 milyondan fazla kişi kalp hastalığı ile yaşamakta, 2 milyardan fazla kişi ise kalp hastalığı riski taşımaktadır,” diyen Bildirici, bu durumun küresel ölçekte ciddi bir halk sağlığı problemi olduğuna işaret etti. Türkiye'de ki duruma da değinen Doç. Dr. Bildirici, “TÜİK'in 2022 yılı verilerine göre, Türkiye’deki ölümlerin %35,4’ü dolaşım sistemi hastalıklarından kaynaklanmaktadır. Bu da yaklaşık her üç dakikada bir kişinin kalp ve damar hastalıkları nedeniyle yaşamını yitirdiği anlamına gelmektedir,” şeklinde konuştu. Kalp damar hastalıklarının önlenebilirliğine dikkat çeken Bildirici, “Yapılan bilimsel araştırmalar, kalp ve damar hastalıklarına bağlı ölümlerin %80’inin tütün kullanımı, sağlıksız beslenme, hareketsizlik, obezite ve diyabet gibi kontrol edilebilen risk faktörlerinden kaynaklandığını göstermektedir. Bu nedenle sağlıklı bir yaşam tarzının benimsenmesi hayati öneme sahiptir,” dedi. Sağlık Bakanlığı tarafından bu konuda sürdürülen çalışmalardan da bahseden Bildirici, “On İkinci Kalkınma Planı ve 2024-2028 Stratejik Plan çerçevesinde, sağlıklı yaşam tarzının teşvik edilmesi ve bulaşıcı olmayan hastalık risklerine karşı koruyucu sağlık hizmetlerinin güçlendirilmesi hedeflenmektedir,” ifadelerini kullandı. Bu kapsamda geliştirilen Hastalık Yönetim Platformu hakkında bilgi veren Bildirici, “Bakanlığımız tarafından geliştirilen bu online sistem ile aile hekimleri; kronik hastalıkları taramakta, erken teşhis edilen hastalıkları düzenli bir şekilde izlemekte ve bireylerin fonksiyon kaybı ya da engellilik gibi olumsuz sonuçlarla karşılaşmasını önlemeye yönelik önemli bir adım atılmıştır,” dedi. Kalp sağlığında bireysel farkındalığın da en az sağlık hizmetleri kadar önemli olduğuna dikkat çeken Doç. Dr. Yaşar Bildirici, “Kişinin kendi kalp sağlığı hakkında bilgi sahibi olması ve aile hekiminden alacağı danışmanlık doğrultusunda gerekli önlemleri alması, kalp hastalıklarının önlenmesinde oldukça etkilidir,” şeklinde konuştu. Son olarak kalp sağlığını korumak için önerilerde bulunan İl Sağlık Müdürü Bildirici şu uyarılarda bulundu: Sağlıklı beslenin. Fiziksel olarak aktif olun. Stresle başa çıkmayı öğrenin. Tütün ve tütün ürünlerinden uzak durun. Aile hekiminizi düzenli olarak ziyaret edin ve sağlık kontrollerinizi ihmal etmeyin. “Kalp hastalıklarına bağlı ölümlerin %80’inin, sadece sağlıklı bir yaşam tarzı benimsenerek önlenebileceğini unutmayın!” diyerek sözlerini tamamladı.

İl Sağlık Müdürü Bildirici'den Parkinson Hastalığı Uyarıları

Eskişehir İl Sağlık Müdürü Doç. Dr. Yaşar Bildirici, Dünya Parkinson Günü nedeniyle bir basın açıklaması yaptı. İl Sağlık Müdürü Doç. Dr. Yaşar Bildirici, Dünya Parkinson Günü nedeniyle yaptığı basın açıklamasında; “Parkinson hastalığı, beyin hücrelerinin dejenerasyonu yani işlev kaybı ve hücre ölümü ile ortaya çıkan nörolojik bir hastalıktır,” dedi. Bu hastalıkta beyinde dopamin isimli molekülü üreten sinir hücrelerinin kaybının söz konusu olduğunu vurgulayan Doç. Dr. Bildirici, bunun sonucunda hareketlerde yavaşlama, titreme ve denge kayıpları gibi belirtilerin ortaya çıktığını ifade etti. Ayrıca hastalığın, yıllar öncesinden uyku bozuklukları ve kabızlık gibi belirtilerle başlayabildiğini söyledi. “Alzheimer hastalığından sonra en sık görülen nörolojik hastalık olan Parkinson Hastalığı, özellikle ileri yaşlarda ortaya çıkmaktadır,” diyen Bildirici, 50 yaşından önce başlamasının oldukça nadir olduğunu kaydetti. Erkeklerde kadınlara oranla yaklaşık iki kat daha sık görüldüğünü belirtti. Türkiye’de yapılan “Kronik Hastalıklar ve Risk Faktörleri Sıklığı” çalışmasına değinen Doç. Dr. Bildirici, 15 yaş üstü nüfusta Parkinson sıklığının binde 3, 65 yaş üstü bireylerde ise yüzde 2 olduğunu aktardı. Parkinson hastalığının temel belirtilerini sıralayan Bildirici, “İstirahat halinde titreme (tremor), hareketlerin yavaşlaması (bradikinezi), kaslarda sertleşme (rijidite) ve ayakta durma dengesinin bozulması (postural instabilite) hastalığın temel bulgularıdır,” dedi. Bu belirtilerden önce de bazı erken dönem bulguların görülebileceğini belirterek, koku alma bozukluğu, REM uyku davranış bozukluğu, bağırsak alışkanlıklarında değişim ve tansiyon dalgalanmalarının bu bulgular arasında yer aldığını ifade etti. Doç. Dr. Bildirici, Parkinson hastalığının ilerleyen evrelerinde daha belirgin belirtilerin gözlemlenebileceğini söyledi. Bu belirtileri ise şu şekilde sıraladı: “Yürürken kolların normal şekilde sallanmaması, istirahat halinde elde, bacaklarda veya çenede titreme, mimik kaybı (maske yüz), göz kırpma sayısında azalma, öne eğik ve yavaş yürüyüş, küçük adımlarla yürüme, düşmeler, donma hissi, yavaş hareket etme ve konuşma, yutma bozuklukları, kabızlık, cinsel işlev bozuklukları, depresyon, psikoz, halüsinasyon, gündüz uyuklama, dürtü kontrol bozukluğu, ciltte yağlanma (sebore) ve bunama.” Parkinson hastalığının tedavisine de değinen İl Sağlık Müdürü, “Tedavi üç ana başlıkta ele alınmaktadır. Öncelikle ilaç tedavisi uygulanır. İlaçlardan yeterli yanıt alınamayan durumlarda cerrahi tedavi seçenekleri düşünülmektedir. Ayrıca her hastanın belirtilerine göre kişiselleştirilmiş destek tedavileri de önem taşımaktadır,” dedi. Son olarak, bazı belirtilerin Parkinson hastalığının habercisi olabileceğini belirten Doç. Dr. Yaşar Bildirici, şu uyarılarda bulundu: “Yüz ifadesinde değişiklik (sabit bakış, az göz kırpma), yürürken bir kolun sallanmaması, vücut duruşunda bükülme (kamburlaşma), omuzda donma ve ağrı, bacakta aksama veya sürüklenme, boyun ve uzuvlarda uyuşma, karıncalanma, ağrı, rahatsızlık hissi, seste yumuşama ve içten titreme hissi yaşayan vatandaşlarımız vakit kaybetmeden bir sağlık kuruluşuna başvurmalıdır.”

Kanserle Mücadelede Güçlü Adımlar

Eskişehir İl Sağlık Müdürü Doç. Dr. Yaşar Bildirici yaptığı basın açıklamasında, kanserle mücadelenin en etkili yollarından birinin düzenli taramalar olduğunu belirtti. Bildirici, hem dünyada hem de ülkede halk sağlığı açısından önemli hastalıklar arasında yer alan kanserlerle mücadelede taramaların yerinin ve öneminin son derece büyük olduğunu ifade etti. Sağlıklı bireylerde yapılan kanser taramalarıyla, kanser açısından risk altında olan ya da kanser şüphesi taşıyan kişilerin tespit edildiğini dile getiren Bildirici, bu kişilerde yapılan ileri tetkiklerle kanserin erken dönemde teşhis edilebildiğini söyledi. Böylece tedaviye erken dönemde başlanabildiğini, tedavi başarısının arttığını ve hastalığın seyrinin olumlu yönde değiştiğini vurguladı. Aynı zamanda bu sayede sakatlıkların azaldığını, bireyin yaşam süresi ve kalitesinin yükseldiğini belirten İl Sağlık Müdürü Bildirici, sonuçta toplumun genel sağlık düzeyinin de iyileştiğini kaydetti. Kanser taramaları hakkında bilgi veren Doç. Dr. Bildirici; Meme kanseri taramasında; 40-69 yaş arasındaki kadınlara yılda bir kez klinik meme muayenesi yapıldığını, 2 yılda bir ise mamografi çekildiğini söyledi. Rahim ağzı kanseri taramasında; 30-65 yaş arasındaki kadınlara 5 yılda bir HPV-DNA testi yapıldığını ifade etti. Kalın bağırsak (kolorektal) kanseri taramasında ise; 50-70 yaş aralığındaki kadın ve erkeklerde 2 yılda bir Gaitada Gizli Kan Testi (GGK) yapıldığını, ayrıca bu yaş grubundaki bireylere 10 yılda bir kolonoskopi yaptırmalarının önerildiğini belirtti. Bu taramaların, Sağlıklı Hayat Merkezlerine bağlı olarak hizmet veren Kanser Erken Teşhis, Tarama ve Eğitim Merkezleri (KETEM), Toplum Sağlığı Merkezleri ve Aile Sağlığı Merkezlerinde ücretsiz olarak yapıldığını vurgulayan Bildirici, Eskişehir'de şu an iki tanesi Odunpazarı’nda, biri Tepebaşı’nda olmak üzere toplam 3 Sağlıklı Hayat Merkezinin aktif olarak hizmet verdiğini dile getirdi. 2025 yılında kapasitenin artırılarak Eskişehir’in farklı noktalarında yeni merkezlerin açılacağını açıklayan İl Sağlık Müdürü Doç. Dr. Bildirici, böylelikle kanser taramalarında daha güçlü olunacağını belirtti. Ayrıca mobil tarama aracı ile ulaşımın zor olduğu ilçe ve uzak bölgelere, kurumlara, okullara, fabrikalara ve çeşitli sağlık merkezlerine gidilerek kanser taramalarının yapıldığını kaydetti. Eskişehir Şehir Hastanesi ve Yunus Emre Devlet Hastanesi’ndeki KETEM odalarında da kanser tarama hizmetlerinin sürdüğünü söyleyen Bildirici, rahim ağzı kanseri taraması kapsamında alınan HPV numunelerinin Halk Sağlığı Laboratuvarında çalışıldığını, bu laboratuvarın sadece Eskişehir’e değil, Kütahya ve Afyon’a da hizmet verdiğini ifade etti. 2024 yılı tarama verilerini paylaşan Bildirici: 45.702 meme kanseri taraması ile yıllık hedef nüfusun %50.5’ine ulaşıldığını, 63.923 kişiye yapılan serviks kanseri taraması ile hedefin %139.8’ine ulaşıldığını, 49.545 kişiye yapılan kolorektal kanser taraması ile hedefin %44.6’sına erişildiğini açıkladı. Ayrıca mobil tarama aracıyla 2024 yılı boyunca 2.115 meme kanseri, 1.421 serviks kanseri ve 1.860 kolorektal kanser taraması yapıldığını belirtti. 2025 yılına da hızlı bir başlangıç yapıldığını söyleyen Bildirici, ilk iki aylık dönemde hedef nüfusun: Meme kanseri için %53.1’inin, Serviks kanseri için %154.3’ünün, Kolorektal kanser için %58.3’ünün tarandığını bildirdi. Mobil tarama aracıyla 2025’in ilk iki ayında ise 287 mamografi çekildiğini, 214 HPV-DNA testi yapıldığını ve 530 GGK kiti dağıtıldığını ifade etti. İl Sağlık Müdürü Doç. Dr. Yaşar Bildirici, açıklamasını şu sözlerle tamamladı: “Hem il merkezinde hem de ilçelerde hiç durmadan kendimizi geliştirerek daha çok kişiye ulaşmaya, halkımızın daha büyük kısmını taramaya çalışıyoruz. Uygun yaş grubunda olan tüm vatandaşlarımızı kanser taramalarını yaptırmak üzere merkezlerimize davet ediyoruz.”

Sivrihisar Devlet Hastanesi Hizmete Girdi

Eskişehir İl Sağlık Müdürü Doç. Dr. Yaşar Bildirici yeni hizmete giren Sivrihisar Devlet Hastanesi’ni ziyaret ederek incelemelerde bulundu. İl Sağlık Müdürü Doç. Dr. Yaşar Bildirici, Kamu Hastaneleri Hizmetleri Başkanı Op. Dr. Serkan Ceyhan ve Destek Hizmetleri Başkanı Erol Yılmaz ile birlikte 24 Mart 2025 tarihinde hizmete giren Sivrihisar Devlet Hastanesi’ni ziyaret ederek incelemelerde bulundu. Ardından ilçedeki Toplum Sağlığı Merkezi (TSM) ve Aile Sağlığı Merkezlerini (ASM) ziyaret etti. Hastane genelinde detaylı bir inceleme yapan Doç. Dr. Bildirici, servisleri gezerek hastalarla yakından ilgilendi. Yatan hastaları odalarında ziyaret edip geçmiş olsun dileklerini ileten Bildirici, sağlık durumları hakkında bilgi aldı. Hastalar ve hasta yakınlarıyla sohbet ederek hastane hizmetlerinden memnuniyetlerini dinledi. Hastane personeliyle de görüşen Bildirici, sağlık çalışanlarının öneri ve taleplerini alarak özverili çalışmaları için teşekkür etti. Konuşmasında, Sivrihisar Devlet Hastanesi’nin bölge halkının sağlık ihtiyaçlarını karşılamak ve yaşam kalitesini artırmak amacıyla inşa edildiğini vurgulayan Doç. Dr. Yaşar Bildirici, hastanenin 12.428 metrekare kapalı alanıyla hasta konforunu ön planda tutan nitelikli odalara sahip olduğunu belirtti. Tüm hasta odalarında WC ve banyo bulunduğunu ifade eden Bildirici, yüksek standartlarda sağlık hizmeti sunmayı hedeflediklerini dile getirdi. Sivrihisar Devlet Hastanesi'nin 12 poliklinik, 2 diş polikliniği, 1 fizik tedavi ünitesi, 2 TDL (Travay, Doğum, Lohusa) odası, 10 yataklı Palyatif Bakım Ünitesi, 36 yataklı servis odası ve 81 araç kapasiteli açık otopark gibi birçok önemli özelliği barındırdığını, modern tıbbi cihazlarla donatılan hastanenin, uzman sağlık personeliyle hizmet vererek ilçedeki sağlık hizmetlerinin kalitesini artırmayı hedeflediğini ifade eden Doç. Dr. Yaşar Bildirici, “Sivrihisar Devlet Hastanesi’nin hizmete girmesiyle birlikte, bölge halkımızın sağlık hizmetlerine erişimi daha da kolaylaşacaktır. Modern altyapısı ve donanımıyla hastanemiz, vatandaşlarımıza en iyi hizmeti sunmayı amaçlamaktadır. Bu yatırımla birlikte, sağlık hizmetlerimizin kalitesini bir adım daha ileriye taşımanın gururunu yaşıyoruz. Hastanemizin hizmete girmesi, tüm halkımıza hayırlı olsun.” ifadelerini kullandı. Hastane ziyaretinin ardından İl Sağlık Müdürü Bildirici ve Başkanlar, Sivrihisar ilçesinde bulunan Toplum Sağlığı Merkezi (TSM) ve Aile Sağlığı Merkezlerini (ASM) ziyaret etti. İl Sağlık Müdürü Doç. Dr. Yaşar Bildirici, özverili çalışmalarından dolayı sağlık personeline teşekkür etti.

Eskişehir Şehir Hastanesi'nden Büyük Başarı

Eskişehir Şehir Hastanesi Türkiye’de tüm bloklarıyla akredite olan ilk şehir hastanesi unvanını elde etti. Eskişehir Şehir Hastanesi’nin Türkiye’de tüm bloklarıyla akredite olan ilk şehir hastanesi unvanını elde etmesi dolayısıyla düzenlenen akreditasyon belgesi takdim töreni, Şehir Hastanesi Toplantı Salonu’nda gerçekleştirildi. Törene Eskişehir Valisi Hüseyin Aksoy, İl Sağlık Müdürü Doç. Dr. Yaşar Bildirici, TÜSKA Başkanı Prof. Dr. Figen Çizmeci Şenel, Şehir Hastanesi Başhekimi Dr. Öğretim Üyesi Fatih Alper Ayyıldız, başkanlar ve sağlık çalışanları katıldı. Eskişehir Valisi Hüseyin Aksoy törende yaptığı konuşmada şunları söyledi: "Vatandaşa sunulan sağlık hizmetlerinin daha üst seviyelere çıkması bakımından Eskişehir'de 2018 yılında hizmete giren Şehir Hastanesi, farklılıklar gösteren bir boyuta kendisini taşıdı. Bugün de hastanemizin yeni bir süreci başlatarak akreditasyon belgesi alması anına hep birlikte tanıklık ediyoruz. Akreditasyon belgesi almak için iki yıldır büyük bir çalışma ortaya kondu. Hastane yönetimi ve çalışanları, birçok kriteri yakalamak adına özverili faaliyetlerine devam etti. Bu süreci başlatan ve başhekimliği döneminde gayret gösteren İl Sağlık Müdürümüze, sonrasında başhekimlik görevini yürüten bütün arkadaşlarımıza, başhekim yardımcımıza ve diğer tüm sağlık çalışanlarına teşekkür ediyorum. Bu belge, kaliteli bir hizmet sunumunun gerçekleşeceğinin bir kanıtıdır. Vatandaşa ve sağlık çalışanlarına belli bir standart ortaya koyan bu belgenin ilimize kazandırılmış olmasından büyük memnuniyet duyuyorum.'' dedi. İl Sağlık Müdürü Doç. Dr. Yaşar Bildirici, Eskişehir Şehir Hastanesi’nin ulusal ve uluslararası düzeydeki bu başarısının Eskişehir için büyük bir gurur kaynağı olduğunu belirterek, emeği geçen tüm ekiplere teşekkür etti. TÜSKA Başkanı Prof. Dr. Figen Çizmeci Şenel ise konuşmasında, Eskişehir Şehir Hastanesi’nin akreditasyon sürecinde gösterdiği titiz çalışmayı takdirle karşıladığını belirtti. Başarıya ulaşılmasında emeği geçen sağlık çalışanlarını ve yöneticileri tebrik eden Şenel, bu başarının diğer sağlık tesislerine de örnek olmasını temenni ederek, tüm katılımcılara teşekkür etti. Şehir Hastanesi Başhekimi Dr. Öğretim Üyesi Fatih Alper Ayyıldız ise yaptığı konuşmada, hastanede bugüne kadar 2,5 milyon muayene, 5 binin üzerinde ameliyat ve 6 bin doğum gerçekleştirildiğini belirtti. Bu kapsamlı hizmetlerin, sağlık çalışanlarının özverisi ve ekip çalışması sayesinde mümkün olduğunu ifade eden Ayyıldız, vatandaşlara kaliteli sağlık hizmeti sunmaya devam edeceklerini vurguladı. Törende, TÜSKA Başkanı Prof. Dr. Figen Çizmeci Şenel tarafından Vali Hüseyin Aksoy, İl Sağlık Müdürü Doç. Dr. Yaşar Bildirici ve Başhekim Dr. Öğretim Üyesi Fatih Alper Ayyıldız eşliğinde Eskişehir Şehir Hastanesi'ne akreditasyon belgesi takdim edildi.

İl Müdürü Bildirici'den Engelliler Günü Mesajı

Eskişehir İl Sağlık Müdürü Doç Dr. Yaşar Bildirici, Uluslararası Engelliler Günü’nün 3 Aralık olarak belirlendiğini ve 2024 yılı temasının “Kapsayıcı ve sürdürülebilir bir gelecek için engelli bireylerin liderliğini güçlendirmek” olduğunu açıkladı. Bildirici, engelliliğin doğumdan itibaren ya da sonradan oluşabilecek bir hastalık veya kaza sonucunda bedensel, zihinsel, ruhsal, duygusal ve sosyal yetilerin çeşitli derecelerde kaybedilmesi olarak tanımlandığını belirtti. Dünya nüfusunun yaklaşık %15’ini, yani 1 milyardan fazla insanı, çeşitli engellilik durumlarına sahip bireylerin oluşturduğunu vurguladı. Uluslararası Engelliler Günü’nün, Birleşmiş Milletler tarafından engellilerin topluma kazandırılması ve haklarının eşit şekilde sağlanması amacıyla ilan edildiğini belirten Bildirici, bu özel günün farkındalığı artırmak için önemli bir fırsat sunduğunu ifade etti. Engelliliğin doğumdan itibaren olabileceği gibi, ilerleyen yaş veya kronik hastalıklar gibi sonradan gelişen durumlarla da ortaya çıkabileceğini dile getiren Bildirici, önemli bir kısmının önlenebilir nedenlerden kaynaklandığını vurguladı. önlenmesi ve erken tanı çalışmaları kapsamında müdürlük olarak yürütülen hizmetlerden bahseden Bildirici, şu bilgileri paylaştı: Yeni doğan bebeklere işitme, fenilketonüri, biyotidinaz ve hipotroidi taramaları düzenli olarak yapılmakta, Gelişimsel kalça çıkıklığı erken tanı ve tedavisi uygulanmakta, Hemoglobinopati taramaları gerçekleştirilmektedir. Bildirici, bu hizmetlerin yanı sıra evde sağlık hizmetleri kapsamında engelli bireylere muayene, tetkik, tedavi, tıbbi bakım, takip ve rehabilitasyon hizmetleri sunulduğunu aktardı. Ayrıca, 16 Kasım 2023’te Yunus Emre Devlet Hastanesi bünyesinde hizmet vermeye başlayan Engelli Diş Tedavi Merkezi’nin zihinsel veya bedensel engeli bulunan ya da özel gereksinime ihtiyaç duyan bireylere yönelik tedavi hizmetleri sunduğunu belirtti. Toplumun tüm kesimlerine önemli sorumluluklar düştüğünü vurgulayan Bildirici, “Engelliliğin önlenmesi, engelli bireylerin tedavi ve rehabilitasyon hizmetlerine erişiminin artırılması, onların haklarının bilincinde olmaları ve topluma tam katılımlarının sağlanması için çalışıyoruz. Amacımız, engelli bireylerin ve ailelerinin karşılaştığı sorunları en aza indirmek ve hizmet kalitemizi daha da yükseltmektir,” dedi. Bildirici, tüm engelli bireyler ve aileleri için engelsiz bir gelecek temennisinde bulundu.

İl Müdürü Bildirici'den Dünya Kuduz Günü Mesajı

Eskişehir İl Sağlık Müdürü Doç. Dr. Yaşar Bildirici, 28 Eylül Dünya Kuduz Günü dolayısıyla yaptığı açıklamada, kuduzun hem insan hem de hayvan sağlığını etkileyen bulaşıcı bir hastalık olduğunu belirtti. Bildirici, "Bilinen en eski hastalıklardan biri olan kuduz, hayvanlardan insanlara bulaşan hastalıklar içinde korkutucu yönüyle sürekli dikkat çekmiştir," dedi. Kuduzun hayvanlardan insanlara bulaşmasının, hasta bir hayvan tarafından ısırılma veya insan vücudunda cilt bütünlüğünü bozan yaraların hasta hayvanın salyasıyla temas etmesi yoluyla gerçekleştiğini ifade eden Bildirici, ülkemizde kuduza yakalanma ihtimali olan hayvan türleri arasında köpek, kedi, sığır, koyun, keçi, at, eşek gibi evcil hayvanların yanı sıra kurt, tilki, çakal, domuz, ayı, sansar, kokarca ve gelincik gibi yabani hayvanların da bulunduğunu belirtti. Özellikle köpeklerin, dünyanın pek çok bölgesinde olduğu gibi Türkiye’de de kuduzun bulaşmasında en önemli aracılar olduğunu vurguladı. Kuduzun önlenebilir bir hastalık olduğunu belirten Doç. Dr. Bildirici, "Sağlık kurumlarımızda kuduzdan korunma yolları konusunda sağlık bilincini geliştirmeye yönelik çalışmalar önceliklidir. Ayrıca, hasta hayvanla temas öncesi ve sonrası uygulanan kuduz aşısı ve kuduz serumu, Sağlık Müdürlüğümüzün internet sitesinde yayımlanan Kuduz Aşısı Uygulama Merkezlerinde ücretsiz olarak yapılmaktadır," dedi. Kuduzdan korunmanın en etkili yollarından birinin, insan-hayvan temasının yaşandığı alanlarda hem evcil hem de sokak hayvanlarının sağlık kontrollerinin yapılması ve kuduz aşılarının tamamlanmış olması gerektiğini belirten Bildirici, "Unutmayalım ki, kuduzdan korunmanın ilk adımı, bir arada yaşadığımız hayvanları bu hastalıktan korumaktan geçmektedir," şeklinde konuştu. .

İl Müdürü Bildirici'den 21 Eylül Dünya Alzheimer Günü Mesajı

Eskişehir İl Sağlık Müdürü Doç. Dr. Yaşar Bildirici, 21 Eylül Dünya Alzheimer Günü dolayısıyla yaptığı açıklamada, Alzheimer hastalığının topluma getirdiği fiziksel, psikolojik ve sosyoekonomik etkiler nedeniyle önemli bir halk sağlığı sorunu olduğunu vurguladı. Bildirici, Alzheimer’ın demans vakalarının %60-70’ini oluşturduğunu ve özellikle ileri yaşlarda ortaya çıkan demansın en yaygın sebebi olduğunu belirtti. Dünya Sağlık Örgütü verilerine göre dünyada 55 milyondan fazla demans hastası bulunduğunu ifade eden Bildirici, Türkiye İstatistik Kurumu’nun 2022 Türkiye Sağlık Araştırması Raporu’na göre, Türkiye’de 65 yaş üzerindeki bireylerde Alzheimer görülme sıklığının %5,5 olduğunu, bu da ülkedeki Alzheimer hasta sayısının 460 binden fazla olduğu anlamına geldiğini kaydetti. Alzheimer hastalığının, sinir hücrelerinin kaybına ve beynin ilerleyici harabiyetine yol açtığını belirten Bildirici, hastalığın genellikle 5-10 yıllık bir süreçte yavaş seyreden bir yapıya sahip olduğunu söyledi. Erken evrede teşhis konulan bir hastanın ortalama sağ kalım süresinin 10 yıl, ileri evrede ise 3 yıl olduğunu belirtti. Hastalığın kesin nedeninin bilinmediğini, ancak seyrini etkileyen birçok risk faktörünün tespit edildiğini belirten Bildirici, bu faktörler arasında 65 yaş ve üzeri olmak, sigara kullanımı, fazla alkol tüketimi, yetersiz ve dengesiz beslenme, yetersiz fiziksel aktivite, sosyal izolasyon, düşük eğitim düzeyi, ailede Alzheimer öyküsü, yüksek tansiyon, diyabet ve aşırı kilo olduğunu ifade etti. Alzheimer’ın en önemli belirtilerinin unutkanlık, öğrenme güçlüğü, konuşma bozukluğu, yolunu kaybetme, kişileri tanıyamama, karar verme güçlüğü, davranışsal bozukluklar, huzursuzluk, saldırganlık, uyku bozukluğu, amaçsız dolaşma, halüsinasyonlar ve depresyon olduğunu dile getiren Bildirici, bu belirtilerin bilinmesinin ve erken tanı için zamanında hekime başvurmanın büyük önem taşıdığını belirtti. Hastalığın tanısının klinik bulgulara dayanılarak konduğunu ifade eden Bildirici, henüz kesin bir tedavi bulunmamasına rağmen, mevcut tedavilerle semptomların hafifletilebileceğini ve hastalığın ilerleyişinin yavaşlatılabileceğini söyledi. Alzheimer hastalığında davranış problemlerinin yönetiminde ilaç dışı yaklaşımların önemine dikkat çeken Bildirici, yapılandırılmış aktiviteler, çevresel müdahaleler, algısal güçlendirme ve gevşeme teknikleri, sosyal temas ve davranış terapisinin bu yaklaşımlar arasında yer aldığını belirtti. Bildirici, Sağlık Bakanlığının hazırladığı “Türkiye Sağlıklı Yaşlanma Eylem Planı ve Uygulama Programı, 2021-2026” ile vatandaşların aktif ve sağlıklı yaşlanmalarına, yaşlılık döneminde sık karşılaşılan sağlık sorunlarının erken teşhisi ve tedavisine yönelik çok sektörlü ve kapsamlı faaliyetler yürütüldüğünü kaydetti. Ayrıca, aile sağlığı merkezlerimizde uygulanan Hastalık Yönetim Platformu (HYP) ile hipertansiyon, diyabet ve obeziteye yönelik tarama ve izlemlerin, kardiyovasküler risk değerlendirmesiyle birlikte çok yönlü yaşlı değerlendirmesinin düzenli olarak yapıldığını ve böylelikle bireylerin fonksiyon kayıplarının ve engelli hale gelmelerinin önüne geçilmesinin hedeflendiğini belirtti. Sağlıklı hayat merkezlerinde sigara bırakma poliklinikleri, diyetisyen, psikolog, sosyal çalışmacı ve fizyoterapist desteğiyle birinci basamak tanı, tedavi ve rehabilitasyon sürecinde önemli bir destek sunmaya devam ettiğini söyledi. Kamu hastanelerinde kurulan “Sağlıklı Yaş Alma Merkezleri (YAŞAM)”nin ise yaşlı bireylerin sağlık hizmetlerine erişimlerini sağlayan önemli yapılar arasında olduğunu kaydetti. Son olarak, sağlanan imkanlardan faydalanarak risk faktörleriyle zamanında ve etkili bir mücadele edilmesinin, Alzheimer hastalığından korunmada büyük bir öneme sahip olduğunu ifade etti.

#Eskişehir İl Sağlık Müdürü