SON DAKİKA
Hava Durumu

#Bursa

Porsuk Haber Ajansı - Bursa haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Bursa haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

Bursa - Sivrihisar Otoyol Projesi Sümenaltı Edildi! Haber

Bursa - Sivrihisar Otoyol Projesi Sümenaltı Edildi!

Saadet Partisi Bursa Milletvekili Mehmet Atmaca 2015 yılında projesi hazırlanan Bursa - Sivrihisar Otoyol Projesini Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu’na sordu. Saadet Partisi Bursa Milletvekili Mehmet Atmaca Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu’nun yanıtlaması istemiyle verdiği soru önergesinde şu ifadelere yer verdi; "2011 yılında büyük bir şovla Bursalı hemşerilerimize müjdelenen 2015 yılında projesi tamamlanan Bursa-Sivrihisar Otoyol Projesi, aradan geçen 10 yıla rağmen henüz hayata geçirilememiş. ulaştırma ve altyapı bakanlığı projeyi adeta sūmen altı etmiştir. Dünyanın gelişmiş ülkelerinde büyük şehirler otoyollarla birbirine bağlanırken, Türkiye'nin 4. büyük kenti Bursa'nın başkent Ankara'ya hâlâ doğrudan bir otoyolla bağlanmamış olması, hem ekonomik hem sosyal açılardan ciddi bir eksikliktir. Sanayisi, ihracatı ve tarımıyla ülke ekonomisine katkı sağlayan Bursa, ulaşım yatırımları konusunda yıllardır ihmal edilmektedir. Karayolu, raylı sistem ve diğer ulaşım alternatiflerinde ikinci plana atılan Bursa, hem lojistik hem de vatandaşlarımızın günlük ulaşım ihtiyaçları açısından büyük mağduriyet yaşamaktadır. Bu durum hem Bursa'nın kalkınmasını sekteye uğratmakta hem de Bursalı hemşerilerimizin haklı beklentilerini boşa çıkarmaktadır. Kamuoyunun doğru bilgilendirilmesi ve Bursa'nın yıllardır beklediği bu yatırımla ilgili net bir yol haritasının paylaşılması için aşağıdaki soruları sorma gereği doğmuştur. Bu Bağlamda; 1. 2011 yılında duyurulan ve 2015 yılında projesi tamamlanan "Bursa-Sivrihisar Otoyol Projesi" ile ilgili bugüne kadar neden hiçbir somut adım atılmamıştır? 2. Projenin bugüne kadar hangi sebeplerle ilerlemediğine dair bakanlığınızın yaptığı bir iç değerlen-dirme veya rapor bulunmakta mıdır? Varsa bu raporun içeriği ve sonuçları nelerdir? 3. Projenin başlanması ve tamamlanması İçin bakanlığınızın belirlediği net bir takvim var mıdır? Varsa hangi yıllar arasında tamamlanması öngörülmektedir? 4. Projenin ihalesi yapılacaksa hangi finansman modeli (yap-işlet-devret, kamu yatırımı vb.) tercih edi-lecektir? 5. Bursa'dan İç Anadolu Bölgesi'ne (Ankara başta olmak üzere) karayolu ile seyahat eden vatandaşla-rımızın sayısına, araç trafiğine ve yük taşımacılığına ilişkin bir istatistik çalışmanız var mıdır? Varsa bu veriler yıllara göre nasıl bir değişim göstermektedir?"

Bursa’nın Gastronomi Haritası Oluşturuluyor Haber

Bursa’nın Gastronomi Haritası Oluşturuluyor

Bursa Büyükşehir Belediyesi tarafından kentin sahip olduğu zengin kültürel mirası ve eşsiz lezzetleri dünyaya tanıtmak, turizmden hak ettiği payı alabilmesini sağlamak amacıyla ‘Bursa Gastronomi Haritası’ çalışmaları başlatıldı. Bursa Büyükşehir Belediyesi tarafından başlatılan ‘Bursa Gastronomi Haritası’ projesi kapsamında tüm paydaşların yer aldığı bir kurul oluşturuldu. Kurul, ‘Bursa’da ne, en güzel nerede yenir’ sloganıyla hareket edecek. Projeyle, kentin özgün lezzetlerini sunan işletmelerin belirli kriterler çerçevesinde değerlendirilmesi ve sertifikalandırılması amaçlanıyor. Kente özgü birçok lezzeti standartlarına uygun şekilde üreten ve bu ürünlerin marka değerini yükseltebilecek işletmelere güvenirlik sertifikası verilmesi ve bir lezzet haritası oluşturulması da planlanıyor. Çalışmalar kapsamında Büyükşehir Belediyesi Hizmet Binası’nda düzenlenen istişare toplantısına, Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreter Yardımcısı Mehmet Yıldız, Dış İlişkiler Dairesi Başkanı Pınar Işıkyıldız, kamu kurumlarının, üniversitelerin, esnaf ve ticaret odalarının, meslek odalarının ve ilgili sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri katıldı. Toplantıda konuşan Genel Sekreter Yardımcısı Mehmet Yıldız, Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Bozbey’in Bursa’nın gastronomi turizminde hak ettiği yere gelmesini önemsediğini belirtti. Kentin gastronomisini güncellemeyi ve daha etkin bir şekilde hayata geçirmeyi amaçladıklarını ifade eden Mehmet Yıldız, geçen sene düzenlenen Gastronomi Festivali’ni 500-600 bine yakın kişinin ziyaret ettiğini hatırlattı. Bu potansiyeli turizme entegre etmeyi ve konaklama gün sayısını artırmayı hedeflediklerini anlatan Yıldız, “Bursa’nın unutulmaya yüz tutmuş lezzetlerini ve coğrafi işaretli ürünlerini daha görünür platformda sergilemek istiyoruz. İnsanlar Bursa’ya geldiğinde burada köklü bir yemek kültürünün olduğunu biliyor. İşletmelerin özgün tarifleri öne çıkartmasını, yerel ekipmanlar kullanmasını ve mutfağı turistik nitelikte bir vitrine taşımasını arzuluyoruz. Her ürünün bir hikâyesi olmalıdır. Tüm bunları el ele vererek ortak bir akılla gerçekleştirebiliriz. Bursa Gastronomi Haritası’nı oluşturarak işaretli ya da belgeli işletmelerin diğer işletmelere örnek olacağına inanıyoruz. Bu çalışmalarla Bursa’nın lezzetlerini, bereketli topraklarından çıkan ürünlerini, Türkiye’ye ve dünyaya tanıtmak istiyoruz” dedi. Dış İlişkiler Dairesi Başkanı Pınar Işıkyıldız, yapılan anketlere paralel olarak bir yol haritası belirlediklerini ifade etti. Kültürel yemekleri ortaya çıkartırken yenilikçi tarifleri de kitapçık olarak yayınlayacaklarını anlatan Işıkyıldız, Bursa Gastronomi sayfası oluşturarak web sitesinde işletmecileri tanıtacaklarını açıkladı. Bursa’ya özgü ürünlerin servis edileceği Gastronomi Merkezi’nin de hayata geçirileceğini söyleyen Işıkyıldız, “Coğrafi işaret çalışmalarımız kapsamında ilgili kuruluşlarla yaptığımız istişareler sonucunda 35 yeni ürün tespit ettik. Bu ürünlerle ilgili başvuru yapmayı planlıyoruz. Bursa lezzetleri ve ürünlerinin olması gerektiği kalitede sunulmasını sağlayacağız. Özgün gastronomi ürünlerini tanıtan bir lezzet haritası oluşturacağız ve şehrimizdeki tüm ürünleri kalitesine uygun üretenleri tespit edip bu harita ile sunacağız” diye konuştu.

Çiftçi Ekonomik Enkaz Altında! Haber

Çiftçi Ekonomik Enkaz Altında!

Bursa’da etkili olan zirai don, Uludağ’ın güney yamaçlarında tarımı adeta felç etti. Keles ve Orhaneli ilçelerinde kiraz, ceviz, erik, badem başta olmak üzere neredeyse tüm meyve ağaçları büyük zarar gördü. CHP Bursa Milletvekili Orhan Sarıbal, bölgeyi ziyaret ederek üreticilerin yaşadığı kayıpları yerinde inceledi. Milletvekili Sarıbal’a Keles’te CHP İlçe Başkanı Cevat Acar, Ziraat Odası Başkanı Mustafa Din ve bölge çiftçileri eşlik etti. İlçe Tarım Müdürü Abidin Atmaca’yı da ziyaret eden Sarıbal, zarar tespit çalışmaları hakkında bilgi aldı. Sarıbal, yaptığı açıklamada yaşanan zararın boyutunu “Yüzde 100’e yakın” sözleriyle özetledi, “Kiraz başta olmak üzere, ceviz, erik, badem... Bölgedeki hemen her ürün yanmış durumda. En geç açan kiraz ağaçlarında bile çiçeklenme olmamasına rağmen don etkisiyle meyve tutumu sıfırlanmış. Bu bölge, Türkiye’nin en pahalı kirazının yetiştiği, mevsimsel avantajıyla bilinen bir coğrafya. Ancak bu yıl üretici büyük bir felaketle karşı karşıya kaldı” dedi. "0 FAİZLİ YAŞAM KREDİSİ SAĞLANMALI" Köy köy dolaştıklarını ve üreticinin umutsuzluk içinde ne yapacağını bilemediğini vurgulayan Sarıbal, çiftçinin durumunu “deprem enkazı altında kalmış gibi” sözleriyle tarif etti. TARSİM kapsamında olmayan üreticilerin de kapsama alınması yönünde yapılan açıklamayı olumlu bulduklarını ifade eden Sarıbal, zararın hızlı ve doğru bir şekilde tespit edilmesinin zorunluluğuna dikkat çekti. “Yalnızca bugüne kadar yapılan masraflar değil, bu ağaçların gelecek yıl da ürün verebilmesi için yapılacak yatırımlar da dikkate alınmalı” dedi. Milletvekili Sarıbal, destekleme politikalarının üreticinin insanca yaşayabileceği bir gelir seviyesini hedeflemesi gerektiğini belirtti. Ziraat Bankası’na olan borçların faizsiz şekilde 3 ila 5 yıl ertelenmesini ve çiftçiye 0 faizli yaşam kredisi verilmesini öneren Sarıbal, “Katma değeri bu kadar yüksek bir ürün sıfırlanmışsa, bu üretici büyük bir ekonomik enkaz altındadır Şimdi yaraları sarma zamanı. Çiftçiyi bu enkazın altından çıkarmak zorundayız” diyerek yetkililere çağrıda bulundu.

Don Olayı Birçok Bölgede Ağır Bir Yıkım Yarattı Haber

Don Olayı Birçok Bölgede Ağır Bir Yıkım Yarattı

CHP Bursa Milletvekili Orhan Sarıbal, zirai dondan etkilenen bölgelerin “Afet Bölgesi” ilan edilmesi gerektiğini vurgularken, Afet Yasası’nın da yenilenmesi gerektiğini belirtti, “Bugünkü mevzuata göre çiftçinin büyük bir kısmı Afet Yasası’ndan yararlanamıyor. Çünkü yasa, ancak mal varlığının yüzde 40’ından fazlası zarar görürse yardım yapılabileceğini söylüyor. Bu eşik derhal kaldırılmalı, çiftçinin gerçek zararı esas alınmalıdır” dedi. CHP Bursa Milletvekili Orhan Sarıbal, İznik ve Yenişehir’de zirai don afetinden etkilenen çiftçilerle bir araya geldi. Sarıbal, CHP İznik İlçe Başkanı Sadullah Eşiyok, Yenişehir İlçe Başkanı Deniz Dörtkardeş, İznik Ziraat Odası Başkanı Vedat Çakar, Yenişehir Ziraat Odası Başkanı Sadi Aktaş’ı ziyaret ederek ilçelerde yaşanan mağduriyet hakkında bilgi aldı. Milletvekili Sarıbal, zirai dondan etkilenen bölgelerin “Afet Bölgesi” ilan edilmesi gerektiğini vurgularken, Afet Yasası’nın da düzenlenmesi gerektiğini belirtti. Çiftçinin don enkazı altında kaldığını ifade eden Sarıbal, “Tarımsal potansiyeli en yüksek bölgelerimizden biri olan, yılda dört ürün alınabilen bereketli İznik ve Yenişehir topraklarındayız. Ancak bugün bu bereketin değil, ne yazık ki büyük bir tarımsal felaketin tanığıyız. Bu yıl Türkiye’nin geniş bir kesimi, tarımsal anlamda bir doğal afeti, adeta bir depremi yaşıyor. Don olayı birçok bölgede ağır bir yıkım yarattı. Nektarin, kivi, armut, zeytin, erkenci erik, kiraz… Her türlü meyvenin yetiştiği bu verimli topraklarda çiftçi adeta enkaz altında. Hasar görmezden gelinemeyecek kadar büyük. Bu noktada acilen atılması gereken adımlar var. Zarar tespit çalışmaları Tarım İlçe Müdürlükleri tarafından detaylı bir şekilde yapılmalı. Ürün bazında kayıplar belirlenmeli, yıllık üretim maliyetleri hesaplanmalıdır. Çiftçimizin Ziraat Bankası başta olmak üzere tarımsal amaçlı kullandığı tüm krediler sıfır faizle dondurulmalı ve en az bir yıl geri ödemesiz olmak üzere 4-5 yıla yayılarak taksitlendirilmelidir. Bu da yeterli değildir. Üretici ayakta kalabilmek, geçimini sürdürebilmek zorundadır. Bu nedenle çiftçimize 0 faizli yeni destek kredileri sağlanmalıdır. Bugünkü mevzuata göre çiftçinin büyük bir kısmı Afet Yasası’ndan yararlanamıyor. Çünkü yasa, ancak mal varlığının yüzde 40’ından fazlası zarar görürse yardım yapılabileceğini söylüyor. Bu eşik derhal kaldırılmalı, çiftçinin gerçek zararı esas alınmalıdır. Tarım ve Orman Bakanlığı ile Hazine ve Maliye Bakanlığı bu zararın acilen karşılanması için harekete geçmek zorundadır” diye konuştu. TARIMSAL GİRDİLERDEKİ ARTIŞ, GIDA FİYATLARINA YANSIYOR Gıda fiyatlarında yaşanan olağanüstü artışa da değinen Sarıbal, bu artışın tarımsal girdi fiyatlarıyla doğrudan etkili olduğunu vurgulayarak, “Tarım sektörünün bankalara olan kredi borcu sadece şubat ayında 46,2 milyar lira arttı. Toplam borç 935,9 milyar lira. Yılın ilk iki ayında borç artışı 67,3 milyar lira. Üstelik çiftçinin ürettiği ürünlerin de her gün fiyatı düşüyor. Gıda fiyatlarında 2024 Mart ayından bu yana yüzde 37 oranında artış var. TÜİK verilerine göre son üç yılda gıda enflasyonu yüzde 289 oldu. Meyve fiyatlarındaki artış yüzde 368, çay fiyatlarındaki artış yüzde 325’i buldu. Halkımız neredeyse ekmek alamaz hale geldi. Çünkü son üç yılda ekmek fiyatları yüzde 293 oranında arttı. Çiftçilerimizin bugün yaşadığı sorun, yarın sofralarımıza zam olarak yansıyacak” ifadelerini kullandı.

Modef Expo 52. Kez Kapılarını Açmaya Hazırlanıyor Haber

Modef Expo 52. Kez Kapılarını Açmaya Hazırlanıyor

İnegöl Mobilyasının vitrini MODEF EXPO Uluslararası İnegöl Mobilya Fuarı, 15-19 Nisan tarihlerinde 52’nci kez kapılarını ziyaretçilerine açacak. İnegöl Belediye Başkanı Alper Taban, şehir olarak fuara hazır olduklarını ifade ederek tüm mobilya sektörü temsilcilerini şehre davet etti. İnegöl Mobilyasının vitrini MODEF EXPO Uluslararası İnegöl Mobilya Fuarı, 15-19 Nisan tarihlerinde 52’nci kez kapılarını ziyaretçilerine açacak. İnegöl Belediye Başkanı Alper Taban, şehir olarak fuara hazır olduklarını ifade ederek tüm mobilya sektörü temsilcilerini şehre davet etti. Türkiye’nin mobilya başkenti İnegöl’de mobilya şöleni başlıyor. İnegöl Mobilyasının vitrini, şehrin dünyaya açılan kapısı olan MODEF EXPO Uluslararası İnegöl Mobilya Fuarı, 15-19 Nisan tarihlerinde 52’nci kez düzenlenecek. Mobilyada yeni sezonun trendlerini sunacak fuar ile İnegöl Mobilyasının en özel serileri ve özgün tasarımları ilk kez görücüye çıkacak. Tamamı İnegöl’deki üretici firmalardan oluşan 125 markanın yer alacağı fuar ile birlikte aynı zamanda İnegöl’de Mobilya AVM’ler, mobilya mağazaları ve binlerce üretici firma bir şölen havasında misafirlerini ağırlayıp ürünlerini sunacak. YARIM ASIRLIK FUAR TECRÜBESİ İnegöl Belediye Başkanı Alper Taban, 15-19 Nisan tarihlerinde düzenlenecek 52. Uluslararası İnegöl Mobilya Fuarı MODEF EXPO 2025 öncesi bir açıklama yaparak sektörle ilgili tüm profesyonelleri, yeni evlenecek gençleri ve evini yenilemek isteyenleri fuara davet etti. Başkan Taban, “Mobilyanın Başkenti İnegöl’de 52. Uluslararası İnegöl Mobilya Fuarı için şehir olarak ilk fuarımızı yaptığımız günkü gibi heyecanlıyız. 1500’lü yıllara dayanan mobilya ve ağaç işçiliği tecrübemizi yarım asırlık fuar tecrübemizle harmanlayarak, İnegöl’ümüzün misafirperverliğini de gelen misafirlerimize yansıtacağımız fuar için hazırız” dedi. HERKESİ İNEGÖL MOBİLYASI VE İNEGÖL’Ü KEŞFETMEYE DAVET EDİYORUZ İnegöl’de binlerce firma, girişimciler ve markalar olduğunu hatırlatan Başkan Taban, “Sektör temsilcilerimiz gayretle yeni yeni ürünler oluşturarak bu işin modasını belirliyor. Ben bu vesileyle şehrimizdeki tüm mobilyacılarımıza teşekkür ediyorum. Çünkü ciddi bir değer oluşturmakta İnegöl Mobilyası. 15-19 Nisan tarihleri arasında gerçekleştireceğimiz mobilya fuarında da gelen misafirlerimiz burada yeni modelleri, ergonomik, tasarımsal anlamda öne çıkmış, günümüz şartlarında akıllı mobilya konseptlerini görecekler. Bizler bu alanda uğraş veren, ticaret yapan tüm iş insanlarını, yeni evlenecekleri ve evini yenilemek isteyenleri şehrimizde ağırlamak istiyoruz. Burada sadece mobilya değil, şehir anlamında da keyifli bir hafta geçireceklerini ifade edebilirim. Şehrimizin turizm alanlarını gezip, gastronomi değerlerini burada deneyimleyebilirler. Bu vesileyle fuarımızın şehrimize, mobilyacılarımıza, ülkemize hayırlı olmasını diliyorum” diye konuştu.

Sanayiye Serbest, Çiftçiye Yasak! Haber

Sanayiye Serbest, Çiftçiye Yasak!

Bursa’nın en önemli doğal su kaynaklarından biri olan İznik Gölü’nde su seviyesi kritik seviyeye düştü. Yaşanan kuraklık nedeniyle gölden tarımsal sulama yapılması yasaklanırken, sanayi tesislerinin su kullanımına yönelik herhangi bir kısıtlama getirilmemesi tartışma yarattı. Konuyu Türkiye Büyük Millet Meclisi gündemine taşıyan CHP Bursa Milletvekili ve PM Üyesi Orhan Sarıbal, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum’a yazılı soru önergesi verdi. Milletvekili Sarıbal, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum’a “İznik Gölü’nden kaç sanayi tesisinin su temin ettiğini, 5 yıllık kullanılan su miktarı verilerini, tarımsal sulama yasaklanırken, sanayi tesislerine su tahsis edilmesinin gerekçesini, sanayi tesislerinin İznik Gölü’ne bıraktığı atık suların denetlenip denetlenmediğini, kirlilik oranlarını, sanayi tesislerinin su kullanımına kısıtlama getirilip getirilmeyeceğini sordu. Devlet Su İşleri 1. Bölge Müdürlüğü tarafından hazırlanan “Kurak Şartlarda Sulama Yöntemi Faaliyetleri” raporuna göre, Marmara Bölgesi’nde yaşanan su krizinin belgelendiğini kaydeden Sarıbal, 2024 yılı Ocak ayına göre yağışlarda %42 azalma görüldüğünü, son 23 yılın en kurak Haziran ayının yaşandığını söyledi. Küresel ısınma ve yetersiz yağışların etkisiyle İznik Gölü'nü besleyen kaynakların giderek azaldığına dikkati çeken Sarıbal, “Rapora göre 2022’de %16, 2023’te %40 ve 2024’te %30 oranında su kaybı yaşanmaktadır. Buharlaşma nedeniyle İznik Gölü’ne giren toplam su miktarı yetersiz kalmakta ve su açığı yıllık 65 milyon metreküpe ulaştı. Gölün minimum işletme kotu 83,30 metre olmasına rağmen, 28 Şubat 2025 itibarıyla su seviyesi 82,80 metreye kadar düştü. Bu durum, gölden su çeken pompaların işlevsiz hale gelmesine ve 16 bin 28 hektarlık tarım arazisine sulama suyu verilememesine neden oldu. Bu veriler ışığında, İznik Gölü’nden su alan tüm pompaj sulamaları iptal edildi. Keramet, Gölyaka-Balarım-Orhangazi II, İznik ve Boyalıca pompaj sulamaları askıya alındı. İznik Gölü’nden su tahsisi durduruldu. Göl seviyesi 83,30 metreye ulaşmadıkça tarımsal sulama yapılmayacak. İznik Gölü ile birlikte Çakırlı Göleti ve Çavuşköy Göleti'nde de su kısıtlamasına gidildi. 2025 sulama sezonunda: Tarım arazilerinde %50 oranında kuru tarım uygulanacağı ifade edildi. Sulama alanı dışındaki bölgelere su verilmeyeceği belirtildi. Buna rağmen, İznik Gölü çevresinde faaliyet gösteren sanayi tesislerinin su kullanımıyla ilgili herhangi bir kısıtlama getirilmedi” ifadelerini kullandı. İznik Gölü Koruma Bölgesi’nin yıllar içinde sanayi bölgesi olduğunu, onlarca tesisin ya gölden su çektiğini ya da gölü besleyen su kaynaklarını sömürdüğünü dile getiren Sarıbal, “AKP iktidarı tarafından özel yasalarla korunan Amerikan Cargill, Heltaş ve diğer fabrikalar gölden su çekmeye devam ederken, gözden çıkarılan yine çiftçi oldu. Çiftçi tarım yapmasın, toprağını ekmesin, yağmur duasına çıksın, fabrikalar, İznik’in suyunu sömürsün. Çiftçinin tarlasını sulamasına izin vermezken sanayi tesislerine gölden su çekme ayrıcalığı tanımak çifte standarttır. Tarımı bitirmeye, üretimi durdurmaya, çiftçiyi toprağından koparmaya çalışan, ülkenin tüm kaynaklarını sermayeye peşkeş çeken bu anlayışı reddediyoruz” diye konuştu.

logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.