SON DAKİKA
Hava Durumu

#Alp Arslan

Porsuk Haber Ajansı - Alp Arslan haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Alp Arslan haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

Yapılan Teklifi Reddediyoruz! Haber

Yapılan Teklifi Reddediyoruz!

Türkiye Kamu - Sen Eskişehir İl Temsilciliği tarafından devam eden 8. Dönem Toplu Sözleşme görüşmelerine yönelik olarak bir basın toplantısı düzenlendi. Basın toplantısında konuşan Türkiye Kamu - Sen Eskişehir İl Temsilcisi Alp Arslan şu ifadelere yer verdi; ''Değerli Basın mensupları 4 milyon kamu çalışanı, 2,5 milyon emekli ve aileleriyle birlikte 25 milyon vatandaşımızı doğrudan ilgilendiren 8. Dönem Toplu Sözleşme Görüşmelerinde gelinen noktada Kamu İşveren tarafı teklifini sundu. Baştan söyleyelim: 2026 yılı için %10+6; 2027 için ise %4+4 zam içeren ve memur ve emeklinin hiçbir beklentisini karşılamayan bu teklifi reddediyoruz. Memur ve emeklilerimizin içinde bulunduğu ekonomik şartlar hepimizin malumu. Akaryakıta gelen zamlar, vergilerdeki ve cezalardaki artışlar can yakıyor. Marketlerde, çarşıda, pazarda fiyatlar almış başını gidiyor. Zorunlu tüketim malları açıklanan enflasyonun bile üzerinde zamlanıyor. Son yıllarda kiralar, memur maaşlarının bile üzerine çıktı. Hayat pahalılığı ve kiraların yüksekliği nedeniyle büyükşehirlerde ve kıyı bölgelerinde kimse çalışmak istemiyor. Kamuda aynı işi yapan, benzer eğitim düzeyinde ama farklı mevzuata tabi çalışanlar arasında büyük bir uçurum oluşmuştur. Getirilen teklif, bu adaletsizlikleri giderecek önlemler içermiyor. Soruyoruz: Bu mudur adalet? Bu mudur çalışma barışı? Tekraren söylüyorum: Biz adalet istiyoruz! Biz hakkaniyet istiyoruz! Biz, orman yangınlarında hayatını ortaya koyan ormancımız, Altyapıyı ve düzeni sağlayan yerel hizmet çalışanımız, Yollarımızı, köprülerimizi inşa eden imar, ulaşım çalışanlarımız, Barajlarımızı işleten, evlerimize, işyerlerimize enerji sağlayan kamu çalışanlarımız, Manevi dünyamızı inşa eden diyanet çalışanlarımız, Kültürel zenginliklerimizi ortaya koyan kültür sanat çalışanlarımız, Kamu hizmetlerini düzenleyen büro çalışanlarımız, İletişimimizi sağlayan hizmet kolu çalışanlarımız, Sağlığımız için gecesini gündüzüne katan sağlık çalışanlarımız, Geleceğimizi inşa eden eğitim çalışanlarımız gelecek kaygısı taşımadan, güvenle ve mutlulukla hizmet üretsin istiyoruz. Biz, Türk ve Türkiye Yüzyılı misyonuna uygun bir kamu düzeni talep ediyoruz. Bütün bu amaçlar doğrultusunda Türkiye Kamu-Sen olarak 2026 için kümülatif %88,6; 2027 için ise %45,2 oranında zam talebiyle toplu sözleşme masasına geldik. Bugün gelinen noktada ülkemiz nüfusunun yaklaşık 3’te 1’inin 2026 ve 2027 yıllarındaki ekonomik geleceğinin belirleneceği toplu sözleşme görüşmelerinde Kamu İşveren Heyetinin 2026 için öngördüğü %10+6; 2027 yılı için %4+4 zam teklifinin kabul edilebilir bir tarafı yoktur. Biz, el yordamıyla getirilen teklifler istemiyoruz. Bizim bütün tekliflerimizin bir alt yapısı, bir gerekçesi var. Kamu İşveren tek gerekçesi, enflasyon hedefi. Kaldı ki, bu yıl enflasyon hedefinin bile altında zam yapıldı. Yani keyfe keder bir teklifle geliniyor. Milyonlarca vatandaşımızın geleceği, enflasyon hedefine indirgenemeyecek kadar önemlidir. Bu teklifin piyasa gerçekleriyle uzaktan yakından bağdaşır tarafı yoktur; dolayısıyla biz de bu teklifi asla kabul etmiyoruz. Bu teklif bizleri masadan uzaklaştırıyor, alanlara itiyor. Yıllardır hedef enflasyona göre verilen zamlar, memur maaşlarını eritti, alım gücümüzü bitirdi. Hayali hedefler üzerinden maaş belirlemek, milyonlarca memuru ve emekliyi göz göre göre yoksulluğa mahkûm etmektir. Aile Yılı diyoruz, aileye dönük bir öneri yok. Reel artış diyoruz, refah payına ilişkin bir adım yok. Geçmiş kayıplarımızın telafisini istiyoruz, teklif yok. 3600 ek gösterge sözünü hatırlatıyoruz, çözüm yok. Vergide adalet istiyoruz, yük hafiflemiyor. Emekli maaşlarını düzenleyin diyoruz, karşılık yok. Bayram ikramiyesi istiyoruz, duyan yok. Yardımcı hizmetlilerin sorunu çözülsün diyoruz, gören yok. Bu nedenle Kamu İşvereni, teklifini gözden geçirmek ve gerçekçi bir artış önerisi sunmak zorundadır. Kamu İşveren tarafına açık çağrımızdır: Gerçekleşen enflasyonu, büyüme oranlarını, refah payını, harcama kalemlerindeki artışları ve geçmiş dönem kayıplarını telafi edecek yeni ve gerçekçi bir teklif getirin. Bunun yanı sıra, kira yardımı, eş ve çocuk parası, ısınma ve ulaşım yardımı, yemek ücreti gibi sosyal haklara dair de somut adımlar atılmalıdır. Aile yılının gereği olarak aileyi destekleyici tedbirler alınmalıdır. Devletimizin 21. Yüzyıla ilişkin hedefine uygun bir kamu çalışanı için şimdiden kollar sıvanmalıdır. Biz Türkiye Kamu-Sen olarak, pazarlık yapmaya zaman kalacak şekilde bir an önce yeni ve kabul edilebilir bir teklifin gelmesi için buradan açık çağrıda bulunuyoruz. Bütün bu unsurların yanında hizmet kollarına ilişkin olarak diğer hususların da sorunları kalıcı bir çözüme kavuşturacak biçimde ele alınması zorunludur. Biz, adaletli bir maaş artışı talep ediyoruz. Biz, hakkaniyetli bir teklif istiyoruz. Hakkımız olmayanı değil alın terimizin karşılığını istiyoruz. Bu masadan sonuç alma konusunda da ısrarcıyız. Maaşlar, hayali tahminlere göre değil, marketteki, pazardaki gerçek fiyatlara göre belirlenmelidir. Bize masa başı rakam değil, milletin yaşadığı hayatın karşılığı olan rakam gerekiyor. Biz buradayız, sonuna kadar kazanımlarımızı yükseltmek için mücadele edeceğiz! Yetkilileri gerçeğe çağırıyor; insaflı olmaya davet ediyoruz. Bu mağduriyete bir son verin diyor, yapılan bu teklifi reddediyoruz. Başkanlar Kurulumuzun aldığı kararlar doğrultusunda eylemlilik sürecini başlatmış bulunuyoruz. Türkiye Kamu-Sen olarak bugün başlattığımız eylemlerimizi, yükselterek devam ettireceğiz. Çalışan ve emeklilerimiz için olumlu bir sonuç alma adına bugün tüm illerimizde eylemdeyiz. Yarın, sorunlara dikkat çekmek için sosyal medyada gündem çalışması yapacağız. Pazartesi günü ise ülke genelinde 1 günlük iş bırakma eylemi yapacağız. Bu çerçevede Ankara’da Hazine ve Maliye Bakanlığı, illerimizde ise teşkilatlarımız kurumlar önünde olacak. Daha adil bir çalışma hayatı, daha yaşanabilir bir ücret ve müreffeh bir kamu çalışanı için, işçi, memur, emekli, işsiz ayırmaksızın bütün vatandaşlarımızı eylemlerimize destek vermeye davet ediyorum. Mücadelemiz, başta kamu çalışanları olmak üzere tüm Türk milletinin daha güzel bir Türkiye’de, hak ettiği şartlarda, refah içinde yaşaması içindir. 25 milyon vatandaşımız, yüzlerini güldürecek, adil ve hakkaniyetli bir yeni teklif beklemektedir. Gelin bu masayı adaletin tecelli ettiği, refahın adil paylaşıldığı bir yer yapalım diyor, hepinize saygılar sunuyorum.''

Ek Zamsız Refah Olmaz, Bu Zamla Karın Doymaz! Haber

Ek Zamsız Refah Olmaz, Bu Zamla Karın Doymaz!

Türkiye Kamu - Sen Eskişehir İl Temsilciliği tarafından açıklanan enflasyon rakamları ve 2025 yılı memur maaş zamları ile ilgili bir basın açıklaması yapıldı.  Hamamyolu Yediler Parkı’nda yapılan basın açıklamasında konuşan Türkiye Kamu - Sen Eskişehir İl Temsilcisi Alp Arslan şu ifadelere yer verdi; "Değerli basın mensupları, kıymetli kamu çalışanları, 2025 yılının ülkemize ve milletimize hayırlara vesile olması, bolluk, bereket ve refah getirmesi temennilerimle sözlerime başlamak istiyorum. Ama enflasyon rakamlarının açıklanması, memur ve emekli zamlarının belli olmasıyla, bu umudumuzu kaybettiğimizi de üzülerek söylemeliyim. Hepimizin bildiği gibi 2024 enflasyonu %44,38 oldu, son 6 aylık dönemde memur ve emeklilerin maaşlarının %5,75 eridiği resmi olarak açıklandı. Geçtiğimiz yıl kira %58,5; gıda %43,6; okul %91,6; sağlık %47,6; haberleşme %34; giyim %32,8 zamlandı. 2025 yılı için de enflasyonun en düşük %21 tahmin edildiği bizzat  Merkez Bankası tarafından açıklandı. Durum böyleyken yeniden değerleme oranı da %43,93 olarak belirlendi.  Motorlu taşıtlar vergisi, emlak vergisi ve diğer vergi ve cezalar bu rakama göre artırıldı. Yani kamu, kendi alacaklarına %44 zam yaptı. Memur ve emekliye geldiğinde ise %6+%5 yeter dedi.  Alırken şahin olanlar, verirken güvercin oldu. Alırken bol kepçe kullananlar, verirken kaşığı bile çok gördü. Alırken bonkör, verirken cimri oldular. Bütün harcamalar %40'ların üzerinde artmışken maaşlara kümülatif %11,3 zam yapmayı yeterli gördüler. Biz diyoruz ki; nimette külfette adalet olsun. Maaş zamları piyasa gerçekleri ile örtüşsün. Pasta büyüyorsa payımız da büyüsün. Memurun emeklinin yüzü gülsün. Ekonomideki olumsuzlukları memura, emekliye mal ederseniz, toplumu enflasyon canavarına kurban verirsiniz. Çalışanları sürekli fakirleşen millet, gelişemez, ilerleyemez. Enflasyon farkı sıfır zam demektir; o da sonradan verilen bir telafidir. Bu maaş politikasıyla kamu memur ve emekliliğe karşı sürekli borçlanmaktadır. Elma ile armudu toplayıp enflasyon farkı ile cüzi bir artış yapıp bunu da memura emekliye zam diye anlatmayin. Milletten hangi oranda alıyorsanız, çalışanınıza emeklinize de o oranda zam verin. İçinde Adalet olmayan maaş sisteminin refah getirmesi mümkün değildir. Memuru, emeklisi mutlu olmayan ülkenin mutlu olması mümkün değildir. Refah payı olmayan maaş artışına zam denmez. Bu yapılan ön ödemeli enflasyon tazminatıdır. Kaldı ki resmi enflasyon hedefinin %17,5 olduğu yerde %6+5 zam izaha muhtaçtır. Bu, açıkça maaşlar 6,5 puan eriyecek demektir. Bu, açıkça ben sizi enflasyona ezdireceğim demektir. Biz ne bu ay verilecek olan %11,54 ‘ü ne de 2025 yılının tamamı için öngörülen kümülatif %11,3'ü zam olarak kabul etmiyoruz. Enflasyon buysa o zaman zam nerede? Yok eğer bu zamsa o zaman enflasyon nerede? Bütçe açık veriyorsa, bunu memurun emeklinin rızkından kesip kapatmayın. Zaten alım gücü sürekli düşerken, daha fazla fedakarlık beklemeyin. Memurun emeklinin gelirinin artmadığı ortamda Bir de ödediği vergi sürekli artıyor. Bu da yaşam maliyetlerinin maaşlardan fazla artması sonucunda katlanamaz neticeler doğuruyor. Memur, emekli hakkı olmayanı istemiyor. Başkasının kaynağını bize aktarın demiyor. Milli gelire yaptığı katkının, alın terinin, emeğinin hakkını istiyor. Kıymetli basın mensupları, Hepimiz milletimiz ve devletimiz için her türlü fedakarlığı yaparız. Ancak bu fedakarlık adil ve eşit dağıtıldığında anlam kazanır. Fedakarlık yapanların üstüne basarak yükselenlerin olduğu yerde refahı da kimlerin alacağı bellidir. Öngörülebilir ekonomi anlayışı ile çıkılan yolda memur ve emekliye eksi %6,5 zam mı reva görmek memurun ve emeklinin gözden çıkarıldığının ifadesi midir? Biz Türkiye Kamu-Sen olarak memur ve emekli maaşlarının yeniden değerleme oranına güncellenmesini üzerine refah payı eklenerek gerçek anlamda bir zamma kavuşturulmasını talep ediyoruz. Ek zam ve refah payının kalıcı bir biçimde düzenlenmesini istiyoruz. Gelir vergisinin adil bir biçimde düzenlenmesini herkesin kazancı ile orantılı bir vergilendirmeye tabi tutulmasını bekliyoruz. Bunun için de memurların gelir vergisi dilimi %15'te sabitlensin diyoruz. Bütün ödemeler, bilhassa ilave ek ödeme emekli maaşına eklensin, emeklinin de yüzü gülsün evi şenlensin istiyoruz. Birinci dereceye gelen tüm memurların ek gösterge rakamlarının 3600'e yükseltileceği sözü, unutulmasın diyoruz. Maliye yetkililerinin, kamu çalışanlarını her sıkıntılı durumda baş vurulacak ekonomik kaynak olarak görmekten vazgeçmesini bekliyoruz. Maaş sorununa kökten çözüm üretecek politikalar belirlensin diyoruz. Aksi halde ek zamsız refah olmaz, bu zamla karın doymaz. Hepinize saygılar sunuyorum." dedi.

logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.